İnternet Bağımlılığı

Bir varmış bir yokmuş….Evvel zaman içinde insanlar birbirlerine bir haberi bildirmek için ateş yakar,kuşları postacı olarak gönderirmiş.Bir asker ailesine selamını,sağ olduğunu duyurmak için mektup yazar,cevabı gecikince (kara tren gecikir belki hiç gelmez,dağlarda salınır da halimi bilmez…)türküsünü söylermiş…Uzaktaki dostlar birbirinin yüzüne hasret kalırmış…Bir ilim aşığı araştırdığı konunun aslını öğrenmek için günlerce,haftalarca meşakkatli yolculuklara katlanırmış.Öğrenciler bir evrakı teslim etmek,insanlar bir faturayı ödemek için uzun kuyruklara girermiş….Alışveriş yapacak olanlar dükkan dükkan gezip aradığını bulamadan geri dönermiş…Evet,bunlar çocuklarımıza anlatacağımız birer masal oldu artık.Şimdi elimizin altında işlerimizi kolaylaştıran ,zamandan tasarruf yapmamızı sağlayan bir nimet var: Bilgisayar ve bilgisayarı etkin kılan internet…

İnternet; Bilgi,eğitim,iletişim,haberleşme,işlem yapma, oyun eğlence ,müzik dinleme ihtiyacını giderme,alışveriş işlemlerini yürütme fonksiyonlarıyla hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline gelmiş,başvurduğumuz ilk adresimiz olmuştur.

Bütün bu olumlu yönleri yanında çift yönlü bir bıçak gibi doğru ve dozunda kullanılmadığı zaman birçok zararı da beraberinde getirmiştir. Cansız hiçbir şey kendi başına ne faydalıdır ne de zararlı. Faydası ve zararı bizim onu nasıl kullandığımıza bağlı elbette.

İNTERNETE BAĞLI MISINIZ YOKSA BAĞIMLI MI?

Bağımlılık, insanın kendisini bir şeyi düşünmekten, bir davranışı tekrarlamaktan alıkoyamaması ancak zihnindeki o düşünceyle ya da alışkanlık haline getirdiği davranışı yapmakla kendisini mutlu hissetmesidir.

İnternet bağımlılığı bu tür bir saplantıyı, karşı koyulamazlığı ifade eder. Alkol,sigara,uyuşturucu bağımlılığı gibi bir bağımlılıktır kısacası.Tıp literatürüne girmiş bir kavram artık.Yani tedavi edilmesi ,üzerinde durulması gereken ciddi bir hastalıktır.Hatta bunun için hastanelerde poliklinikler bile açılmıştır.

İnsan neden bir şeye bağlanma ihtiyacı hisseder acaba?

-İnsanın ihtiyacı olan paylaşma duygusunu çevresindeki insanlarla gerçekleştirememesi,

-Kişilerin sosyal ilişkilerinin zayıf olması,

-İnsanın depresyonda olması,

-İnsanın kendisini mutsuz hissedip hiçbir şeyle tatmin olamaması

-İnsanın boş vaktini değerlendirmeyi bilememesi,

-Duygu ve düşüncelerini sınır tanımadan paylaşma arzusu vb. nedenler bağımlı olmaya yol açabiliyor.

İNTERNET BAĞIMLISI OLMANIN BELİRTİLERİ

-Her fırsatta internete bağlanma isteği duyan,

-İnternete her girişinde zamanın nasıl geçtiğini anlamayan,

-Sosyal aktivitelere ilgisi azalan ya da vakit bulamayan,

-Ailesi ve çevresiyle bağları kopan,

-Okulda, işyerinde verimliliği düşen,

-İnternette ne kadar zaman geçirdiği sorulduğunda gerçeği söylemekten çekinip yalan söyleyen,

-Gece internet başından kalkamadığı için gündüz vakitlerinde sürekli yorgun ve uykusuz olan,

-Yorgunluğuna ve uykusuzluğuna aldırmayıp gece internetle vakit geçirmeyi bırakmayan,

-İnternete bağlanamadığı zamanlarda kendisini mutsuz hisseden ve huzursuz olan,

-E-Postada yeni bir mesaj var mı diye sürekli kontrol eden,

-Herkese e-mail adresini veren insanlar internet bağımlısı olma riski altında olanlardır.

İNTERNETİN ZARARLARINDAN KORUNMAK İÇİN ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

-Ödevlerini bitirinceye kadar internette gezinmeme, sohbet odalarına veya çevirim içi yetişkin içerikli sitelere girmeme gibi aile içi kurallar konulup uygulanmalıdır.

-İnternette geçirilecek süre için saat sınırı koyulmalı ve belirlenen süreye riayet edilmelidir.

-Belirli zaman dilimlerinde ve amaca yönelik internet kullanımı hakkında gençler ve aileler bilinçlendirilmelidir.

-Bilgisayar, aile bireylerinin ortak kullandığı salon, oturma odası gibi yerlerde bulundurulmalıdır. Bu aile fertlerinin birbirlerini kontrol ve denetimi için çok önemlidir.

-İnternet bağımlısı olmamak için aynı saatlerde interneti kullanmak yerine farklı zamanlarda interneti tercih etmek.

-Anne-babalar her konuda olduğu gibi internet kullanımı konusunda da çocuklara örnek olmak durumundadır.

-Pikniğe gitme, spor yapma, kitap okuma programı düzenleme gibi aile içinde birlikte zaman geçirecek faaliyetler yapılmalıdır.

-Çocuklarla sağlam iletişim kurulmalıdır. Zararlı siteleri ve zararlı oyunları onların anlayabileceği bir üslupla anlatılmalıdır. Bunu yaparken nutuk çeker gibi uzun cümleler kurulmamalıdır.

-Çocukların internete girmesini tamamen yasaklamak çözüm olmadığı gibi onların sınırsız ve tamamen özgür bırakılmasının da doğru olmadığının bilincinde olunmalıdır.

-Aileler, Güvenli İnternet Hizmetinden mutlaka yararlanmalıdır.

-Anne-babaların hiç olmazsa çocuklarının internette nerelere girdiğini anlayacak kadar internet kullanmasını öğrenmeleri gerekmektedir.

Zübeyde ZENGİN

Mardin Müftülüğü

Aile İrşad Ve Rehberlik Büro Görevlisi