matesis
dedas

Mardin Büyük Şehir Oluyor…

Mardin Büyük Şehir Oluyor…
Mardin’in Büyük Şehir olması her şeyden önce Mardin ilinin siyasi, ekonomik, sosyal, kültürel ve idari anlamda bütünleşmesi demektir. Bu uzun zamandan beri arzulanan bir şeydi. Daha önce il bazında var olan bütünleşme zayıftı, gevşekti ve mahalli kimliğe, dar kültürel değerlere daha fazla vurgu yapılıyordu. Var olan kimliksel ve kültürel sıralama Mardinliler arasında suni bir kimlik tartışması yaratıyordu. Sıralamaya göre bizler her şeyden önce Mardin Merkezliydik, Kızıltepeliydik, Nusaybinliydik, Midyatlıydık daha sonra da Mardinliydik! Etnisitemiz Kürt’tü, Arap’tı, Süryani’ydi, Mahallemiydi, bizler dini açıdan Müslüman’dık, Hıristiyan’dık, Êzidiy’dik, farklı aşiretlere mensuptuk… Ama daha sonra Mardinliydik… Bu sıralamadaki öncelemeleri dönemin ruhuna uygun olarak değiştirmemiz gerekiyor…
Şimdi de asıl kimliklerimizden asla vazgeçmeden, bütünleşmeyi sağlamak amacıyla Mardin vurgusuna daha sık başvurmalıyız. Kimse asıl değerlerinden vazgeçmeden, ortak değer ve çıkarlara, bütünleşme ve kaynaşmaya, kalkınma ve birlikteliğe daha fazla önem verebilmeli. Mardin’in yeni ekonomik, sosyal ve kültürel anlamda entegrasyonu, kuşkusuz yeni atılımlara da zemin hazırlayacaktır.
Mardin Büyük Şehir projesi her şeyden önce eski algıyı değiştirmek için büyük bir çaba göstermelidir. Ve bunun öncülüğünü de Mardin Merkez yapmalıdır. Çünkü kucaklayıcı olması gereken Mardin Merkezdir. Eğer Mardin Merkez eski alışkanlıklarını, tercihlerini, kimlik ve etnisite sorunlarını yeni dönemin ihtiyaçlarına göre gözden geçirmezse, Mardin gerçek anlamıyla büyük bir şehir olamaz. Bu bağlamda kâğıt üzerinde çok şey yazılır, çizilir ama bunların gerçek anlamda bütünleşme için bir önemi yoktur. Eğer pratikte büyük şehir olmayı başarmak istiyorsak mutlaka yeni dönemin ihtiyaçlarını somutlaştırmamız gerekiyor. Mardin’i bütün kimlikleriyle, güzellikleriyle, zenginlikleriyle kaynaştırmadan, yaratıcı olmadan, var olan önyargıları çöplüğe atmadan, sosyal tıkanıklıkları aşmadan büyük bir şehir yaratmak olanaklı değildir. Kültürel ve sosyal entegrasyon Büyük Mardin’in mayası olmak zorundadır. Mardin elbette kültürel ve sosyal açılımlarla büyüyecektir. Bunun öncülüğünü de kuşkusuz aydınlar, gazeteciler, sanatçılar ve kanaat önderleri yapmalıdır…
Bizler Mardin’i Büyük Şehir olarak tartışırken ya bireysel tercihleri ya da siyasi tercihlere çok vurgu yapıyoruz. Ama bunlar Mardin’in temel sorunlarına bir cevap olamaz ki! Sorulan sorular şöyledir; hangi parti kazanacak, kim belediye başkanı olacak?  Diyelim ki Ali, Veli ya da X partisi kazandı, hizmet açısından bir şey değişmiyorsa kimin kazandığı ne fark eder ki? Ben şimdiye kadar Mardin için ciddi olarak hangi plan ve programları tartışmamız gerektiğine dair bir yaklaşıma tanıklık etmedim. Herkes perde arkasında gizli planlar yapıyor. Ama bizler aday profilini netleştirmeden, parti programlarını somutlaştırmadan, bu konuda hamle yapmak, yenilikler getirmek mümkün değildir. Hem adaylar hem de partiler bu yeni sürece uygun davranmak zorundadırlar. Kim torbasında ne varsa ortaya koysun.
Bu bağlamda Mardin Büyük Şehir projesinin karşılaşacağı yüzlerce acil sorunu var. Bu temel sorunlar üzerine yoğunlaşmadan, pratik çözümler üretmeden, halkı, sivil toplum örgütlerini bu çalışmalara katmadan nasıl Büyük bir Mardin yaratacağız ki? Mesela Büyük Şehir Meclisinin nitelikleri, seçilecek üyelerin bilgi ve birikimleri, deneyimleri, vizyonları, demokratik çalışma tarzı, meclisin idari elemanlarla olan ilişkisi, bütçe teknikleri, kamu yatırımları ve bütçenin adil dağılımı konusunda somut fikirleri olmayanlarla bu işi nasıl becerecekler ki? Belediye borçların ödenmesinde uzun vadeli bakış açıları nasıl geliştirilecek? Yeni finans kaynakları nasıl yaratılacak? Mesela Kültürel ve sosyal aktivitelere ne kadar bütçe ayırabileceğiz? Yazarlara, sanatçılara, yerel gazetecilere nasıl destek olacağız? Bu bağlamda çok dilli, çok kültürlü belediyecilik hizmeti vermek için, personel alanında ne gibi önlemler alınmalıdır! Bizler ciddi olarak Mardin modelini ancak böyle hayata geçirebiliriz. Değil mi? Temel de kaynaştırıcı olan bu değil midir? Yerel yönetimlerin demokratikleşmesi konusunda, katılımcılık konusunda, medya, aydınlar, sivil hareketler, üniversite ve diğer eğitim kurumlarıyla sıkı bir işbirliği gerçekleştirmeden, bu amaca nasıl ulaşacağız ki? 
Bu işe halkın yaratıcı potansiyelini, sağduyusunu, zekâsını katmadan nasıl yeni başarılara imza atacağız ki? Kısırlaştırılmış ofislerde zaman tüketerek, derin geyik muhabbetleri yaparak, amaçsız toplantılar düzenleyerek, şov yaparak, köpek balıklarının dişlerini fırçalayarak bu işi başarmak mümkün değildir… 
Hemen belirteyim; elbette ekonomik kalkınma, altyapı, yol, su, kanalizasyon, elektrik gibi sorunlar bu işin olmazsa olmazıdır. Turizm potansiyelini karşılamak için yeni tesislere ihtiyaç var… Bir ağaçlandırma hamlesine acilen ihtiyaç var… Ne kadar yeşil alan yaratırsak o kadar iyi iş becermiş oluruz… Bunlar zaten bilinen şeylerdir… Bir de Büyük Şehir bazında ulaşım sorunun çözmek için, özelleştirme furyasından uzak duran toplu taşıma projeleri geliştirmek gerekmez mi?  Mesela toplu taşımada bir Büyük Şehir kartı oluşturmak için neler gerekiyor? Biliyoruz ki birçok alanda Mardin zaten geç bile kalmıştır. Bu eksiklerin mutlaka hızlı bir biçimde sonlandırılması gerekiyor. Ama Mardin gerçek anlamıyla büyük bir şehir olacaksa, sosyal ve kültürel entegrasyon, en az ekonomik kalkınma kadar önemlidir. Bu alanda kapsamlı projelere sahip olmayan bir aday ya da parti havanda su dövmekten başka bir şey yapamaz. Her açıdan zaman tüketecek ve kaliteli boş konuşmalarla bunlar yine de bir iğnenin ucundan kaç tane devenin geçtiği konusunda ince fikirlerini ortaya atmaya devam edeceklerdir! Fikir kuraklığı yine devam edecek…
Büyüklerimiz anlatıyordu; Mardin’in eski milletvekillerinden Eshed Kodo, Mardin’e deniz getireceğini söylüyordu! Hala Mardin’e deniz gelmiş değildir! Eğer adaylar ve partiler Eshed Kodo gibi boş vaatlerle zamanlarını geçireceklerse, büyük şehir yerine Mardin küçük bir şehir kalmaya devam edecektir. Bunun cefasını da elbette bizler birlikte çekeceğiz. Olan da Mardinlilere olacak… 

Yorum Yaz