matesis
dedas

Mardin'de Okullaşma Oranı(2)

Mardin'de Okullaşma Oranı(2)

            İlköğretim: toplumların çocukluk dönemlerine, Ortaöğretimde gençlik dönemlerine hitap eder. Toplumların sosyal temellerinin sağlamlığı; çocuk yaştaki bireylere verilen eğitimlerin kalitesine bağlıdır.  Sosyal adalet, insanca yaşam ve ekonomik refahı yakalamak için bu sosyal tabanın sürekliliğini devam ettirmek gerekir. Bu devamlılığı da ancak toplumun gençlerini, çağın gerekliliğine bağlı yaşam alanlarına yönlendirmekten geçer.

             Her ne kadar İlköğretim, insani eğitim sürecinin temelini oluşturuyor desek de; genç nesillerin, sağlıklı ve nitelikli bir birey olarak yetişmesini sağlayan sistem de; ortaöğretim sistemi ve ortaöğretim okullarıdır.

              Bu kısa girizgâhtan sonra İlimizdeki Ortaöğretimin yaygınlaşması ve okullaşma oranı ile ilgili düşüncelerime; şehrimizin en yetenekli, çalışkan ve zeki öğrencilerin eğitim gördüğü Fen lisesinden başlamak istiyorum.

              Bu okulumuz son 6 yıldır göçebe hayatı yaşıyor. Öğretmeni, öğrencisi, velileri ve yöneticilerinin bu altı yıl içinde yaşadıkları düzensizlik, süreksizlik ve bir binaya ait olmama duygusunun verdiği motivasyon eksikliği; pedagog ve psikologlara tez konusu olacak bir araştırama vakası olarak duruyor karşımızda… Bu büyük handikabı, okulun yeni binasına taşınması ile aşacağımızı umuyorum.    

             Anadolu öğretmen lisesi: fiziksel kapasite, bina sorunu ve ulaşım problemlerini halletmiş gözüküyor. İyi bir yönetsel kadro, heyecanını kaybetmeyen ve kendini yetiştiren ve güncelleştiren bir öğretmen topluluğu ile tek kişilik başarılardan ziyade; tüm sınıflara yayılmış bir başarı düzeyinin yakalanacağını düşünüyorum. Çünkü bu okula gelen öğrenci profili; fen lisesine giden öğrenci profili ve düzeyi ile hemen hemen aynıdır.

              Anadolu öğretmen lisesi faslını bitirmeden önce, İlimizde sadece bir Anadolu Öğretmen lisesinin olması ve bu konuda hiçbir çabanın olmaması düşündürücüdür. Lakin bu gün Tunceli ilinde bile iki Anadolu öğretmen lisesi mevcuttur. Hatta bırakın il merkezlerinde birden fazla okulun olması; birçok ilin ilçelerinde bile bu okul türünden okullar vardır. Varın siz hesap edin beceriksizliğimizi…!    

            Meslek liseleri arasında, Sağlık Meslek Lisesi fiziksel kapasitesinin geliştirilmesi, spor salonunu aktif ve kullanımda olması, yönetici ve öğretmenlerin: kalitenin iyi bir kadro ile geleceğinin bilincinde olmaları ve sorunlarını kısa bir sürede çözmelerinden dolayı sorunsuz gözüküyor.. Ama ikinci bir sağlık meslek lisesinin olmamamsı, rekabet açısında bir rehavete yol açabilir.

            Yine Örnek vereyim. Bu gün Şırnak ilinde bile iki sağlık meslek lisesi var. Ağrı ilimizde 4 tane sağlık meslek lisesi var. Hemen her ilçesinde bir tane açmışlar. Bu durumumuz il yöneticilerimizin vizyon eksikliğinin ne kadar had safhada olduğunu gösteriyor. İkinci hatta üçüncü sağlık meslek lisesini açmak; öğrenci potansiyeli, nüfus durumumuz ve ilçelerimizin büyüklülüğü hesabiyle fazlasıyla hak ettiğimizi düşünüyorum. Bu konu ile ilgili iş ve işlemlerin zaman kaybetmeden ivedilikle başlamasını canı gönülden istiyorum.

            Endüstri Meslek lisesine gelirsek; şu an faaliyette olan bölümleri ile ilimizin en köklü, en disiplinli ve de en iyi işleyen bir sisteme sahip okullarımızdandır. Bu disiplinli ve işleyen durumunun devam ettirmektedir. Ancak; Yönetsel ve fiziksel problemleri olmamasına rağmen, bölgemizin ve ilimizin ihtiyaç duyduğu yâda gelecekte daha revaçta olacağı bölümleri bir türlü açamamakta; bununla ilgili çalışma yapamamaktadır. Örneğin otomotiv bölümünün açılması, duvar ve taş (yapı) bölümü ve buna benzer bölümlerin araştırılıp açılması gibi. Eğer kapasite yoksa Yenişehir’de ikinci bir Endüstri Meslek lisesinin açılması için acilen yer aramasına bakmak lazımdır. Lakin meslek lisesi memleket meselesidir. Bunu tüm iş adamları ve sanayiciler keşfetmiş durumdadır. Ama memur ve statükocu zihniyet, bürokratik iş ve işlemlere devam etmekte fayda görüyor.

              Kız Meslek liseleri gelince: Liseleri diyorum. Çünkü İl Merkezinde iki tane Kız Meslek Lisesi var. Ama son on yıldır Türkiye deki diğer Kız Meslek liselerin yakaladığı vizyonu, yönetsel beceriyi,  yeni bölüm açmayı ve bölüm  günceleştirme çalışmalarını   bir türlü yapamadı. Son on yıldır adı yönetsel huzursuzluk ve yönetememe becerisi gibi sorunlarla  sık sık duyulmaktadır. Özelikle eski kız meslek lisesinin hem bina, hem yeni bölüm, hem yönetsel, hem öğretmen olguları ile beraber revize edilmelidir. Aksi takdirde bu okula gelen kız öğrencilerimize yazık olacaktır.

             Yeni Kız Meslek Lisesi binası, ilköğretim okulu olarak planlanıp tasarlanmasına rağmen binayı yapan hayırseverin ısrarı sayesinde ivedilikle Kız Meslek lisesine dönüştürüldü. Meslek liselerin binaları ilköğretim okulları ile diğer liselerin binalarına benzememektedir. Bölümleri, atölyeleri ve bu kısımların genişliği, tesisatları hatta bahçeleri bile farklı yapılmalıdır. İkinci kız meslek lisesi ileride bu binasında sorun yaşayacağı kesindir çözüm bulmak lazımdır. Bu kız meslek lisesi eskisinin taklidi olmamalıdır. eğitim kadrosu farklı bir heyecan ve vizyon ile ötekisinde farklı olduğunu ortaya koymalıdır fark yaratmalıdır. Yönetici kadrosu yeni bölümler açmalı, kız öğrencilerimizin rağbet ettiği bir okula dönüştürmelidir.

              Ticaret Meslek Lisesi, büyük sınıfları, geniş merdiven ve koridorları derslik sayıların yeterli olması, çok katlılığı ve bahçesinin büyüklüğü, kapalı spor sahası ile tam bir ortaöğretim okulu biçiminde yapılmış. Mardin Anadolu Lisesi, Turizm otelcilik lisesi, Mardin lisesi, Sakarya Aycan Çaltekin İlköğretim okulları bu okulun tüm imkânlarından yıllarca yararlandılar. Son  sekiz yıldır istisnasız olarak Milli Eğitimin tüm toplantılarında kapalı spor sahasının harabeliğinden bahsedilmekte, Bu sahanın yapılmamasından şikâyet edilmektedir. Bağımsız Genel müdürlüğü ve bağımsız ödeneği olan bu okulun bu kadar önemli bir bölümünün, bu kadar uzun zamanda yapılmamasının faturasını kime çıkacağını merak ediyorum. Artukulu Üniversitesinin harabe olan kapalı spor salonu 8 ayda nasıl ayağa kaldırıldığını gidip görmek lazım. Devlet aynı devlet, para aynı beytülmal’ dan gelmektedir.

              Bu   okulumuz , fiziki kapasitesi ile bin öğrenciye rahatlıkla hitap eder. Geçmişte bundan fazla öğrenci mevcudunu eğitimden geçirmiştir. Tabi şunu söylemekten de gecemiyeceğim. Bakanlığın genel eğitim politikasından kaynaklanan sebeplerden ötürü: başarılı öğrencilerin bu okulu tercih etmemeleri, Bu okulun Bilgisayar bölümünün diğer meslek liselerinde de olması, Muhasebe Bölümlerinin yerine artık üniversitelerin iktisat, işletme, ekonomi, maliye vb bölümlerini okuyan öğrencilerin bile iş bulmamalarından dolayı; okula olan rağbeti düşürmüştür.

               Bu itibar ile yazı dizisi biçiminde gelişen “Mardin de okullaşma oranı” adlı yazımın üçüncü bölümünde diğer okul türleri ile ilgili âcizane görüşlerimi belirteceğimi söyler.

                Vesselam herkese diyorum.

Yorumlar

Image
Atletik Mardin
27.10.2011 / 08:31

Bir ilin okullaşma oranı başarı sıralamasında o ilin 10-15 sıra yukarılarda ya da aşağılarda olmasını sağlamaktadır.<br>Personelin adaletli bir ortamda ekip ruhuyla birlik ve beraberlik içinde çalışması ve iyi yönetilmesi 10-15 sıra fark ettirir.<br>Ekibin öğrencileri iyi eğitmesi ve motive etmesi de yine sıralamayı etkilemektedir.<br>Mardin'de ise yüksek kalitede öğrencilerin okuyabileceği okul sayısı zamanında tedbir alınmadığından son derece azdır. İyi öğrenciler maalesef il dışına çıkmaktadır. Dışarıdan iyi öğrenci gelmemektedir.<br>Personeli bir ekip ruhuyla çalıştırabilecek bir idareci bulunamamıştır. Hatırlanacak olursa MEM'in biri "iki şube müdürünü bir araya getiremediğini" itiraf etmişti.<br>Gelen idareciler belli kesimleri temsil ettklerinden birlik ve beraberliği sağlayamamaktadır. Öğretmenler de işte buna bağlı olarak öğrencileri yeterince hazırlayamamakta ve motive edememektedirler.<br>İşin tuhafi başarı ya da başarısızlık çoğu kimsenin umurunda da değil. Hazan Zal gibi bir kaç kişi dışında...

Image
Kasım ÖZEL
20.10.2011 / 06:32

Yazı dediğin böyle olur.Kendi çıkarları için birilerini hedef tahtasına yerleştirmeyen gerçekleri tüm açıklığıyla ortaya koyan bir yazı.Yazarımızın tespitlerine yüzde yüz katılıyorum.Bu yazının ilmizdeki tüm eğitimcilere özellikle yöneticilerimize okutulması gerekir.Arge budur işte.Kalıplaşmış düşüncelerden sıyrılıp doğru teşhislerle peroblemlerin çözümü için odaklanmadır.Yazarımızı tebrik ediyorum.

Yorum Yaz