tatlidede

Neslimizin önündeki tuzak Mezuniyet BALOLARI

Okulların kapanmasıyla birlikte mezuniyet balosu, veda partileri ismi altında sergilenen nahoş görüntüler, geleceğimiz olan gençlerimizin ahlaki yozlaşmasına ve fıtratlarında onarılması zor tahribatlara yol açtığına şahit olmaktayız.
Neslimizin önündeki tuzak  Mezuniyet BALOLARI

Ey iman edenler, kendinizi ve ehlinizi (ailenizi, neslinizi ve emriniz altındaki kimseleri) ateşten koruyun… (Ayet, Tahrim 6)           

“Hiçbir anne baba, çocuğuna güzel terbiyeden daha kıymetli bir bağışta bulunmamıştır.” (Hadis, Tirmizî Birr 33)

Edep bir tâc imiş nûr-i Hudâ’dan, Giy ol tâcı emîn ol her belâdan. (Mevlana)

Okulların kapanmasıyla birlikte mezuniyet balosu, veda partileri ismi altında sergilenen nahoş görüntüler, geleceğimiz olan gençlerimizin ahlaki yozlaşmasına ve fıtratlarında onarılması zor tahribatlara yol açtığına şahit olmaktayız.

Önceleri üniversite sonra lise ve şimdi de ortaokullara kadar inen mezuniyet balolarında her geçen gün seviye düşmekte; bira, alkol, çıplaklık, karşı cinse sarılıp dans etme gibi gençlerimiz için kötülüklere ilk basamak teşkil edecek bir tuzak haline dönüşmüştür.

Çocuk yaşta körpecik yavrularımızın büyükler gibi makyaj yapıp açılıp saçılarak, bir manken gibi vücutlarını teşhir ederek arzı endam etmeleri, karşı cinsle sarılarak kucak kucağa dans etmeleri ve yer yer (bira) alkol almaları bu yavrularımızın geleceği açısından büyük tehlike teşkil etmektedir.

Kiralanan salonlar, gerçekleştirilen organizasyonlara ait giderler, mezuniyet günü elbiseleri, ayakkabı, cübbe ve keplerle sergilenen gösteriş ve israf ciddi rakamlara ulaşmakta, bu programlara katılamayan öğrencilerin boynu bükük kalmaktadır. Nitekim bu iş o kadar çığırından çıktı ki, bir anne bir yardım kuruluşumuza gelir ve şöyle bir talepte bulunur “çocuğumun mezuniyet töreni var bu törende giyeceği ayakkabı ve elbiseleri alamıyoruz çocuğum arkadaşları arasında mahcup olmasını istemiyorum lütfen bize yardım edin.”

Bir çocuk olur olmaz şeyleri yapmak isteyebilir, ateşin rengine kanıp elini sobaya yapıştırmak, çaydanlığın, bıçağın cazibesine kapılıp eline almak isteyebilir, Ama ebeveynler olarak çocuklarımızın ağlamasına aldırış etmeden onları kesin bir şekilde engelleriz, bunun sebebi kendilerine gelecek zararların farkında olmamalarıdır.

İşte gençlerimiz de hayatlarının baharında gençliğin verdiği coşku ile tıpkı çocuklar gibi hangi tehlikeye düşeceklerini düşünmeden hareket etmek isteyebilirler. Bu aşamada veli, eğitimci, aydın ve yöneticiler olarak bize düşen gençlerimize doğru bir rehberlik edip iyi faydalı ve meşru isteklerini desteklemek kötü zararlı ve gayri meşru isteklerini de makul ve güzel bir şekilde engellemek. Bu, özgürlüğün kısıtlanması değil bilakis yukarıda ifade edildiği gibi yapılması gerekenin yapılmasıdır.

Bu tür etkinliklerde görev alan, eğitimci, kamu görevlileri, bunlara göz yuman ebeveynler bunca yıllık eğitimden sonra gençlerimizin temiz fıtratlarında yaptıkları tahribat ile onları manen ‘öğüttükleri’nin farkındalar mı acaba?

Elbette içeriği meşru bir şekilde doldurmak şartıyla mezuniyet törenleri yapılabilir. Bu çerçevede yemek ziyafeti, şiir, fıkra, skeç, unutulmayan hatıraların dile getirilmesi, öğrencilerin yeteneklerini sergilemesi,  hatıra fotoğraf çekimi, müzik etkinlikleri ve kız erkek ayrı olmak üzere oynamaları, eğlenmeleri vb. daha nice meşru etkinlikler yapılabilir.

Yeri gelmişken şu üzücü durumu da dile getireyim. Ne zaman ki ahlak, edep, terbiye, mahremiyet, ayıp, günah gibi konularda bir hatırlatma yapılsa maalesef hemen birileri “ahlaksızlık bekçileriymiş” gibi “size ne kardeşim, ahlak bekçisi misiniz” diyerek ortaya atılırlar.

Bu insanlar için edep, terbiye, mahremiyet ve namus gibi kavramlar bir önem taşımayabilir, lütfen bu değerleri önemsemeyenler üzerine almasınlar. Bizim çağrımız Müslüman olanlara ve bu değerlere önem verenleredir.

Neslimizin geleceğini önemseyen sorumluluk sahibi etkili ve yetkili olan herkesi; gençlerimize sahip çıkmaya zarar görecekleri ortam ve etkinliklerden onları korumaya, faydalı ve olumlu ortam ve etkinlikler için de onlara destek vermeye ediyorum.

Unutmayalım ki,

Şehri imâr ederken nesli ihyâ etmeyi ihmal ederseniz,

ihmâl ettiğiniz nesil imâr ettiğiniz şehri tahrip eder... (Turgut Cansever)

Vesselam.

Editör: Mahmut Yiğit

Yorumlar

Image
Okusun beyefendi
19.06.2023 / 20:45

Dini kendinize göre yorumlamayı yeri gelince ayetlere hadislere sarılmayı çok seversiniz Allah korkusu olsaydı sizde seçim zamanı siyasi propaganda yapmazdın liyakat ortadan kalkmış torpil kul hakkı her tarafta yenilmişken müslümanlığınız nerde cuma namazlarında Allahın ayetleri peygamberin sünnetleri hiç anlatılmızken hiç mi vicdanınız sızlamaz insanlar dinden camiden uzaklaştı sizin gibiler yüzünden kaldı ki mezuniyet balolarını bende tasvip etmiyorum ama sizin gibi sözde Müslümanlar üç maymunu oynarken en ufak şeyde kendime pay çıkarayım derse o zaman sana sorarlar neredeydin ey Müslüman biri Bakara suresi ile dalga geçerken biri torpile ayetle kılıf uyduruken hakkımız size helal değildir.

Yorum Yaz