tatlidede

Özentilik Her Zaman Kötü Değildir

Özentilik Her Zaman Kötü Değildir

Özenmek sözlükte ,bir şeyi güzel yapmaya çalışmak veya beğendiği bir kişiyi taklid etmek olarak geçiyor.

Özentilik konusunda çok şey yazılıp çizildi.Her zaman özentiliğin kötü bir şey olduğunu karara bağlayıp bitirildi cümle.

Özenmekten en çok gençler sakındırıldı.''Özeti gençlik'' diye yaftalanma ifadelerini her zaman duymuşuzdur.Bu ifadeler kısmen doğru olsa da eksiktir.EVET, özentilik kısmen zararlıdır.Ama özenilen kişinin kötü karakterine özenildiği takdirde bu geçerlidir.Diğer türlü iyi bir kişiye veya davranışa özenmesi halinde bunu kötü ifadelerle ayıplamak çok da ahlaki olmasa gerek.

Bunların tümünden ziyade biz Peygambere özenmiyor muyuz? Onu taklid etmeye sünnet diyoruz üstelik.Bunun kötü olduğunu söyleyecek kişiler genelde aynı dini paylaşmadığımız kişiler olup  art niyetli kişilerdir.

Psikolojide ''Örnekle aynileşme'' diye bir kavram var.Rol model seçtiğin bir kişi gibi davranmak ve zamanla o rol modelle aynileşmek olarak açıklanır bu kavram.O yüzden anne ve babalara çocuklara iyi örnek olun denilir. Çünkü çocuk anne ve babaya özenir ve onlar  gibi olmaya çalışır.Burda çocuk iyi davranışı da kötü davranışı da ayıklamadan taklid eder.İki durumda da anne babaya özenme söz konusu değil midir?

Bunların ardından konuyu getirmek istediğim nokta şu aslında.Son zamanlarda TRT ekranlarında yayınlanan ''Yedi Güzel Adam'' dizisiyle özellikle gençlerde meydana gelen bir edebiyat aşkı çok dikkat çekmeye başladı.Zamanla gençler, bu şahsiyetlerin kitaplarına da yoğun ilgi gösterdi. Kitaplarının satışlarında ciddi bir artışın olması da bize bu durumu net bir şekilde gösteriyor.

İnsanların sosyal medyada onların hayatlarından kesitler veya şiirlerinden birkaç dize paylaşması, gençler o şahsiyetler gibi toplanıp kitap okumaları yapmaları,onların yaptığı gibi şiir ve denemelerini kağıda yazıp asmaları bu etkileşimin boyutu ortaya koymakta.Bu durum ilk bakışta özentilik diye yaftalandı.Evet bunların hepsi özentiliktir.Lakin Şu bir gerçek ki bunların hiçbiri özenen kişide olumsuz bir etki yaratmaz.Bu hareketlerin hepsi gençte, çocukta,yaşlıda  bıraktığı sadece tatlı bir heyecan.Şunu unutmamak gerekir ki, bazen bu tür özenmeler kişinin kendi ilgi alanlarını keşfetmesine vesile olmakta.O halde amaç üzüm yemek olmalı bağcıyı dövmek değil.

Bu tarz özentiliği eleştirenlerin sarf ettiği cümle şu:''Pobüler kültürün etkisiyle  gençler özeniyor.Bugün buna özenen yenisi geldiğinde  de ona özenir.'' Popüler kültürün getirdiği şey,kişide olumluluk adına bir şey bırakıcaksa eleştiride biraz daha dikkatli olmak gerekir.Şayet ahlaken doğruluk adına bir şey ifade etmiyorsa işte o zaman olumsuz eleştirmekte haklısın.Bu biraz neye benzer biliyor musunuz? Bir çocuğun camiye gitmekte olan bir amcayı görüp özendiği için camiye gitmesine ve çocuğun camiye geldiğini gören birinin de sen yaramazlık yaparsın deyip,çocuğu camiden kovmasına benzer.Çocuğu camiden soğutmak emin olun çok feci bir şey.

Cümlemi şu anektodla bitirmek istiyorum.Geçen sene Nuri Pakdil okumaları yapma adına yazarın  kitaplarını almak için kitapçılara gittiğimizde çoğu kitapçıda bulamadık.Dolayısıyla yayın evinden almak zorunda kaldık.Ama bu sene özenti gençliğin(!) kitaplara yoğun ilgisi yayın evlerinin ve kitapçıların dikkatini çekmiş ki artık çoğu kitapçıda bu yazarların kitaplarını rahatça bulabiliyoruz.

Özentilik bazen gerçekten iyi bir şey! Vesselam 

Yorum Yaz