matesis
dedas

Seçimi Ciddiye Almak

Seçimi Ciddiye Almak
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                         
                                      BİR BAŞKA EŞİT YARIŞA ...
    

            Dünyanın her yerindeki ülkenin dengelerine göre yaşadığı bir sistemi/üretim biçimleri vardır  ve tüm çabalar/mücadeleler de
iktidar  arayışları için olduğunu gözden kaçırmadan önemine vurgu yaparak,değişik sınıfların,düşünce akımlarının bir yarışı/eşit
şartlarda kapışmasını seçimlerde yaşar;iktidarları süresince de başta yaşam hakkı olmak üzere tüm özgürlüklerin güvence altına
 alınıp/alınmadığını;ekonomik-sosyal yaşam standartlarının nasıl işlediğinin hesabını da bir başka ' eşit yarışta ' vermek için
bir öncekinden daha ' güvenli sandığa ' gitmek,adresini seçiyor olmak,doğru/dürüst demokrasilerde nesnelleşmeden gönül rahatlığı
içinde yapılan bu eylemin sıradan bir oyun olmadığının ağırlığını hissettirmek de yalnızca Kürt insanına özgü olmamalı,
ülkemizin bütününde acılarını yaşamasak bile ' çözümü ' kolaylaştıracak onurlu bir hamle ile ' yüzler ' i,milyonları sevindirebilirdik.

 
           Dünyanın herhangi bir ülkesinde seçim izlemiş/yakından yaşamış değilim ama Güneydoğu'da 1970'li yıllardan beri seçmen
 veya gözlemleyen,birlikte yaşayan birey olarak seçimin ne anlama geldiğini sandık kurullarında sayım-dökümün yapıldığı aşamalarda
 tıpkı fıkralardaki gibi oy pusulalarına imzalarını,parmak izlerini,keçi kılı,sıgara yanığı,kuş tüyü,yaprak vb.'' Benim.'' dedirtecek
kadar işaretlere tanık olduğumu belirtmeden anlatılan bir fıkraya geçemezdim galiba. :

 
          Seçmen,okulun dershanesinin bir köşesindeki kabinde oyunu zarfa koyup sandığa attıktan sonra geri dönerken,sandık
başkanının dikkatini çeker ve seçmene sorar :

   ---- Ne oldu amca,neden geri döndün ?
   ---- Adres yazmayı unuttum oğlum.(der.)
   ---- Ama amca oy pusulasına adres yazılır mı ?(diye sorar.)
   ---- Evet oğlum,geçen seçimde adres yazmadığım için başka parti kazanmıştı.(diye yanıt verir)
 
         Ya şimdi,bütün olumsuzluklara rağmen önceleri parmak hesabı,karış-boksa,hepri ve en son Kürt seçmeninin buluşu
diyebileceğimiz örnek bir oy pusulasında ipe düğüm atarak okuma/yazması olmayan insanlarımızın '' Haklarımızı almak için ! '
' diye önemli gördüğü seçimi oyun olmaktan çıkarıp;seçimi göz boyamak için sandığı orta-yere koyanlara seslenerek
 '' Bizler ciddiye alıyoruz,sizler de gereğini yapın.'' derken bunun bir oyun olmadığını anadillerinin tadıyla söylerlerken
 insanın kendinden geçmemesi mümkün değil.

 
        Siyasi tarihin seyrinde güce dayalı hükümranlıkların geride kalan mirası,değerleri var mı diye baktığımızda '' Seçim Hakkı ''
 tanımayan,en güçlü kabile/en güçlü beylikle yetmiyorsa,dengeyi sağlayacak kendinden sonra güçlü kabile/beylikle anlaşıp,
gücünü genişleterek ortaya çıkıp '' Reis de benim,bey de benim,sultan da benim,padişah da başkan da ' Devlet Başkanı da benim.
 ' '' derken,vitrine konan hanlar,hamamlar,kervansaraylar,kiliseler ve özellikle camilerden yükselen gerçek dualar ' Hak '
 diye inlerken,duvarlarından yankılanan seslere ' Hak talepleri ' ne güç katmayacak mı bu değerler ? dersek,
 bizleri yerelimize ve yerelimizin miraslarına/kültürel değerlerine gönülden sahip çıkarak,kulak vererek anlamaya ve günümüze
 uyarlayıp ' meristen/meristem ' leşerek barışa başka bir ifadeyle hep birlikte ' ateş ' ten uzaklaşma
 şiarını kültürlerimize katarak yaşayacağımıza;yerellerimizin anlamlı mesajlarını dikkate alarak :

 
                            '' Ye lel-cenné u-ye lel-nar/Tenekül ğubüz har,
                               Hıt icir u-ırf''a icir/Min hevn ile Meristen ''
                                                                   
                       (Ya cennete ya da cehenneme/Yenecek sıcak ekmeğe,
                         Bir ayak uzat,çek bir ayak/Burdan taa.. Meristen'e.)
       Antik Mardin'imizin atıl hamamlarından biri de Meristen Hamamı (Hımmem Meristen)'dır.
 
      Antik kentin çok eski terzilerinden önce gömlekçi sonra şapkacı Imhammed ıl-Şatır'dan,ortakları rahmetli Şeyhmus Güzeler
 ve H.Imhammed Müse Taha'dan ve dükkanlarındaki ortaklıklarından,kalfaları gömlekçi Burhan'dan söz ettikten sonra Meristen
 Hamamı'nı sordum :

 
     '' Meristen Hamamı,Yeniyol'un Rajni'li Eyyübet mevkiinde yeni yapılan Şirindede Camii'nin hemen bir sokak altındaki
 harabe yığını;herkesin ismini bilip,ne olduğunu bilmeyen on asırlık bir hamamı,Mardin halkı kendi arasında yardımlaşarak,
gücüne uygun katkılarla yıllarca çok ucuz ücretle hizmet verdiği söylenir.'' diye içini çekerek anlattı.

 
      Bir rivayete göre de bu hamama gelip para yerine bir maşrafa(sürahi)bulgur,bir tas şehriye getirenin yıkandığı güzide
 bir hamamdı da bu güne kadar hiç bir mülkiye amiri,vakıf müdürü,turizm müdürlüğü ya da hiç bir belediye başkanı
 Meristen Hamamı cenazesini bir türlü kaldıramadıkları gibi inşa edip,restore etmeyi bile düşünemediler,yazıklar olsun!..

 
      Meristem/Meristen'in ne anlama geldiğini dilbilimcilerin araştırmalarına bırakarak;en yüksekte hızla çoğalan
 hücreler olduğunu bulmak,egemen hücrelerin,sarmaladıkları hücrelerden  tek Meristem hücrelerle sarmalı bozar;
 yenileşerek dik büyümeyi sağlayan Meristemlerin,mitozik gelişmelerinin hep hızlı olduğunu biyologlar bilimsel
 anlamda dile getirir.

 
      Bir hamamın insan sağlığına bu denli yararlı iken dikine ve hızla mitozik gelişmelere neden olduğu için muhalif kabul
 edip yüz yıl cezalandırmak,harabe halinde bırakmak egemen Meristen hücrelerinin reflekslerinden kurtuluşunu
başka bir seçim öncesinin inşasına balkonundan başlayarak '' Meristen Hamamı,Yeniyol'un altyapısıyla beraber bitecek! ''
denilirse şaşırmayın.

 
      Allah taksiratlarınızı ve günahlarınızın bir kısmını Meristen/Meristem Hamamı'nın yanı başındaki Meristen Çeşmesi'nde
 yıkayıp af edecek mi (?)...onu bilemem.

 
       
 
      
 
            
 
 
 
  

Yorum Yaz