diorex

Türkçe Olimpiyatlarından Mahalli Arapça Hikaye Festivaline

Türkçe Olimpiyatlarından Mahalli Arapça Hikaye Festivaline

Geçtiğimiz günlerde gerçekleştirilen Türkçe Olimpiyatları, renkli görüntülere sahne olmuş ve görücüye çıktığı tüm illerdeki gösteri merkezleri hınca hınç dolmuştu.

         Bu çapta büyük bir organizasyon değilse de,  23 Temmuzda Midyat belediyesinin ev sahipliğinde benzer bir etkinlik gerçekleştirilecek..

         Estel Köşk Meydanı'nda düzenlenecek etkinliğin adı: “Mardin Arapçasıyla Hikaye Festivali”…

         Benzer demekteki maksadım her ikisinin de dil festivali oluşundandır.

         Tabi ki, Türkçe olimpiyatlarında, anadili Türkçe olmayanların sunduğu Türkçe parçalar seslendirilirken, Mardin Arapçasıyla Hikaye Festivalinde ise anadili Mardin Arapçası olanların sunacağı mahalli Arapça parçalardan oluşacak.

         Bana öyle geliyorki, Türkçe olimpiyatlarında ortaya çıkan hoş ve gülümseten durumun bir benzeri burada da görülecek. Yurtdışında veya Mardin dışında yaşayan Mardin Araplarının, anadilinde hikayesini sunarkenki hoş görüntüsüne şahit olacaksınız bu festivalde..

         Le Tinsa Dinek, Le Tinsa İnselek, Le Tinsa Vatanek, Le Tinsa Aslek” sloganı ile yürütülen bu yarışmanın birde ödül töreni var.

         Organizatörlüğünü, merkezi Hollanda’da bulunan Mim Vakfının üstlendiği ve dereceye giren ilk üç kişiye çeşitli ödüllerin verileceği bu yarışmaya her yaştan ve her kesimden, hatta her daldan katılım serbest. bırakılmış.

         Birkaç gün önce Hollanda’dan beni telefonla arayan yarışmanın organizatörü ve Mim vakfı başkanı Doç.Dr. Bahaeddin Budak Bey’le yarışmanın içeriği ve amacıyla ilgili uzunca konuşma imkanı buldum.

         Ömerli belediyesinin düzenlediği Ömeran sempozyumuna konuşmacı olarak ta katılan Bahaeddin Bey,  unutulmaya yüz tutmuş Mardin gelenekleri, kültürü ve mahalli lehçelerini yazıya dökmek suretiyle yaşatmaya çalışmak gibi bir  amaçlarının olduğunu söyledi.

         10 yıldır faaliyette olan Mim Vakfı, daha önce de, Hollanda’nın Westervoort şehrinde “Dünya Mardin Arapları Günü’nü” gerçekleştirmiş.

         TRT Arapça’da canlı yayınlanması beklenen “Mardin Arapçasıyla Hikaye Yarışması” na Lübnan, İsveç, Hollanda vb. ülkelerden ve yurtiçinden katılım olması bekleniyor.

         Bu yarışmada merak ettiğim bir husus; Latin alfabesi ile katılacakların dışında, kaç kişinin Kur’an alfabesi ile yazılmış hikaye ile katılacağı…!

         Katılım ve bilgi almak isteyenler http://www.midyatgazete.com/arapca-hikaye-yarismasi-basvur.asp adresinden bilgi alabiliyorlar.

         Mardin’de ayrıca, Süryanice ile ilgili çalışmalar da son günlerde hız kazandı. Mardin Artuklu Üniversitesinin Süryanice kursu hala devam etmekte..

         Yezidiler de kendi kültürlerini yaşatmak adına kolları sıvamış durumdalar.

         Gönlümden geçen bir hususu da aktarıp sözlerime son vereceğim.

         Son dönemlerde yapılan atılımlarla(veya açılım), Kürt dili ve edebiyatı özünü bulmaya başladı. Pek tabiî ki Mardin Kürtçesi ile hikaye, şiir, mani vb. alanlarda Festivaller düzenlenebilir.

         Hatta, orijinal Kürtçe ile güzel yazı, tezhip sanatı bile icra edilebilir.

         Bölgenin unutulmaya yüz tutmuş gelenek ve göreneklerini ortaya çıkartacak her türlü kültür sanat etkinliği, Mardin’i daha da büyülü hale getirecektir.

         Mardin’in geçmişindeki kardeşlik ve kaynaşmayı tekrar yakalamak için her mevsimi bir dilin festivaline ayırıp, farklı anadile sahip olsa da diğer bir dilde düzenlenecek festivale iştirak edilmesi sağlanabilir.

         Ne hoş olur ama…

         Çünkü biz, babalarımızdan, aynı avluda yaşayan komşusunun anadiliyle de konuşabildiğini gördük. Yeni nesil neden 3 dil bilmesin?

         Benimkisi bir öneri…

         Yeter ki politize edilmesin.

         Sağlıcakla Kalın.

Yorumlar

Image
süleyman
10.07.2011 / 09:00

Mıhallemi ya da Aarpça festivalimizi , türkçe olimpiyatları ile kıyaslayıp ,onları sanki çıkış noktamız gibi göstermenizi şiddetle kınıyorum.

Image
Tekin Oruç
07.07.2011 / 10:03

Çok güzel ,çok ince ve çok muteber mesajlar içeren bu güzel yazıdan dolayı tebrik ederim.Tüm diller, tüm ırklar ve tüm kimlikler bu çoğrafyanın torakların da sulandığı zaman yeşereçektir. İlgisiz ve alakasız bırakılan tüm folklorik kültürler zaman ile diğer kültürleri kaktüs ağacı diğer ağaçlara zarar verir.

Yorum Yaz