matesis
dedas

Uğur Mumcu-Gaffar Okan ve JİTEM kemikleri

Uğur Mumcu-Gaffar Okan ve JİTEM kemikleri

Uğur Mumcu-Gaffar Okan ve JİTEM kemikleri

1993 yılında Uğur Mumcu bugün Ankara’da öldürüldü. Mumcu’nun katilleri diye birileri kamuoyunun önüne çıkarıldı, ancak gerçek katiller, azmettiriciler ve daha da önemlisi Mumcu’nun ne için öldürüldüğü tam olarak aydınlatılamadı.

2001 yılında Diyarbakır Emniyet Müdürü Gaffar Okan’da Diyarbakır’da öldürüldü, cinayeti Hizbullah Örgütü üstlendi ancak kamuoyunun yaygın kanaati cinayeti onların tek başına yapmadığı. Gaffar Okan cinayetinin de perde arkası da aydınlatılamadı.

Uğur Mumcu’nun en son Öcalan ve devlet arasındaki ilişki üzerine çalıştığı ve bu konuda kilit bilgilere ulaştığı bu nedenle öldürüldüğü kanısı oldukça yaygın.

Aynı şekilde Gaffar Okan’ın da Diyarbakır Emniyet Müdürü olunca, Asayiş Şube Müdürlüğü’nü kendi prensibiyle çalıştırmaya başladığı ve JİTEM elemanlarına göz açtırmadığı biliniyor. Daha önce korucular, itirafçılar ve JİTEM elemanları şehir içinde kendi başına buyruk hareket etmeleri, topluma “Beyaz toros” sendromu yaşatmaları, istedikleri kişileri yakalayıp ‘Sizi Emniyet’e götürüyoruz’ deyip, kaybettirdikleri üzerine Okan’ın da tavır aldığı ve JİTEM’le sürtüştüğü o dönem tanıkları tarafından anlatılıyor.

Bugün Diyarbakır’da ortaya çıkan kemikler o dönemin ölü tanıkları olarak karşımızda duruyor. Bu nedenle bu kemiklerin daha da çıkacağını tahmin etmek hiç de zor değil. Eğer binlerce faili meçhul cinayetten bahsediyorsak binlerce mezardan ve binlerce kemikten de bahsediyoruz. Dolayısıyla yeni kemiklerin ve mezarların bulunması bizi şaşırtmamalı, buna uygun DNA bankası kurularak insanların yürekleri soğutulmalı

Gaffar Okan, Türkiye’nin neresinde bir Hizbullahçı yakalanırsa onun sorgusuna girmeye istekli biriydi. Hizbullah’ın önde gelenlerini emniyete aldığında onların ailelerini de emniyete getirecek kadar Hizbullah’tan nefret eden bir emniyet müdürüydü.Okan’ın bir emniyet müdürü vasfı dışında özel görevle Diyarbakır’a gönderildiğini biliyoruz. Okan’ın Diyarbakır’da kirli ilişkilere ulaştığı ve bu noktada bir basın toplantısı düzenleyeceğini Hendek’te yakın akrabalarına ifade ettiği de konuşuluyor.

Gaffar Okan’ın hangi özel görevle oraya gönderildiği, hangi kirli ilişkileri öğrendiğini bilmiyoruz. Bildiğim bir şey varsa oda bu kemiklerin bir kısmıyla Okan cinayeti arasında bir bağın bulunduğu gerçeğidir.

Uğur Mumcu, Gaffar Okan, Eşref Bitlis, Bahtiyar Aydın, Kazım Çiloğlu gibi ismler aslında bölgede bir şeylerin yanlış gittiğini biliyordu. Diyarbakır’da JİTEM’in keyfi davranışı, cinayetleri, ayrıcalığı ve korkusunu bilmeyen yok.

Bugün Ergenekon dediğimiz yapının kimlerle iş birliği yaptığı net olarak ortaya çıkarılmış değil, bu yapının devlet görevlilerini de hedef aldığı biliniyor. Yeni Türkiye’nin geçmiş dönemle ilgili olarak bütün bu cinayetleri aydınlatması gerekiyor, burada sorun yok. Sorun bu zihniyetin Türkiye’de bertaraf edilip edilemeyeceği meselesi.

Hrant Dink meselesine de bu şekilde bakıldığında aslında karşı çıkılanın ne olduğu net olarak ortaya çıkabilir. Geçmişte kamplaştırma siyasetinin ne şekilde var olduğunu hepimiz biliyoruz. Bu nedenle bu kemikler ve cinayetler bir dönemi aydınlatmakla kalmıyor, bizim geleceğimize de ipotek altına alıyor.

Bu ipoteği kaldırmanın tek yolu bu kemiklerin sahibini bulmak, cinayetleri aydınlatmak ve sorumluları cezalandırmak olacaktır.

Yorum Yaz