matesis
dedas

USTAD'ın Konu ve Konuk Buluşmaları Üzerine

USTAD'ın Konu ve Konuk Buluşmaları Üzerine

USTAD’ın Uluslararası Kasımiye Buluşmaları çerçevesinde gerçekleştirdiği “Konu-konuk Buluşmaları” etkinlikleri artarak devam ediyor.

Daha önce alanında söz sahibi simaları bu kapsamda ağırlayan USTAD, Büyük Birlik Partisi merkezinden gelen talebe olumlu yanıt vererek bayramın ilk günü BBP Lideri sayın Mustafa Destici’yi ağırlamış oldu.

“Konu-konuk Buluşmaları”, bir görüş ve düşünceye sahip kitlelerin görüşlerini birinci ağızdan dinleme noktasında oldukça verimli geçeceğe benziyor.

Bu noktada görüşmenin ayrıntılarına geçmeden önce bir hususa değinmekte yarar görüyorum.

Dünyanın her yerinde olduğu gibi, Türkiye’deki düşünce kuruluşları, herkesi ve herkesimi ağırlar ve bu yüzden hiçbir şekilde eleştiriye tabi tutulmazlar. Aynı şekilde USTAD, yaptığı etkinliklerin tümünde tarafsızlık prensibinden hareketle katılımcıların farklı akımları temsil etmesine dikkat etmekte, farklı düşüncelere sahip, ulusal saygınlığı olan insanlara toplantılarında yer vermek suretiyle, ilk ağızdan görüşlerini dinlemeye önem vermektedir.

STK temsilcilerinin de hazır bulunduğu bu görüşme, daha önce rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu ve halefi Yalçın Topçu’yu özel ortamda dinleme ve sorular sorma imkanı bulmuş birisi olarak, halihazırdaki genel başkanın düşüncelerini ve parti politikasında bir değişim olup olmadığını anlamak açısından benim için iyi bir fırsat oluştu.

Açılış konuşmalarının ardından Destici’ye Dış politikada izlenen yol ve Suriye, sistem tartışmaları dahil birtakım güncel konular ve özellikle BBP’nin bölgesel politikası soruldu.

Suriye konusunda hükümeti eleştirmekle birlikte dış politikada milli bir duruş sergilediklerini ve devletin yanında olduklarını söyleyen Destici, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde nihai kararın anayasa mahkemesi tarafından verildiğini hatırlattı.

Bölge ile ilgili sorunları, güvenlik, adalet, eğitim, özgürlükler ve refah şeklinde beş aşamalı bir işlemden sonra kısa sürede çözeceklerine dair ellerinde hazırbekleyen programlarının olduğunu ifade eden Destici’ye güvenlik konusunun neden ilk sırada olduğu ve nasıl bir güvenlik tedbirleri uygulayacakları sorusuna profesyonel mobil birlikler kurmak istediklerini söyleyerek ayrıntılı bir şekilde anlattı.

Kendisine geçmişte olumsuz izler bırakmış yanlış güvenlik politikaların süreci buraya kadar getirdiği hatırlatıldı ise de Sayın Destici’nin devşirme birlikler konusunu kamuoyu ile paylaşması halinde ileride nasıl yankı bulacağını merak etmiyor değilim.

Kürtçe eğitim konusunda sorulan soruya verdiği cevap umut verici idi. Destici, eğitimin dili hariç tüm özgürlüklere açık olduklarını, şahsi olarak karşı olmakla birlikte, terör ve şiddetin sona ermesi şartıyla eğitimin dilinin de pekala görüşülebileceğini söyledi.

“Türkiye’nin eğitimde hak ettiği bir noktaya gelmiş ve temel eğitim problemini çözmüş olması halinde uzun bir süre terörle karşı karşıya kalmayacaklarını ifade eden Destici, bu yüzden ülke ekonomisinin ciddi kayıplar verdiğini ifade etti.

Kanaatimce görüşleri ilk ağızdan dinlemek ve tanımak ve tanımlamak açısından faydalı bir görüşme oldu.

Yukarıda belirttiğim gibi selefleri olan iki genel başkanla görüştükten sonra bu görüşmede çıkarttığım sonuçlardan birisi: rahmetli Yazıcıoğlu’nu eski milliyetçi dava arkadaşlarından ayıran en bariz yönü İslam-Türk sentezine ağırlık vermesi olmuştu.

İslam kardeşliği ile sorunların üstesinden gelinebileceğine inanan Yazıcıoğlu’nun ardından görevi devralan Yalçın Topçu, selefinin belirlediği ilkelerle partiyi bir süre ayakta tutmaya çalıştı ise de görev süresi çok fazla sürmedi.

Sayın Destici, özellikle bölgeye dair çözüm önerilerinin ilk sırasında güvenlik politikasını yerleştirmesi ve bu yolla çok kısa sürede çözüme ulaşacaklarına dair görüşleri, bana Alpaslan Türkeş’in geçmişteki benzer tekliflerini hatırlattı.

Aynı gün içinde basında, “Milliyetçilik Update Edilmeli” yönünde Tuğrul Türkeş’in açıklamaları, mevcut milliyetçi yapının ulusalcı bir söylemle yakınlaşması durumu ile karşılaştırdığımda ise BBP’nin yakın gelecekte Yazıcıoğlu öncesi tabanı olan Türk-İslam sentezine doğru kayacağı ve bu kitleye hitap etmeye başlayacağı izlenimini verdi.

Uluslararası alanda söz sahibi olmak üzere yola çıkan ve beslendiği en büyük değer, her zaman için tarafsızlığı olan Mardin merkezli USTAD, bağımsız bir düşünce kuruluşu olarak herkes ve herkesimin görüşlerini anlamaya ve karşılıklı görüş teatisinde bulunmaya gelecekte de devam edecektir.

Sağlıcakla kalın.

USTAD 20.08.2012

Yorumlar

Image
salih
23.08.2012 / 09:56

güzel toparlanmasına toparlanmışta sizin dediğiniz konuda yazarın ifadeleri arasında bir şey göremedim. yazıcıoğlunun kurduğu partinin gitgide mhp çizgisine kaydığını anladım.

Image
mehmet acet
23.08.2012 / 09:03

Tebrikler Güzel bir analiz olmuş. Merhum Muhsin Yazıcıoğlu tarafından samimane kurulan ve arkadaşları tarafından aynı samimiyetle devam ettirilen Büyük Birlik Partisi bu ülkeye bir umut ışı oabilir (Tabi Birilerinin Siyonist-ABD-AB babaları müsaade ederse)

Yorum Yaz