matesis
dedas

Yoksulluğun Önüne Geçmek İçin Kuran Ahlakını Yaygınlaştırın

Yoksulluğun Önüne Geçmek İçin Kuran Ahlakını Yaygınlaştırın

Yoksulluğun Önüne Geçmek İçin Kuran Ahlakını Yaygınlaştırın

“(Sadakalar) Kendilerini Allah yolunda adayan fakirler içindir ki, onlar, yeryüzünde dolaşmaya güç yetiremezler. İffetlerinden dolayı bilmeyen onları zengin sanır. (Ama) Sen onları yüzlerinden tanırsın. Yüzsüzlük ederek insanlardan istemezler. Hayırdan her ne infak ederseniz, şüphesiz Allah onu bilir.’’ (Bakara Suresi, 273)

Günümüzde yoksulluk oranı giderek artmaktadır. Çevremize bir göz attığımızda çöplerde arta kalanlar ile yaşamını sürdüren, bir ekmek parası için canını tehlikeye atabilecek işlerde çalışan birçok insana ya da çocuğa rastlayabiliriz. Bunların dışında barınacak yeri olmadığı için sokaklarda yaşayanlar da vardır. Yoksulluk o kadar ileri seviyededir ki, yeterli beslenemediği için hastalanan ya da ölen çocukların haberlerini de sıklıkla basında görebiliriz.

1982’de UNESCO’nun yaptığı araştırmaya göre İstanbul’daki sokak çocuklarının sayısı 200 bindir. Afrika’da bulunan sokak çocuklarının sayısı ise 5 milyon olarak kayıtlara geçmiştir. Ayrıca sayıları giderek artış göstermektedir. Ve daha birçok yerde sayısı milyonlara varan sokak çocukları vardır. Tüm dünyadaki sokak çocuklarının sayısı tahminen 60 milyon civarlarında olduğu düşünülmektedir.

Dünyada yapılan araştırmalar sonucunun yoksulluğun ileri seviyeyi göstermesi durumun ciddiyetini gözler önüne sermektedir. Sayının artmasını işsizlik, kıtlık, hastalıklar, göçler ve savaşları daha da tetiklemektedir. Örneğin sadece Amerika’daki yoksul çocukların sayısı 20 yılda ortalama 3 katına çıkmıştır.

Yoksulluk ülkenin genel yapısını da olumsuz yönde etkilemektedir. Bunun sonucu olarak sosyal güvenlik gibi sistemler yetersizleşmektedir. Yoksulluk krizinden zengin ülkelerde nasibini almaktadırlar. Örneğin insanların satın alma gücü olduğu halde talep ettiklerini piyasada bulamamaktadırlar.

Yoksulluğun sonuçları yalnızca bunlarla sınırlı değildir. Yoksulluktan en çok etkilenenler kuşkusuz yine çocuklardır. Dünya imkan olmadığı için eğitimini tamamlayamayan ya da yarıda bırakan çocuklar ile doludur. En önemlisi de zorla çalıştırılmakta ve para için satılmaktadırlar.

Yoksulluğun bir diğer nedeni de, ülkelerin parasal imkanlarını savunmaya kullanmalarıdır. Örneğin Pakistan bütçesinin %60’lık kısmını savunmaya ayırdığından, ülke sağlık, eğitim ve sanayi alanında ilerleme sağlayamamıştır. Bu nedenle halkının geneli yoksulluk çekmektedir.

Oysa bütçe uygun şekilde ayrıldığında halk yoksulluktan kurtarılabilir ve yoksulluğun getirdiği zor şartlar ortadan kaldırılabilir. Ancak çıkarların ön planda tutulması nedeniyle günümüze kadar bu sorun çözüm bulamamıştır. Burada belirtmek istediğim savunmaya bütçe ayrılmaması değil. Savunma için tabii ki de bütçe ayrılmalıdır. Hele dinsizliğin getirdiği kargaşa ortamındayken ülke savunmasını güçlendirmezse, varlığını nasıl koruyabilir? Ancak ortada sefalet içinde yaşayan ihtiyaç sahibi insanlar da vardır. Dolayısıyla bunlar gündeme getirilerek ya da karşılaştığımız dilenciye para verilerek çözülecek sorunlar değildir. Çözüm için eğitim, barınma, giyecek ve yiyecek ihtiyaçlarının giderilmesi gerekmektedir.

Bu ise ancak Kuran ahlakının getireceği duyarlılık ile gerçekleşebilir. Böyle bir ortamın yaşanması ile ülkeler birbirlerinin haklarına saldırmayacaklardır. Bunun bir sonucu olarak da savunma harcamaları azalacaktır. Savunma bütçesinin azalmasıyla arta kalan bütçe de insanların huzuruna, sağlığına, eğitimine tahsis edilebilir. Bu yalnızca bir örnektir. Bunun için daha çok çözümler üretilebilir. Ama en etkili çözüm şüphesiz din ahlakıdır. Çünkü Kuran ahlakı ihtiyaç içindeki insanlara gizli ya da açık olarak yardımda bulunmayı tavsiye eder.

Sizden, faziletli ve varlıklı olanlar, yakınlara, yoksullara ve Allah yolunda hicret edenlere vermekte eksiltme yapmasınlar, affetsinler ve hoşgörsünler. Allah'ın sizi bağışlamasını sevmez misiniz? Allah, bağışlayandır, esirgeyendir.’’ (Nur Suresi, 22)

Allah Kuran’da yoksullara nasıl davranılması gerektiğini açıkça bildirmiştir. Örneğin Kuran’da müminlerin sahip olduğu mallarda yoksulların da hakları olduğu belirtilmektedir. Hatta ihtiyaç içinde olduğunu dile getiremeyenlerin de haklarına dikkat çekilir. Görüleceği gibi Kuran ahlakı bütün sorunları çözüme ulaştırabilecek tek yoldur.

“Onların mallarında dilenip-isteyen (ve iffetinden dolayı istemeyip de) yoksul olan için de bir hak vardır.’’ (Zariyat Suresi, 19)

Yorum Yaz