matesis
dedas

Zararlı Alışkanlıklar

Zararlı Alışkanlıklar

İnsan, Yüce Allah tarafından en güzel surette, en mükemmel donanımlarla yaratılmış bir varlıktır. İnsana akıl ve irade gibi paha biçilmez nimetleri bahşedenYüce Allah; sıhhat, afiyet, mülk, servet, eş ve evlât, rızık gibi, sayısız nimetlerle de onu kuşatmıştır. İnsana verilen bu ilahi emanetlerin iyi kullanılmasını, verimli bir şekilde değerlendirilmesini istemiştir. Hiç Şüphe yok ki insana verilen bu nimetlerin en başında gelen ve en değerlilerinin sağlık olduğunu söylemek mümkündür.Peygamberimiz (s.a.v) bu konu ile ilgili olarak“İki nimet vardır ki insanların birçoğu bu nimetleri kullanmakta aldanmıştır: Bunlar;sıhhat ve boş zamandır.” buyurmuşlardır.(Nevevi, Riyazu’s-Salihin, Hadis no: 98)

Kanun-i Sultan Süleyman ise;

"Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi, Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi."

Bir nefes alıp verecek kadar sağlık içinde olmanın; dünyanın bütün imkânlarından değerli olduğunu ifade etmiştir.

Bütün dünyanın milyonlarca para harcayarak insanları uzaklaştırmak istedikleri içki, kumar, uyuşturucu, sigara vb. zararlı alışkanlıklardan bahsetmek istiyorum.

14 asır evvel insanlara zarar veren bu alışkanlıkları kitabımız Kur’an-ı Kerimde yüce Allah yasaklamış ve şöyle buyurmuşlardır.

Ey İman edenler içki, kumar, tapmaya mahsus dikili taşlar, fal okları ancak şeytanın amelinden birer pisliklerdir. Bunlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz.” (Mâide 90) buyurmuş, kurtuluşun bunlardan uzak kalmakla mümkün olacağını belirtmişlerdir.

Bugün hiçbir insan yoktur ki içki, kumar, uyuşturucu, sigara vb. maddelerin zararlarının aksine bir şey söyler olsun. Kullanan kişi de, kullanmayan kişide herkes zararlarının farkındadır. Fakat zararlarının farkında olmasına rağmen gün geçtikçe bunlara mübtela olanların sayısı artmaktadır.Bu durumda insanın aklına şu soru gelmektedir. Zararları bilinmesine rağmen insanlar neden bu tuzağa düşmektedirler?

Şüphesiz kişi sigara tiryakisi olacağım, alkolik olacağım veya eroinman olacağım diye uyuşturucu maddelerine başlamamıştır. Bu gibi zararlı maddelere hep küçük heveslerle başlanmış, bir, üç, beş, yedi derken, şahıs günün birinde sigara tiryakisi olmuş, alkolik olmuş kumarbaz olmuş veya eroinman olmuş olarak kendini bulmaktadır.

Bazen yapılan tembihlerde şu cevaplarla karşı karşıya kalabiliyoruz. Ben kendi kendime içiyorum kimseye zararım yok, bir cigaramız, içkimiz var ona da karışmayın. Diyerek kendini avutmaya çalışan kişilere verilecek cevap ortadadır.

Şu bir gerçektir ki alkollü olduğu halde araç kullanan ve durakta otobüs bekleyen insanların arasına dalarak ölümlerine sebebiyet veren veya alkollü haldeyken araç kullanıp trafik kazası yapan sürücülere hemen her gün televizyon ekranlarında hepimiz şahit olmaktayız. Ya da aldığı alkolün, uyuşturucunun etkisi ile ailesine, eşine, dostuna, sokaktan geçen birine zarar veren kişilerin, ya da oynadığı kumar yüzünden iflasın eşiğine gelmiş malını-mülkünü servetini kaybetmiş, psikolojisi bozulmuş ailesi ile kavgalı insanların olduğunu söylemek mümkündür. Hal böyle iken benim kendime zararım var kime ne?  Demenin akıl ve mantıkla izah edilir bir yanının olmadığı açıktır.

Bir de duruma sağlık açısından bakacak olursak elbette bu tür bağımlılıklar ilk etapta kişinin kendisine zarar vermektedir. Fakat aldığı alkol, sigara, uyuşturucu nedeniyle siroz, karaciğer yağlanması, mide iltihabı, boğaz iltihabı, boğaz ve dudak kanseri, gibi çeşitli hastalıklarla hastanelere giden kişiler ve bu tür hastalıktan dolayı harcanan paralar da ortadadır.

Ya bu zararlı alışkanlıkları elde etmek için harcanan paralar!

Alkol, uyuşturucu, bir yana ülkemizde sadece yıllık sigaraya harcanan para 21.9 Milyar dolar olduğu söylenmektedir. Bu para ile kaç okul, hastane, fabrika yapılabilir ya da kaç fakir insanın karnı doyurulabilir gelin bunu siz hesaplayın.

Elbette bu tür bağımlılıklardan kurtulmak kolay değildir. Fakat Müslüman bir kişinin Allah ve Resulünün bu tür maddelere de savaş açtığını bilmesinde fayda vardır.

"Ey inananlar! Kendinizi ve aile fertlerinizi, yakıtı in­sanlar ve taşlar olan ateşten koruyun." (Tahrim, 6)

"Kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayın." (Bakara, 195)

"Sana şarap ve kumar (ın hükmün) den sorarlar, de ki: İkisinde de hem büyük günah, hem de insanlara (bazı) menfaatler vardır. Fakat günahları menfaatlerinden daha çoktur." (Bakara suresi:219) ayeti kerimeleri ile

“İçkiden sakınınız. Allah’a yemin ederim ki, içki ile iman bir yerde birleşmez. Yani biri diğerini çıkarır.” ( (Nesaî, Eşribe 51/44) hadisi şerif-i sadece bir kaçıdır.

Sonuç olarak alkollü içkiler ve uyuşturucular, hem ferdi ve hem de toplumu derinden yara­layıp, büyük çapta zararlara ne­den olan maddelerdir. Bilhassa genç kuşakların bira vs. gibi iç­kilerle tedrici olarak alkol ve di­ğer uyuşturucuların içine itilme­leri, son derece tehlikeli ve on­lara yapılan haksızlıkların en bü­yüğüdür. Toplumun aklı başında olan her ferdi ve sorumluluk ta­şıyan her yetkilisi, arkadan ge­len nesle ve geleceğin teminatı olan gençliğe iyi bir örnek ol­makla yükümlüdür. Bu insani olduğu kadar dini de bir vecibe­dir. Bunun için onların bu ba­taklığa düşmelerinin önlenmesi ve bu hususta gerekli olan her türlü tedbirin alınması zorunlu­dur. (Diyanet Derg. 73/48)

  

 Ahmet SIRDAŞ

    Mardin Müftülüğü

Aile İrşad Ve Rehberlik Bürosu

 İl koordinatörü

Yorum Yaz