matesis
dedas

Zihniyet Tartışması

Zihniyet Tartışması

Zihniyet kavramı son zamanlarda moda haline geldi. Herkes birbirinin zihniyetini konuşuyor. Zihniyet yazışma ve tartışmalarda tılsımlı bir kavram olmuş. Her şey artık zihniyet olmuştur. Herkes herkesin zihniyetini sorgulamaya çalışıyor. Siyasi, dini ve fikri tartışmalar genellikle zihniyet tartışmalarını dönüşüyorlar. Buradaki asıl beklenti de şudur; senin zihniyetin yanlış benimkiyse doğrudur! Temel slogan da şu olmuştur artık: Zihniyetini hemen değiştirmen gerekiyor…
Ama açık olarak demek istedikler de şudur; sen aslında önce fikrini değiştir demek istiyorlar. 
Yalınız hiçbir zaman fikir ile zihniyet aynı şey olamazlar. Bunu varsaymak bile yanlıştır. Fikir ile zihniyet arasında elbette dinamik bir ilişki vara ama bunlar hiçbir zaman tam çakışmazlar. Fikir bir parçaysa zihniyet bir bütündür. Zihniyet insanın birçok maddi ve manevi alanını kapsıyor fikir ise somut bir konuyu ilgilendiriyor.  Zihniyet soyuttur fikir ise somuttur. 
Ve bunlara benzer birçok ilişki ve bağlantıyı, algı ve gerçekleri bir arada tartışmak olasıdır. Yalınız bu ilişkileri somutlaştırmak tartışma açısından gereklidir.
Somut bir benzetme yapalım; fikir ile zihniyet arasındaki ilişki bir harf ile alfabesi arasındaki ilişkiye çok benziyor. Fikir bir harf ise zihniyet bir alfabeye benziyor. İnsan fikirlerini kısa dönemler de bile değiştirebilir, fikirler kolayca değişebilirler, insan çok çabuk yeni fikirleri de savunabilir ama zihniyetini değiştirmek böyle pek kolay değildir. Çünkü zihniyet bir yaşam boyunca elde edilen bilgilerin, deneyimlerin, hayallerin, psikolojik mekanizmaların bir entegrasyonu ve bunların derin bir bileşimidir. Mesela bir Müslüman zihniyetini nasıl değiştirecek? Değiştirirse ne olur? Bir Hindu’dan ineklerle ilgili zihniyetini değiştirmesini talimat ya da temennilerle beklemek, büyük bir yanılgı değil midir? Ya da bir doktor, bir mühendis zihniyetini nasıl değiştirir ki? Doktorluk ve mühendislik gerçekliğini yok sayarak mı? Hırsızlığı kendine meslek edinmiş birisi hemen zihniyetini değiştirebilir mi? Yalan söylemeyi yetenek sayan, dolandırıcılığı bir erdem kabul eden birisi talimatla ya da temennilerle zihniyetini değiştirir mi? 
Ama hava durumuyla ilgili bir fikrimizi çabuk değiştirebiliriz! Değil mi?
Ben bu nedenlerden dolayı sürdürülen zihniyet tartışmasının düzeyini çok vasat buluyorum. Çünkü zihniyet kavramı bir tek görüşten, fikirden, tutumdan oluşmuyor ki. Zihniyet kavramı sosyal sınıfların, tüm dinlerin, ulusların,  kolektif ideolojilerin hatta bireylerin bütün maddi ve manevi dünyası için kullanılan bir kavramdır. Böyle derin kökleri olan bir yapıyı talimat ve temenniler değiştirmeyi arzulamak yanlış bir beklentidir. Zihniyetler tarihi süreçler, devrimler, köklü ve yapısal reformlar içerisinde ancak değişime uğrarlar. Zihniyetlerin değişimi elbette toplumun yapısal özellikleriyle, toplumların olgunluk düzeyiyle birlikte değişirler. Hiç kuşkusuz İnsan faaliyetleriyle birlikte de değişirler. Bu da belli bir bilinç, bilgi, eğitim, gelişmişlik, refah ve olgunluk düzeyini de gerektiriyorlar.
Bir kere tek zihniyetli bir toplumu arzulamak kökten yanlıştır. Böyle bir toplum tarihte şimdiye kadar var olmamıştır. Olmayacak da.  Tek zihniyetli bir toplumu her alanda insanları tekleştirmekten geçiyor. Tekleşen toplum demokratik bir toplum olamaz. Hoşgörülü, anlayışlı bir toplum olamaz. Önemli olan tek zihniyetli bir toplum yaratmak değildir, aslında önemli olan zihniyetlerin diyalogudur, zihniyetler arası hoşgörüdür. Var olan zihniyetleri önce kabul etmektir, sonra sorgulamaktır, çünkü tüm zihniyetlerin altında somut insanlar vardır. O nedenle zihniyetler önce kendi aralarında özgürce tartışma olanaklarına kavuşması gerekiyor. O zaman insanlar kendi deneyimleriyle nasıl bir zihniyetin topluma lazım geldiğini ikna yöntemiyle öğrenecekler. Çünkü ikna olmayan insanlar zihniyet değiştirmezler.
Bunun anahtarı da özgür olarak zihniyetleri tartışabilmektir, zihniyetleri süzgeçten geçirmektir, samimi olarak sorgulamaktır. İşte burada mantık, akıl, felsefe ve bilim devreye giriyor…
Tüm bu fikir ve tanımlardan sonra samimi olarak şimdi de şu soruyu sormak isterim; Nusaybinlilerin zihniyeti nasıl bir zihniyettir? Sosyalist Kürtlerin, Müslüman Kürtlerin, liberal Kürtlerin, Muhafazakâr Kürtlerin zihniyetlerini hangi bağlamda değiştirmesi gerekiyor? Bunları değiştirmek için ne yapmak gerekiyor? Ben diyalog ve özgür tartışma diyorum, başkaları ise talimat ve temenniler ya da şiddet yoluyla bunu gerçekleşeceğine inanıyor…

Yorum Yaz