Magda Szabo kimdir? Magda Szabo kitapları ve sözleri
Macar Yazar Magda Szabo hayatı araştırılıyor. Peki Magda Szabo kimdir? Magda Szabo aslen nerelidir? Magda Szabo ne zaman, nerede doğdu? Magda Szabo hayatta mı? İşte Magda Szabo hayatı... Magda Szabo yaşıyor mu? Magda Szabo ne zaman, nerede öldü?

Doğum Tarihi: 5 Ekim 1917
Doğum Yeri: Debrecen, Macaristan
Ölüm Tarihi: 19 Kasım 2007
Ölüm Yeri: Kerepes, Macaristan
Magda Szabo kimdir?
Magda Szabo 1917 Debrecen doğumludur. Macaristan'ın önde gelen yazarlarındandır. Latin ve Macar edebiyatı eğitiminin ardından öğretmenlik yaptı ve kültür bakanlığında çalıştı. Yazmaya şiirle başladı. 1949'da Baumgarten ödülüne layık görüldüyse de ödül verildiği gün, politik nedenlerden geri alındı. Aynı yıl bakanlıktaki işinden kovuldu. 1949-1958 yılları arasında sakıncalı yazar olarak bir ilkokulda öğretmenlik yapmaya zorlandı. 1958'de yayınlanan ve büyük başarı kazanan ilk romanı Fresco'yla bu zorunlu sessizliği kırdı. Bu tarihten sonra ulusal ve uluslararası ün kazandı, ödüller birbirini kovalamaya başladı.
Yapıtları otuzdan fazla dile çevrilmiş olan yazarın Yavru Ceylan adlı romanı 1972'de E yayınlarınca yayınlanmıştır.
Magda Szabo Kitapları - Eserleri
- Iza'nın Şarkısı
- Kapı
- Katalin Sokağı
- Yavru Ceylan
Magda Szabo Alıntıları - Sözleri
- Gökyüzünün yüce efendileri, kaderin mutsuz ve şanssız bir yaşantıya mahkum ettiği kişiye, Hayat çekilmez hale geldiğinde, Kendine destek olsun diye, Uzak bir kıyıda ya da yakın bir şehirde, Onu kurtarsın diye çok değerli bir dost verirler.. (Yavru Ceylan)
- Çocukluğumda o kadar uzun süre sustum ki, daha sonra konuşmasını öğrenemedim. (Yavru Ceylan)
- Mezarını açsam ve geldiklerinde İsa'nın mezarı gibi bomboş bulsalar ne olacağını düşündüm. Seni alır, tepeye götürür, karşıma koyar, seni senden bir toz taneciği kalmayıncaya kadar seyrederdim. (Yavru Ceylan)
- Kim bilebilir? Bize karşı gösterilen sevgi, her zaman için zaten biraz da bize karşı duyulan acıma duygusudur, öyle değil mi? (Katalin Sokağı)
- Acaba okullarda neden "Hiçbir iyilik karşılıksız kalmaz" diye öğretirler ki? İnsan bunu ciddiye alıyor, yerine getiriyor, ümit ediyor ama sonra eline hiçbir şey geçmiyor. (Yavru Ceylan)
- Öldüğü zaman, kaybettiğim kişinin babam olduğu izlenimini bir an olsun duymadım. Kalbim parça parça, bir ananın bağrı yanıklığıyla durdum tabutunun başında; sanki felek yavrumu almıştı elimden. (Yavru Ceylan)
- Başka yerde olmak duygusu burada da peşinden geliyordu. (Katalin Sokağı)
- Bilmiyorum. Bana hiç kimse hiçbir zaman yardımcı olmadı. (Yavru Ceylan)
- ...seni ve beni anlayan bir tek ben vardım. (Yavru Ceylan)
- Kim bilebilir? Bize karşı gösterilen sevgi, her zaman için zaten biraz da bize karşı duyulan acıma duygusudur, öyle değil mi? (Katalin Sokağı)
- Bu evde herkes acı çekiyordu... (Katalin Sokağı)
- Olayın organizasyonu, teknik olarak gerçekleştirilmesi olayın kendisine göre daha önemli olabilir miydi? (Katalin Sokağı)
- "...ölümün kişiye özel bir hadise, cenaze törenlerininse folklorik bir kalıntı olduğunu düşünüyordu." (Iza'nın Şarkısı)
- Fark etmeden ölmüş olabilir miydi? (Iza'nın Şarkısı)
- İnsan çok büyük darbeler aldığında, beyin kendini korumak amacıyla bazı ayrıntılarla ilgilenmeye başlıyor. (Katalin Sokağı)
- Bize karşı gösterilen sevgi, her zaman için zaten biraz da bize karşı duyulan acıma duygusudur, öyle değil mi? (Katalin Sokağı)
- Babam için ise, okul bir iş yeri değil, gerçek bir tapınaktı. Günlük ekmeğini çıkarmak için değil, ihtiyacı olan havayı soluyabilmek için oradaydı sanki. (Katalin Sokağı)
- sonra da ne zaman kime gerek duyuyorsanız oradan çıkarmak istiyorsunuz. ... ~... (Kapı)
- Çocukluğumda o kadar uzun süre sustum ki, daha sonra konuşmasını öğrenemedim. ... ~... (Yavru Ceylan)
- ...bazen konuşmalar sadece alışkanlık nedeniyle sesli ve sessiz harfler olan kelimeler içerirler. (Katalin Sokağı)