matesis
dedas

Gürmeşe (Banida) Köyünde Sosyal Hayat! Gürmeşe Köyü Nerede? Nasıl bir köy? Gürmeşe Köyü nereye bağlı?

Ovadan sıyrılıp taş yığını gibi duran dağların arasına henüz girmiştik. Bulunduğumuz yola paralel olarak uzanan ve hızla akan dereciğin zakkum ağaçları tarafından kuşatıldığına tanık olduk bir anda! Zeminindeki taşlara çarpa çarpa akan suyun sesi, etrafındaki kayalıklara bir tokat gibi inen rüzgarın ıslığına karışırken, zakkum ağaçlarının hışırtısı bu melodiye eşlik ediyordu.
  • 10.08.2021 15:46
Gürmeşe (Banida) Köyünde Sosyal Hayat! Gürmeşe Köyü Nerede? Nasıl bir köy? Gürmeşe Köyü nereye bağlı?

     Farkında olmadığımız bir refleksle durdurduğumuz aracımızdan inerek, doğanın bu güzelim orkestrasını izlemeye başladık. Kısa bir süre çattığımız keyifin ardından bindiğimiz aracımızla yolumuza devam ederken, farklı manzaralarla karşılaşacağımızı biliyor gibiydik.

     Bir süre sonra giriş yaptığımız vadinin dar ve virajlı bölümünü geçerken karşılaştığımız manzara ise büyüleyiciydi. İlçe merkezine 15 kilometre kadar uzakta olan köyün bulunduğu nokta, çok geniş ve bir o kadar engebeli olan arazinin hafif yükseklikte olan bir tepeciğiydi. İşte bu arazinin dört tarafının sarp ve yüksek dağlarla çevrili olması, köye çok farklı ve gizemli bir hava vermişti. Dört dağın arasında gizlenen bir köyle karşı karşıyaydık.

     Hemen girişteki mezarlığın büyüklüğü ve yine bu mezarlıkta bulunan eski mezar taşları, durdukları yerden % 60'ı tarım arazisi olan köyün çok uzun bir geçmişe sahip olduğunu anlatıyorlardı. Tarihin tanığı olan bu mezarlığı gerimizde bırakırken resimlediğimiz köy, tamamiyle taş yapılardan müteşekkildi. Köyün bulunduğu noktanın hemen karşısındaki tepecikte bulunan köy okuluna, bizleri fark eden birkaç köylünün bakışları nezaretinde girdik. Kalabalık sınıfında ders halinde olan köy öğretmenini, sınıfta ziyaret ettik.

    Kendimizi tanıtma ve hal hatır sorma faslını, çocuklarla yaptığımız kısa bir sohbetle renklendirmek, okuldaki ilk işimizdi.

    Temel geçim kaynağı tarım ve hayvancılık olan köylünün okur yazarlığı üzerine yapmamız gereken işleri, çocukların gürültüleri arasında konuşarak bitirmemizin ardından köylülerle konuşmak üzere okul bahçesine çıktık.

     Geçmişten gelen göreneklerini günümüzde de sürdüren, 80 hane ve 700 kişilik nüfusu olan köydeki okulun bahçesi, girişte bizleri fark eden köylülerle dolmuştu zaten.

    Teker teker sıktığımız ellerden sonra bildik sohbeti yaptık ilk olarak. Sözü köy ve köylüye getirdiğimizde ise, bu köylülerden iki tanesi, diğerlerinin arasından sıyrılarak cevap verdiler bizlere.

    Bu köylülerden ilk dinlediğimiz şey, günümüz köy halkının iki büyük aileden oluştuğuydu.

   Şerefiler!

   Mafelitiler!

   Şerefi ailesine mensup olan 50 yaşındaki Emin Malgir'in söylemiyle;

   Yaklaşık olarak 300 yıl öncesinde Muş yöresinden gelen Bahaddin isimli şahıs tarafından kurulan Gürmeşe, eski adı olan Badina ismini de bu kişiden almıştı. Halen köyde yaşamakta olan Şerefiler de köye ismini veren Bahaddin'in torunlarıydı.

   Mafeliti ailesine mensup olduğunu söyleyen 33 yaşındaki Hüseyin Dinler'in söylemiyle de;

   Şanlıurfa dolaylarından Akçapınar Köyü'ne ve yaklaşık olarak 100 yıl önce de Akçapınar'dan Gürmeşeye gelen ilk kişi Amo adlı şahıstı. Mafeliti olarak bilinen köy halkı da bu şahsın torunlarıydı.

   Köy halkıyla ilgili öğrenebileceğimiz başka bir şey kalmamıştı.

  Tarih itibarıyla 300 yıldan çok daha eskilere dayandığına inandığımız mezarlıkla ilgili olaraksa kimsenin bildiği bir şey yoktu. Tarih, kimsenin bilmediği bir zamanda kesintiye uğramıştı anlaşılan.   

   İlçe merkezine dönme zamanımız gelmişti. Esinleştik herkesle.

   Dağ, bayır, asma, badem, bağ, bahçe, su ve tertemiz hava gibi arayıp da bulamadığımız nimetlerin iç içe olduğu Gürmeşe'den ayrılırken girdiğimiz yol, iki dağın arasından ovaya açılan bir tünelde uzuyor gibiydi. Girdiğimiz bu tünelden gözüken ova gözlerimizi okşarken, ardımızda bıraktığımız doğanın tadı damaklarımızdaydı.

MEHMET BEDİ DEMİR / MARDİN LİFE

Editör: Nezir Güneş

Yorum Yaz