Akbağlılar: Güneş enerjisi Santraline 'HAYIR' diyoruz!

Akbağ köyünde mera ve otlaklara son zamanlarda güneş enerjisi santralleri kurulmak isteniyor. Fakat Akbağlılar köylülerinde güneş santralleri kurulmasını istemediklerini belirterek, "Güneş enerjisi Santraline 'HAYIR' diyoruz!" dedi.

Mardin ilinin Artuklu ilçesine bağlı Akbağ köyünde köy Muhtarı Mahsum Atasayar, mera ve otlaklara son zamanlarda güneş enerjisi santralleri kurulmak istediğine değinerek köyde:"Güneş enerjisi Santraline 'HAYIR' diyoruz! " ifadelerine değinerek  Akbağlılar köylülerinde güneş santralleri kurulmasını istemiyor" dedi

Akbağ Köyü Muhtarı Mahsum Atasayar, hayvanlar için besin kaynağı olan köyün ortak kullanım alanı mera ve otlaklara son zamanlarda güneş enerjisi santralleri kurulmak isteniyor, dedi. Atasayar, GES’in yaklaşık 2000 dönüm arazi üzerine kurulmasına köy sakinleri olarak karşı olduklarını sözlerine ekledi. Mahsum Atasayar, sözlerinin devamında şunları söyledi. “Köy sınırları içerisinde güneş panelleri istemiyoruz. Son zamanlarda yapılan kamulaştırma ve toprak satışları ile beraber köye ait topraklar daraldı. Bununla beraber 2000 dönüm arazi üzerinde kurulması düşünülen GES santraliyle birlikte hayvanlarımızın otlayacağı alanlar yok olacak.  Şu anda GES santralinin yapılması düşünülen merada Akbağ Köyü, Xincekê, Xerebelkê ve Xincika Çoro ile birlikte 60’a yakın hayvan sürüsü otlanıyor. Bu nedenle geçimlerini hayvancılık ve üzüm bağlarından sağlayan köylülerin perişan olacaklar. Güneş panelleri kurulursa hem hayvanların otlanacağı alan kalmamış olacak hem de tarihi ve kadim Akres üzümlerinin doğası tahrip olacaktır. Zaten sıcak olan bölgemizde güneş panellerinin sağa, sola ve yukarıya yayacakları ısı ile hava sıcaklığını normalinin çok üstüne çıkacak. Bu durumda coğrafik olarak geniş bir çanağa benzeyen topraklarda yetişen tarihi üzüm bağlarına zarar vererek, henüz koruk halindeyken yanmalarına neden olacaktır.  Bir daha söylemek te yarar var ki biz Akres köyü sakinleri, Köy ihtiyat heyeti, bölgenin kanaat önderleri ve civar köylerde yaşayan insanlar olarak bu projeye karşıyız.  Bu projeyi durdurmak amacıyla başta bağ ve hayvan sahipleri olmak üzere birlik ve beraberlik ruhu içerinde hareket edeceğiz ve insani, ahlaki, kanuni ve hukuki yönden tüm imkânlarımızı seferber edeceğiz. Akres Köyü ve çevre köyler olarak bölgemizde güneş enerjisi Santraline HAYIR diyoruz!

Akres köyü sakinlerinden Süleyman Araç da güneş panelleri projesini istemediklerini çünkü bu projenin hem hayvancılığa hem de üzüm bağlarına zarar vereceğini, bu yanlıştan bir an önce dönülmesini istedi.

Köy sakinlerinden Abdülkadir Albayrak, Akres’te arazilerinin olduğunu ve tüm birikimini bağları yaşatmak için harcadığını, dolayısıyla burada kurulacak güneş enerjisi santraline karşı olduğunu söyledi

Akres Pekmezinin UNESCO dünya mirası listesine girmesi için çalışırken, maalesef doğamız tahrip edilmek isteniyor:

Bir diğer Akres Köyü sakini, sivil toplum aktivisti ve arama kurtarma gönüllüsü olan Mehmet Fatih Aktürk ise yaptığı açıklamada: Akres Köyü’nde bulunan tarihi ve kadim üzüm bağları bizlere atalarımızdan ve dedelerimizden miras kaldı. Doğasının, ikliminin, havasının, ısısının etkisi ile çok özel üzümler yetişiyor. Bu bağlarda yetişen üzümler sadece bu bölgede yetişiyor. Başka bölgede yetişmiyor. Dolayısıyla burası uluslararası nam salmış Akres pekmezinin üretildiği alanladır. Kuşaktan kuşağa kendine has aromasıyla üretilen Akres pekmezi köylülerin en büyük geçim kaynağıdır. Zamanında dedem Mele Uske, babam Mele Abdullah, amcam Cemal ve ninem Xindê pekmez satarak geçimlerini sağlamışladır. Yani pekmez, Akres’te kuşaktan kuşağa aktarılan bir meslek, bir geçim kaynağıdır; günümüzde de geçerliliğini korumaktadır.  

Ortak miras, ortak meslek, ortak kültürü taşıyan bağları ve Akres pekmezini korumak bütün köylülerin ortak problemi olmalıdır. Kültürel mirası koruma adına şiddetle güneş panelleri projesine karşıyım. Şayet güneş panelleri projesi hayata geçerse üzüm bağlarımız büyük zarar görecek. Çünkü güneş panellerinin yayacağı ısı ve radrasyon hava sıcaklığını 4-5 derece artıracak.  Bu sıcaklığın üzümleri yakabileceği ya da doğasını değiştirebileceği gün gibi ortadadır.  Kültürel mirasımız, ranta kurban edilmemelidir. Bunun mücadelesini sonuna kadar vereceğiz. Bu vesileyle Akres sakinlerine bir çağrıda bulunmak istiyorum. Bağlarımızı korumak için acilen ve derhal Akres Üzüm Bağlarını Koruma ve Yaşatma Derneğini kurmamız gerekir. Akres üzüm bağlarının Birleşmiş Milletler Dünya Unesco Kültürel Mirasına dâhil olmasını sağlayalım. Maalesef kapitalizmin yeni acımasız ahlakıyla karşı karşıyayız. Şayet dernekleşirsek doğamıza göz diken, geleneğe, kültüre, etiğe saygı duymayan kapitalizmin önüne geçmiş oluruz.  Son bir defa söylemek istiyorum köyümüzde GES’e, RES’e hayır!