Mardinli avukat Şüpheli Kadın Ölümlerine dikkat çekti
Mardin’de son 8 ayda yaşanan bazı kadın ölümleri, toplumsal farkındalık ihtiyacını yeniden gündeme getirdi. Uzmanlar, her olayın dikkatle araştırılması ve önleyici adımların artırılması gerektiğine dikkat çekiyor.

Mardin’de 2025 yılının ilk 8 ayında yaşanan şüpheli kadın ölümleri endişe ve soru işaretlerine yol açtı. Ocak ayından bu yana 20’yi aşkın şüpheli kadın çeşitli nedenlerle hayatını kaybederken, üç kadının ise yaşamını yitirme şekli kamuoyunda dikkat çekti.
Son olarak geçtiğimiz günlerde yaşamını yitiren Muatter Işıktaş (65) ve Leyla Işıktaş (60) kardeşlerin vefatı, benzer nitelikteki diğer vakalarla birlikte yeniden gündeme geldi. Kardeşlerin ölüm sebebi henüz netleşmezken, otopsi sonuçları bekleniyor.
Kentte meydana gelen bazı kadın ölümleri, zaman zaman “intihar” olarak değerlendirilse de, olayların arka planı kamuoyunda merak konusu oluyor. Uzmanlar, her ölüm vakasının titizlikle incelenmesi gerektiğine işaret ediyor.
"Kadın ölümleri dikkatle araştırılmalı"
Mardin’de yaşanan bu vakaları ulusal bir ajansa muhabirine değerlendiren avukat Seher Acay, son dönemde kadın ölümlerinin kamuoyunda haklı bir şekilde daha fazla sorgulandığını belirtti.
Acay, “Özellikle son birkaç haftada bazı ölümler arka arkaya yaşandı. Her vaka kendi içinde değerlendirilse de, toplumda oluşan soru işaretleri de dikkate alınmalı. Hukuki sürecin etkin işletilmesi, olası risklerin önlenmesi açısından büyük önem taşıyor,” dedi.
Medya ve toplumsal farkındalık
Ölümlerle ilgili basında yer alan bazı haberlerde kullanılan ifadelere de dikkat çeken Acay, toplumda hassasiyet oluşturan bu tür konuların daha dikkatli ve sorumlulukla ele alınması gerektiğini ifade etti.
“Toplumu bilgilendirmek medyanın önemli bir görevi. Ancak haber dilinin de özenli olması gerekiyor. Olaylar hakkında yapılan yayınlar, adli süreci etkileyebileceği gibi, toplumda yanlış anlamalara da yol açabilir,” şeklinde konuştu.
Toplumsal duyarlılık çağrısı
Yaşanan gelişmelerin ardından Mardin'de çeşitli sivil toplum kuruluşları ve vatandaşlar, kadınların yaşam hakkının korunmasına yönelik daha fazla bilinçlenme ve önleyici adımların artırılması yönünde çağrılarda bulunuyor.
Uzmanlar, özellikle şüpheli ölümler ve intihar gibi değerlendirilen durumlarda, sadece olayın görünen kısmının değil, altında yatan sosyal, psikolojik ve toplumsal etkenlerin de dikkatle analiz edilmesi gerektiğini vurguluyor.
Editör: Gülten Akgül