tatlidede

Mehmet Alagaş Hocanın Ardından

TEVHİDE ADANMIŞ BİR ÖMÜR CENNETE YÜRÜDÜ
Mehmet Alagaş Hocanın Ardından

İyi insanlar bir bir çekiliyor imtihan meydanından…

Hayatları boyunca tevhid bayrağını dalgalandırmak için çalışan bu hak erleri “ekber” olarak andıkları rablerine kavuşuyorlar birer birer…

Her geçen gün biraz daha eksiliyor iyi insanlar…

Bize geriye miras olarak mücadelelerini, eserlerini bırakıyorlar… 

28 Şubatın sindiremediği dönemde en zorlu günlerde sarp yokuşu tırmanmayı, her zorluğa rağmen İslam’ın izzetini yaşamayı tercih ettiler…

Namazlarında tekrar ettikleri “Allahu Ekber” sözünü hayatlarının şiarı yapıp kimseden korkmadılar, kimseden makam, mevki beklemediler, kimsenin karşısında eğilmediler…

Rablerinin katındaki şerefe talip olup takvaya sarıldılar…

Şimdi de onlar izzetle, onurla, şerefle hakka yürümenin mutluluğunu yaşarken bizleri hüzne boğdular…

Mehmet Alagaş hocayı yakından tanımazdım ama eserlerinden bilirdim, gençlik yıllarımın mimarlarından biriydi…

Tevhidi öğrendiğim birkaç isimden bir tanesiydi…

Onun kitaplarını zevkle okuyordum, okutuyordum…

Birçok genç kardeşime eserlerini okuttum, okutuyorum…

Tevhid neslini inşa etmek için, Kur’an neslini inşa etmek için adamıştı ömrünü…

Onun eserlerini okuyanlar beyinlerinden vurulmuşa dönüyorlardı…

Kelime-i şehadetin birkaç kelimeden ibaret olmadığını öğreniyorlardı, tevhidin hayata yansıyan yönlerine yöneliyorlardı…

Kimsenin konuşmadığı, yazmadığı zamanda İslam’ın tüm hakikatlerini açık bir dille yazdı, anlattı…

Kitaplarını açık, anlaşılır bir dille yazıyordu… Kapalı, anlaşılmaz bir dil yerine Kur’an’ın mubin dilini kullanıyordu eserlerinde… Özellikle gençlere ulaşmak için yazıyordu… Ümmet sevdalısı, dolu bir insandı…

Alagaş hocanın amacı, derdi, davası, sancısı vardı…

O ümmetin kanayan yarasına kendi çapında bir merhem olmak istiyordu ve bunun için kalemini konuşturuyordu…

Derdi olanların ölümleri bize dert oluyor gerçekten… “Tüm makam ve mevkiler dünyada kalır sizinle gelecek olan makam takva makamıdır, kulluk makamıdır, erdem makamıdır” mesajını alıyoruz bu ölümlerden… Bu ölümler bize insana kalacak tek şeyin bir hüsnü şahadet ve salih amel olduğunu göstermektedir…

Hayatı boyunca rabbine davet eden ve bu yolda can veren insanlara ne mutlu… 

Ya rabbi, biz ona şahidiz, mücadelesine, azmine davasına şahidiz, meleklerin de şahit… Rabbim kendisine rahmet eylesin, mekânını cennet eylesin, makamını âli eylesin, ailesine, sevenlerine sabır ihsan etsin… Bizleri de tevhid mücadelesini yerde bırakmayan, hakikat için çalışan, hak için yorulan kullarından eylesin…

Mehmet Alagas Kimdir?

 

Editör: Nezir Güneş

Yorum Yaz