tatlidede

Meselelere Tam Sarılmak

Meselelere Tam Sarılmak

Yazıyla tanışmam, kelimelerin güçlü yanlarıyla haşır neşir olmam kal-u beladan beridir sanırım. Tam olarak ne zamandı bilmiyorum. Bilemem tam tamına aslolanı.

Hem şimdi bunu bilmenin de bilmemenin de anlamı yok. Önemli olan daha kıymetli şeyler var hayatımızda ve dünyamızda. Aşk gibi. Duru sevgi gibi. Saygı gibi. Karşılıksız yardım gibi. Doğayı korumak ve kollamak gibi.

Çevremdekilere bakıyorum, süratler bin karış. Yanımdakilerle konuşuyorum hayattan kopmuş derecede (u)mutsuz. Çocuklarının oyunlarına bakıyorum çoğu kavga ya da savaş üzerine. Komşuya selam veriyorum, ters ters bakıyorlar gözlerime; sanan da dün gece işimi gücümü seferber edip evini ben yakmışım. :)

Neden böyleyiz? Neden günbe gün aramıza mesafeler koyuyoruz? İnsani sıcaklığın kaybolmasından endişe ediyorum. Elif ŞAFAK da bu endişeyi çoktan taşıyor. Bunu sık sık dillendirdi naif kalemiyle. Dinleyen yok ama. Herkesin vurdumduymazlığı kanına işlemiş durumda. Silkelenmek, kendini değiştirmek, taşın altına ben de elimi koyayım, ne olmuşa bir de ben bakayım, neler oluyora bir çare bulayım, güzelden yana karar kılmak hayal olacak birkaç yıl sonra. Gidişatımız hayra değil!

Şu teknolojik çağ has duyguları öldürüyor. Bu gerçeği, bu katmerleşen yarayı artık görelim. Artık kendimizi kandırmayalım. Artık edebiyatımızın değersizleştiğini, insani ilişkilerimizin her geçen gün azaldığını ve yok olmaya doğru yol aldığını fark edelim. Artık hissiz bir dünyaya doğru yelken açtığımızı kabul edelim.

Gidişat kötü olsa da; yine de her şeyin bizde, insanda bittiğine inanıyorum. İyimserliğimizi sürdürelim. Duyarlığımızı yitirirsek bir daha ayağa kalkamayız. Ve azıcık mutluluk taşıyan bugünleri de mumla arayacağız.

İnsanlığımızı ve geleceğimizi alakadar eden meselelerimize tam sarılalım derim. Kaçmak nereye kadar? Kaçanlar zayıflar değil mi? Pes edenler, korkaklardan oluşmuyor mu? Sessizliğe gömülenler, sadece rahatını düşünen güruh değil mi? Ve 'bana ne' diyenler, dünyamızı asıl yakanlar değil mi?

Tercih beni, seni, onu, bizi, sizi ve onları yani bütün şahısları ilgilendiriyor. Geç ve güç olmadan meselelerimize acilen ve tamamen sarılmalıyız.

Editör: Aydın

Yorumlar

Image
xx
23.09.2022 / 11:17

vağ vağ vağğ ne haber ama

Yorum Yaz