tatlidede

Osteoporoz ve Beslenme

Osteoporoz, düşük kemik kütlesi ve kemik dokusunun bozulması sonucu kemik kırılganlığında ve kırıklarda artma ile karakterize sistemik bir iskelet hastalığıdır.
Osteoporoz ve Beslenme

Kemik erimesi olarak da bilinen osteoporoz, kemik bütünlüğünün bozulması ve özellikle kemiklerdeki kalsiyum kaybının artarak kemiklerin zayıflaması sonucunda kemiklerin kolaylıkla kırılabilir hale gelmesidir. Osteoporoz, genellikle ileri yaşlarda görülse de temeli çocukluk ve ergenlik dönemine dayanan ancak gerekli tedbirler alındığında (sağlıklı, yeterli ve dengeli beslenme ve egzersiz) önlenebilen veya olumsuz etkileri azaltılabilen bir hastalıktır.

 

OSTEOPOROZ KİMLERDE DAHA SIK GÖRÜLÜR?

Kırk yaşından sonra, kemik mineral yoğunluğu azalmaya başlar. Menopoz sonrası dönemde ise bu kaybın yükseldiği bildirilmektedir.

Bu nedenle, kadınlarda özellikle menopoz sonrası dönemde osteoporoz sıklığı ile birlikte
ileri yaş, erken menopoz, emzirme süresinin uzunluğu, D vitamini eksikliği, düşük, eğitim durumu, evli olmama, ev hanımı olma, kısa boy ve düşük kilolu olma, beslenme alışkanlığı, sigara tüketimi, uyku ve dinlenmenin yetersiz oluşu, açık hava ve güneşten yeterince yararlanamama, fiziksel aktivitenin yetersiz olması, yoğun stres gibi faktörlerin osteoporozun meydana gelmesinde etkili olduğu vurgulanmıştır.

Osteoporoz hastalığına ait risk faktörlerini değiştirilemeyen ve değiştirilebilen risk faktörleri olarak iki grupta ele alabiliriz.

Değiştirilemeyen risk faktörleri:

Yaş, cinsiyet (kadın), aile öyküsü, daha önceki kırık öyküsü, ırk, menopoz, histerektomi, uzun süreli glukokortikoid tedavi, erkekte primer/sekonder hipogonadizm

Değiştirilebilen risk faktörleri:

Alkol, sigara, düşük vücut kütle indeksi, beslenme sorunları, vitamin D yetersizliği, yetersiz egzersiz, diyet ile düşük kalsiyum alımı, sık düşmeler

 

OSTEOPOROZDA BESLENME TEDAVİSİ

Sağlıklı, yeterli ve dengeli beslenme için dört temel besin grubunda yer alan besinler bireysel ve fizyolojik gereksinmelerine uygun olarak planlamış biçimde, her öğünde yeterli miktarda tüketilmelidir.

Vücudumuzda bulunan kalsiyumun %99’u kemiklerimizin yapısındadır. Bundan dolayı kemikleri güçlü tutabilmek ve osteoporoz riskini azaltabilmek için her gün düzenli olarak besinlerimizle kalsiyum ve gün ışığından veya uygun kaynaklardan D vitamini alınması gerekir.

Kemik sağlığı için gerekli olan kalsiyum süt ve süt ürünleri tüketilmeden sağlanamaz. Süt vücudun kalsiyum ihtiyacının karşılanması açısından (kalite ve miktar) uygun ve doğru bir kalsiyum kaynağıdır. Aynı zamanda vücudumuzda kalsiyumun maksimum oranda kullanımı için gerekli olan diğer tüm besin öğelerini de (fosfor, magnezyum, çinko, protein, B grubu vitaminleri) az ya da çok oranlarda içermektedir.

DAHA GÜÇLÜ VE SAĞLIKLI KEMİKLER İÇİN BESLENME ÖNERİLERİ:

  • Çocukluktan itibaren diyetinizde kalsiyumdan zengin süt ve süt ürünlerine yer verin
    • Hayvansal proteinden zengin besinleri fazla tüketmeyin
    • Bitkisel proteinleri (bezelye, fasulye, mercimek vb. baklagilleri) tüketin
    • Her gün meyve ve sebze tüketin(3-4 porsiyon meyve, yeşil yapraklı bitkiler)
    • D vitamini açısından zengin olan balığı en az haftada 2 kez tüketin
    • Günde 2-3 fincan yeşil çay tüketin
    • Aşırı miktarda kahve tüketmeyin
    • Günlük tuz alımınızı azaltın
    • Sigara ve alkol tüketimini sınırlayın
    • Bol su için(2-2,5 L)

OSTPOROZ VE EGZERSİZ:

Egzersiz, kemik kütlesinin korunmasında etkili olduğu için kırıkların önlenmesi ve düşme riskinin azaltılmasında düzenli olarak yürüme, dans, merdiven çıkma, ağırlık kaldırma, tenis ve postür egzersizlerini içeren kas güçlendirici egzersizler yapılmalıdır. Osteoporozlu kadınların, hekimler tarafından herhangi bir sakıncasının olduğu belirtilmediği sürece, haftada 3 kez en az 30 dakika yürümeleri ve düzenli olarak her gün birkaç dakika sırt ve postür egzersizleri yapmaları önerilir.

Editör: Kadir Üründü

Yorum Yaz