tatlidede

Robert Graves kimdir? Robert Graves kitapları ve sözleri

Şair, Yazar, Eleştirmen Robert Graves hayatı araştırılıyor. Peki Robert Graves kimdir? Robert Graves aslen nerelidir? Robert Graves ne zaman, nerede doğdu? Robert Graves hayatta mı? İşte Robert Graves hayatı... Robert Graves yaşıyor mu? Robert Graves ne zaman, nerede öldü?
  • 25.11.2022 07:00
Robert Graves kimdir? Robert Graves kitapları ve sözleri
Şair, Yazar, Eleştirmen Robert Graves edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Robert Graves hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Robert Graves hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Robert Graves hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi: 24 Temmuz 1895

Doğum Yeri: Wimbledon, Londra, İngiltere, Birleşik Krallık

Ölüm Tarihi: 7 Aralık 1985

Ölüm Yeri: Deià, İspanya

Robert Graves kimdir?

İngiliz şair, romancı ve eleştirmen Graves, Londra’da dünyaya geldi. Yüz yirmiyi aşkın yapıtı arasında I. Dünya Savaşı klasiklerinden Good-Bye to All That (1929; Her Şeye Elveda) adlı otobiyografik yapıtıyla, tartışma yaratan kapsamlı mitoloji araştırmaları da vardır. Londra’daki Charterhouse Okulu’nda öğrenciyken şiir yazmaya başladı. Ben, Claudius (1934) ve devamı niteliğindeki Tanrı Claudius (1934) dışında ünlü Bizanslı komutan Belisarios’un yaşamını öyküleştirdiği Count Belisarius (1938; Kont Belisarios) ve The Golden Fleece (1944; Altın Post) yazdığı diğer tarihsel romanlardır. Graves, The Golden Fleece için araştırma yaparken mitoloji konusunda geniş çaplı bir çalışmaya yönelmiş, bunun sonucunda The White Goddess: A Historical Grammar of Poetic Myth (1948; Beyaz Tanrıça: Şiirsel Mitosun Tarihsel Grameri) adlı yapıtı ortaya çıkmıştır.

Robert Graves Kitapları - Eserleri

  • Ben, Claudius
  • Homeros'un Kızı
  • Tanrı Claudius
  • Yunan Mitleri
  • İbrani Mitleri
  • Kont Belisarios
  • Ak Tanrıça
  • Herkül'ün Öyküsü

Robert Graves Alıntıları - Sözleri

  • Her canın belirli bir ederi vardır. (Ben, Claudius)
  • Zenginlik beraberinde tembellik, hırs, zalimlik, sahtekarlık, korkaklık ve efeminelik gibi, Romaya hiç yakışmayan kusurları getirdi. (Ben, Claudius)
  • İshak, karısının 20 yıl süren kısırlığını geçirmesi için Tanrıya dualar etti. Tanrı, İshak'ın yakarışını kabul etti ve Rebeka ikizlere hamile kaldı. İkiz­ler çok geçmeden annelerinin rahminde birbirleriyle itişip kakışmaya başla­dılar. Öyle ki Rebeka bu durumdan bıktı ve "Nedir bu başıma gelenler?" di­yerek Tanrıya danışmaya gitti. Tanrı onu şöyle yanıtladı: "Rahminde iki ulus var, Senden iki ayrı halk doğacak, Biri öbüründen güçlü olacak, Büyüğü küçüğüne hizmet edecek." Doğum vakti gelince, Rebeka'nın ikiz oğlu oldu. İlk doğan oğlu kıpkırmızı ve tüylüydü;kırmızı bir cüppeyi andırıyordu. Adını Esav ('tüylü' anlamına ge­lir) koydular. Sonra kardeşi doğdu. Eliyle Esav'ın topuğunu tutuyordu. Bu yüzden İshak ona Yakup ('topuk tutar' ya da 'hileci' anlamına gelir) adını ver­di. Çocuklar büyüdü. Esav, kırları seven usta bir avcı oldu. Yakup ise hep ça­dırda oturan, sürü besleyen sakin bir adamdı (İbrani Mitleri)
  • Bilgelik nerede bulunacaktır ve anlamanın yeri neresidir?' (Ak Tanrıça)
  • Ölüm hålâ iktidarda. (Tanrı Claudius)
  • Ama kötü de iyi ile birlikte anlatılmalı. (Kont Belisarios)
  • 'Seni terk edişi nedendir tek başına Ve yeni bir yola gidişi, Onu sevdiğinde kendi gibi bazen Sevinç verdin mi ona?' 'Onu sevdim tüm gençliğimce, Ama gördüğün gibi artık yaşlıyım: Aşk ne düşen meyveyi sever, Ne de solmuş agacı.' (Ak Tanrıça)
  • “sadece bir ölümlü” , diye haykırdı persephone. (Yunan Mitleri)
  • '' Sürekli intikam almak ve ceza vermek zorunda olmak, onurlu bir adam için çok acı verici bir durumdur. '' (Ben, Claudius)
  • İbrani söylenceleri, kadınları Tanrısal kahramanlar tarafından sürülen ve tohum atılan birer toprak parçası olarak ele alır - edilgen, dolayısıyla da yanlış bir çiftçinin toprağına girmesiyle yaşayacaklarından dolayı tamamen suçsuz biri. Musa Yasalarındaki cinsel birlikteliğe dair yasaklamalar sadece erkekleri kapsıyordu ve her ne kadar zinaya ait bir delil bulunduğunda kadın da aşığı gibi taşlanarak ölüme mahkum ediliyor olsa da kadın istemeyerek bu suça karışan biri olarak görülüyordu - tıpkı bir erkeğin cinsel istismarına uğrayan talihsiz bir hayvan gibi. (İbrani Mitleri)
  • Tykhe, Zeus'un bütün ölümlülerin hayatları boyunca sahip olacakları şans ve servetin dağıtıcılığı görevini verdiği kızıdır. Talih Tanrıçası, bereket boynuzundan aldığı talih ve şansı ölümlülerin bazısına bahşediyor, diğerlerini ise sahip oldukları her şeyden mahrum bırakıyordu. Elindeki topla insanlara dağıttıklarının adil olması gerekmiyordu, zira bir aşağı bir yukarı giden top insanları tamamen şans eseri seçiyordu. Ancak dağıttığı talihten payına düşeni aldıktan sonra, servetlerine güvenerek ne tanrılarına kurbanlar sunan ne de yoksulları doyuran ölümlüler karşılarında Tanrıça Nemesis'i bulurlardı. Evi Attika'daki Ramnus'da olan Nemesis, bir elinde elma yaprağı diğerinde ise bir çark taşır ve geyik resimleriyle süslenmiş gümüş bir taç giyerdi. Boynundan aşağı sarkan kırbaçlara da sahip olan Tanrıça, Okeanos'un kızıydı ve aynı zamanda Aşk Tanrıçası Aphrodite gibi eşsiz bir güzelliğe sahipti. (Yunan Mitleri)
  • Pegasus'un asıl ismi Aganippe'dir. Aganos Artemis ve Apollon'un dingillerine uygulanmış Homerik bir sıfattır ve 'merhametli bir olum vermek' demektir. Dolayısıyla da Aganippe 'Merhametle yok eden Kısrak' anlamını taşıt. Bu cıkarım Arpa Ana Demeter'in tanrı Poseidon tarafından kovalandığı Yunan efsanesi ta­rafından desteklenmektedir. Demeter Poseidon'dan kacmak için ken­dini bir kısraga çevirir ve Arkadyalı Oncios'un atları arasına sakla­nır, ancak Poseidon bir aygıra donuşerek onu yakalar. Demeter'in bu kızgınlıgın Oneum'da bulunan ve Demeter Erinnys adlı heykelinde ifade buldugu soylenir; Ofke (The Fury). (Ak Tanrıça)
  • Bir annenin kusurunun bedelini bu zavallıcıklar mı ödeyecek, insafsız adam? (Tanrı Claudius)
  • Eğer bu çocuk erginlik dönemine ulaşırsa, birinci sınıf bir general olur; çünkü general olmanın en önemli altı niteliğine sahip: 'Sabır, cesaret, yaratıcılık, elindeki güçlerin idaresi, saldırıda farklı silahların kullanımı ve can alıcı darbenin zamanlaması. (Kont Belisarios)
  • "Ve kayıp giden bu sonsuz akış" (Tanrı Claudius)
  • Senin guzelligin ve her şey ki sen olan Baki kalan tek şeydir. (Ak Tanrıça)
  • Ama gerçek vatanseverler için özgürlük altından değerliydi. (Tanrı Claudius)
  • Para bedensel rahat sağlamak dışında neye yarar. (Kont Belisarios)
  • 'Nasıl bileyim senin gerçek aşkını O kadar çoğunu gördüm ki, Kutsal topraktan gelirken, Geleniyle gidenini?' 'O ne beyaz, ne kahverengi Ama cennet kadar güzel; Onun ilahi görünüşünde yok kimse, Ne dünya da, ne göklerde.' (Ak Tanrıça)
  • Kronos, kutsal bitkisi meşe olan kız kardeşi Rhea ile evlendi. Toprak ana ve ölmekte olan babası Uranos, oğullarından birinin bir gün Kronos'u devirecegi kehanetinde bulundu. Bu nedenle her yıl Rhea'nın kendisi için doğurdugu çocugu yuttu. İlk olarak Hestia'yı, daha sonra Demeter'i sonra He-ra'yı, daha sonra Hades'i ve en sonunda da Poseidon'u yutarak varlıgını tehdit edebilecek tehlikelerden kurtulmayı denedi. Rhea çok öfkelendi. Üçüncü 0ğlu Zeus'u gece karanlığında ıssız Arkadya'daki Lykaion Dağı'nda dünyaya getirdikten sonra onu Neda Nehri'nde yıkayıp Toprak Ana’ya emanet etti. Toprak Ana da onu Girit'teki Lyktos'a götürüp Ida Dağı'ndaki Diktys Mağarası’nda gizledi. Kendisine bakması için de Melisseus'un kızları dişbudak perisi Adrestia ile onun kız kardeşi İo'yu ve Keçi-peri Amaltheia'yı tayin etti. Zeus burada, üvey kardeşi Keçi-Pan ile birlikte Amaltheia'nm sütünün yam sıra balla beslendi. Zeus iyi yürekliliklerinden dolayı bu üç periye minnet duyuyordu ve Evrenin Hükümdarı olduğunda Amaltheia'nın resmini oglak burcunun simgesi olarak yıldızların arasına yerleştirdi. Amaltheia’mn bir ineginkini andıran boynuzunu da alıp Melisse-us'un kızlarına verdi; bu boynuz ünlü Kornukopya, yani sahibinin diledigi yiyecek ve içeceklerle dolan bereket boynuzu haline geldi. Bununla beraber bazıları Zeus'un, sonraları üzerine binerek dolaştığı dişi bir domuz tarafımdan emzirilerek büyütüldügünü ve göbek bağının da Knossos yakınlarında Omphalion'da düşürdüğünü söylerler. Bir agaca asılı olan Zeus’un altından beşiğinin etrafında, (onu yerde, gökte ve denizde arayan Kronos’un bulamaması için) Rhea'nın oğulları silahlı Korybantlar nöbet tutuyorlardı. Kronos aglayan bebegin sesini uzaktan duyup onun varlıgını anlamasın diye de, kılıçlarını kalkanlarına vurup bagırarak aglama sesini bastırırlardı. Kronos'un Zeus'un varlığından haberi yoktu, zira Rhea, Zeus dogdugunda kocasına bebek yerine Arkadya'daki Thaumasion Dağı'ndan aldığı bir taşı kundağa sarıp vermişti. Ne var ki Kronos'un olup biteni anlaması uzun sürmedi ve hemen bebegi aramaya başladı. Fakat Zeus kendisini bir yılana ve bakımlarını da ayıya dönüştürerek ondan kurtulmayı başardı. Yılan ve Ayı takımyıldızlarının gökyüzüne çıkarılması bu olaydan hemen sonra yaşandı. Zeus İda'daki çobanların arasında büyüdü, olgunluk çagına gelip başka bir mağarada yaşamaya başladıktan sonra Okeanos Irmağı kıyısında yaşayan dişi Titan Metis'le karşılaştı. Metis'in öğüdü üzerine annesi Rhea'yı ziyaret edip babasından intikam almak için ondan kendisini Kronos'un sakisi yapmasını istedi. Rhea oglunun bu görevi almasına hemen yardımcı oldu ve ona intikam için hazırladığı kusturucu iksiri verdi. Metis de Zeus'a bu iksiri Kronos'un ballı icecegi ile karıştırmasını söyledi. Gerçekten de Kronos Rhea’nın hazırladıgı bu içeceğin hersini içer içmez, ilk olarak taşı ve sonra da Zeus’un diger kardeşlerini kustu. Sağlıkları yerinde olan bütün kardeşler duydukları minnetten dolayı Zeus'dan, Kronos gücünü kaybettiği için, kendilerine lider olarak dev Atlas'ı seçen Titanlara karşı başlatacakları savaşta kumandanlık yapmasını istediler. (Yunan Mitleri)

Yorum Yaz