tatlidede

SABIR ve MERHAMET AYI RAMAZAN

SABIR ve MERHAMET AYI RAMAZAN Ramazan Geldi.. Hazır mıyız?
SABIR ve MERHAMET AYI RAMAZAN


                 Selamün Aleyküm kıymetli Kardeşlerim.
“Kötülük ve iyilik” bulaşıcıdır,sonradan öğrenilen şeylerdir derler.Biz insanlar olarak sonradan da olsa iyiliği tercih etmeli,layıkıyla öğrenmeye çalışmalıyız ki sonumuz iyi olsun…Hepimizi bu güzel haslete yönlendirecek önemli bir aya ulaşmak üzereyiz.Bu ay Ramazan ayı,ibadeti ise oruç ibadetidir.Oruç ibadeti insanı hep iyiliğe yönlendirdiği detaylarıyla sabittir.Ramazan’daki oruç ibadeti, Bakara suresinin 183-184. ayetleriyle Peygamberimiz ’in hicret ettiği ikinci yılda, Bedir savaşı öncesinde, Şaban ayının onuncu günü farz kılınmış, İslam’ın 5 şartından biridir.
Peygamberimiz (s.a.v.) hayatında dokuz sene Ramazan orucu tutmuştur. 183. ayette orucun mutlak olarak farz kılındığı bildirilmekte, ancak orucun ne zaman, nasıl ve kaç gün tutulacağı bildirilmemektedir.184. ayette bu kapalılık kısmen giderilmiş, orucun “sayılı günlerde” tutulacağı beyan edilmiştir ki, bu sayılı günler ile maksat Ramazan ayıdır. Bakara suresinin 184 ve 185. ayetinde şöyle buyrulmaktadır: “Oruç), sayılı günler (dedir)……Sizden kim bu aya ulaşırsa oruç tutsun…” Allah, bu ayetlerle Ramazan orucunu tutmayı Müslümanlara farz kılmıştır.Ramazan ayı, dinimizce yüce ve kutsal kabul edilmiş mübarek bir aydır. Feyiz ve bereketlerle, af ve mağfiretlerle dolu olan sosyal yardımlaşma ve dayanışmanın toplum hayatında yoğunluk kazandığı, ibadet hayatımızın zenginleştiği Ramazan ayı, peygamber efendimizin ifadesi ile “evveli rahmet, ortası mağfiret, sonu cehennemden kurtuluş” olan bir aydır. Ramazan ayı, kalplerin dirildiği, gönüllerin aydınlanıp coştuğu, nefislerin kırıldığı, insani vasıfların tekrar hatırlandığı manevi yaşamı dolu olan bir aydır. Bu anlamda Ramazan ayı Allah’ın biz müminlere sunduğu büyük bir ihsan ve nimetidir.Çünkü dini hayatımızda önemli bir yeri olan Ramazan ayını, diğer aylardan ayıran ve daha faziletli ve üstün kılan bir takım özellikler ve manevi güzellikleri vardır.
Bir çok manevi sonuçlara sebep olan bu özellikler ve güzellikleri şöyle sıralayabiliriz:
1-İnsanlığı, içine düştüğü vahşet karanlıklarından çıkarıp aydınlığa kavuşturan Kerim kitabımız Kur’an bu ayda indirilmiştir.İnsanlığın ufuklarını karartmış olan bilgisizlik, delalet ve vahşet bulutları, bu ayda sevgili peygamberimizin şahsında bütün insanlığa gönderilen Kur’an-ı Kerim’in evrensel mesajlarıyla dağılmış, cehaletin yerini bilgi, haksızlığın yerini adalet ve düşmanlığın yerini de sevgi ve barış almıştır. Yüce Mevla’mız Kur’an-ı Kerim’in bu ayda indirildiği şöyle beyan buyurur: “Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur'an'ın indirildiği aydır.” (Bakara suresi 2/185) Ramazan ayı, Kur’an-ı Kerim ayıdır. Kalplere nur, gönüllere şifa, müminlere rahmet ve bütün insanlığa hidayet olan Kur’an-ı Kerim bu ay içerisinde bulunan Kadir Gecesinde indirilmiştir.Beşeriyetin ufkunda batmayan bir güneş gibi doğan bu yüce kitap, dünya durdukça da insanlığı aydınlatmaya devam edecektir.
2-Allah’ın âlemlere rahmet olarak gönderdiği, yaratılmışların en şereflisi, Allah’ın en sevgili kulu, insanlığın yüksek ve en mükemmel Ahlak örneği, peygamberlerin sonuncusu olan Hz. Muhammed (s.a.v)’ e peygamberlik görevi bu mübarek ayda verilmiştir.
O’na bu kutsal görevin verildiği Ramazan ayı, hiç şüphesiz insanlık için bir dönüm noktası olmuştur. İnsanlar bu peygamber sayesinde karanlıktan aydınlığa kavuşmuştur.
3-Bin aydan hayırlı olan “Kadir gecesi” bu ayın içinde yer almaktadır. İdrak edilmesi halinde bin yıl nafile ibadetten hayırlı olan Kadir Gecesi yine bu mübarek ayda yer almaktadır: “Kadir gecesi bin aydan daha hayırlıdır.” (Kadir suresi 97/2)
4-İslam’ın beş erkânından biri olan ve müminleri kötülüklerden arındırıp manevi anlamda temizleyen oruç, bu ayda tutulmaktadır.
5-Ramazan ayında cennet kapıları açılır, cehennem kapıları kapanır ve şeytanlar zincire vurulur. Nitekim sevgili peygamberimiz bunu şöyle bildirmektedir: “Ramazan ayı girince cennet kapıları açılır, cehennem kapıları kapanır ve şeytanlar zincirlere vurulur.” Söz konusu bu hadis-i şerifte şu vurgulanmak istenmiştir. Ramazan ayında mümin kendisini cennete götürecek ibadetler ve iyi işler yaptığı için cennet kapıları ona açılmış, kendisini cehenneme sürükleyecek kötülüklerden uzaklaştığı için de cehennem kapıları onun için kapanmış olacaktır.Yine bu ayda mümin, nefsinin kötü arzularına ve şeytanın isteklerine uymayacağı için, şeytan zincire vurulmuş gibi olacağından artık oruçluyu aldatamayacak ve ona olumsuz bir etki yapamayacaktır.
Evet, ramazan ayı manevi hayatımızda seçkin yeri ve değeri olan bir zaman dilimidir.
Ramazan ayı, rahmeti ve bereketi bol bir aydır. Bu ayın gelmesi ile iyilikler çoğalır, kötülükler azalır, yoksullara ve düşkünlere yardım elleri uzanır, hem de yapılan hayır ve hasenatın diğer aylara nazaran kat-kat sevapları ve mükâfatı söz konusudur.Ramazan ayı, hac ibadeti hariç İslam’ın beş erkânından dördünü eda ettiğimiz ve ibadetlerle süslediğimiz müstesna bir zaman dilimidir.Ramazan ayı, her yönüyle birlik beraberlik ve kardeşlik duygularının daha da güçlenerek pekiştiği,farz namazlara ilaveten kılınan teravih namazlarında, dünyevi makam, mevki ve maddi farklılıklar cami dışında bırakılarak zengin- fakir, amir-memur, işçi- işveren, hoca- talebe, ihtiyar-genç bütün insanlar aynı safta omuz omuza durmaktadırlar. İşte bu yakınlık, farklı toplum katmanlarını birbirine yaklaştırdığı gibi,onlar arasında bulunan kin, husumet ve dargınlıkları izole edilerek,aralarında sevgi ve saygı bağlarını güçlendirir.Resul-i Ekrem Efendimiz ( sav )’in şu veciz sözü, bu mübarek ayın ulviyetini ve kutsiyetini en güzel bir şekilde ifade itmektedir. “Ümmetim Ramazan’ın faziletini tam olarak bilselerdi, bütün senenin Ramazan olmasını temenni ederlerdi.”
Müslüman olarak bizler Ramazan ayını en mükemmel şekilde ibadet ve dualarla geçirmeliyiz.Bir gün Ramazan ayı’na niyet etmeyip,mazeretsiz oruç tutulmaz ise,Ramazan dışında bir(1) yıl niyet ederek oruç tutulması buna bedel değildir.George Bernard’ı şu sözü çok anlamlı olsa gerek.(Gelecekte doktorların hastalarına yazacakları reçete,Müslümanların kıldığı “NAMAZ” ve tutuğu “ORUÇ” olacaktır.Elin …insanı işin farkında ve insanlığa da duyurmayı görev biliyor.
Değerli Kardeşlerim,, Bizlerde kardeşlerimizin ve bütün insanlığın selameti için hayırlı dualar etmeli,dualarımızda samimi davranmalıyız.Üzerimizde bir çok hakları bulunan anne ve babamıza iyilik ve ihsanda bulunmalı, onlara güzellikle davranmalıyız.Onlar olmasaydılar bizler dünyaya gelmezdik, yemediler yedirdiler,giymediler giydirdiler ve uyumadan uyuttular bizleri.Onlara her halukarda iyilikle bakmalıyız. “Bakmakla yükümlü olduğu kimseleri ihmal etmesi,kişiye günah olarak yeter.”(Ebu Davud) bizler için mükemmel bir uyarı olmalıdır.Sıla-i Rahim-i (Akraba ziyaretlerini) ihmal etmemeliyiz.Şunu bilmeliyiz ki,yapılacak her türlü iyi iş ve dua, eğer insanlığın selameti için ise,bunun bir ibadet sayılacağıdır.Bir yıl bir kişi ile küs durmak,o kişinin kanını dökmek gibidir.Öfke ve kin bir ruh hastalığı olduğunu bilerek, bunlardan uzak durmalıyız. “Sizden biriniz kendisi için sevip arzu ettiği şeyi din kardeşi içinde sevip arzu etmedikçe gerçek anlamda iman etmiş sayılmayacağını” bilmeliyiz. Sabır ve merhamet ayında, Rabb’imizden sabır ve güç dilemeli,ölmüşlerimize rahmet,borçlu olanlarımıza eda,bu ayın feyiz ve bereketinden fayda,bütün bulaşıcı hastalıklardan korunmayı dilemeliyiz.Allah muhafaza herhangi bir kötülük yapar isek hemen tövbe yoluna koşmalıyız.Şunu hiçbir zaman aklımızdan çıkarmamalıyız.”Kötülükler yaptıktan sonra ardından tövbekar olup da iman edenlere gelince,şüphesiz ki,o tövbe ve imandan sonra Rabbin elbette bağışlayıcı ve esirgeyicidir.”(A’raf,7/153)
Bu vesileyle Şehr-i Ramazan’ın hanelerimize bolluk ve bereket, aile efradımıza sıhhat ve afiyet, beldelerimize huzur ve sükunet, ülkemize barış ve emniyet getirmesini Yüce Allah’tan niyaz ile Ramazan-ı Şerifiniz Mübarek olsun.Osman YILDIZ

Editör: Osman Yıldız

Yorum Yaz