Diş ne demek? Diş TDK sözlük anlamı nedir?
Diş nedir? TDK Sözlükte Diş ne anlama gelir? TDK'ya göre Diş kelimesinin sözlük ve kelime anlamı ne demektir? İşte Türk Dil Kurumu sözlüğünde Diş ile ilgili bilgiler

Türkçe anlamı bilinmeyen veya ilk defa duyulan kelimelerin anlamı genellikle Türk Dil Kurumu (TDK) sözlüğünde aranmaktadır. Peki Diş kelimesinin TDK’ya göre doğru anlamı nedir, Diş kelimesinin kökeni ne, Diş kelimesinin kaç anlamı var? İşte örnek cümleler ile birlikte Diş kelimesine dair Türk Dil Kurumu sözlüğünde yer alan bilgiler...
Diş TDK Sözlükte 5 anlama gelmektedir.
Diş ne demek? Sözlük anlamı nedir?
1. Çene kemiklerinin üstüne dizili, ısırıp koparmaya ve çiğnemeye yarayan sert, beyaz organlardan her biri (isim)
2. Çark, testere, tarak vb. çentikli şeylerdeki çıkıntıların her biri (isim)
Örnek Cümleler:
- Çarkın dişleri tebessüm eder gibi tatlı bir ses çıkardı. - Sait Faik Abasıyanık
3. Sarımsak dilimi, karanfil vb.nde dişe benzetilen tane (isim)
Örnek Cümleler:
- Bir diş sarımsak, iki diş karanfil.
4. Bazı dantel ve işlemelerin kenarlarındaki yuvarlak sivri bölüm (isim)
5. Omurgalı hayvanların çenelerinde veya ilkel yapılı omurgalıların gırtlak ve ağızlarında bulunan kemiksi sert parçalar (hayvan bilimi)
İçinde Diş geçen birleşik kelimeler:
- diş ağrısı
- diş bademi
- dişbudak
- diş buğdayı
- diş-damak ünsüzü
- diş diş
- diş doktoru
- diş-dudak ünsüzü
- diş eti
- diş eti-damak ünsüzü
- diş eti-dudak ünsüzü
- diş fırçası
- diş hekimi
- diş ipi
- diş kirası
- diş macunu
- diş otu
- diş özü
- diş plağı
- diş tababeti
- diş tabibi
- diş tacı
- diş taşı
- diş ünsüzü
- dişe diş
- dişiyle tırnağıyla
- alt diş
- damaklı diş
- kazma diş
- kesici diş
- öğütücü diş
- takma diş
- uzun diş
- üst diş
- yirmilik diş
- akıl dişi
- azı dişi
- deve dişi
- duvar dişi
- düven dişi
- ekleme dişi
- faredişi
- fildişi
- fil dişi
- göz dişi
- köpek dişi
- kuzu dişi
- peynir dişi
- sıçandişi
- süt dişi
- yıldızı dişi
- yirmi yaş dişi
İçinde Diş geçen atasözü ve deyimler:
- diş açmak
- diş bilemek
- diş çıkarmak
- dişe dokunmak
- dişe dokunur (olmak)
- diş geçirememek
- diş geçirmek
- diş gıcırdatmak
- diş göstermek
- dişinden tırnağından artırmak
- dişine göre
- dişine kestirmek
- dişine vurmak
- dişinin kovuğuna bile gitmemek
- dişini sıkmak
- dişini sökmek
- dişini tırnağına takmak
- dişleri dökülmek
- dişten tırnaktan artırmak