matesis
dedas

Hercai Dizisi Nerede Çekiliyor? Hercai Nerde Hangi İlde, Köyde Çekiliyor?

Hercai dizisi nerede çekiliyor? Hercai dizisinin çekim yeri, bölümlerin çekildiği yer neresidir? Hercai dizisindeki tarihi köprü nerede? Hercai nerde, hangi ilde, köyde çekiliyor? İşte cevabı...
  • 28.02.2021 18:21
Hercai Dizisi Nerede Çekiliyor? Hercai Nerde Hangi İlde, Köyde Çekiliyor?

Hercai yeni bölümüyle her Pazar 20.00'de atv'de yayınlanıyor. Binlerce izleyici kitlesine sahip dizi ise çekildeği yer ve mevki olarak oldukça merak ediliyor. Tarihi ve otantik mekanlarda çekilde dizi için izleyenler "Hercai nerede çekiliyor? Hercai hangi şehirde, köyde çekiliyor?" gibi soruları haliyle merak ediyor? Bizde sizler için araştırdık. İşte Hercai dizisinin çekildiği yerler...

HERCAİ DİZİSİ NEREDE ÇEKİLİYOR? HANGİ ŞEHİRDE, HANGİ KÖYDE ÇEKİLİYOR?

Hercai Dizisinin Konusu Nedir?

Hercai, Midyat'ın en güçlü ailelerinden Şadoğullarının torunlarından biri olan Reyyan ile yıllar önce öldürülen anne babasının intikamını almak isteyen Miran'ın imkansız aşk hikayesini anlatıyor.

Hercai Nerede Çekiliyor?

  • Hercai dizisi Mardin ilimizin Midyat ilçesinde Konuk Evi Müzesi olarak bilinen Mardin Midyat Sıla Konağı'nda çekiliyor.

Bir çok kişi bu dev yapıyı Midyat Konuk Evi müzesi olarak da bilmekte. Aslında Sıla Konuk Evi ismi de Türkiye’nin gelmiş geçmiş en önemli dizilerinden biri olan Sıla dizisinin de bu konakta çekilmesinden geliyor. Konak, mimari yapısı ile büyüleyici bir görünüme sahip. Özellikle taş işçiliğinin güzelliği etkileyici.

(Hercai Dizisinin Çekildiği Konak)

Mardin’e yolu düşenler için Hercai dizisinin çekimlerinin yapıldığı set adresini de paylaşalım

Hercai Dizisi Set Adresi

Akçakaya Mahallesi, Cumhuriyet Cd. No:31, 47510 Midyat/Mardin

Hercai Dizisinin Çekildiği Konak - Sıla Konağı │ Midyat

HERCAİ DİZİSİNDEKİ TARİHİ KÖPRÜNÜN İSMİ NEDİR? KÖPRÜ NEREDE?

Hercai dizisinin tanıtımında Miran ve Reyyan’ın atlar ile buluştuğu o tarihi köprü çokça merak edilmişti. Aslında Doğu Turlarının uğrak noktasıdır Malabadi Köprüsü. Miran Aslanbey ile Reyyan Şadoğlu’nun atlar ile buluştuğu o köprünün ismi Diyarbakır’ın Malabadi köprüsüdür. Tarihi köprü Diyarbakır ilimizin Silvan ilçesindedir.

HERCAİ DİZİSİNİN ÇEKİLDİĞİ MARDİN MİDYAT KONUKEVİ

Midyat Konukevi üç katlı bir evdir. Midyat Kaymakamlığı tarafından satın alınmıştır. En alt kat anakayanın oyulması ile elde edilmiş bir oda ve onun ön-bitişiğine eklenmiş bir bölümden oluşmaktadır. İkinci katta geniş bir teras ile üç oda bulunmaktadır. Bu odalar L şeklinde dizilmiştir. Üçüncü katta ise yine geniş bir teras ve iki oda bulunmaktadır. Bu iki odanın arasında bulunan koridordan yukarıya dar ve tunelimsi bir merdivenle üçüncü kata çıkılmaktadır. Bu kata çıkıldığında yine geniş bir teras vardır. Fakat burdaki teras odaların önünde-güneyinde değil batı-yan tarafındadır. Bu tek odanın giriş kapısının bulunduğu koridorda küçük bir cumba vardır. Bu kattan odanın damına çıkılabilmektedir. Dama çıkıldığında binanın yapıldığı tepenin yüksekliği ve binanın üçkatlı oluşu nedeniyle tüm Midyat görülmektedir. Konukevinin aclusunda bulunan ve mutfak amacıyla kullanılan yapının içinde su kuyusu da bulunmaktadır. Konukevi dizilerde mekan olarak kullanılmasıyla da bilinmektedir.

HERCAİ DİZİSİNDEKİ KÖPRÜ "MALABADİ KÖPRÜSÜ"

Malabadi Köprüsü (Orta Çağ'daki Türkçe kaynaklarda adı: Akarman veya Karaman Köprüsü[1]), Silvan'a 23,2 km uzaklıkta olup Silvan ilçe sınırları içerisinde yer almaktadır. Silvan'dan rahatlıkla ulaşım imkânı vardır. Diyarbakır Tarihi Eserler Envanteri'ne kayıtlıdır. Malabadi Köprüsü 1989 yılında Silvan Belediyesi tarafından restore edilmiştir. Malabadi Köprüsü Silvan Belediyesi'nin logosunu oluşturan ana unsurdur. Malabadi Köprüsü Silvan ilçesine ait bir köprüdür.

(Hercai Dizisindeki Malabadi Köprüsü)

Artuklu Beyliği döneminde, Timurtaş Bin-i İlgazi tarafından[2] 1147 yılında yapılmıştır. Yedi metre eninde ve 150 metre uzunluğunda bir köprüdür. Yüksekliği, su seviyesinden kilit taşına değin 19 metredir. Renkli taşlarla inşa edilmiş, onarımlarla günümüze kadar ulaşmıştır.

Malabadi Köprüsü, dünyada taş köprüler içerisinde kemeri en geniş olandır. Köprü, Diyarbakır il sınırları içerisindedir. Kemerin her iki yanında, iç tarafta kervan ve yolcular tarafından, özellikle kışın zorlu günlerinde barınak olarak kullanılan iki oda bulunmaktadır. Köprü nöbetçileri tarafından da kullanılan bu odaları daha önceleri dehlizlerle yolun dipleri ile bağlantılı olduğu, gelen kervanların ayak seslerinin bu dehlizler vasıtası ile daha uzaklarda iken duyulduğu söylenir.

Her biri başka uzunluklarda ve kırık hatlar halinde üç bölümden oluşan köprü, doğu ve batıda hafif eğimlerle yollara bağlanmıştır. Orta bölüm kayalıklar üzerine oturtulmuş bir kitle halindedir. Burada sivri şekilde ve 38,60 m açıklıkta çok büyük bir kemer ile sepet kulpu şeklinde, üç metre açıklıkta küçük bir kemer vardır. Üçüncü bölüm fark edilir derecede birinci kısma paralel bir durum arzeder.

Burada sivri kemerli iki açıklık ve ayrıca yola bağlanan yer yakınında da bir açılık görülür. Böylece köprü, biri çok büyük olmak üzere beş gözlüdür. Köprünün boyu 150, eni yedi, yüksekliği ise alçak su seviyesinden kilit taşına kadar 19 metredir. Köprü renkli taşlarla inşa olunmuştur. Büyük kemerin iki tarafında 4,5-5,3 m ölçüde, iki hafif kemerli odacıklar, büyük kemerin üstü ortasında, gelip geçişin kontrol edildiği beş metre genişlikte kâgir bir kapı ve bunun iki tarafında da ayrıca iki kapı vardır. Bunlardan Batman tarafındaki kalmış, diğeri yıkılmıştır. Bunların sol taraflarından birer merdivenle odacıklara inilir. Bu odalar yüksek tavanlı ve tuğla örtülüdür. Pencereleri geniş ve büyüktür.

Evliya Çelebi köprüyü şu şekilde tanıtmaktadır: “Köprünün iki tarafında kale kapıları gibi demir kapıları vardır. Bu kapıların içinde sağ ve solda köprünün temeli beraberliğinde kemerin altında hanlar vardır ki gelip geçenler, sağdan ve soldan geldikleri vakit misafir olurlar. Köprünün kemeri altında birçok oda vardır. Demir pencereler şahneşinlerine misafirler oturup kemerin karşı tarafındaki adamlarla kimi sohbet eder, kimi ağ ve oltalarla balık avlarlar. Bu köprünün sağ ve solunda da nice pencereli odalar vardır. Köprünün sağ ve solundaki bütün korkuluklar Nehcivan çeliğindendir. Ama demirci ustası da var kudretini sarf ederek bir tür sanatlı kafesli korkuluklar yapmış ve doğrusu elinin ustalığını göstermiştir. Doğrusu, üstad mühendis var kuvvetini sarfederek bu köprüde öyle sanatlar göstermiştir ki, bu işçiliği geçmiş mimarlardan hiç birisi göstermemiştir.

Albert Gabriel de köprü içine şöyle demektedir: “Modern statik hesabının olmadığı devirde bu açıklıkta o zaman için böyle bir eser hayranlık ve takdiri muciptir. Ayasofya’nın kubbesi köprünün altına rahatlıkla girer. Balkanlarda, Türkiye’de, Orta Doğu’da bu açıklıkta, bu yaşta köprü yoktur.”

Evliya Çelebi, Seyahatname'de köprü hakkında şöyle yazmıştır: “Malabadi Köprüsüʼnün altına Ayasofya'nın kubbesi girer.”

MALABADİ KÖPRÜSÜNÜN ÖZELLİKLERİ

Silvan-Bitlis yolunda ve Batman Çayı üzerindedir;  iki yana eğimli ve kuzey-güney yönünde uzanan köprü, 38,60 metre açıklıktaki tek bir sivri kemer gözünden ibarettir. Köprü uzunluğu yaklaşık 150 metre olup, tabliye genişliği 7.20 metredir.

Köprünün kuzey kanadındaki kemer ayağı, bu yöndeki masif bir kaya kütlesi üzerine oturur. Güney kanadındaki kemer ayağı ile bu kanatta batı yönüne doğru kırılan tabliyenin tempan duvarında dört tahliye gözü bulunmaktadır;  kemer ayağındaki tahliye gözü yuvarlak kemerli olup, diğer üç göz sivri kemerlidirler. Köprünün menba yönünde ve güney kanadındaki kemer ayağında üçgen prizmal gövdeli ve piramidal külâhlı, tahliye gözünün yuvarlak kemerli ayağında ise poligonal gövdeli ve piramidal külâhlı  birer selyaran bulunur; mansap yönündeki  selyaranın topuğu silindirik gövdeli ve konik külâhlı olup, bu yöne bakan yuvarlak kemerli tahliye gözünün kemer ayaklarında da silindirik gövdeli ve kademeli taş sıralarından oluşan külâhlarıyla birer topuk yer alır.

Köprü tabliyesinin kuzey ve güney kanatlarındaki merdivenlerle, yapının tempan duvarları içine yerleştirilmiş ve kemer ayağı genişliğindeki birer odaya inilebilmektedir; her iki odanın, köprünün menba ve mansap yönlerine bakan birer penceresi bulunmaktadır.

Köprünün mansap yönündeki kemer ayağında ve selyaran külâhının üzerinde yükselen burmalı sütunların taşıdığı  piramidal külâhlı ve silmeli bir düşey dikdörtgen çıkmanın içinde, hayli tahrip olmakla birlikte, burç-gezegen sembolü olarak, alçak kabartma tekniğinde işlenmiş bir arslan tasviri ile yuvarlak güneş kompozisyonunu tutan bir insan tasvirinin varlığı belli olmaktadır. Bir diğer figürlü kompozisyon da, köprünün menba cephesinde ve güney kanadındaki yuvarlak kemerli tahliye gözünün ayağındaki poligonal gövdeli ve piramidal külâhlı selyaranın üzerinde yer alır. Külâhın bitiminde, tempan duvarına yarı bağımlı olarak işlenmiş yüksek kabartma insan tasviri zamanla hayli tahrip olmuştur; heykelin başı üzerinde ve yuvarlak kemerli sathî bir niş içinde yer alan karşılıklı iki figür ise nisbeten daha sağlam durumdadır.

Köprü, kesme ve kaba yonu taşlarla inşa edilmiştir.Araştırmacılar, mansap yönündeki selyaranın üzerinde ve yatay olarak uzanan mütemâdi bir profilli taş silmenin altında çiçekli neshî hat ile yazılmış Arapça kitâbesine göre, köprünün, Artuklu döneminde ve Timurtaş bin İl-Gâzi bin Artuk tarafından 1147/48 yılında yaptırıldığı konusunda hemfikirdirler. Buna karşılık, tarihî kaynaklardan, bu kesimdeki ilk köprünün, 1144/45 yılında yıkılarak yerine şimdiki köprünün inşa edildiği ve bu inşaatın da bânîsi olan Timurtaş bin İl-Gâzi bin Artuk’un vefatı üzerine oğlu Necmeddîn Alpî tarafından 1155 yılında tamamlatıldığı anlaşılmaktadır.

Bugün mevcut olmadığı halde, 19. yüzyılın ortalarında köprünün menba yönündeki bir kitâbe kalıntısında okunabilen 1245/46 tarihi ile kitâbede geçen “Osman” adına bakılarak, yapının 13. yüzyılın ortalarında tâmir edildiği ve bu tâmiratın da aynı zamanda Ambar Çayı Köprüsü’nün mimarı olan Osman bin Takâk tarafından gerçekleştirildiği iddiası kesinlikle doğrulanamamaktadır.

HERCAİ DİZİSİ YAPIM - YAPIMCI - SENARYO VE OYUNCULAR

  • Yapım: Mia Yapım
  • Yapımcı: Banu Akdeniz
  • Yönetmen: Ali İlhan
  • Senaryo: Feraye Şahin, Zeynep Şirin Yalgın, Berşan Tan, Pelin Gülcan, Nergiz Herdem İnce
  • Oyuncular: Akın Akınözü, Ebru Şahin, Gülçin Santırcıoğlu, Serhat Tutumluer, Ayda Aksel, Macit Sonkan, Serdar Özer, Oya Unustası, Tansu Taşanlar, İnci Şen, Cahit Gök, İlay Erkök

Yorum Yaz