Thomas A. Harris kimdir? Thomas A. Harris kitapları ve sözleri
Amerikalı Psikiyatrist ve Yazar Thomas A. Harris hayatı araştırılıyor. Peki Thomas A. Harris kimdir? Thomas A. Harris aslen nerelidir? Thomas A. Harris ne zaman, nerede doğdu? Thomas A. Harris hayatta mı? İşte Thomas A. Harris hayatı... Thomas A. Harris yaşıyor mu? Thomas A. Harris ne zaman, nerede öldü?

Amerikalı Psikiyatrist ve Yazar Thomas A. Harris edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Thomas A. Harris hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Thomas A. Harris hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Thomas A. Harris hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...
Tam / Gerçek Adı: Thomas Anthony Harris
Doğum Tarihi: 18 Nisan 1910
Doğum Yeri: San Antonio, Texas, ABD
Ölüm Tarihi: 4 Mayıs 1995
Ölüm Yeri: Sacramento, California, ABD
Thomas A. Harris kimdir?
Thomas Anthony Harris MD (18 Nisan 1910'da San Antonio, Teksas'ta doğdu, 4 Mayıs 1995'te Sacramento, California'da öldü) ''Kendi Kendine Yardım'' el kitabıyla meşhur olan Amerikan psikiyatr ve yazardır.
Harris, 1938'de Arkansas Üniversitesi'nden lisans derecesi ile, 1940'da Temple Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden M.D'den mezun oldu. Mezun olduktan sonra, tıp stajyeri olarak Donanma'ya katıldı. Deniz Kuvvetleri Psikiyatri Şubesi Şefi oldu ve 1954'te Komutan olarak görevine son verdi. Emekliliğini takiben Harris, Washington eyaletindeki Kurumlar Dairesi Şefi oldu.
Thomas A. Harris Kitapları - Eserleri
- Ben Ok’im – Sen Ok’sin
Thomas A. Harris Alıntıları - Sözleri
- “Çocuk, eksiksiz bir resmini oluşturabilmek için gerekli deneyim ve donanımdan yoksundur, bu nedenle tek rehberi başkalarının ona verdiği tepkilerdir. Bu takdiri sorgulamak için elinde çok az sebep vardır ve o denli çaresizdir ki onlarla mücadele edip onlara isyan edemez. Pasif bir şekilde bu dönemde önceleri empatik olarak iletilen kelimeleri, jestleri, fiilleri ve yargıları kabul eder… Böylece erken dönemde öğrenilen kişisel tutumlar, bazı olağanüstü çevresel koşulların hoşgörülü etkisi ile ve daha sonraki deneyimler sayesinde değişebilirse de kişi tarafından ebediyen devam ettirilir.” H.S.Sullivan (Ben Ok’im – Sen Ok’sin)
- John Howe, “Zamanını yavaş yavaş ve parça parça boşa harcamaktan çekinmeyip, tek seferde boşa harcama düşüncesinden korkmak ne kadar çılgınca.” der. (Ben Ok’im – Sen Ok’sin)
- “İnsanlar umutlarına göre söz verip korkularına göre hakaret ederler.” -François Duc de la Rochefoucauld (Ben Ok’im – Sen Ok’sin)
- Kötülükten öyle nefret ederiz ki iyiyi sevmeyi unuturuz. (Ben Ok’im – Sen Ok’sin)
- "Sevgi birbirine bakma değil, dışarıya doğru beraber aynı yönde bakmaktır." (Ben Ok’im – Sen Ok’sin)
- Bugün birçok insan ”akıl sağlığı önemlidir” fikrini tamamen kabul ediyor olmalarına rağmen uzun vadeli psikiyatrik tedavi ücretini bütçelerindeki tüketim bedeline henüz eklemiş değiller. Bu kategoride orta sınıf ve düşük gelir sahibi grupların tamamı sınıfta kalır. Akıl sağlığı zenginlerin tekelinde mi? Bir doktor meslektaşımın dediği gibi Psikiyatrik tedavi lüks mü? Ya da grup terapisiyle daha fazla insana yardım etmek mümkün mü? Psikiyatrik bakım, tıpkı acil ameliyat gibi, tedavinin gerçekçi bir parçası sayılabilir mi? (Ben Ok’im – Sen Ok’sin)
- Önyargı, erken çocuklukta güvenliği sağlayan ebeveynlerin birtakım konularda soru sorma kapısını kapattıklarında gelişmeye başlar. Küçük çocuk da ebeveynlerin azarlamalarının korkusundan o kapıyı açmaya cesaret edemez. (Ben Ok’im – Sen Ok’sin)
- Şiddetten uzak durmayı şiddet uygulayarak öğretmek mümkün değildir. (Ben Ok’im – Sen Ok’sin)
- İnsanların değişim istemesini sağlayan üç şey vardır. Biri canlarının yeteri kadar acımış olmasıdır. Bir diğer nedeni umutsuzluğun yavaş biçimi olan sıkıntıdır. İnsanın değişim istemesinin üçüncü nedeni birden değişebileceklerini keşfetmeleridir. (Ben Ok’im – Sen Ok’sin)
- “Öyle zamanlar olur ki karakterimin değişik parçalarına şaşkınlıkla bakarım. Bir sürü insandan oluşmuşum gibi gelir ve o anda olduğum kişinin önde olduğunu bir süre sonra da yerini bir başkasına bırakacağını bilirim. Ancak gerçek olan hangisidir? Hepsi mi, yoksa hiçbiri mi?” (Ben Ok’im – Sen Ok’sin)
- "İnsanların önemli olduğuna inanmak zordur, aynı şekilde önemli olmadıklarına inanmak da zordur." (Ben Ok’im – Sen Ok’sin)
- Bir anlamda, bugünün ilginç yabancılaşma unsurlarından birisi uzman olanlarla olmayanlar arasındaki iletişim mesafesidir. (Ben Ok’im – Sen Ok’sin)
- Felsefeci Elton Trueblood der ki: İnsanların vardığı sonuçların mutlak kesinliğe sahip olması olgusu, araştırmanın meyve vermediği anlamına gelmez. Doğrudur, her zaman olasılık bazında ilerlemeliyiz, bir olasılığın olması elimizde bir şey var anlamına gelir. İnsan düşüncesinin herhangi bir alanında aradığımız mutlak kesinlik değildir. İnsan olarak bu bize uygun görülmemiştir. Daha ziyade olasılıkların, değişik derecelerini ayırt edebileceğimiz daha mütevazi bir yola girebiliriz.” Bu, felsefe ve dinin araştırma alanında bulunmaktadır. (Ben Ok’im – Sen Ok’sin)
- Pek çok ebeveyn, ergenlik öncesi dönemde bulunan çocuklarına dört yaşlarında nasıl davranıyorlarsa yine öyle davranmaya devam ederler. Çünkü katı ebeveyn kontrolünü sürdürmeyi isterler ve çocuklarının zamanla nasıl değiştiğini ve Yetişkin yapılarını kullanabilme yeteneklerinin ne kadar arttığını görmezler. (Ben Ok’im – Sen Ok’sin)
- Bozukluklarımızın yapısını suçlamak onların yapısını değiştirmez. Bu yüzden yardımcı olacak olan cümle “ben böyleyim.” değil, “farklı olabilirim.” cümlesidir. (Ben Ok’im – Sen Ok’sin)