diorex
Dedas

Ana - Pearl S. Buck Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Ana kimin eseri? Ana kitabının yazarı kimdir? Ana konusu ve anafikri nedir? Ana kitabı ne anlatıyor? Ana PDF indirme linki var mı? Ana kitabının yazarı Pearl S. Buck kimdir? İşte Ana kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 24.03.2022 04:00
Ana - Pearl S. Buck Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Pearl S. Buck

Çevirmen: Mebrure Alevok

Yayın Evi: Remzi Kitabevi

İSBN: 9789751402134

Sayfa Sayısı: 251

Ana Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

1938 Nobel-Edebiyat ödülünü kazanmış olan Pearl S. Buck, ömürlerinin kırk yılını Çin'de geçirmiş Amerikalı bir ana-babanın çocuğudur. İnsan ruhunun derinliklerine seslenen bu eserde, tek bir isim geçmez. Nine, Ana, Oğul, Koca. Bir köy ve birkaç köylü. Bu bir Çin köyüdür. Ama onu okurken, Çin'i unutacaksınız. ''Çinli Ana''yı değil, bizim Anadolumuzdan bir Ana'yı görür gibi olacaksınız. Eserin başından sonuna kadar ismini bile söylemeyen bu ''Adsız Ana'' ya, zaten sadece analığın canlı bir heykeli diye bakmak gerekir.

Ana Alıntıları - Sözleri

  • Dünyada ölümden daha beter öyle şeyler var ki...
  • Bir erkeğin asıl huyu, karısının nasıl olduğu bilinmedikçe ortaya çıkmaz.
  • Ömür geleceği saatte gelir, gideceği saatte giderdi ve bu saatleri değiştirmek de kimsenin elinde değildi.
  • Ama kâğıdı açtıkları zaman paketin içinden çıka çıka kitap çıktı, hepsi de ince ince, kara kara yazılarla basıl-mış bir sürü kitap, bir 6ür ü de kâğıt. Kâğıtlardan bazıla-rının üzerinde son derece garip, kanlı, ölümlü resimler vardı; küçücük adamları döven, bıçaklarla paralayan dev- ler çizilmişti. Bunları görünce üçü' de yine birbirlerine bakakaldılar. Bunun ne demeye geldiğini bilemediler. İnsan çalsın da sonra bucak bucak gizlesin?
  • Ve anaya öyle geliyordu ki, kendisi bir hiçti gayri; bütün görüp geçirdikleri, bütün bilip öğrendikleri bir hiç yerindeydi, bir zamanlar kendinin olan bu evin içerisinde…
  • "Ömür geleceği saatte gelir, gideceği saatte giderdi ve bu saatleri değiştirmek de kimsenin elinde değildi."
  • İçimde bir bitkinlik var, yüreğimin ucu sızım sızım sızlıyor.
  • "Sokak insan da dolup taşsa, kendi beklediği gelmedikçe onun gözünde bomboştu."
  • İşin doğrusu şu ki, o çocuklar sanki ilk baştan beri yalnızca ama yalnızca analarınındı.
  • "Yüreğim acıyla öylesine dolu ki, göz yaşlarımla da temizleyemiyorum onu... Bir ağlayabilsem... İyileşeğim kuşkusuz!"
  • "Bir ana için, yeryüzünde, günlerin hepsi de birbirinin eşi değil midir?"
  • "Bir türlü ölmeyip de yaşaya durması ona da güzel bir şaka gibi geliyordu."
  • "İçimde bir bitkinlik var, yüreğimin ucu sızım sızım sızlıyor."
  • Ömür geleceği saatte gelir, gideceği saatte giderdi ve bu saatleri değiştirmek de kimsenin elinde değildi.
  • “Ömür geleceği saatte gelir, gideceği saatte giderdi ve bu saatleri değiştirmek de kimsenin elinde değildi."

Ana İncelemesi - Şahsi Yorumlar

~~~NobelEdebiyatOdüllüABDliİlkKadinYazar~~~: Pearl Sydenstricker Buck daha çok bilinen adıyla Pearl S. Buck, Nobel edebiyat ödülünü alan ilk ABD'li kadındır. Hayatını önce öğretmenlik daha sonra da yazarlıkla kazanan Pearl S. Buck 1931 yılında The Good Earth İyi Dünya adlı yapıtıyla Pulitzer Ödülü'nü kazanmıştır. Pearl S. Buck'ın kitapları ömrünün büyük 1kısmını geçirdiği Çin'deki yaşamı yansıtır. 1938 yılında kazandığı Nobel ödülünün ardından National Institute of Arts and Letters (Ulusal Sanat ve Edebiyat Entitüsü)'ın üyeliğine layık görülmüştür. Pearl S. Buck ayrıca Asyalı çocukların ABD'li ailelerce evlat edinilebilmeleri için dernekler kurmuştur. Ana kitabıyla Nobel Edebiyat Ödülü'nü almıştır; fakat pek de bilinen nobelli 1yazar değil, bilinmemesi de çok büyük kayıp bence, zira kitabı okurken tüm durumları yaşar gibi, bizim Anadolu Edebiyatı'na çok yakın hissettim kendimi, okurken Türkan Şoray in eski Türk filmini izliyor gibi okudum, soluksuz okunan cinsten... Okurken insan hangi zor duruma uzulecegini bilmeden okuyor resmen, tüm yükü sırtlanmasına mi, kocanın gitmesine mi, yeniden hamile kalıp yüzüstü bırakılmasına mi, evlatlarının her 1durumuna mi (kız çocuk ve en küçük çocuk olan bölümlerde ekstra üzülmüş olabilirim) :-(((( tüm iç acitici durumlarıyla, yoksulluğun, çaresizliğin, körü körüne 1umuda bağlanmasıyla her 1durumu heyecan, merak ve içim acıyarak okudum... Nobel Edebiyat Ödüllü yazar etkinliğimde tanıdığıma çok sevinip bukadar geç okumuş olmama çok kızdım, kesinlikle tavsiyemdir, severek ve üzülerek okudum... Anneler gününde de okumus olmam ekstra mutlu etti beni, çekilen 1suru acıyla, ana olma durumunda sırtlanan sorumlulukla, keyifli huzurlu mutlu okumalar, sağlıcakla... (Ayşe...)

#okudumbitti #kitapyorum #ana Yazar Pearl S. Buck Amerikan asıllı olmakla birlikte misyoner olan anne- babasıyla birlikte 17 yaşına kadar Çin de yaşamıştır.. Çin kültürünü o kadar benimsemiştir ki Amerika ya göç ettiğinde bile her defasında Çin e tekrar tekrar geri dönmüştür.. Ayrıca Nobel Edebiyat ödülü alan ilk kadın yazardır.. Kitaba gelecek olursak; Duru ve yalın bir anlatıma sahip olan roman Çin in kırsalında ömrü beklemekle ve umut etmekle geçen bir Ana nın hikayesini konu alır.. Ana nın yoksulluk sefalet bekleyiş ve toprakla geçen hayatı bize yabancı değildir.. Kitabın yazarını ve nerede geçtiğini bilmesem Fakir Baykurt ya da Cengiz Aytmatov kitaplarından birini okuyorum zannedebilirdim. O kadar bizden ki. Acının, sefaletin yoksulluğun ve Analık kavramının evrensel olduğunu bir kez daha anlamamı sağlayan iyi ki okudum dediğim kitaplardan biri oldu.. Özellikle Fakir Baykurt, Mahmut Makal, Cengiz Aytmatov severlerin olmak üzere köy romanları okumayı seven herkese şiddetle tavsiye ederim.. (Binbir17)

Ana (Pearl S.Buck) Nobel ödüllü Amerikalı yazarın Ana romanı okuyucuya büyük bir duygu fırtınası vaadediyor. Kitabı beğendim. Özellikle kitapta Analık duygusu çok iyi işlenmiş. Çok zor şartlarda ailesi için saçını süpürge eden, yemeyip yediren, durmadan çalışıp didinen ve çocuklarını kocası evi habersiz terketmesine rağmen yetiştirmeyi başaran bir ana... Analarımız gerçekten çok kutsal varlıklar. Kitap çok akıcı ilerliyor. Anlatım ve tasvirler yalın ve olması gerektiği kadar okuyucuya verilmiş. Yazar Amerika'da en çok okunan kadın yazarlardan biri olmayı bence hak ediyor. Kitabı okurken Cengiz Aytmatov okuyormusum gibi bir hisse kapildiğim bile oldu doğrusu. :) Keyifli okumalar. (•H∆KíK∆T ÝØLČUŠU•)

Ana PDF indirme linki var mı?

Pearl S. Buck - Ana kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Ana PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Pearl S. Buck Kimdir?

Pearl Sydenstricker Buck daha çok bilinen adıyla Pearl S. Buck (d. 26 Haziran 1892 - ö. 6 Mart 1973) Nobel edebiyat ödülünü alan ilk ABD'li kadındır.

Doğumunda kendisine verilen adı kayıtlarda Pearl Comfort Sydenstricker olarak geçer. 1892 yılında Batı Virginia eyaletinin Hilsboro kentinde doğan Pearl S. Buck 1917 yılında John L. Buck'la evlenmiş, daha sonra bu eşinden boşanarak 1935 yılında Richard Walsh ile ikinci evliliğini yapmıştır. Bir çocuk sahibi olan Pearl S. Buck daha sonra dokuz çocuğu evlat edinmiş. Hayatını önce öğretmenlik daha sonra da yazarlıkla kazanan Pearl S. Buck 1931 yılında The Good Earth İyi Dünya adlı yapıtıyla Pulitzer Ödülü'nü kazanmıştır. Pearl S. Buck'ın kitapları ömrünün büyük bir kısmını geçirdiği Çin'deki yaşamı yansıtır. 1938 yılında kazandığı Nobel ödülünün ardından National Institute of Arts and Letters (Ulusal Sanat ve Edebiyat Entitüsü)'ın üyeliğine layık görülmüştür. Pearl S. Buck ayrıca Asyalı çocukların ABD'li ailelerce evlat edinilebilmeleri için dernekler kurmuştur. Ana kitabıyla Nobel Edebiyat Ödülü'nü almıştır.

Pearl S. Buck Kitapları - Eserleri

  • Ana
  • Çin Sarayında Bir Bakire
  • Mübarek Toprak
  • Şakayık
  • Sarı Esirler
  • Orkide
  • Doğu Rüzgarı Batı Rüzgarı
  • Akrabalar
  • Bu Mağrur Kalp
  • Bambu
  • Büyük Dalga
  • Sürgün
  • Pekin'den Mektuplar
  • Unutamadığım Yıllar
  • Vaad
  • Ve Aşkı Bulamadılar
  • Gurbetteki Kadın I
  • Canavar Tohumu
  • Ejder Tohumu
  • The Good Earth
  • Bitmeyen Gün
  • Mihracenin Aşkı
  • Çin Ufukları
  • Yeni Yıl
  • Aşk Ölmez
  • Dost Toprak
  • Hak Yolcusu
  • Şimdi ve Daima
  • Josui
  • Kadın Dünyası
  • The Townsman
  • The Three Daughters Of Madame Liang
  • Ana
  • Bir Aşkın Romanı
  • Bir Aşkın Romanı
  • Canavar Tohumu
  • The Devil Never Sleeps
  • Bir İzdivacın Portresi
  • Aşk Emrediyor
  • Vatan Sevgisi
  • The Dragon Fish
  • Yu Lan: Flying Boy of China
  • Birinci Karısı
  • Genç Kız İhtirası
  • A Gift For The Children
  • Kapı Komşu Çinli Çocuklar
  • Mrs. Starling's Problem
  • The Big Fight
  • Mandalı Çocuklar
  • Şafak Vakti Seviştiler
  • Kaplan
  • Şark Rüzgarı Garp Rüzgarı
  • Kadınlar Paviyonu
  • Kırık Ümitler
  • Aşk Ufukları
  • The Christmas Ghost
  • Sevgi Bağları

Pearl S. Buck Alıntıları - Sözleri

  • Zenginler gereğinden fazla zenginleşince eninde sonunda işler sarpa sarar. (Mübarek Toprak)
  • Çocukların tenleri de bembeyazdı. Ben bunların, ilaçlı bir suyla yıkanarak ağardıklarını sanmıştım. Ama çocukların her gün yıkandıkları yeri göstermesi üzerine, bu kanımın yanlış olduğunu anladım. Çok fazla yıkanmak yüzünden çocukların, doğanın kendilerine verdiği rengi yitirdikleri inancına vardım. (Doğu Rüzgarı Batı Rüzgarı)
  • Ancak, denizden bu kadar nefret etmesi, biraz da kendisini memleketinden ayırdığı içindi. Okyanusa karşı duyduğu nefret ve kin o kadar fazlaydı ki, hayatının son senelerini Okyanusu geçmemek için yabancı bir memlekette yaşamayı ve sevgili vatanından kilometrelerce uzakta ölmeyi tercih etmişti. (Sürgün)
  • "Sen bir erkeksin. Arzuların vardır..." "Evet erkeğim fakat hayvan değilim! Arzularımı frenleyebilirim ve bunu da yapabiliyorum." (Bambu)
  • Yumey, pek kaygılı bir halle: Bir gün olacak, halk hükümet memurlarına, polise, vergi tahsildarlarına karşı ayaklanacak, diyordu. O gün Tao Amca'yı kurtarabilecek miyiz dersin? Bu soruya kendisi karşılık vermeden başını salladı, sustu. James de: Kendimizi kurtarabilecek miyiz dersin?.. diye sordu. Yumey: Bizim milletimiz senin gibi kendisine iyilik edenleri öldürmez, dedi. Biz güvenlikteyiz. (Akrabalar)
  • -Anlamıyorsun, diye haykırdı. Sen Amerikalısın… Soyun sopun saf ve halis… Ben de ona bağırdım: Halis ve saf ha! Avrupa’daki yarım düzine milletin asi zorbaları, bir İngiliz lordu ile İrlandalı bir kızın kaçak genç oğlu, yerlilerin elinden topraklarını hile, oyun ile kapatan Hollandalı kurnaz bir tacir bir Alman nesli ki… (Pekin'den Mektuplar)
  • Çinliler ferdi, Japonlar devleti düşünürler. Sanki bu demokrasiyle bir nevi faşizm gibi. (Çin Ufukları)
  • - ''Karım evlenene kadar Purdah'da idi, Olivia.'' dedi. ''Benden önce de hiçbir yabancı erkek yüzü görmemiş. Kadın akrabaları ile bir ziyarete veya gezmeğe giderlerken, perdeleri sımsıkı kapalı bir arabaya binerlermiş. Babasının satın almış olduğu, kapıları camdan olan bir İngiliz arabasının bile, içerisi görünmesin ve içerdekiler de dışarıya bakmasın diye camlarını boyatmışlar, değil mi Leylamani ? '' diyerek karısına baktı. (Ve Aşkı Bulamadılar)
  • Başka kadınların ziynet takıp takıştırdıkları bir konakta büyümüştü de bu ziynetleri bir kerecik eline alıp tutmak bile nasip olmamıştı. (Mübarek Toprak)
  • Bir erkeğin asıl huyu, karısının nasıl olduğu bilinmedikçe ortaya çıkmaz. (Ana)
  • "Doğru" dedi Kraliçe. "Fakat hiç bıkmıyor musun? Bazan başka bir hayatın olmasını hayal etmiyor musun?" "Nasıl başka bir hayat? Bu benim vazifem, o da benim hayatım." Kraliçe ısrar etti: "Öyleyse ne hayal edersin?" Kadın düşündü. "Bir öküz alacak kadar param olmasını hayal ederim. Böylece sabanı kendim çekeceğime öküz çeker. Şimdi giydiği yamalı elbise yerine bir şaire yakışan güzel elbiselerden alırım......" (Bir Kraliçe ile köylü bir kadın arasında geçen sohbet) (Bambu)
  • Hep doğrudan, yanlıştan söz edersin. Oysa; insanı mutlu eden şey doğru, mutsuz kılan şey ise yanlıştır, değil mi? (Şakayık)
  • B. Li, o kaba boğuk sesiyle: Şu Amerikalıları anlayamıyorum! dedi. Aralarındaki Arapları sevmiyorlar, kendileri güneşte yanabildikleri kadar yanip Arap olmaya bakıyorlar. (Akrabalar)
  • “Ömür geleceği saatte gelir, gideceği saatte giderdi ve bu saatleri değiştirmek de kimsenin elinde değildi." (Ana)
  • Kitaplar kendileriyle meşgul olanların hakkını katiyyen yemiyordu. Her okunan satır, insanı iyiliğe götüren bir bilgi halinde zihne kazınıyor ve zamanın nasıl geçtiği hissedilmiyordu. (Çin Sarayında Bir Bakire)
  • Köylülerin elleriyle çalışan insanlar olmaktan çıkarılmaması gerekirdi; yoksa daha yüksek düzeydekiler açlıktan ölürdü. (Akrabalar)
  • Kitaplar kendileriyle meşgul olanların hakkını katiyen yemiyordu. Her okunan satır, insanı iyiliğe götüren bir bilgi halinde zihne kazınıyor ve zamanın nasıl geçtiği hissedilmiyordu. (Çin Sarayında Bir Bakire)
  • Mary iyi ki erkek değildi; yoksa çok acı çekecekti. Çünkü öbürlerinde olduğu gibi, bu evde de kadınlara çocuk gözüyle bakılıyor, onların birtakım davranışlarına göz yumuluyordu. Erkekler ise, yüksek bir varlık sayıldığı için onlara böyle bir ayrıcalık verilmiyordu. (Akrabalar)
  • Bu yüzden şimdi bütün yaşlılar, öleceğiz! diye korkuyorlar. Bu da kötü, çünkü ölüm yaşlılar için doğal bir şeydir, sevinçle karşılamaları gerekir.1 (Akrabalar)
  • "Çünkü yaşam her zaman ölümden güçlüdür." (Büyük Dalga)

Yorum Yaz