Aşkın Hâlleri - Alper Hasanoğlu Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Aşkın Hâlleri kimin eseri? Aşkın Hâlleri kitabının yazarı kimdir? Aşkın Hâlleri konusu ve anafikri nedir? Aşkın Hâlleri kitabı ne anlatıyor? Aşkın Hâlleri PDF indirme linki var mı? Aşkın Hâlleri kitabının yazarı Alper Hasanoğlu kimdir? İşte Aşkın Hâlleri kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Alper Hasanoğlu
Yayın Evi: Remzi Kitabevi
İSBN: 9789751414144
Sayfa Sayısı: 208
Aşkın Hâlleri Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
İkili İlişkilere Farklı Bir Bakış…
İlk yapıtı Bir Terapistin Arka Bahçesi ile kısa sürede dört baskı yapan kitabında aşka, birlikteliklere ve sadakat konularına değinen deneyimli psikoterapist Alper Hasanoğlu, bu kez Aşkın Halleri’nde, ikili ilişkilerin farklı boyutlarını ayrıntılı olarak ele alıyor. “Aşkın halleri”ne çocukluktaki ilk deneyimlerden yola çıkarak kuşatıcı ve derinlikli bir gözle bakan Hasanoğlu, edebiyattan ve felsefeden referanslar alarak özgün bir yaklaşımla yeni açılımlar getiriyor.
Aşkın Hâlleri Alıntıları - Sözleri
- Kadın toplum içinde erkeğe aitmiş gibi duran ve ondan beklenmeyen her şeyi yapabildikçe erkeğe olan bağımlılığından kurtulmak istiyor, erkek ise dengelerin bu kadar çabuk ve “aleyhine” değişmiş olmasını şaşkınlıkla izliyor ve henüz iktidarını teslim etmeye hazır hissetmiyor kendini. Çoktan teslim etmiş olduğununsa farkında bile değil...
- Psikanalitik literatürde aşık olmak sıklıkla regresif (bireyin kişilik gelişiminde arkada kalmış bir döneme gerilemesi) bir durum şeklinde yorumlanır. Jung ise ,aşkta bireyin ideal kendiliğini ya da kendi yaşantılayamadıklarını aşık olduğu kişiye yansıttığını ve onda bunu sevdiğini iddia eder.
- Bir ilişkiyi derinleştiren birlikte aşılan güçlüklerdir...!!!
- Sevgi; başta var olanı kurumaya, olduğu gibi kalmasına çabalamaya çalışmaz. Baştaki aşk ilişkisini bir kitabın başlangıç bölümü olarak görür, diğer bölümleri de aynı heyecanla bekler.
- Ömür boyu özlenmiş olan şey bedeli ne olursa olsun yaşanacaktır
- Yapılan birçok çalışmada, ilk bakışta aşık olduklarını söyleyen çiftlerin çoğunlukla yanılmadıklarını ve aşık oldukları kişiyle uzun süreli bir ilişki yaşayabildikleri gösterilmiştir.
- İç güdüsel olarak biliyorum ki, ölüm korkusundan, daha doğrusu ölüm sonrası bizi bekleyen hiçliğin yarattığı dehşet duygusundan, kurtulabilmenin en güzel çaresi, var oluşumun kanıtı, bu dünya üzerinde yaşadığım aşktır.
- Genellikle insan en sevdiğiyle değil, daha az sevdiğiyle evlenir.Çünkü en sevilen ulaşılabilir durumda değildir. Bu kötü de değildir üstelik. Birçok insan aşık olmaktan korkar,çünkü kendini kaybetmekten,kendi üzerindeki kontrolü kaybetmekten korkar.
- Aşk belki de ,hayat ya da ruh kavramlarında olduğu gibi iyi bilindiği düşünülen ama tanımlanamayan ve bu nedenle olduğu gibi kabul edilmesi gereken bir kavramdır. Hiçbir zaman vazgeçemeyeceğimizi bildiğimiz bir yaşantı.
- İyi ve huzurlu bir birliktelik ruhsal sorunlarla başa çıkma konusunda önemli bir silahtır. Bir insanın birey olarak kendini geliştirebildiği,olgunlaştığı en önemli alan yaşadığı birlikteliklerdir.
- Jürg Willi ye göre ruhsal gücün ortaya çıkmasını,belirli bir yapıya kavuşmasını ,güçlenmesini,sınırlarını belirlemesini sağlayan şey insanlar arasındaki gerilim alanlarıdır.İnsan sahip olduğu ilişkisel çevreden kopmuş olarak kendini keşfedemez. Ötekilerden bağımsız olarak kendini bulamaz;kendini hissetmesini,kim olduğunu anlamasını sağlayan,yakın çevresini oluşturan insanlarla olan karşılaşmalardır,ilişkiler ruhsal olarak hayatta kalabilmek için mutlak gereklidir;besin gibi,su gibi,soluduğumuz hava gibi.İlişkilerin dışına çıkmış,dışında kalmış bir ruhun gelişebilme olasılığı yoktur.
Aşkın Hâlleri İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Aşk doğar büyür ölür... Aşkın ilk haline ve aşkın son haline değin objektif ve kapsamlı bir kitap. İlk sayfalarda yüzümün gülümsediği, ortalara doğru yüzümün ekşidiği, hoşuma gitmeyen kısımların bollaştığı, hoşuma gitmese de hayatta böyle çirkin ve sancılı dönemlerin maalesef olduğu, en azından insanların neyi neden yaptığını anlamak adına özelliklede evli iseniz kesinlikle okumanız gereken bir eser. Konuları daha anlaşılır kılmak adına; Madam Bovary, Anna Karenina , Umberto Eco'nun Gülün Adı gibi kitaplardan alıntılar da mevcut idi. Çok ta güzel olmuş bu alıntılar. Velhasılı kelam okuyun! (F)
Çok iyi tespitler barındıran kitap. Bazı bazı yüzeysel gelebilir. Kimi kısımları hiç tanıdık gelmeyebilir ya da fazlaca göze sokulmuş gibi hissettirebilir ama özellikle aşkla ilgili bir gündeminiz olduğunda (aşıkken de diyoruz buna...) okuması keyif veriyor. Aşk acısını da üleştiriyor, ki; o bakımdan bile iyidir böyle kitaplar okumak bazen... (GizemBY)
İlişkiniz varsa da yoksa da okuyun derim. Oldukça akıcı bir dille anlatmış Alper Hoca aşkın hallerini. Geçmiş, şimdi ve gelecekteki ilişkilerinizi gözden geçiriyorsunuz ve aslında herşeyi ne kadar olduğu gibi - herkes gibi yaşadığınızı gözlemliyorsunuz. Bebekliğinizde annenizle/bakım vereninizle kurduğunuz bağın bugününüze nasıl yansıdığının farkına varıyorsunuz aslında. İlişki içindeki personanıza bir de yakından bakın derim Alper Hasanoğlu rehberliğinde. (Şansel Oskan)
Aşkın Hâlleri PDF indirme linki var mı?
Alper Hasanoğlu - Aşkın Hâlleri kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Aşkın Hâlleri PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Alper Hasanoğlu Kimdir?
ALPER HASANOĞLU, 1967 yılında İstanbul’da doğdu. İstanbul Erkek Lisesi’nin ardından Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’ni bitirdi. İki yıl Çorlu Devlet Hastanesi Acil Birimi’nde pratisyen hekim olarak çalıştıktan sonra Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde Fizyoloji İhtisası yaptı. Fizyoloji İhtisasında özellikle stres fizyolojisi ve epilepsi üzerinde çalıştı. Ardından İsviçre’de psikiyatri ihtisası yaptı. Ardından Basel Üniversitesi Psikiyatri Polikliniği’nde öğretim görevlisi olarak çalıştı. Bilişsel davranışçı terapi, şematerapi, eş ve aile terapisi, afektif bozukluklar uzmanlık alanlarıdır. Almanca ve Türkçe çeşitli bilimsel kitaplarda kitap bölümleri, Türk ve yabancı bilimsel dergilerde yayımlanmış çok sayıda makalesi bulunmaktadır. Kognitif Davranışçı Terapiler Derneği’nde Bilişsel Davranışçı Terapi eğitim kursunda eğitmen ve süpervizörlük görevini yürütüyor. Halen İsviçre Basel’de ve İstanbul’daki muayenehanelerinde klinik çalışmalarına devam ediyor. İlk kitabı Bir Terapistin Arka Bahçesi (Remzi Kitabevi) 2009’da yayımlanmıştır.
Alper Hasanoğlu Kitapları - Eserleri
- İlişkilerin Günlük Hayatı
- Bir Terapistin Arka Bahçesi
- Aşkın Hâlleri
- Çocukta Rezilyans Esneklik ve Toparlanabilme Becerisi
- Hayat ve Diğer Hastalıklar
- Aşkın Hâlleri
- Çocukta Rezilyans
Alper Hasanoğlu Alıntıları - Sözleri
- Eskiden okuduğum kitapları konularıyla anımsayamadığımda utanırdım biraz. Sonra farkettim ki , benim için önemli olan o kitaptan arta kalan duyguymuş. Bir kitabı tekrar elime aldığımda beynimin kıvrımlarına kazınmış bir cümle, bir sahne, kitabı okuduğum yer, zaman, mevsim, o sırada yaşantımda yer eden önem insanlar geliyor aklıma. Sayfa kenarlarındaki çay,kahve lekeleri, alınan notlar, sayfa diplerine bulaşmış sigara külü, altı çizilen yerlerin neden çizildigini anlamaya çalışırken duyulan merak. Okudukça içimizdeki yakıcı soruların birer birer yanıtlandığını hissederiz. Yaşantıladığımız, gördüğümüz, düşündüğümüz, hissettiğimiz her şey daha bir açıklık kazanır zihnimizde. Kitaplardan edindiğimiz tecrübe gerçek hayattaki acılara da hazırlar bizi. (Bir Terapistin Arka Bahçesi)
- Ev, başkalarına gösteriş yapmak için değil, aile bireylerinin rahat etmesi ve keyif almaları içim düzenlenmelidir. (Çocukta Rezilyans Esneklik ve Toparlanabilme Becerisi)
- Psikofarmakolojik ilaçlar, modern deli gömleği olarak yorumlanıyordu demokratik psikiyatri hareketinde. Bu ilaçlar, acı çeken bireylerin acılarını dindirmekten daha ziyade, akıl hastanesi çalışanlarının kendi çaresizlik duygularıyla başetmelerine yarıyordu. Demokratik psikiyatri hareketi içinde ilaç, ancak bütün diğer olanakların denendiği ve başka hiçbir imkanın kalmadığı anda başvurulabilecek bir yöntemdi. (Bir Terapistin Arka Bahçesi)
- Utanç duygusu kendimizde algıladığımız ya da varsaydığımız bir eksikliğin, zayıflığın görünür olması, başkaları tarafından da fark edilmesiyle oluşur... Würmser utancı şöyle tarif eder : Başkalarının zayıflığımızı, başarısızlığımızı gördüklerini hissetmekten doğan ağrı ve korku duygusu ile bunu takiben ortaya çıkan değersizlik ve onur kırıklığı hissi. (Bir Terapistin Arka Bahçesi)
- İç güdüsel olarak biliyorum ki, ölüm korkusundan, daha doğrusu ölüm sonrası bizi bekleyen hiçliğin yarattığı dehşet duygusundan, kurtulabilmenin en güzel çaresi, var oluşumun kanıtı, bu dünya üzerinde yaşadığım aşktır. (Aşkın Hâlleri)
- Üzüntülerimin hiçbir anlamının olmadığını görmek beni daha çok üzer! (Çocukta Rezilyans Esneklik ve Toparlanabilme Becerisi)
- "Değiştiremeyeceği şeyi unutan mutludur." Johann Strauss (Bir Terapistin Arka Bahçesi)
- Henüz toplumsal duyarlılığımı yeteri kadar törpüleyemediğim için gazete okumaya devam ediyorum. Ama onu bırakacağım günler de gelecek. Bu arada bir gazete istatistiği: 7 milyonluk İsviçre'de toplam gazete tirajı üç buçuk milyon. 70 milyonluk Türkiye'de ise üç milyona varmiyor bile. İşte bu nedenle insanın, birlikte kitap okuyacağı, Justine’in sayfaları arasında birlikte hazla kaybolacağı birini bulması çok değerli. Bulduğunu düşündüğünde yitirmemek için çaba sarf etmesi de... (Hayat ve Diğer Hastalıklar)
- 19. yüzyıla kadar hiçbir insan topluluğu evli değildi. Bu, bir yandan resmî olarak mümkün değildi, diğer yandan insanlar ekonomik olarak bir aileyi geçindirecek durumda değildi. Yani bekârlık postmodern toplumun bir buluşu değildir. (Aşkın Hâlleri)
- Yakınlık, sadakatsizlik ve yalan üzerine kurulamaz. Yakınlık her şeyin dürüstçe ortaya dökülmesiyle sağlanır. Emily Brown (Bir Terapistin Arka Bahçesi)
- Sevgi; başta var olanı kurumaya, olduğu gibi kalmasına çabalamaya çalışmaz. Baştaki aşk ilişkisini bir kitabın başlangıç bölümü olarak görür, diğer bölümleri de aynı heyecanla bekler. (Aşkın Hâlleri)
- Çünkü düzen, ister liberal olsun, ister muhafazakâr, bizim hayattan kendimiz için herhangi bir şey talep etmemize izin vermiyor. Çünkü olasılıkların çoğalmasını istemiyor, aksine var olanın tutucu bir şekilde kopyalanmasını ve hayatlarımıza yapıştırılmasını dayatıyor. (İlişkilerin Günlük Hayatı)
- Tüm çocuklar resim yaparak korkularını, gerilimlerini, isteklerini, umutlarını ve rüyalarını serbest bırakırlar. (Çocukta Rezilyans)
- Yaratıcılık, mükemmeliyetçiliğe karşı panzehir gibidir. (Çocukta Rezilyans)
- İlişkideki mutluluk, vermek ve almak arasındaki dengenin kurulmasına bağlıdır bir anlamda. Bir taraf verdiğinde dengenin tekrar kurulabilmesi için karşı taraf da verme gereksinimi hissedecektir. Bunun üzerine diğeri de tekrar vermek isteyecek ve ilişki, verme ile almanın artan yoğunluğuna paralel olarak derinleşecektir. Eşlerden biri vermeyi reddettiğinde ilişki dengesini yitirecek, bir anne çocuk ilişkisine dönüşebilecektir. Hiç vermeden durmadan alan bir çocukla durmadan veren anne rolleri, kadın ve erkeği yok edecektir. (Aşkın Hâlleri)
- “Bir insanın hayatının anlamı söylediklerinde , düşündüklerinde değil , yaptıklarındadır .” (Bir Terapistin Arka Bahçesi)
- (Çocukta Rezilyans)
- Eleştirilerimiz yapıcı olmalıdır, özgüveni azaltan duyarsız eleştirilerden kaçınmalıyız. (Çocukta Rezilyans Esneklik ve Toparlanabilme Becerisi)
- İyi ve huzurlu bir birliktelik ruhsal sorunlarla başa çıkma konusunda önemli bir silahtır. Bir insanın birey olarak kendini geliştirebildiği,olgunlaştığı en önemli alan yaşadığı birlikteliklerdir. (Aşkın Hâlleri)
- “En temel ihtiyacımız, nasılsak öyle sevilmek ve sevildiğimizi bilmektir.” (İlişkilerin Günlük Hayatı)