diorex
sampiyon

Ben, Claudius - Robert Graves Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Ben, Claudius kimin eseri? Ben, Claudius kitabının yazarı kimdir? Ben, Claudius konusu ve anafikri nedir? Ben, Claudius kitabı ne anlatıyor? Ben, Claudius PDF indirme linki var mı? Ben, Claudius kitabının yazarı Robert Graves kimdir? İşte Ben, Claudius kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 25.11.2022 07:00
Ben, Claudius - Robert Graves Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Robert Graves

Çevirmen: Dost Körpe

Orijinal Adı: I, Claudius

Yayın Evi: Türkiye İş Bankası Yayınları

İSBN: 9786053323969

Sayfa Sayısı: 528

Ben, Claudius Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Graves 1934 yılında yayımlanan Ben, Claudius’ta, Augustus, Tiberius ve Caligula dönemlerini Roma’nın dördüncü imparatoru Claudius tarafından yazılmış gibi anlatır. Yazar gerçek olayları roman kurgusuyla kaynaştırırken, yapıtının tarihsel gerçeklerle uyumlu olmasına özen göstermişti. Ben, Claudius, Modern Library ve Time dergisi tarafından hazırlanan İngiliz dilinde yazılmış en iyi yüz roman listelerinde yerini aldı. Kekemeliği, topallığı ve utangaçlığı yüzünden ailesi tarafından sosyal hayattan uzak tutulan ve bu özelliklerinden dolayı uzun bir süre zihinsel yetilerinden kuşku duyulan Claudius, hakkındaki yaygın kanaatin aksine zeki ve donanımlıydı. Zamanını Yunanca eserler yazmakla ve okumakla geçirmiş, meslekten tarihçi olarak yetişmişti. Graves, iktidar hırsının sınır tanımadığı, türlü entrika, düzen ve cinayetin kol gezdiği Roma İmparatorluğu’nda sağ kalmasını zararsız bir geri zekâlı sanılmasına borçlu olan Claudius’tan okurun empati kurabileceği iyi yürekli ve sevimli bir karakter yaratıyor.

Ben, Claudius Alıntıları - Sözleri

  • '' Aşk her şeyden üstündür. Onu paramparça etsen bile, aşık olduğu adama asla ihanet etmez. ''
  • Kötülüğün kendi kendisinin cezası olduğuna inanırım.
  • '' Sürekli intikam almak ve ceza vermek zorunda olmak, onurlu bir adam için çok acı verici bir durumdur. ''
  • “Hayatını askeri taktikleri incelemekle geçiren bir tarihçinin yenilmez bir komutan olmaması İçin sebep görmüyorum,cesarete ve iyi askerlere sahip olduğu sürece…”
  • Şimdi düşündüm de, belki de kitabı kutuya koyup mühürlemekle uğraşmasam daha iyi olur. Ortada bıraksam yeter. Çünkü tarihçilik deneyimlerimden şunu anladım ki, belgelerin geleceğe tesadufen kalma ihtimalleri daha fazla.
  • Augustus'un döneminde, üç veya daha fazla cocuk sahibi olan kadınlar özellikle miras meselelerinde özel haklara sahipti - hiç evlenmemiş kadınlarla, kısır kadınlar mirastan pay alamazlardı ve onların payları doğurgan kız kardeşlerine verilirdi.
  • Zenginlik beraberinde tembellik, hırs, zalimlik, sahtekarlık, korkaklık ve efeminelik gibi, Romaya hiç yakışmayan kusurları getirdi.
  • Kötülük sevgi değil, saygı uyandırır.
  • Her canın belirli bir ederi vardır.
  • Aşk her şeyden üstündür.Onu paramparça etsen bile,aşık olduğu adama asla ihanet etmez.

Ben, Claudius İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Işığı sönmeyen imparator: Claudius kelimesinin anlamı ile başlamak isterim ilk önce. Claudius kelimesinin anlamının 'topallamak' olduğunu belirtmeliyim. Cladius'un bu adı almasının sebebi ise onun bir bacağının çocuk felci yüzünden kısa kalmasından dolayı topallaması ve kekelemesidir. Bu yüzden aile üyeleri tarafından pek sevilmemiș bir imparator olmuştur. Cladius 4. Roma imparatorudur. Ve Claudian hanedanından olan Cladius, Augustus, Tiberius, Caligula ve Neron vardır. Cladius Roma dışında(Galya) doğan tek imparator olma özelliği de taşır. Kitapta Tiberius Claudius'un otobiyografisinden alınan bir romandır. Bir kitap yazarak başından geçen tüm hayat hikayesini kaleme alan Cladius, oldukça ilginç yaşamı ve başarılı imparatorluk ile tarihte yerini almıştır. Robert Graves Cladius'u zeki, sevecen, sevgiye ihtiyaci olan, merhametli bir imparator olarak tasvir etmiş. Cladius aile tarafından aptal muamelesi görmüştür fakat daha sonra hukuk alanında oldukça başarılı olmuştur. Kendisini hukukçu sıfatıyla da tanırız imparatoru. Bazı kaynaklar tarihçi olarak da adlandırır. Kuzeni Caligula Cladius'u topal olma sebebiyle hemde akıllı olduğunu düşündüğünden onu öldürmez. Hatta der 'seni öldürmeyeceğim rahat ol, Claudius!' Ayrıca kısaca bahsetmek isterim ki Cladius'un kuzeni olan Caligula rahatlığı, zevk düşkünü ve israfı ile halka zülm eden bir imparatordur. Oldukça sapkın kişilik sahibi olduğu için beni Roma tarihine çekmeye başarmıştır. Benim dikkat çeken bir yeri var kitapta. Bir köle bir rüya görür Cladius' a anlatır. Rüya ise; küçük sakat bir çocuktun hırsızlıklar babanın evine girip babanı ve tüm aileni öldürdüler,ama sen kaçıp ağaca tırmanıp bekledin. Hırsızlar evden çıkıp çaldıkları eşyaları paylaşmak için ağacın dibine oturdu ve aralarından anlaşmazlık çıktı ve hepsi birbirini öldürdüler. Ve sen o eşyaları toplayıp zengin oldun. Cladius ise tepki olarak şunu der : Ama rüyanda da topalmıșım, hem onca servet bana babamla ailemi geri getiremez değil mi? Tarih severler için harika bir roman ve otobiyografi. Dili oldukça sade, anlaşılır, ağır olmayan akıcı bir kitap. İyiki okumuşum. Bilinen bilinmeyen tarihi ile Roma bana kalırsa hep gizemini koruyacak bence. İyi okumalar dilerim herkese. (Nisan T.)

Kekeme ve topal olduğu için görmezden gelinen ve bir köşeye atılan Claudius'un ve dönemin Roma'sının anlatıldığı, entrikalarla dolu bir kitap. Kitapta yaşanan olaylar Claudius'un ağzından yazılmış gibi anlatılıyor. Ve bu da sanki bütün bunları yazanın Claudius olduğunu hissettiriyor okura. Dönemin olayları ve yaşanan gelişmeleri roman tarzında oldukça başarılı anlatılıyor. Roma tarihi ile ilgilenen kişiler için oldukça başarılı bir anlatıma sahip. Kitabın pek bir edebi yönü olduğunu söyleyemem çünkü genel olarak Roma döneminin magazinsel olaylarına ve yaşanan entrikalarına şahit oluyoruz. Entrika demişken kimse Livia gibi bir karakterin eline düşmesin. Değil bir aile veya imparatorluk, Dünya'yı bile yıkabilecek bir yapıda olan bu insan kitap boyunca okuyucuyu çileden çıkarıyor kesinlikle. Son olarak kitabı okumaya başlamadan önce Roma tarihi ile alakalı yapılacak ufak bir araştırma kitaptan alınacak keyfi arttırabilir. Aksi halde bazı noktalarda sıkıcı ve anlamsız gelebilir kitap. kitap/kitap--31385 yazar/i12290 (Edmond Kirsch)

Biraz kurgu biraz gerçek roma tarihi. Kekeme, topal, kıt akıllı Claudius’un gözünden (kendisi de dahil) ilk dört imparatorun hikayesi. Pembe dizi tadında kimin eli kimin cebinde kim kimin nesi oluyor derken bir solukta okunuyor ( şaka bir yana gerçekten güzel kitap, çok yıllar önce TRT de yayınlanan diziyi de hatırlamama vesile oldu o yüzden daha da çok sevdim, oldlaikdays) #benclaudius #robertgraves (Fk)

Ben, Claudius PDF indirme linki var mı?

Robert Graves - Ben, Claudius kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Ben, Claudius PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Robert Graves Kimdir?

İngiliz şair, romancı ve eleştirmen Graves, Londra’da dünyaya geldi. Yüz yirmiyi aşkın yapıtı arasında I. Dünya Savaşı klasiklerinden Good-Bye to All That (1929; Her Şeye Elveda) adlı otobiyografik yapıtıyla, tartışma yaratan kapsamlı mitoloji araştırmaları da vardır. Londra’daki Charterhouse Okulu’nda öğrenciyken şiir yazmaya başladı. Ben, Claudius (1934) ve devamı niteliğindeki Tanrı Claudius (1934) dışında ünlü Bizanslı komutan Belisarios’un yaşamını öyküleştirdiği Count Belisarius (1938; Kont Belisarios) ve The Golden Fleece (1944; Altın Post) yazdığı diğer tarihsel romanlardır. Graves, The Golden Fleece için araştırma yaparken mitoloji konusunda geniş çaplı bir çalışmaya yönelmiş, bunun sonucunda The White Goddess: A Historical Grammar of Poetic Myth (1948; Beyaz Tanrıça: Şiirsel Mitosun Tarihsel Grameri) adlı yapıtı ortaya çıkmıştır.

Robert Graves Kitapları - Eserleri

  • Ben, Claudius
  • Homeros'un Kızı
  • Tanrı Claudius
  • Yunan Mitleri
  • İbrani Mitleri
  • Kont Belisarios
  • Ak Tanrıça
  • Herkül'ün Öyküsü

Robert Graves Alıntıları - Sözleri

  • Her canın belirli bir ederi vardır. (Ben, Claudius)
  • Zenginlik beraberinde tembellik, hırs, zalimlik, sahtekarlık, korkaklık ve efeminelik gibi, Romaya hiç yakışmayan kusurları getirdi. (Ben, Claudius)
  • İshak, karısının 20 yıl süren kısırlığını geçirmesi için Tanrıya dualar etti. Tanrı, İshak'ın yakarışını kabul etti ve Rebeka ikizlere hamile kaldı. İkiz­ler çok geçmeden annelerinin rahminde birbirleriyle itişip kakışmaya başla­dılar. Öyle ki Rebeka bu durumdan bıktı ve "Nedir bu başıma gelenler?" di­yerek Tanrıya danışmaya gitti. Tanrı onu şöyle yanıtladı: "Rahminde iki ulus var, Senden iki ayrı halk doğacak, Biri öbüründen güçlü olacak, Büyüğü küçüğüne hizmet edecek." Doğum vakti gelince, Rebeka'nın ikiz oğlu oldu. İlk doğan oğlu kıpkırmızı ve tüylüydü;kırmızı bir cüppeyi andırıyordu. Adını Esav ('tüylü' anlamına ge­lir) koydular. Sonra kardeşi doğdu. Eliyle Esav'ın topuğunu tutuyordu. Bu yüzden İshak ona Yakup ('topuk tutar' ya da 'hileci' anlamına gelir) adını ver­di. Çocuklar büyüdü. Esav, kırları seven usta bir avcı oldu. Yakup ise hep ça­dırda oturan, sürü besleyen sakin bir adamdı (İbrani Mitleri)
  • Bilgelik nerede bulunacaktır ve anlamanın yeri neresidir?' (Ak Tanrıça)
  • Ölüm hålâ iktidarda. (Tanrı Claudius)
  • Ama kötü de iyi ile birlikte anlatılmalı. (Kont Belisarios)
  • 'Seni terk edişi nedendir tek başına Ve yeni bir yola gidişi, Onu sevdiğinde kendi gibi bazen Sevinç verdin mi ona?' 'Onu sevdim tüm gençliğimce, Ama gördüğün gibi artık yaşlıyım: Aşk ne düşen meyveyi sever, Ne de solmuş agacı.' (Ak Tanrıça)
  • “sadece bir ölümlü” , diye haykırdı persephone. (Yunan Mitleri)
  • '' Sürekli intikam almak ve ceza vermek zorunda olmak, onurlu bir adam için çok acı verici bir durumdur. '' (Ben, Claudius)
  • İbrani söylenceleri, kadınları Tanrısal kahramanlar tarafından sürülen ve tohum atılan birer toprak parçası olarak ele alır - edilgen, dolayısıyla da yanlış bir çiftçinin toprağına girmesiyle yaşayacaklarından dolayı tamamen suçsuz biri. Musa Yasalarındaki cinsel birlikteliğe dair yasaklamalar sadece erkekleri kapsıyordu ve her ne kadar zinaya ait bir delil bulunduğunda kadın da aşığı gibi taşlanarak ölüme mahkum ediliyor olsa da kadın istemeyerek bu suça karışan biri olarak görülüyordu - tıpkı bir erkeğin cinsel istismarına uğrayan talihsiz bir hayvan gibi. (İbrani Mitleri)
  • Tykhe, Zeus'un bütün ölümlülerin hayatları boyunca sahip olacakları şans ve servetin dağıtıcılığı görevini verdiği kızıdır. Talih Tanrıçası, bereket boynuzundan aldığı talih ve şansı ölümlülerin bazısına bahşediyor, diğerlerini ise sahip oldukları her şeyden mahrum bırakıyordu. Elindeki topla insanlara dağıttıklarının adil olması gerekmiyordu, zira bir aşağı bir yukarı giden top insanları tamamen şans eseri seçiyordu. Ancak dağıttığı talihten payına düşeni aldıktan sonra, servetlerine güvenerek ne tanrılarına kurbanlar sunan ne de yoksulları doyuran ölümlüler karşılarında Tanrıça Nemesis'i bulurlardı. Evi Attika'daki Ramnus'da olan Nemesis, bir elinde elma yaprağı diğerinde ise bir çark taşır ve geyik resimleriyle süslenmiş gümüş bir taç giyerdi. Boynundan aşağı sarkan kırbaçlara da sahip olan Tanrıça, Okeanos'un kızıydı ve aynı zamanda Aşk Tanrıçası Aphrodite gibi eşsiz bir güzelliğe sahipti. (Yunan Mitleri)
  • Pegasus'un asıl ismi Aganippe'dir. Aganos Artemis ve Apollon'un dingillerine uygulanmış Homerik bir sıfattır ve 'merhametli bir olum vermek' demektir. Dolayısıyla da Aganippe 'Merhametle yok eden Kısrak' anlamını taşıt. Bu cıkarım Arpa Ana Demeter'in tanrı Poseidon tarafından kovalandığı Yunan efsanesi ta­rafından desteklenmektedir. Demeter Poseidon'dan kacmak için ken­dini bir kısraga çevirir ve Arkadyalı Oncios'un atları arasına sakla­nır, ancak Poseidon bir aygıra donuşerek onu yakalar. Demeter'in bu kızgınlıgın Oneum'da bulunan ve Demeter Erinnys adlı heykelinde ifade buldugu soylenir; Ofke (The Fury). (Ak Tanrıça)
  • Bir annenin kusurunun bedelini bu zavallıcıklar mı ödeyecek, insafsız adam? (Tanrı Claudius)
  • Eğer bu çocuk erginlik dönemine ulaşırsa, birinci sınıf bir general olur; çünkü general olmanın en önemli altı niteliğine sahip: 'Sabır, cesaret, yaratıcılık, elindeki güçlerin idaresi, saldırıda farklı silahların kullanımı ve can alıcı darbenin zamanlaması. (Kont Belisarios)
  • "Ve kayıp giden bu sonsuz akış" (Tanrı Claudius)
  • Senin guzelligin ve her şey ki sen olan Baki kalan tek şeydir. (Ak Tanrıça)
  • Ama gerçek vatanseverler için özgürlük altından değerliydi. (Tanrı Claudius)
  • Para bedensel rahat sağlamak dışında neye yarar. (Kont Belisarios)
  • 'Nasıl bileyim senin gerçek aşkını O kadar çoğunu gördüm ki, Kutsal topraktan gelirken, Geleniyle gidenini?' 'O ne beyaz, ne kahverengi Ama cennet kadar güzel; Onun ilahi görünüşünde yok kimse, Ne dünya da, ne göklerde.' (Ak Tanrıça)
  • Kronos, kutsal bitkisi meşe olan kız kardeşi Rhea ile evlendi. Toprak ana ve ölmekte olan babası Uranos, oğullarından birinin bir gün Kronos'u devirecegi kehanetinde bulundu. Bu nedenle her yıl Rhea'nın kendisi için doğurdugu çocugu yuttu. İlk olarak Hestia'yı, daha sonra Demeter'i sonra He-ra'yı, daha sonra Hades'i ve en sonunda da Poseidon'u yutarak varlıgını tehdit edebilecek tehlikelerden kurtulmayı denedi. Rhea çok öfkelendi. Üçüncü 0ğlu Zeus'u gece karanlığında ıssız Arkadya'daki Lykaion Dağı'nda dünyaya getirdikten sonra onu Neda Nehri'nde yıkayıp Toprak Ana’ya emanet etti. Toprak Ana da onu Girit'teki Lyktos'a götürüp Ida Dağı'ndaki Diktys Mağarası’nda gizledi. Kendisine bakması için de Melisseus'un kızları dişbudak perisi Adrestia ile onun kız kardeşi İo'yu ve Keçi-peri Amaltheia'yı tayin etti. Zeus burada, üvey kardeşi Keçi-Pan ile birlikte Amaltheia'nm sütünün yam sıra balla beslendi. Zeus iyi yürekliliklerinden dolayı bu üç periye minnet duyuyordu ve Evrenin Hükümdarı olduğunda Amaltheia'nın resmini oglak burcunun simgesi olarak yıldızların arasına yerleştirdi. Amaltheia’mn bir ineginkini andıran boynuzunu da alıp Melisse-us'un kızlarına verdi; bu boynuz ünlü Kornukopya, yani sahibinin diledigi yiyecek ve içeceklerle dolan bereket boynuzu haline geldi. Bununla beraber bazıları Zeus'un, sonraları üzerine binerek dolaştığı dişi bir domuz tarafımdan emzirilerek büyütüldügünü ve göbek bağının da Knossos yakınlarında Omphalion'da düşürdüğünü söylerler. Bir agaca asılı olan Zeus’un altından beşiğinin etrafında, (onu yerde, gökte ve denizde arayan Kronos’un bulamaması için) Rhea'nın oğulları silahlı Korybantlar nöbet tutuyorlardı. Kronos aglayan bebegin sesini uzaktan duyup onun varlıgını anlamasın diye de, kılıçlarını kalkanlarına vurup bagırarak aglama sesini bastırırlardı. Kronos'un Zeus'un varlığından haberi yoktu, zira Rhea, Zeus dogdugunda kocasına bebek yerine Arkadya'daki Thaumasion Dağı'ndan aldığı bir taşı kundağa sarıp vermişti. Ne var ki Kronos'un olup biteni anlaması uzun sürmedi ve hemen bebegi aramaya başladı. Fakat Zeus kendisini bir yılana ve bakımlarını da ayıya dönüştürerek ondan kurtulmayı başardı. Yılan ve Ayı takımyıldızlarının gökyüzüne çıkarılması bu olaydan hemen sonra yaşandı. Zeus İda'daki çobanların arasında büyüdü, olgunluk çagına gelip başka bir mağarada yaşamaya başladıktan sonra Okeanos Irmağı kıyısında yaşayan dişi Titan Metis'le karşılaştı. Metis'in öğüdü üzerine annesi Rhea'yı ziyaret edip babasından intikam almak için ondan kendisini Kronos'un sakisi yapmasını istedi. Rhea oglunun bu görevi almasına hemen yardımcı oldu ve ona intikam için hazırladığı kusturucu iksiri verdi. Metis de Zeus'a bu iksiri Kronos'un ballı icecegi ile karıştırmasını söyledi. Gerçekten de Kronos Rhea’nın hazırladıgı bu içeceğin hersini içer içmez, ilk olarak taşı ve sonra da Zeus’un diger kardeşlerini kustu. Sağlıkları yerinde olan bütün kardeşler duydukları minnetten dolayı Zeus'dan, Kronos gücünü kaybettiği için, kendilerine lider olarak dev Atlas'ı seçen Titanlara karşı başlatacakları savaşta kumandanlık yapmasını istediler. (Yunan Mitleri)

Yorum Yaz