Bilinmeyen Hitler - Aytunç Altındal Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Bilinmeyen Hitler kimin eseri? Bilinmeyen Hitler kitabının yazarı kimdir? Bilinmeyen Hitler konusu ve anafikri nedir? Bilinmeyen Hitler kitabı ne anlatıyor? Bilinmeyen Hitler PDF indirme linki var mı? Bilinmeyen Hitler kitabının yazarı Aytunç Altındal kimdir? İşte Bilinmeyen Hitler kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Aytunç Altındal
Yayın Evi: Alfa Basım Yayım Dağıtım
İSBN: 9786051066929
Sayfa Sayısı: 329
Bilinmeyen Hitler Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Aytunç Altındal, Bilinmeyen Hitler'deki "yeni" belgeler, bulgular ve bilgilerin iktidara geldiği 1933 yılına kadar Hitler'in hayatından kesitler sunuyor. "Hitler'in bir iş kazası" olmadığını, Nazilere yolunu açan esrarengiz bir Okült Örgütle ilişkilerini, bu örgütün kurucu ve yöneticisinin hiç değinilmemiş yönlerini gün ışığına çıkarıyor. "Thule Gessellschaft" adıyla bilinen bu gizli örgütün kurucusu Baron Rudolf von Sebottendorff, çift taraflı bir casus ve aynı zamanda Bektaşi ve Masondu.
Tarihçilerden kendisini on yıllarca gizlemeyi başaran Hitler'in "yol göstericisi" ve "rakibi" olan Sebottendorff Türk vatandaşıydı ve Hitler'i iktidara getiren esrarengiz örgütü ilk kez İstanbul'da kurmuştu. Hitler'in hiç bilinmeyen bu yönünü Alman ve İsrailli araştırmacılar da ilk kez bu kitaptaki belgelerden öğrenmişlerdir.
(Tanıtım Bülteninden)
Bilinmeyen Hitler Alıntıları - Sözleri
- Fazla kıllı olması gerekmez, siyaset dünyadaki en aptalca uğraştır.
- Hitler ve yakın çevresi astrolojiye, Ezoterizme ve gizli ilimlere aşırı derecede düşkündüler.
- Adolf Hitler'in hayatına giren altı kadın yedi kez intihar denemesinde bulunmuşlardı ve bunlardan üçü hayatına son vermiş, biri ise ağır yaralı olarak kurtarılmıştı. Rastlantı bu ya Aloys Hitler'in hayatına giren üç kadın esrarengiz şekilde hastalanarak ölmüş, oğlu Adolf Hitler'in hayatına girmek talihsizliğini yaşamış olan üç kadın ise intihar etmişti. Bunlardan Suzi Liptauer, evliydi ve Hitler'le geçirdiği gecenin sabahında kendisini asti. Baba oğul Hitler'ler birlikte oldukları altı kadını öbür dünyaya yolcu etmişlerdi.
- Bu insanlar benim gerçek kimliğimi hiçbir zaman öğrenmemelidirler. Benim nereden geldiğimi ve aile geçmişimi hiçbir zaman bilmemelidirler.
- "Doğru soruyu sorabilmek, cevabını bilmekten zordur."
- "Adolf Hitler'i biz yetiştirdik ve size Führer yaptık. Müziği çalan benim, sahnede dans eden odur." Dietrich Eckart
- 17 temmuz 2000 de New Yorker dergisinde Hitler'in amerika'da yaşayan üvey kardeşinin ailesiyle ilgili bir inceleme yayımlandı. Yazar Timothy W. Ryback , bu aileden adını vermediği bir adamla görüştüğünü ve bu kişinin kendisine " Hitler Ailesin'de yahudi kanı vardır. Hatta bir amcamız şimdi Tel aviv'de yaşıyor dediğini aktarmıştır.
- "Doğru soruyu sorabilmek, cevabını bilmekten zordur."
- Hitler ve yakın çevresi astrolojiye, Ezoterizme ve gizli ilimlere aşırı derecede düşkündüler. Buna ileride daha ayrıntılı olarak değineceğiz. Şu kadarı söylenebilir ki, SS'leri yöneten Heinrich Himmler'in, Rudolf Hess'in ve Alfred Rosenberg'in ve diğerlerinin özel astrologları ve Okültizm'le uğraşan elemanları vardır. Adolf Hitler başta Swastika (Gamalı Haç) olmak üzere Naziler için çizdiği tüm nişan, rütbe, flama, yüzük ve miğfer desenlerini hep gizli ilimlerde kullanılan ve Kilise tarafından yasaklanmış sembollerden ve bunların insanlar üzerinde yaptığı "renk efektlerinden" kopya etmişti. Örneğin, Gamalı Haç'a kırmızı rengini verişini Kavgam'da şöyle anlatmıştı: "Kırmızıyı özellikle seçtim. Bu renk çok yoğun enerji taşır. Bunu gören düşmanlarımız korkacaktır. Bize ise kırmızı cesaret ve saldırganlık verecektir." Hitler, ilginçtir ki, bir Türk-Müslüman geleneği olan "Kurşun Döktürme'ye de çok ilgi duymuştu. Belirli zamanlarda kurşun döktürürdü."
- "Öğrenebileceğin kadar öğren,fakat kimliğini hiçbir zaman açıklama..."
- “Hitler, ilginçtir ki, bir Türk-Müslüman geleneği olan 'Kurşun Döktürme'ye de çok ilgi duymuştur. Belirli zamanlarda kurşun döktürürdü.”
- 1920'ler Almanya'sında Adolf Hitler'in öğrenimini tamamlayamamış olması halkın gözünde bir kayıp değil, tersine bir kazançtı. Hitler iyi eğitimli biri olsaydı hiçbir Alman onu dikkate almayacaktı. Halkın büyük çoğunluğunun gözünde cahil bir adamın 'Doğru'(!) sözler söylüyor olması onda 'Auto-Teistik' kehanet gücünün bulunduğunun en somut kanıtıydı. Nitekim Hitler de bu özelliğini sonuna kadar istismar etmiş, kendinden geçerek ve ağlayarak attığı nutuklarla milyonlarca Alman'ı büyüleyerek kendisine bağlayabilmişti.
- Birçok tarihçinin de belirttiği üzere Nazizm gerçekte bir Okült Milliyetçiliği'ydi.
- 1900'lü yıllarda Almanya'nın en önemli sivil casusu Baron August Schluga idi.b
- Tarihçi Sir Alan Bullock söyle yazmıştı: Hitler kendisi de Avusturyalı olduğu için Almanlık ruhuna sahip bu iki ulusu birleştirmek arzusundaydı.
Bilinmeyen Hitler İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Kitap hitlerin aile geçmişinden başlayarak bize detaylı bir anlatım sunuyor. Yazarın dediği gibi ilk 40 sayfayı sıkılmadan okursanız geri kalan kısımları okumak ve anlamak daha kolay oluyor. Bu kitap daha çok bir biyografi gibi değilde Hitler'i bize parapsikolojik açıdan anlatıyor. Doğup, büyümesinden bu yana onun etkilendiği kişilikler, gizli örgütler, askerlik hayatında yaşadıkları vb. gibi konular ele alınıyor. Kitabın son kısımlarında ise Hitler'i tarih sahnesine çıkaran Rudolf Von Sebottendorff'un hayatı anlatılıyor. Araştırma yapılması gereken bir sürü konu karşınıza çıkıyor. Dolu dolu bir okuma oldu benim için. Ve son sayfalardaki fotoğraflar ve kaynakça kısmı konuları anlamada çok faydalı oluyor. Ayrıca Aytunç Altındal'ın ilk okuduğum kitabı. Eğer Hitler hakkında okuma veya araştırma yapıyorsanız bu kitabı kesinlikle tavsiye ederim. (nihalsldrn)
Adolf Hitler'in karışık aile yapısını kavramaya çalışıyor kitap ilk sayfalarda. Adolf Hitler'in babası olan Alois Hitler'in soyadı değişikliğinin yasal olup olmadığı, Adolf Hitler'in Çek mi, Alman mı yoksa yahudi mi olduğu konusu, Döllerheimdeki Katolik Kilisesinin yıkılma sebepleri vesaire vesaire. Sonra kitap tüm Nazilerin fikir babası olan Sebottendorff:u, onun Bektaşiliğini, Masonluğa ilgisini, Hitler ile ilişkisini anlatmaya başlıyor. Sebottendorff'un Pagan oluşunu, Okültizme ilgi duyuşunu anlatırken tabii ki zamanın gizli tarikatlarını, örgütlerini anlatmak olmazdı. Kutsal Vehm, Gül ve Haç, Vrij, Thule gibi birçok yeraltı örgütü hakkında detaylı açıklama yapıyor. Hitler büyük ihtimalle Sebottendorff'un isteğiyle Kavgamda bunlardan bahsetmedi. Bu da bu kitabın önemini arttırıyor. (Hacei Buzurg)
Kitap Hitler’in soy ağacının anlatılmasıyla başlıyor. Aile yapısının karışık olması farklı rivayetleri ortaya çıkarıyor bu yüzden gerçekten karışık bir ilk bölüm okuyoruz. Hitler’in kendi hayatının bilinmez olduğu gibi ailesinin hayatında da bilinmeyen ve ya bilinmesi istenmeyen bir çok ayrıntı var. Yazarımız bütün olasılıkları göstererek her bölüm sonunda kendi fikrini ortaya koyuyor. Başka yazarlardan da destek alıyor. Kullandığı kaynaklar bilginin doğruluğunu sorgulatmıyor. Kitapta Hitler’i Hitler yapan kişiler, düşünceleri, alışkanlıkları, mantık yürütmeleri anlatılıyor. Gizli örgütler ve Hitler’in çıkışı da ayrıntılı bir biçimde okuyucuya gösteriliyor. Türkiye ve dünyadaki casuslardan ajanlardan ve masonlardan kitapta sıklıkla bahsediliyor. Ben çok beğenerek okudum. Hem akıcıydı hem de hocamızın kaynakları ikna ediciydi. Güvenilir Bilgiler edindim. Alman tarihine ve Hitler’e ilgilisi olanların mutlaka okuması gerektiğini düşünüyorum “Hitler, ilginçtir ki, bir Türk-Müslüman geleneği olan 'Kurşun Döktürme'ye de çok ilgi duymuştur. Belirli zamanlarda kurşun döktürürdü.” (Gamze)
Bilinmeyen Hitler PDF indirme linki var mı?
Aytunç Altındal - Bilinmeyen Hitler kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Bilinmeyen Hitler PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Aytunç Altındal Kimdir?
Aytunç Altındal asıl ismi Aytun Altındal (d. 12 Ocak 1945, Bakırköy, İstanbul), tarih ve politika alanında faaliyet gösteren Çerkez asıllı Türk gazeteci, yazar ve araştırmacı. Dinler, felsefe, gizli örgütler ve sair konularda birçok makale ve kitap yazmıştır.
Öğrenimi
İlkokulu İstanbul'da, ortaokulu Diyarbakır'da (1956) bitirdi. Haydarpaşa, Kabataş ve Pendik liselerinde okuyarak liseyi tamamladı.
Aile Hayatı
Aytunç Altındal'ın babası Cavit Altındal, Beşiktaş kulübünde futbol oynamış aynı zamanda Haysiyet Divanı Başkanlığı yapmıştır. Annesi Fatma hanım ise ev hanımı. Aytunç Altındal, 4 kardeş içinde en küçük olanıdır.
Siyasi Hayatı ve Çalışmaları
Aytunç Altındal 1973 yılında Partizan adlı şiir kitabı nedeniyle 7.5 yıl hapse mahkum oldu ve yurtdışına kaçtı. 1975 yılında İsviçre'de "Marksist Yaklaşımla Türkiye'de Kadın" adlı kitabı çıkardı. 1977'de Havass ve1984'de Süreç yayınlarını kurdu. 1982'ye kadar Süreç dergisini yönetti. Daha sonra 1989'da Zürich'te Modus Vivendi Yayınevi ve Sanat Galerisini yönetti. Yine 1989 yılında Rusya'da Kültür Danışmanlığı görevini yaptı. 1992'de İngiltere Edinburg'da ki International Academy For European and Christian Studies kuruluşunda Project Academic Board (Akademik Proje İdari Heyeti) üyeliğine seçildi. Aynı yıl İngitere'de yayınlanan Three Faces Of Jesus(Üç İsa) adlı kitabı dünya basınında geniş yankı buldu. Daha sonra 1993'de Rusça'ya çevrildi.
1993'te International Society For The Study Of European Ideas (Uluslararası Avrupa Düşünce Çalışmaları Topluluğu) Bilimsel Kuruluna üye oldu. Aynı yıl Avusturya'nın Graz şehrindeki Karl- Franz Üniversitesi tarafından düzenlenen European Seculer Legacy (Avrupa'nın Laik Vasiyeti)adlı uluslararası konferansta Oturum ve Bölüm Başkanlığına seçildi.
1995'te merkezi New York'ta bulunan Carnagie Council On Ethics And International Affairs örgütüne davet edilen, ilk ve tek Türk Konuşmacı oldu.
Aynı sene, New York'ta Birleşmiş Milletler bağlantılı Global Forum Of Spiritual And Parliamentary Leaders Or Human Survival (İnsan Yaşamından Sorumlu Ruhani ve Siyasi Liderler Global Forumu)'nda Uluslararası Danışman üyesi oldu.
Ünlü Fizikçi Isaac Newton'un bugüne kadar hiç bilinmeyen bir kitabını da yayınlayan Altındal, Uğur Mumcu'nun "Sakıncasız" adlı eserinin de yapımcılığını üstlendi.
Şiir dışında deneme ve inceleme türlerinde eserler verdi. 1964'ten başlayarak Haber, Akşam, Cumhuriyet, Yeni Halkçı, Ulus, Yenigün gibi gazetelerde yazılar yazdı. Çeviri yaptı. Dokuz çeviri kitabı yayımlandı. Yedi kitabı yasaklandı. Fransa ve İsviçre'de bazı yazıları yayımlandı. Şiirleri Sanat Edebiyat, Varlık, Süreç, Bilim-Sanat gibi dergilerde yayımlandı. Bazı şiirleri Amerika ve İzlanda dergilerinde yer aldı.
Aytunç Altındal Kitapları - Eserleri
- Bilinmeyen Hitler
- Vatikan ve Tapınak Şövalyeleri
- Gül ve Haç Kardeşliği
- Bir Türk Casusunun Mektupları
- Üç İsa
- Kehanetler Kitabı
- Hangi İsa
- Yoksul Tanrı Tyanalı Apollonius
- Türkiye'de ve Dünyada Casuslar
- Devlet ve Kimlik
- Dünün Belgeleriyle Yarının Tarihi
- Tanrı Neden Fikir Değiştirdi?
- Bilinmeyen Vatikan
- Türkiye ve Ortodokslar
- Kültür Emperyalizmi
- Papa 16. Benedikt
- Laiklik - Enigma'ya Dönüşen Paradigma
- Türkiye'de Kadın
- Haşhaş ve Emperyalizm
- Elvedasız
- Çağların Sorumluluğu
- Siyasal Kültür ve Yöntem
- Kültür Savaşları - II
- Elvedasız Ayrılık
- Meryem ve Hilal
Aytunç Altındal Alıntıları - Sözleri
- Cizvitler Hitler'den tutun da Kenny'nin öldürülmesine kadar sayısız '' konspirasyon teorisinde '' baş rolü oynamışlar ve oynamaya da devam etmektedirler . (Papa 16. Benedikt)
- Türkiye'de, gerçekte, "Şeriat"a bağlı bir Devlet düzeni kurabilmek hayalden de öte bir halüsinasyondur. Din'i Devlet işlerine alet edebilmek ise, öncekinden daha Zırva bir iddiadır. Siz 1990'lar Türkiyesi'nde, bir yetkilinin örneğin baştan aşağı zemzem suyuyla yıkanmış, namazında niyazında "Tam" Müslüman bir Devlet yetkilisi IMF ile, Dünya Bankasıyla, AET ile, NATO ile islami Şeriat'a uygun anlaşmalar imzalayabileceğini düşünebiliyor musunuz? Sadece Türkiye'de değil, dünyanın hiçbir ülkesinde -İran dahil - taraflardan biri, dinsel esaslara göre hazırlanmış bir "Petrol" ya da "Teknoloji" ya da "Ticaret" anlaşması imzalatmayı isteyemez. Bu koşullar altında "Şeriat Devleti" bir aldatmaca ve umacı işlevini görmektedir, o kadar. (Laiklik - Enigma'ya Dönüşen Paradigma)
- kimi niçin seveceğimi, biliyorum aştım duygusallığı, sıyrıldım düşlerden... (Elvedasız)
- Vatikan’a bağlı olan gizli örgüt OPUS DEİ (Tanrının işleri) gittiği her ülkede ilkin mesleğimde çabuk yükselmek isteyen hırslı, yerleşik, ahlaki değerlere önem vermeyen şahıslarla, kendileri çok önemseyen fakat nedense adlarını duyuramamış aydınları avladı. Özellikle basın ve tv ile bunları destekledi. Sonra bunları kullanarak ülkelerde her istediğini yaptırır hale geldi. (Vatikan ve Tapınak Şövalyeleri)
- Dünya Müslümanları bir konuda şaşmaz bir istikrara sahipler; ''şaşkınlıkta''. Müslümanlar kadar şaşırmayı seven insanlara az rastlanır doğrusu! (Dünün Belgeleriyle Yarının Tarihi)
- "Öğrenebileceğin kadar öğren,fakat kimliğini hiçbir zaman açıklama..." (Bilinmeyen Hitler)
- Eğer başınıza bir despot geçmişse bunun sorumlusu sizlerisiniz.Yüce Yaradan alnınıza diktatörleri yazmamıştı,bunu sizler kendi kendinize yazıyorsunuz.(23 Ağustos 1974. & Milliyet Sanat (Kültür Emperyalizmi)
- Yüzyıllar boyunca süren bu mezhepler arası kavgalar, Rus Ortodoksluğunun en belirleyici özelliği olmuştur. Birbirlerine amansızca saldıran bu mezheplerin mensupları kanlı kıyımlar yapmışlardır. Örneğin 17.yüzyılda patlak veren bir mezhepler arası savaşta geleneğe bağlı kalmak isteyen "Eski Müminler" tarikatının üyeleri, bizzat Rus Ortodoks kiliseleri tarafından suçlanmışlar ve işkence edilerek öldürülmüşlerdi. (Türkiye ve Ortodokslar)
- İnanç, bilgiyi dışlar. Aslolan inanmaktır. "Credo quia absurdum est."(Saçma olduğunu ben de biliyorum ama içimden inanmak geliyor, yapılacak birşey yok!!!) (Hangi İsa)
- Sözün özü; Türkiye'nin AB'nin tarihinde vardır ama kültüründe yoktur. (Gül ve Haç Kardeşliği)
- 1600 yılına kadar Engizisyon Mahkemesi'nin, ajanlar kullanarak yakılarak öldürttüğü insan sayısı on binlerle sayılmıştır. (Türkiye'de ve Dünyada Casuslar)
- Bu mezhep ve tarikatın üyeleri o günlere kadar alışageldikleri tarzda, yani gelenekleri gereği, Haç işaretini iki parmaklarını kaldırarak yapmaktaydılar. Ama kilise bunun üç parmağın kaldırılmasıyla yapılması gerektiğini öne sürünce, "Eski Müminler" mezhebini üyeleri, işkencede ölmektense topluca intihar etmeyi yeğlemişlerdi. (Türkiye ve Ortodokslar)
- Bir şeyi bilmenin alameti doğru soru sormaktır. (Vatikan ve Tapınak Şövalyeleri)
- Her insan da doğuştan Kimlik vardır ve sonradan Kişilik oluşur.. (Devlet ve Kimlik)
- Sorunlardan ''mucizevi'' girişimlerle, olağanüstü şahısların önderliğinde -bir anlamda çağın Mesih'leri aracılığıyla- kurtulmaya şartlandırılmış olan Türkiye toplumunda... (Dünün Belgeleriyle Yarının Tarihi)
- 17 temmuz 2000 de New Yorker dergisinde Hitler'in amerika'da yaşayan üvey kardeşinin ailesiyle ilgili bir inceleme yayımlandı. Yazar Timothy W. Ryback , bu aileden adını vermediği bir adamla görüştüğünü ve bu kişinin kendisine " Hitler Ailesin'de yahudi kanı vardır. Hatta bir amcamız şimdi Tel aviv'de yaşıyor dediğini aktarmıştır. (Bilinmeyen Hitler)
- Hem Tevrat hem de Torah Avrupa'da özellikle de ortaçağ boyunca daima lanetlenmiş ve yakılmıştı. Tıpkı Teocide=Tanrı Katili diye tanımlanan Yahudiler gibi! Kilise'nin dilinde Yahudi, Tanrı İsa'yı öldürmüş olan katildi. (Hangi İsa)
- Tarih boyunca kendilerinin toplum tarafından sefil bir yaşama mahkûm edilmiş oldukları duygusuna kapılmış olan birçok fahişe, intikam, nefret, garaz gibi duygularla hareket edebildikleri için düşman ülkelerin istihbarat örgütlerince elde edilebilecek ilk kişiler arasında sayılmışlardır. (Türkiye'de ve Dünyada Casuslar)
- Filistin, İsa'nın yaşadığı dönemde Roma'nın egemenliği altında bir Teokrasiydi. Yahudi Şeriatı acımasız bir şekilde uygulanıyordu, bunu ihlâl en hafifinden ağır hapis veya "Dışlanma" cezasını öngörüyordu. Ve İsa, bunu göze alarak Sinagoga=Havra'ya gitti ve avluda para ticareti ve tefecilik yapan Yahudilerin masalarını devirdi, onlara faizciliğin ve tefeciliğin "Caiz" olmadığını söyledi. Oysa para ticareti ve diğer yollardan Havra her yıl büyük paralar kazanıyordu. Yazar Jim Bishop'un yaptığı hesaba göre, Filistin'deki 3 milyon Yahudi her yıl sadece "Bağış" olarak, 1959 verilerine göre, 420.000 Pound para ödüyordu. Ve bu paraların büyük kısmı da en güçlü Yahudi Ailelerinin ve Cemaat Önderlerinin arasında pay ediliyor ve Sinagog'un avlusundaki tefeciler/aracılar tarafından çoğaltılıyordu. (Hangi İsa)
- İbranice İsrael adı, "Tanrı'yla mücadele eden" anlamına gelmekteydi. (Üç İsa)