diorex

Buruk Ayrılık - Osamu Dazai Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Buruk Ayrılık kimin eseri? Buruk Ayrılık kitabının yazarı kimdir? Buruk Ayrılık konusu ve anafikri nedir? Buruk Ayrılık kitabı ne anlatıyor? Buruk Ayrılık PDF indirme linki var mı? Buruk Ayrılık kitabının yazarı Osamu Dazai kimdir? İşte Buruk Ayrılık kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 05.09.2022 13:00
Buruk Ayrılık - Osamu Dazai Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Osamu Dazai

Çevirmen: Hüseyin Can Erkin

Yayın Evi: Japon Yayınları

İSBN: 9786056550522

Sayfa Sayısı: 176

Buruk Ayrılık Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

"... Gerçekliğin romandan daha tuhaf olduğunu söyleyen insanlar var, ama yaşadığımız dünyada kimsenin öğrenemediği gerçekler de var. Üstelik kimsenin haberdar olamadığı yaşam kırıntılarında oluşan öylesi gerçekler, çoğunlukla esas hazine niteliği taşır. Bunları, doğuştan yeteneklerle oluşan duyargalarla bulup çıkartmak edebiyatın işidir. İşte o yüzden de, edebiyatın yaratıcılığı, gerçekliğin özüne insanların dillerine doladıkları yaşadığımız dünya gerçeklerinden çok daha fazla yakındır. Edebiyat olmasa, yaşadığımız dünya boşluklarla kaplanır. Edebiyat doğasıyla, o tekinsiz boşluğu bir akarsu inceliğinde doldurur...".

(Tanıtım Bülteninden)

Buruk Ayrılık Alıntıları - Sözleri

  • "Uyum, kesinlikle teslim olmak anlamına gelmez."
  • Bu şekilde hiç kimsenin göremeyeceği şekilde, yaşamın bir köşesinde suskunca eyleme dökülen küçük iyilikler, bu dünyanın gerçek hazineleri değil midir?
  • Eh, işinin erbabı bir adam olsa gerek benim öylesine beceriksizce verdiğim yanıtları ustalıkla derlemiş ve ilginç bir yazı haline getirmişti.
  • "Halk eğitilmeden, nasıl devrim yapılır? Reform ne işe yarar?"
  • Sanki yaşam kavramının içini doldurnaya çalışıyor gibiler.
  • "Şu anki Çin, bilimin gücüne dayanarak Batılı müttefiklerle mücadele etmeli ve bağımsızlığını korumalı, içeride ise halkın günlük yaşamını iyileştirip, yeni bir yaşam için umut ve çaba aşılamaya çalışmalıdır. Bu benim gördüğüm bir rüyadan mı ibaret? İsterse rüya olsun. Bu rüyayı gerçekleştirmek için, yaşamımı adayacağım. "
  • "Tek bir büyük tepsiye sahip olmaktansa birçok küçük tepsiyi üst üste dizmeyi bil"
  • Kargalar bile tek başlarına bir dalda duracak olsalar pek de öyle sefilce durmazlar, hatta kara kanatları ışıl ışıl parlıyormuş gibi görünebilir. Ancak, onlarcası bir araya toplandığında rahatsız edici, çöplük gibi bir görüntü çıkar ortaya.
  • Ben şimdi güldüm ya, neden güldüm acaba? Mısırlı köleler de mutlaka, arada sırada böyle nedenini kendileri bile anlamadıkları hâlde gülüyorlardı herhâlde. Köleler bile güler. Hayır, belki de köle oldukları için gülerler. Ben, bu Sendai şehrinde dolaşan esirlerin yüzlerindeki ifadeye dikkatle bakınca, hiç gülmediklerini fark ettim. Bu, içlerinde bir ümit beslediklerinin kanıtı. Bir an önce ülkelerine dönme isteği bile kölelerden daha iyi durumda olmalarını sağlıyor.
  • Sanki bir şeyler eksikmiş hissi veren bir sessizlik.

Buruk Ayrılık İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Japonya Rus savasi zamaninda ve Çin devrimi öncesinde biri japon digeri çinli iki tıp ogrencisinin ülkelerinin durumu ve vatanları için yapabileceklerinin uzerine konusmalari ve dostluklari ile ilgili cok guzel bir kitapti. Devrim oncesinde Çin'in icler acısı durumu ve ülkesine nasil bir katki sağlayacağını bulmaya çalışan Zu nun arayışını ve neler hissettiğini okudum çok begendim. (almıla b.)

Bu şekilde hiç kimsenin göremeyeceği şekilde, yaşamın bir köşesinde suskunca eyleme dökülen küçük iyilikler, bu dünyanın gerçek hazineleri değil midir? (NezrinDyeva)

Buruk Ayrılık Osamu Dazai'ın okuduğum ilk eseri ve kesinlikle hedefim bütün eserlerini okumak. Müthiş bir anlatım. Çin Japon tarihini de çok ilgi çekici bir şekilde anlatırken okurlarıyla öyle bir ilişki kuruyor ki yazar sanırsınız yıllar önce tanıdığınız dostunuz size bazı şeyleri anlatıyor. Konu 1904 yıllarında Japonya'ın küçük bir kentinde bir Japon gençle bir Çinli gencin bir tıb okulunda okurken birlikte yaşadıklarını hem dramatik hem komik hemde felsefik olarak anlatıyor. Altını çokça çizdiğim satırlardan bazılarını burada tek tek yazacam. Okurken bazı yerlerinde ağlamaklı olsamda bazı yerlerinde gülümsemeden edemedim. Çin den gelen fakir ve zeki ülkesini halkını seven gencin Japonya da okumasının nedeni batı bilimini öğrenmek. O dönemlerdeki düşüncesi bu ama zamanla değişen şeyler onu başka bir yere götürüyor. Çin halkının o dönemdeki hastalıklara karşı hayata karşı cehaleti bana biraz Türkiye ninde bu yollardan geçtiği dönemi hatırlattı. Belki henüz yaşanmak tada bu durum. Hurafeler, akıl almaz yöntemler hastalıkların tedavisi için bugün de yaşanıyor belki de. Hele burdaki namuslu örümcek olayına çok güldüm.Zu babasını iyileştirmek adına akla gelebilecek her şeyi deniyor, o sadece 16 yaşında bir genç ne varki halk etraf ona gösterdiği tedavi yöntemleri artık zıvanadan çıkaracak bir durumda insanı. Zu'nun Cin'den ayrilmasina neden babasini kaybederken yasadiklari. O kadar cok sey var ki anlatacak, kitap bastan sona dolu dolu. Burdaki kahramanlarımızı onların görüşlerini anlatmak isterdim ama o zaman kitap okumanıza gerek kalmazdı. Kesinlikle edebiyatı gerçekten sevenlere tavsiyem mutlaka okumaları olacaktır. Alinti yapmak isterdim ama o kadar cok yer varki yazmak isterdim kitabi bastan sona yazmis gibi olacam diye vazgectim... (pina)

Buruk Ayrılık PDF indirme linki var mı?

Osamu Dazai - Buruk Ayrılık kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Buruk Ayrılık PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Osamu Dazai Kimdir?

Takma adı Osamu Dazai olan ve bu isimle daha iyi tanınan Şuji Tsuşima, 1909'da Tsugaru Yarımadası'nın merkezi yakınlarında küçük bir kasaba olan Kanagi'de dünyaya geldi. Ailedeki siyasetçi olma geleneğine karşı çıkan Dazai gençliğinde yazar olmaya karar verdi. Yirmi yaşında Tokyo Üniversitesi Fransız Edebiyatı Bölümü'ne kaydını yaptırdı. 1935'te kısa hikayeleriyle ve 1936'da ilk romanı ile (Bannen- Alacakaranlık Yılları) Akutagava Ödülü'ne aday gösterildi. Ödül başka yazarlara verilse de Dazai'nin ünü yayıldı. Bunu takip eden on yılda otuzu aşkın edebi ve otobiyografik eser yayımladı (1944 basımı Mor Bir Serserinin Gezi Notları da dahil). Dazai'nin en iyi eserleri savaşın hemen sonrasına rastlar: 1947'de Şayo (Batan Güneş-YKY 1993), 1948'de Ningen Şikkaku (Artık İnsan Değil).

Hayatının büyük bölümünü intihar takıntısıyla geçiren Dazai, 1948'de metresiyle birlikte suya atlayarak intihar etti. Ama ölümünden kırk yıl sonra bile Japonya'da hâlâ ilgi gören bir yazardır.

Osamu Dazai Kitapları - Eserleri

  • İnsanlığımı Yitirirken
  • Batan Güneş
  • Öğrenci Kız
  • Yeşil Bambu ve Diğer Fantastik Öyküler
  • Mor Bir Serserinin Gezi Notları
  • Buruk Ayrılık
  • Koş Melos!

Osamu Dazai Alıntıları - Sözleri

  • Ah, hayat çok acı, doğmamış olmak yeğdir inancı meğer ne kadar doğruymuş! (Batan Güneş)
  • Ağlamayı deneyeyim dedim. Nefesimi tutup gözlerim kanlanınca biraz gözyaşı akar diye düşündüm ama olmadı. Belki de artık gözyaşları olmayan bir kızım. (Öğrenci Kız)
  • Asla âşık olmamalısınız. Aşk size mutsuzluk verecektir. Sevecekseniz, yaşlandığınızda, otuz yaşını geçtiğinizde sevin. (Batan Güneş)
  • evden çıktığımda o kadar gerilirdim ki dünya gözlerimin önünde bir o yana bir bu yana savrulurdu, belki nehri o kadar uzak görmemin nedeni de buydu. (Mor Bir Serserinin Gezi Notları)
  • “Ah, bu dünya yalnızca insanların anlamsızca acı çektiği bir yer.” (Yeşil Bambu ve Diğer Fantastik Öyküler)
  • Beklemek. Hayatta sevinç, öfke, hüzün ve yüz çeşit duygu içindeyiz ama bu duyguların tümü, vaktimizin ancak yüzde birini oluşturur. Yüzde doksan dokuzu ise beklemekle geçer. Ben de bekliyorum... (Batan Güneş)
  • "Savaştan söz etmekten nefret ediyorum. Korkunç bir felaketti." (Batan Güneş)
  • "Tek bir büyük tepsiye sahip olmaktansa birçok küçük tepsiyi üst üste dizmeyi bil" (Buruk Ayrılık)
  • Felsefe mi? Bir sürü yalan. İlkeler mi? Bir sürü yalan. Düzen mi? Bir sürü yalan. İçtenlik mi? Gerçek mi? Saflık mı? Hepsi yalan. (Batan Güneş)
  • Eh, işinin erbabı bir adam olsa gerek benim öylesine beceriksizce verdiğim yanıtları ustalıkla derlemiş ve ilginç bir yazı haline getirmişti. (Buruk Ayrılık)
  • Sanki bir şeyler eksikmiş hissi veren bir sessizlik. (Buruk Ayrılık)
  • Adalet ömrün kumpası derler Öyleyse kanla boyanan savaş alanında Suikastçının kılıcı ucunda Adaletin nesi vardır? (İnsanlığımı Yitirirken)
  • "Bir avuç kişiye verilmesi gereken eğitimin genele uygulanması da korkunç geliyor. Okulda verilen ahlaki eğitimle, dünyanın kuralları arasında bir uçurum olduğunu büyüdükçe daha iyi anladım." (Öğrenci Kız)
  • Böylece, sonra (yazarken çok fazla böylece, sonra kullanıyorum, değil mi? Bu durum kafası çalışmayan erkeklerin yazdıkları metinlere has bir özellik olsa gerek. Beni de rahatsız ediyor ama ister istemez yazıverdiğim için uğraşmayı bıraktım) -böylece, sonrasında âşık oldum. (Koş Melos!)
  • And how futile it all is. (Koş Melos!)
  • Bir kitap­ta Fransa'da krallık döneminde saraylı kadınların saray bahçesin­de ya da saray koridorlarında eteklerini kaldırıp rahatlamaktan hiç çekinmediklerini okumuştum. (Batan Güneş)
  • Şu an ben ne mutluyum ne de mutsuz. Sadece her şey geçip gidiyor. Benim şimdiye kadar pandomim sayesinde yaşamayı sürdürdüğüm bu “İnsan” dünyasında, gerçek olduğunu düşündüğüm tek şey bu. Sadece her şey geçip gidiyor. (İnsanlığımı Yitirirken)
  • "Seçilmiş olmaktan, büyük heyecan ve korku duyuyordu." (Verlaine, Sagesse) (Mor Bir Serserinin Gezi Notları)
  • Taze yumurta kolay kolay yanmaz. Bilmiyor muydunuz? (Batan Güneş)
  • Sabahları insanın zinde olduğu söylenir, yalan.Sabahlar gridir. (Koş Melos!)

Yorum Yaz