diorex
life
Dedas

Do Sesi - Ferit Edgü Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Do Sesi kimin eseri? Do Sesi kitabının yazarı kimdir? Do Sesi konusu ve anafikri nedir? Do Sesi kitabı ne anlatıyor? Do Sesi kitabının yazarı Ferit Edgü kimdir? İşte Do Sesi kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 09.03.2022 06:00
Do Sesi - Ferit Edgü Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Ferit Edgü

Yayın Evi: Sel Yayıncılık

İSBN: 9789755706993

Sayfa Sayısı: 96

Do Sesi Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Öykü, eğer yaşamın içinden çıkıyorsa, uzun ya da kısa olmasının hiçbir önemi yok. Çünkü yaşam, kimi zaman bir do sesi kadar kısa, birkaç cümle kadar da uzun olabilir.

Do Sesi'nde Ferit Edgü, az sözle çok şey anlatmanın, anlatıda tutumluluğun, etkinin yoğunlaştırılarak aktarımının en güzel örneklerinden birini daha sergiliyor.

Azla yetinmeyi bilen okur için bir okuma eylemi...

(Tanıtım Bülteninden)

Do Sesi Alıntıları - Sözleri

  • Her yürüyen bir yere mi gider ki ? ___
  • Ah! Ne güzel bir gün Dur, daha gün batmadan böyle bir şey söyleme.
  • Sonunda, ben de babamın yaşına vardım. Şimdi, onun, niçin insanlardan çok kuşlarla ilgilendiğini anlar gibiyim.
  • Bir an durdu. Sonra ekledi : Biliyor musun, kimseye verecek bir hesabım yok.
  • Sonunda bir köpeği evlat edindi.
  • Çok yerler gördüm. Dağlar, ovalar, yaylalar, denizler, kentler, başkentler... Ama bugüne değin çölü görmüş değilim. Çölü görmediğim halde, biliyorum ki, çölü görmeyen hiçbir şeyi görmüş sayılmaz.
  • Gülümsüyor. Ölümü gördüm işte, diyor.
  • Nereye gidiyorsun böyle? Bilmem. Bir yere gider gibi miyim?
  • Saatine bakmayı unutma, dedim. Ama bunun ne gibi bir yararı olabilir ki, dedi son soluğunu verirken.
  • “Yaşam, bir ruh hastalığıdır.” -Novalis
  • Annem, hasta döşeğinde, kulağıma, Niçin ölemiyorum, diye inliyordu. Ben de onu avutmak için, Ölürsün anneciğim, biraz sabret, ölürsün, diyordum.
  • Koridorun ucundaki ışığı görüyor musun? Tabii görüyorum. Öyleyse niçin yazmıyorsun?
  • "Biraz bekle" diyorum. "Beklemek, diyor. Yaptığımız başka ne ki? Bir bilsem neyi beklediğimizi. Sen biliyor musun?"
  • Buraya nerden geldiğimi bilmiyorum. Onlar da bilmiyor. Benim nerden geldiğimi değil, kendilerinin nerden geldiğini. Ayrıca, onlarla aynı dili de konuşmuyorum. Ayrıca, onlar da, kendi aralarında aynı dili konuşmuyor. Böylece, (garip aile!) bir arada yaşayıp gidiveriyoruz işte.
  • Hiçbirimiz nereye gittiğimizi bilmiyorduk.

Do Sesi İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Hayatımda okuduğum ilk küçürek öykü kitabı. Eee okumuşken Türk edebiyatındaki temsilcisinden okumak gerek diye düşündüm, okudum ve iyi ki de okudum diyorum. Minik minik öykülerle bu kitap insanın içini ısıtıyor. Bazı öyküler bir sayfa bazısı sadece bir cümle. Yazar bunu yaparak okuyucuyu aktif hale getiriyor ki asıl mesele de bu. Düşünmeye itiyor insanı. Bir cümle verdim başını sonunu sen düşün diyor. Okurken çokça gülümsedim bazı hikayelerde hüzünlendim ben bu küçürek öyküleri pek sevdim :) Herkese tavsiye ediyorum ve şimdiden iyi okumalar diliyorum. :) (Begüm)

Ferit Edgü’nün kalemini çok seviyorum, okuduğum her kitabını keyifle okudum, Do Sesi de onlardan biri oldu. Çoğu bir sayfa bile sürmeyen kısacık öykülerle yine çok şey anlatmış. Sevdiğim 4 öyküyü yazacağım, hoşunuza giderse kitabı alıp diğer öyküleri de okuyabilirsiniz. YETERLİ Bir sıcak çorbam olsun, bir de saman döşeğim. Ses olmasın, gürültü olmasın, kimseler kapımı çalmasın, ya da çalacaksa hiç beklemediğim, ömrümde yüzünü görmediğim bir kişi çalsın. Küpümde suyum, ya da daha iyisi, fıçımda şarabım olsun. Biraz da unum. Biraz da tuzum. Bir-iki çeki de odunum. Sözcükler olmasa da olur. Hecelerle yazarım. Heceler olmasa da olur. Horozun ötüşü. Eşeğin anırması. Köpeğin havlaması. Atın kişnemesi. Suyun şırıltısı. Yağmur dam-dam-damlası. Tüm bunlar yeter. Gerçekten mi? Evet, evet. Yeter de artar bile. (Syf 45) KOŞUCU Hep koşuyorsun, hep koşuyorsun, hiç durmayacak mısın sen, dedim. Ben durmasını bilmem ki, dedi. Yeter ki sizler yolumdan çekilin ve bana böyle anlamsız sorular sormayın. Böyle koştuğuna göre varacağın bir yer olmalı, dedim. Dünyanın yuvarlak olduğunu öğretmediler mi sana? Ne kadar koşarsan koş varacağın yer burası. Yol açın bana, yol açın, diye inledi. Bir kez durursam bir daha koşamam, bunu anlamıyor musun? (Syf 47) KONUŞMA Hayat soğudu. Hava soğudu mu dedin? Hayır, soğuyan hayat. Yaraların mı sızlıyor? Yaralarım, evet. Dayanılır gibi değil öyle mi? Evet, aynen. Zavallı insan. Bunun insanlıkla ne ilgisi var? Peki neyle ilgisi var? Yaralarımla. Yalnızca o kapanmak bilmeyen, gövdemi kemiren yaralarımla. (Syf 51) ÖZELLİKLE İnandırıcı olmak gerekmiyor mu? Yazarken mi? Evet. Özellikle yazarken. Özellikle yazarken, hiçbir şey gerekmiyor. Peki ne gerekiyor? Sözcüklerin sesini dinlemek. Kalemin sesini dinlemek. Ve (tabii) kendi iç sesini dinlemek. Tümü bu kadar mı? Hayır. Ama bu kadarı da yeter. (Syf 65) (Beyza)

Uzun zamandır bu kadar sarsıcı, etkileyici bir kitap okumamıştım. Çok sevdim. Mutlaka okunması gereken bir kitap. Uzun uzun cümleler kurmak, size kitabı anlatmak isterdim lakin öyle yapmayacağım. Bu kadar az cümle kurup bu kadar insanı derinden etkilemek de... Ne bileyim... Aklıma Neşet Baba'nın bir lafı geldi, onu yazıp (güya) incelemeyi bitireyim: "Ben fazla kelime bilmem. Bilmem azdan çok anlar mısınız?" (Musa)

Do Sesi PDF indirme linki var mı?

Ferit Edgü - Do Sesi kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Do Sesi PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Ferit Edgü Kimdir?

İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi Resim Bölümü'nde başladığı eğitimini Paris'te sürdürdü (1959- 1964). Acedemie du Feu'de seramik öğrenimi gördü. Sorbonne'da felsefe, Louvre'da sanat tarihi kurslarına katıldı.

Yedek subay öğretmen olarak Hakkari ve Beypazarı'nda askerlikten sonra (1967), bir yıl daha Paris'te kalıp İstanbul'a yerleşti (1968). Man Ajans'ta reklam yazarlığı yaptı. Buradan ayrılıp kendi reklam şirketini kurdu.

Öykü yazarlığının yanı sıra, resim eleştirileri ve denemeleriyle ün yaptı. 1977 'den beri Ada Yayınları'nı yönetiyor. Kaynak dergisinde edebiyata adım attı. 1952-1953 yıllarında şiirler yazdı. Ama ilk öyküsü ocak 1954'te Yeni Ufuklar dergisinde çıktı . Aynı yıllarda Şairler Yaprağı (1954), Mavi'de de şiirleri yayımlandı (1954). Daha sonraları Yeni Ufuklar, Vatan Sanat Eki, Mavi, Pazar Postası, Dost'taki öyküleriyle (1954-1959); Ataç, Yeni Dergi, Eylem, Papirüs, Ant, Soyut, Milliyet Sanat, Hürriyet Gösteri dergilerindeki deneme ve incelemeleriyle tanındı.

Bir Gemide kitabıyla 1979 Sait Faik Hikaye Armağanı, Ders Notları'yla 1979 TDK Deneme Ödülü, Eylül'ün Gölgesinde Bir Yazdı adlı??seriyle Sedat Simavi 1988 Edebiya Ödülü'nü aldı. Ayrıca O adlı romanı Hakkari'de Bir Mevsim adıyla ve Onat Kutlar'ın senaryosuyla sinemaya uyarlandı. 33. Berlin Film Festivali'nde (1983) ve 2. Akdeniz Kültürleri Film Festivali'nde ödüller aldı (1984).

Ferit Edgü Eserleri

Roman

Kimse (1976)

O/Hakkari'de Bir Mevsim (1977)

Eylülün Gölgesinde Bir Yazdı (1988)

Öykü

Kaçkınlar (1959)

Bozgun (1962)

Av (1968)

Bir Gemide (1978)

Çığlık (1982)

Binbir Hece (1991)

Doğu Öyküleri (1995)

İşte Deniz, Maria (1999)

Do Sesi (2002)

Avara Kasnak (2005)

Nijinski Öyküleri (2007)

Senaryo

Hakkâri'de Bir Mevsim (O adlı romanından senaryo, Onat Kutlar ile birlikte)

Deneme

Tüm Ders Notları (1978)

Yazmak Eylemi (1980)

Şimdi Saat Kaç? (1986)

Yeni Ders Notları (1991)

Seyir Sözcükleri (1996)

Devam (2001)

Sözlü/ Yazılı (2003)

İnsanlık Halleri (2003)

Şiir

Ah Minel Aşk (1978)

Dağ Şiirleri (1999)

Anı

Görsel Yolculuklar (2003)

Biyografi

Abidin (2003)

Avni Arbaş (2001)

Osman Hamdi-Bilinmeyen Resimleri (1986)

Çocuk Kitabı

Doğa Dostları (2004)

Çeviri

Düşüş (Albert Camus, 1961),

Godot'yu Beklerken (Samuel Beckett, 1963),

Bugünün Dünyasında Felsefe (Jean Wahl, 1965), A

Aydınlar ve Toplum, (Antonio Gramsci, V. Günyol , B. Onaran'la, 1967),

Amerika: Şiirler (Allen Ginsberg, Lawrence Ferlinghetti, 1976).

Monografi

Bunların dışında Abidin Dino, Yüksel Arslan, Van Gogh, Bedri Rahmi Eyüboğlu, Eren Eyüboğlu, Füreya, Aliye Berger, Ergin İnan, Fikret Mualla, Avni Arbaş üzerine yayımlanmış monografileri var.

Ödülleri

Sait Faik Hikâye Armağanı 1979 (Bir Gemide)

Türk Dil Kurumu Deneme Ödülü 1979 (Tüm Ders Notları)

Sedat Simavi Vakfı Edebiyat Ödülü 1988 (Eylülün Gölgesinde Bir Yazdı)

Ferit Edgü Kitapları - Eserleri

  • Hakkari'de Bir Mevsim
  • Eylülün Gölgesinde Bir Yazdı
  • Yazmak Eylemi
  • Selma Gürbüz İçin Üç Yazı
  • Çığlık
  • Her Şeyin Sonundayım
  • Yaralı Zaman
  • İşte Deniz, Maria
  • Do Sesi
  • Buluşmalar
  • Av
  • Tüm Ders Notları
  • Bir Gemide
  • Kaçkınlar
  • Şimdi Saat Kaç
  • Doğu Öyküleri
  • Leş
  • Kimse
  • Nijinski Öyküleri
  • Giden Bir Kedinin Ardından
  • Cahil
  • Van Gogh - Yüz Yıl Sonra
  • Biçimler, Renkler, Sözcükler
  • Yüksel Arslan: İlişki, Davranış, Sıkıntılara Övgü'den Arture'lere
  • Avara Kasnak
  • İlk Öyküler Kaçkınlar / Bozgun / Devam
  • Yeni Ders Notları
  • Özyurdunda Yabancı Olmak
  • Korkuyorum
  • Ah Min-el Aşk
  • Binbir Hece
  • Abidin
  • Seyir Sözcükleri
  • İnsanlık Halleri
  • Paraboller
  • Kaza Sözleri ve Öteki Metinler
  • Devam
  • Görsel Yolculuklar
  • Sözlü - Yazılı
  • Kültür Emperyalizmi
  • Batı Kültürü Önünde Hiçbir Saplantım Yok - Mektuplar
  • Ergin İnan
  • Dengê Doyê
  • Duo
  • Osman Hamdi Bilinmeyen Resimleri
  • Yolun Gittiği Yer
  • Orhan Duru Ölmeden Önce - Öldükten Sonra
  • Fikret Muallâ - Albastı Defterleri
  • Bozgun

Ferit Edgü Alıntıları - Sözleri

  • ... bir insanın ne kadar gizi varsa, o kadar. (Biçimler, Renkler, Sözcükler)
  • Başkalarının değil, kendi sözcüklerinle konuşmasını öğren. (Leş)
  • "Gelmiş geçmiş hiçbir yazar Kafka kadar kendi çöplüğünde eşelenmedi." (Tüm Ders Notları)
  • Her zaman aramak gerek. Her zaman. Bulduğunda bile. Yeniden aramaya koyulmak gerek. Başka nasıl yol alınabilir? (Devam)
  • Cahil hukuk tanımaz. (Cahil)
  • Çaresizlik, dedim, çaresizlik, çaresizlik, çaresizlik. Ağlama dedi Canan. Sus, ağlama, çaresizliğe bir çare bulunur elbet. O da biliyordu bizim çaresizliğimizin çaresi yoktur. Biz bu yaşamın içinde bir başka yaşamın yolcusuyuz ve bu yolculuk çok uzun sürmez. (Eylülün Gölgesinde Bir Yazdı)

  • Ateşle çevrili -ya da boşlukla- bir yalnızlık içindeyiz. (Özyurdunda Yabancı Olmak)
  • Jiyan, nexweşîyekê rih e. Novalis (Yaşamak, ruhsal bir hastalıktır) (Dengê Doyê)
  • Dünyadan dargın ayrıldım. (Orhan Duru Ölmeden Önce - Öldükten Sonra)
  • Her zaman aramak gerek. Her zaman. Bulduğunda bile. Yeniden aramaya koyulmak gerek. Başka nasıl yol alınabilir? (Devam)
  • "- Bana unuttuğun bir öykünü anlatsana? - Hangi öykümü? - Yaşadığın ve unuttuğun bir öykünü. - Tüm öykülerimi mi demek istiyorsun?" (İşte Deniz, Maria)
  • Yaşamak, yaşamayı sürdürebilmek için kişiliğini bulmak zorundasın. (Hakkari'de Bir Mevsim)
  • O sıralar bir sözcük arıyordum. Bir sözcük. Bir tek sözcük. Bilmiyorum neydi? Hiçbir şey anlatmayacak olan? (Bozgun)

  • Hep aynı... Dün de bugün de.... (Av)
  • Bir beraberliğin, anlaşmanın kıvancından çok, bir acının, yan yanayken bile aralarında bir uzaklığın bulunduğunu biliyordu. (Av)
  • Bu karanlığın en yoğun noktasından kopmuş ben ben bu muyum? (Paraboller)
  • ''Ben bir insan müsveddesiyim" diyor Kierkegaard " (Tüm Ders Notları)
  • Gün geçtikçe uzaklaşıyoruz birbirimizden ve kendimizden... (Av)
  • Yaz boz tahtası yaşam. Sen ne kadar ölürsen öl. (Kaza Sözleri ve Öteki Metinler)
  • Umutsuzluk insanı her yere götürür. Evet, tabii, intihara bile. (Yazmak Eylemi)

Yorum Yaz