Gelibolu Korkak Abdul'den Coni Türk'e - Erol Mütercimler Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Gelibolu Korkak Abdul'den Coni Türk'e kimin eseri? Gelibolu Korkak Abdul'den Coni Türk'e kitabının yazarı kimdir? Gelibolu Korkak Abdul'den Coni Türk'e konusu ve anafikri nedir? Gelibolu Korkak Abdul'den Coni Türk'e kitabı ne anlatıyor? Gelibolu Korkak Abdul'den Coni Türk'e PDF indirme linki var mı? Gelibolu Korkak Abdul'den Coni Türk'e kitabının yazarı Erol Mütercimler kimdir? İşte Gelibolu Korkak Abdul'den Coni Türk'e kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Erol Mütercimler
Yayın Evi: Alfa Basım Yayım Dağıtım
İSBN: 9789752976108
Sayfa Sayısı: 712
Gelibolu Korkak Abdul'den Coni Türk'e Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Erol Mütercimler'in "Düşler ve Entrikalar, Denizden Gelen Destek, Kadınlar, Gemiler ve Otomobiller" adlı kitaplarından sonra yakın tarihimize ışık tutacak olan kitabı "Gelibolu" karşınızda...
Çanakkale Savaşı hakkındaki yanlış bilgileri düzeltme ve bilinmeyenleri ortaya çıkarmak amacıyla hazırlanan kitap Çanakkale Savaşı'nın 90. yılında okuyucuyla buluşuyor.
Kitapta 90 yıldır birçok olayın yanlış ve abartılarak anlatıldığına dikkat çekilirken savaşta stratejik olarak yapılan hataların yanı sıra savaşa katılan ülkelerin komutanlarının kendi içlerinde yaşadıkları görüş ayrılıklarına da yer veriliyor.
"Doksan yıldır bilinen yanlışlar artık gün ışığında!
Abartılan Şehit Sayısı!
Yarbay Mustafa Kemal Savaş Alanına Geç mi Geldi!
Çanakkale'de askerler aç mı savaştı!
Askerlerin cephedeki yemek mönüsünde neler vardı?"
Yakın tarihimizle ilgili bildiğimiz birçok doğrunun yanlış olduğuna dikkat çekilen kitapta Nusret Mayın Gemisi'nin mayınlarını denize döktüğü tarihin yanlışlığında yapılan ısrara dikkat çekiliyor. Aynı zamanda kaybolan Norfolk taburu meselesine de değinilirken, beyaz bir bulutun askerleri yuttuğuna dair inancın hurafe, diğer taraftan Türklerin bu taburun askerlerinin teslim olmasına rağmen süngülemiş ve diri diri yakmış olduğuna duyulan inancın ise gerçekleri yansıtmadığı yine belgelerle açıklanıyor."Yarbay Mustafa Kemal muhabere alanına geldi?" eleştirilerine de açıklık getirilirken Çanakkale Savaşı'ndaki şehit sayısı konusunda ileri sürülen tez tartışma yaratacak türden. Tarihimizde bu savaşla ilgili abartı yapıldığı ifade edilirken 253 bin olarak verilen şehit sayısının gerçekte 57 bin olduğu savunuluyor. Aynı zamanda yine Çanakkale Savaşı'nda askerlerin aç savaştığına dair var olan bilginin aksine yemek menüsünün oldukça geniş tutulduğu belgelere dayanılarak anlatılıyor.
(Tanıtım Bülteninden)
Gelibolu Korkak Abdul'den Coni Türk'e Alıntıları - Sözleri
- Çanakkale Savaşı'nın yapıldığı bu topraklarda karşımıza çıkan bir dere, bir vadi, bir yamaç mutlaka geçmişten bir öykü taşıyıp günümüze getirir.
- Osmanlı ordusu Çanakkale Cephesi'ne sürüldüğünde, daha yeni Balkan Savaşları'ndan çıkmış,yorgun, moralsiz, daha da önemlisi inancını yitirmişti.Balkan Harbi'ndeki ağır yenilgi,subay kadrosunu hayal kırıklığına uğratmakla birlikte mesleki açıdan da çok şey öğretmiştir.Bu savaştan çıkarılan derslerden en önemlisini Mustafa Kemal, Nuri Conker'e söyler:"Savaş,askerlik sanatının öğrenilmesine yarayan vasıtaların en mükemmeli,en gerçeğidir."
- Türkiye, Çanakkale Savaşları sonunda artık yıldızı sönmeye başlayan Enver Paşa yerine Mustafa Kemal'in doğuşuna tanık oluyordu. Burada doğan "Sarışın Savaş Tanrısı", "Çanakkale Geçilemez!" diye tüm dünyaya haykırıyor, yakın bir gelecekte bu ülkenin kurtarıcısı olacağını müjdeliyordu. Bu büyük komutan kısa bir süre sonra Türkiye Cumhuriyeti'ni yaratacak ve Çanakkale'nin "Sarı Paşası" Türk halkının gönlünde ve gözünde "Kurtarıcı" olacaktı.
- 1915 yılında bu toprakları işgale gelip Çanakkale boğazını geçmeye çalışan, ardından Gelibolu'ya asker çıkaran işgalci ordular, 25 Nisan 1915'ten 9 ocak 1916'ya kadar, mitlerin yarattığı tanrıların değil ama yurtseverleriyle, inançla ve umutla ayağa kalkan Savaş Tanrısı'nın yani Mehmetçik'in gazabına uğradı. Bu topraklar, tarihin başlangıcından beri hiçbir zaman istilacılarını bağışlamamıştır.
- Savaş, Osmanlı Devleti'nin kurulduğu anavatan topraklarındaydı; bu nedenle, Türk askerinin burada bulunmasını anlamak kolay. Oysa İngiliz, Fransız, Senegalli, Hintli, Avustralyalı, Yeni Zelandalı, Filistinli Musevi askerlerin ne işi vardı burada?
- Savaşın kendi matematik mantığı vardır ve kendi içinde tutarlıdır. Ama bilinmelidir ki, savaş silah, petrol ve enerji ile ilaç tüccarlardan dışında hiç kimsenin çıkarına değildir. Her savaş, yenileni de, yeneni de ağır yıkımlara uğratır.
- Çanakkale Savaşı'nın bilançosu gerçekten çok ağır olmuştur. Durum böyleyken, gerekli saygıyı gösteriyor muyuz? Kesinlikle göstermiyoruz. En çok zayiatın verildiği yer olan Bombasırtı, bu kitap yayına hazırlanırken, gerçek şehitlerin yattığı alan ile siperler otopark yapılıyordu....... 2 ocak 2005'te Orman Bakanı Osman Pepe televizyonlara çıkıp, burasının otopark olacağını gururla anlattı. Bu kadar Şehit neden orada yatıyor?Yönetimin üç beş kuruş para kazanması için mi?
- "Hey Onbeşli Onbeşli..." türküsünü bilmeyenimiz yoktur. Bu türkü Çanakkale Savaşı sırasında askerlik çağına gelmiş ancak askere alınacak kimse kalmaması üzerine Hicri 1315/ Miladi 1899 doğumluların 16 buçuk yaşında askere çağrılmaları üzerine yakılan türküdür. Bu türkü faciaya anlatır. Bilinçsiz halkımız bu türkü ile göbek atıyor.
- Bu savaşta 9 milyon asker, 15 milyon sivil olmak üzere toplam 24 milyon insan ölmüştür. Yaralı sayısı ise 21 milyondur.
- Savaş topyekündur, çünkü savaş alanı savaşa giren ülke topraklarının tümünü kapsar.
- Topyekün savaş yapmak için ekonomik sistemin savaşın amaçlarına hizmet edecek şekilde uyarlanması gerekir.
- Savaş ve politika insanların varlığını sürdürmelerine hizmet eder, fakat savaş bir ırkın yaşama azminin en etkin ifade şeklidir.
- Birinci Dünya Savaşı askeri alanda iki yönüyle dikkat çekmektedir. Bunlardan birisi abluka, ötekisi ise siper savaşı oluşudur.
- Osmanlı Devleti, itilaf devletlerinin gizli planları doğrultusunda Almanya'nın kucağına itilmiş ve karşı cephede yer almaya mecbur bırakılmıştır. 22 Temmuz 1914 tarihinde Harbiye Nazırı (Savaş Bakanı) Enver Paşa Almanya'nın İstanbul Büyükelçisi Baron von Wangenheim'a İttifak teklifinde bulmuştur. 2 Ağustos 1914'te de Osmanlı Devleti ile Almanya arasında birlikte hareket etme Antlaşması imzalanır.
- Amiral Suschon'un Osmanlı donanmasının komutasını ele almasından iki ay sonra 27 Ekim 1914 tarihinde, Osmanlı hükümetinin karşı çıkmasına karşın, Karadeniz'e çıkardığı bir muharebe kruvazörü, 5 hafif kruvazör, 4 muhrip ve bir mayın gemisi ile Rusya'nın Odessa, Kefe ve Novarsisky limanlarını 29 Ekim'de bombalaması ve iki Rus gemisi ile Fransız vapurunu batırması, Osmanlı Devleti'nin savaşa girmesine neden oldu.
Gelibolu Korkak Abdul'den Coni Türk'e İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Çanakkale Geçilmez: Bu kitap için kendim bir inceleme yazmak yerine kitabın arka kapağın daki yazıyı koymayı tercih ettim. "Ateş ve çelik yağmuru altında yalnız piyade tüfeği ve süngü. Teknolojiye karşı insan bedeni!. Çanakkale Savaşı sadece muharebe alanlarında ölen askerlerin değil, idam edilen ilk sivil kişi olan Bozcaada müftüsünün de öyküsüdür... Gelibolu kara muharebeleri, yalnızca üst rütbeli subayların degil, küçük rütbeli askerlerin de savaşıdır. 19.Tümen komutanı Yarbay Mustafa Kemal ve muhteşem 57.Alay ile komutanı Albay Avni, olağanüstü 27.Alay ile komutanı Yarbay Cemil, Seddülbahir'in yaralı aslanı Binbaşı Mahmut Sabri, Edirne sırtında Tegmen Mucip, Binbaşı Halis, Kumkale'de Tegmen Halit, şehit Yedeksubay Ethem, Ezineli Yahya Çavuş, Bigalı Mehmet Çavuş gibi düşmanlarını bile kendisine hayran bırakan binlerce kahramanın önünde saygıyla egiliyoruz." (Seçkin Öztürk)
Erol Mütercimler, bu tarihi inceleme kitabında 1.Dünya Savaşı'nda Türk insanı için önemli bir yer tutan Çanakkale Cephesi'ni ele alır. Beslenmeyle ile ilgili yanlış bildiklerimizden tutun, savaş süresince kullanılan mühimmatın çeşitliliği, deniz savaşının ve akabinde gelen deniz zaferinin neden bu kadar önemli olduğu, kara savaşlarının nasıl bir strateji ve kahramanlıkla kazanıldığına kadar hemen her konuda oldukça sağlam kaynaklar kullanarak okuyucuya aktarmaya çalışır. Yarbay Mustafa Kemal'in bu savaşta nasıl önemli bir rol oynadığını ve tarih sahnesine ilk ve etkili bir biçimde nasıl çıktığından da bahseder. Tek olumsuz yönü aşırı detay içermesidir, kimi okuyucuyu sıkabilir. (Can Aydoğdu)
Gelibolu Korkak Abdul'den Coni Türk'e PDF indirme linki var mı?
Erol Mütercimler - Gelibolu Korkak Abdul'den Coni Türk'e kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Gelibolu Korkak Abdul'den Coni Türk'e PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Erol Mütercimler Kimdir?
Erol Mütercimler (1954, Kars), Türk yazar, araştırmacı ve televizyon programcısıdır.
Erol Mütercimler, 1954 yılında Kars'ta doğdu, tüm öğrenim yaşamı İstanbul'da geçti. Liseyi İstanbul Gazi Osman Paşa Plevne Lise'sinde tamamlamıştır. İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölümü'nden mezun oldu. Deniz Kuvvetleri'nde bir süre Fizik öğretim üyeliği, Beşiktaş Deniz Müzesi (İstanbul Deniz Müzesi) Müdürlüğü yaptı ve bunun ardından Avustralya'ya gitti. SBS devlet radyosunda programcılık yaptı. "Çok kültürlülük" konusundaki doktora alan çalışmasını Avustralya'da yapıp, akademik çalışmasını İstanbul Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü'nde tamamladı. Deniz tarihi çalışmalarıyla tanınan Mütercimler, Türkiye'ye dönüşünde çeşitli gazete ve dergilerde köşe yazarlığı yaptı. TRT Radyosu ve çeşitli TV kanallarında programcı ve yönetici olarak çalıştı.Belgeseller hazırladı. Halen üç ayrı üniversitede (Yeditepe, İstanbul Ticaret, Doğuş, İstanbul Aydın) Strateji ve Devrim Tarihi dersleri vermektedir. Şu anda Cem TV'de Aynanın Arkası ve Komplo Teorileri adlı haber programını yapmaktadır. Bugüne kadar kısa radyo oyunları, çeşitli dergilerde yazıları ve belgesel senaryolarının yanı sıra yirmi bir kitaba imza atmıştır. Ontvhaber.com isimli İnternet televizyonunda program yapmaktadır.
İstanbul Ticaret Üniversitesi, Doğuş Üniversitesi ve Yeditepe Üniversitesi'nde öğretim görevlisi olarak görev yapmaktadır.
Son olarak Suna adlı sinema filminde 68 kuşağından bir karakteri canlandırmıştır.
Erol Mütercimler 1 Temmuz 2008 günü Ergenekon Soruşturması kapsamında gözaltına alınmıştır. Sorgusu yapıldıktan sonra, aynı gün gözaltına alınanlar arasında savcılık makamı tarafından serbest bırakılan tek kişidir.
Erol Mütercimler Kitapları - Eserleri
- Komplo Teorileri
- Fikrimizin Rehberi
- Bu Vatan Böyle Kurtuldu
- Siyasal Cinayetler
- Stratejik Düşünme
- Aynadaki Tarih
- Akıl Oyunu
- Gelibolu Korkak Abdul'den Coni Türk'e
- Gelibolu 1915
- Satılık Ada Kıbrıs
- İsyanlar İhtilaller Darbeler
- Büyük Kumpas - Ergenekon
- Geleceği Yönetmek
- Ertuğrul Faciası
- Kadınlar, Gemiler, Otomobiller
- 1922 Mudanya Mütarekesi Diplomasi Savaşı
- Gençler İçin Fikrimizin Rehberi
- Bilinmeyen Yönleriyle Kıbrıs Barış Harekatı
- İmparatorluğun Çöküşüne Denizden Bakış
- Destanlaşan Gemiler
- 21. Yüzyıl ve Türkiye
Erol Mütercimler Alıntıları - Sözleri
- Çanakkale Savaşı'nın bilançosu gerçekten çok ağır olmuştur. Durum böyleyken, gerekli saygıyı gösteriyor muyuz? Kesinlikle göstermiyoruz. En çok zayiatın verildiği yer olan Bombasırtı, bu kitap yayına hazırlanırken, gerçek şehitlerin yattığı alan ile siperler otopark yapılıyordu....... 2 ocak 2005'te Orman Bakanı Osman Pepe televizyonlara çıkıp, burasının otopark olacağını gururla anlattı. Bu kadar Şehit neden orada yatıyor?Yönetimin üç beş kuruş para kazanması için mi? (Gelibolu Korkak Abdul'den Coni Türk'e)
- 'Reisicumhur Atatürk'ün 19 Mayıs 1881 tarihinde doğmuş olduklarını arz ederim.' (Fikrimizin Rehberi)
- Cepheye kitap isteyen biri daha var, Anafartalar grubu kumandanı Mustafa Kemal. Madam Corinne'e gönderdiği tarihsiz ( Ağustos 1915 olabilir ) mektupta şunları yazıyor; Azizim hediyeleri aldım, bunun beni ne kadar sevindirdiğini tasavvur edemezsiniz. (Gelibolu 1915)
- 1838 Serbest Ticaret Antlaşması, doğurduğu zincirleme etkilerle Avrupalıların servetine servet kattı. Peki, Osmanlı devleti'ne, Anadolu insanına ne getirdi ? Hiç ! Bu anlaşmadan ders almadan imzalanmış olan 1995 Gümrük Birliği antlaşması, bugünkü Türkiye'ye ne kazanç sağladı ? (Aynadaki Tarih)
- Düşünüyorum ; neden Gazi Mustafa Kemal in bıraktığı yerden devam edeceğiz demezler de, bir zamanlar Adnan Menderes şimdilerde de Turgut Özal 'ın misyonunu yukleneceklerini ilan eder dururlar. Mustafa Kemal'in ideolojisinin ana ekseni neydi? Birincisi: antiemperyalist olmak... Ikincisi de: tam bağımsızlıkçı olmaktı... (Komplo Teorileri)
- O'nun naçiz vücudu elbet bir gün toprak olacaktı, oldu da, ama bu laik Cumhuriyet ve devrimler sonsuza kadar yaşamalıdır. Her ne pahasına olursa olsun yaşayacaktır. (Fikrimizin Rehberi)
- Siyasi ortam artık kaostur. (Fikrimizin Rehberi)
- Savaş ve politika insanların varlığını sürdürmelerine hizmet eder, fakat savaş bir ırkın yaşama azminin en etkin ifade şeklidir. (Gelibolu Korkak Abdul'den Coni Türk'e)
- “..zaman her şeyi yerli yerine koyuyor ve gizlenen her türlü oyunu su yüzüne çıkarıyor.” (Siyasal Cinayetler)
- "..benim Türkçülük tarafım kuvvetlidir." (Siyasal Cinayetler)
- "Faili meçhul ne demek? Gerçekte, faili belli demek! Neden? Çünkü devlet cinayetin ortaya çıkmasını istemezse faili meçhul olur." (Büyük Kumpas - Ergenekon)
- İnsanlar ekonomik sıkıntıya düştükleri ölçüde aşırıya yönelirler. (Komplo Teorileri)
- okulda arkadaşlarına yapmış olduğu konuşmalarından birinde şunları söylemiştir: “Altı yüzyıl kadar önce Anadolu’da doğan Osmanlı İmparatorluğu 350 yılda Viyana kapılarına kadar ilerledi, imparatorluğu güçlendiren manevi etkenler zayıfladığı için yavaş yavaş Viyana, Budapeşte, Belgrad elden çıktı. Artık bir avuç Rumeli toprağına sığındık. Şimdi de elimizde kalan küçük toprak parçasını Ruslar ve Avusturyalılar almak istemekteler. Rusların bütün istekleri, kendi ırklarından saydıkları Bulgarlar ve Sırplara Balkanlar’ı sözde armağan etmektir. Avusturyalılar ise, Adriyatik’ten Akdeniz’e, Selanik’e uzanmak isteğindedirler. ... Başka ulusların ozanları, aydınları böyle çalışıp uluslarını uyandırırken nerede bizim düşünürlerimiz, nerede bizim ozanlarımız? Bizim bir Nâmık Kemal’imiz var. O, Türk ulusunun yüzyıllardan beri beklediği sesi verdi. Ama ne şiirlerini okuyabiliyor, ne konuşmalarını duyabiliyoruz. Bu ulusun tarihinin bir yönünü belirten ‘Vatan Yahut Silistre’ oyununu bile temsil ettirmediler. Arkadaşlar! Bizlere büyük görevler düşüyor. Yarın görev alıp gittiğimiz her yerde ulusumuzu yetiştirmek için subaylarımızın öğretmenleri olacağız. Gittiğimiz yerlerde aydın gençlerle arkadaşlık ederek onları bu yola yönelteceğiz. Yurdumuzu ve imparatorluğu büyük tehlikelerin beklediğini hatırdan çıkarmamak durumundayız.” (Fikrimizin Rehberi)
- “Felaket, hep gelmez sanılır; ama gelince de iş işten geçmiş olur.” (Siyasal Cinayetler)
- Yüz savaşta yüz zafer kazanmak ustalığın en doruk noktası değildir. Düşmanı savaşmadan yenmek ustalığın en doruk noktasıdır. (Stratejik Düşünme)
- "Her söylenilen söze inanmayınız !" (Siyasal Cinayetler)
- ''Mürteci takımı: yani dini ticarete alet eden hacı-hoca: şeyh: şıh vs. Allah adına hareket ettiklerini beyan ederek toplumu huzursuzluğa taşıyor. Eğer mürteci ve irticai faaliyet tanımlanacaksa bunlar göz önünde bulundurulmalıdır. Örneğin katolikler'de allah adına fetva verilirken islamiyet'te bu yasaklanmış olmasına karşın, son 30 yılda adına müslüman diyen bir takım tüccarlar allah adına para toplamaktadırlar'' ''AKIL OYUNU'' Erol MÜTERCİMLER. (Akıl Oyunu)
- Bugün dünya haritasında pek çok bağımsız ülke görebiliyorsak bu, Sakarya Savaşı'nın dünyaya armağanıdır. (Fikrimizin Rehberi)
- Stratejik düşünme, rakibe üstün gelme ve bunu da, aynı şeyi onun size uygulamaya çalıştığını akılda tutarak yapma sanatıdır. (Stratejik Düşünme)
- Fakat yoksulun daha yoksul, varlıklının daha varlıklı hale getirileceği inancının yaygın olduğu günümüzde, küreselleşme felsefe olarak yadsınamaz ise de hayata geçirilmemesi için yoğun çaba harcanacağı da ortadadır. (Komplo Teorileri)