diorex
Dedas

İnatçı Keraban 1. Cilt - Jules Verne Kitap özeti, konusu ve incelemesi

İnatçı Keraban 1. Cilt kimin eseri? İnatçı Keraban 1. Cilt kitabının yazarı kimdir? İnatçı Keraban 1. Cilt konusu ve anafikri nedir? İnatçı Keraban 1. Cilt kitabı ne anlatıyor? İnatçı Keraban 1. Cilt kitabının yazarı Jules Verne kimdir? İşte İnatçı Keraban 1. Cilt kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 08.03.2022 10:00
İnatçı Keraban 1. Cilt - Jules Verne Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Jules Verne

Çevirmen: Nihan Özyıldırım

Orijinal Adı: Keraban Le Tetu

Yayın Evi: İthaki Yayınları

İSBN: 9789758607537

Sayfa Sayısı: 312

İnatçı Keraban 1. Cilt Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Jules Verne bu kez Osmanlı topraklarında...

Bir Ramazan günü bir Hollandalı, uşağıyla birlikte İstanbul'a gelir. Burada, dostu tütün tüccarı Keraban Ağa ile buluşur, onun Üsküdar'daki konağına yemeğe gideceklerdir. Tam da o gün, Boğaz'dan karşıya geçiş için yeni bir vergi konur ama Keraban Ağa'nın bu vergiyi ödemeye hiç niyeti yoktur. On paralık vergiyi ödememekte kararlı olan Keraban Ağa'nın bu inadı, kendisine yüzlerce altına mal olacak zorlu ve ilginç bir Karadeniz yolculuğunu başlatır...

Jules Verne, İstanbul, Osmanlı İmparatorluğu, Türkler ve Karadeniz'le ilgili düşüncelerini serpiştirdiği bu romanında "Osmanlıların en inatçısını" anlatıyor...

İnatçı Keraban 1. Cilt Alıntıları - Sözleri

  • "İstanbul Ramazan boyunca daha bir ilginç! Gündüzler ne kadar bir matem günü gibi, hüzünlü, kasvetli, acıklıysa, geceler bir karnaval kadar neşeli, gürültülü, hareketli!"
  • Bütün fırtınalar geçer dostum, uzun yada kısa sürerler ama biterler.
  • "Aslında bütün hükümetler birbirinin aynı ve hiçbirinin bir karpuz kabuğu kadar değeri yok!"
  • Tütün tüccarı! Sabahtan akşama, hatta akşamdan sabaha herkesin tütün içtiği bir şehirde nasıl servet sahibi olmasın?
  • Kırım! İtalya'nın en büyülü sahillerinden koparılıp getirilmiş gibi duran, dörtgen, daha dogrusu düzgün olmayan bir eşkenar dörtgen şeklindeki, eskilerin 'Tavrida Horsono" Ferdinand de Lesseps'in ( Süveys Kanalının açılmasını sağlayan Fransız Diplomat ve girişimci) iki çakı darbesiyle adaya dönüştürebileceği yarımada; Doğu Roma İmparatorluğu'yla mücadele eden tüm halkların göz diktiği toprak parçasj; milattan altı yüzyıl önce Herakleialiların, sonra birbirlerinin ardı sıra Mithridat'ın, Alanların, Gotların, Huarın, Macarların, Tatarların, Cenevizlilerin hâkim olduğu eski Bosporos Krallığı; 2.Mehmed'in imparatorluğuna bağladığı, 2.Katerina'nın da 1791'de kati suretle Rusya'ya kattığı zengin eyalet!
  • Bu şehre neden Odessa yani “Odysseus’un şehri” dendiğine gelince, Potemkin zamanında kalesiyle aynı adı taşıyan yani Hacıbey olarak bilinen şehre tanınan imtiyazlar sonucunda buraya yerleşen göçmenler Çariçe ll. Katerina’dan bir isim isterler. Çariçe St. Petersburg Akademisi’ne danışır; akademisyenler Troya Savaşı tarihini gözden geçirirler ve vaktiyle sahil şeridinin bu bölümünde, tartışmalı olmakla birlikte bir Odysseus şehrinin bulunduğu sonucuna varırlar, böylece 18. yüzyılın ikinci çeyreğinde bu Odessa adı ortaya çıkar.
  • Türkler bütün gün oruç tutuyorlar, ama gece boyunca da acısını çıkarıyorlar.
  • Tanrıların takdis ettiği, ölümlülerin paylaşamadığı bu bölgenin, mitolojik efsanelerden uzak kalması mümkün olur muydu hiç? Atlantis kavminin muazzam çalışmalarına ait izler Sıvaş bataklıklarında aranmak istenmemiş midir? Eski çağların şairleri, cehennemin bir girişini, üç dalgakıranı Kerberos'un üç başını andıran Kerberian Burnu'nun yakınlarına yerleştirmek istememişler midir? Agamemnon ile Klytaimnestra'nın Diana rahibesi olan kızları İphigenia, rüzgarların Parthenium Burnu kıyılarına savurduğu kardeşi Orestes'i Tavrida'da iffetli tanrıçaya neredeyse kurban edecek değil miydi?
  • Tophane meydanı sessiz mahzun neredeyse ıssızdı yalnızca insanlar eksikti
  • Tophane meydanı fidan gibi minareleriyle arap sitili güzel çeşmesiyle bin çeşit şerbet ve şekerlemenin satıldığı dükkânlarıyla her zaman bir resim kadar güzeldir
  • Bunca övülen istanbul konstantinin ve sultan mehmedin iradesiyle gerçeğe dönüşen şark rüyası burasımıydı
  • Türkler bütün gün oruç tutuyorlar ama gece boyunca acısını çıkarıyorlar güneşin batışını bildiren top patlar patlamaz kızarmış et kokuları içecek rayihaları sigaraların dumanıyla sokaklar her zamanki alışılmış görüntüsüne kavuşacak
  • Bana öyle geliyor ki istanbul ramazan boyunca daha bir ilginç gündüzler matem günü gibi hüzünlü kasvetli acıklı geceler ise bir karnaval kadar neşeli gürültülü hareketli evet tam bir tezat
  • İtiraf edeyim benim hayal ettiğim istanbul bu değildi insan tam anlamıyla doğuda bin bir gece hülyasına dalacağını hayal ediyor fakat kendini hapsedilmiş hissediyor
  • Keraban eski kuşak türklerden tam bir osmanlı fikirlerinin zerre değiştiğini görmedim modern sanayinin tüm icatlarını reddeder demir yolu yerine posra arabasını buharlı vapur yerine yelkenliyi tercih eder

İnatçı Keraban 1. Cilt İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Romandan ziyade bir coğrafya kitabı niteliğinde. İçerisinde çokça ülke ve şehirler hakkında bilgiler mevcut. Beni asıl şaşırtan nokta, Jules Verne'nin İstanbul'a hiç gelmeyip de İstanbul hakkında bu kadar detaylı betimlemeler ve yerinde tespitler yapmasıydı. Osmanlı döneminde geçmesine rağmen kitapta Türkiye diye bahsediliyor. (Ebru)

Klasik bir çocuk romanı edası ile bitiyor. Bu yüzden özellikle söylemek istediğim birşey yok. Herşey son cümleyle özetlenmiş. (Aslında bu yayınevinden okumadım ama 1000k'da olmayan bir yayıneviydi.) (Esma Aleyna Üstündağ)

Çok iyiyim... vergiler kadar iyi.: İçinde umduğumdan fazlasını bulduğum bir J. Verne romanı oldu. Hikayenin temposu inişli çıkışlı seyriyle devam ederken eski Osmanlı ve günümüz Türkiye topraklarında bahsedilen ve resmedilen yerlerde daha önce bilmediğim pek çok şey öğrendim. Özellikle karadeniz kıyılarındaki eski yunan kültürünün etkisiyle şekillenmiş pek çok kentin, aynı zamanda mitlerin doğduğu ve oluştuğu anlatılagelen mekanlar olması beni epey şaşırttı. Çok dilli çok kültürlü bu kozmopolit rotada jeoloji, tarih, arkeoloji, mitoloji... gibi pek çok bilim dalında bilgiler ve anekdotlar, yolculuk sırasında okuyucuya araştırma dürtüsünü kaşıyacak şekilde aktarılıyor. Bu açıdan sadece bir romandan ziyade oturduğunuz yerden gerçekleştireceğiniz eşsiz bir tur rehberi bu kitap. Türklerin kadim geleneği vergi türeticiliğinin şekil verdiği bu öyküde ilginçtir favori bir karakterim olmadı. Bence hepsi şahsına münhasır ve bir o kadar eğlenceli yer yer "inatçı"tiplemelerdi. Fakat şunu da belirtmeden geçmeyeyim. Hikayede şişirilmiş yerlerde yok değildi ama öyküye aşinalığım artıkça da o kısımları art arda geçmek işten bile değildi. İllüstrasyon ekiyle mevcut olan bir baskıdan okunması daha etkili olur diye düşünüyorum. Çünkü Leon Benett tarafından roman için çizilen tasvirler pekiyi ve ayrıntılı. (od)

İnatçı Keraban 1. Cilt PDF indirme linki var mı?

Jules Verne - İnatçı Keraban 1. Cilt kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de İnatçı Keraban 1. Cilt PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Jules Verne Kimdir?

Jules Gabriel Verne (Fransızca telaffuz: [ʒyl vɛʁn]; d. 8 Şubat 1828 – ö. 24 Mart 1905), Fransız yazar ve gezgin.

Verne, Hugo Gernsback ve H. G. Wells ile genellikle "Bilim kurgunun babası" olarak adlandırılır. Eserlerinde ayrıntılarıyla tarif ettiği buluşlar ve makinaların o sıralarda gelişmekte olan Avrupa sanayisi ve teknolojisine ilham kaynağı olduğu düşünülür. Özellikle uzay, hava taşıtları, denizaltılarhakkında yazmıştır.

Daha çok Denizler Altında Yirmi Bin Fersah (1870), Dünyanın Merkezine Yolculuk (1864) ve Seksen Günde Devr-i Âlem (1873) romanlarıyla tanınır.UNESCO’nun çeviri kitap veritabanına (Index Translationum) göre dünyada en çok çevrilen ikinci bireysel yazardır.

Hayatı

Çocukluğu

8 Şubat 1828’de Fransa'nın Nantes şehrinde doğdu. Varlıklı bir avukat olan Pierre Verne ile eşi Sophie Henriette Allotte de la Fuye’nin beş çocuğundan en büyüğüdür. Kış aylarında yoğun trafikli bir liman şehri olan Nantes’da; yaz aylarında ise Loire Nehri kıyısında yelkenlileri ve gemileri izleyerek geçirdiği çocukluğu, seyahat ve macera üstüne hayallerini ateşledi. 12 yaşında iken tayfalık yapmak üzere bir gemiye binip evden kaçmaya yeltenen Jules Verne’in, babası tarafından yakalanıp gemiden indirildiğinde “bundan sonra yalnız hayal dünyasında seyahat edeceğine“ dair ailesine söz verdiği rivayet edilir Bu hikayenin gerçekliği hakkında şüpheler vardır. Jules Verne'nin deniz ve macera tutkusunu kardeşi Paul de paylaşıyordu; Paul, sonunda bir deniz mühendisi oldu. Jules Verne ise kısa hikayeler ve şiirler yazmaya başladığı yatılı okul döneminin ardından 1846'da babasının işini devam ettirebilmek için hukuk öğrenimi görmek üzere Paris’e gitti.

Gençlik yılları

Jules Verne, Paris'e gittikten sonra kısa sürede hukuk diplomasını aldı ancak bu süre içinde edebiyat hevesinin hukuka ilgisinden daha büyük olduğunu farketti. Amcası aracılığıyla Paris edebiyat çevresi ile tanıştı. Şahsen tanıdığı Victor Hugo, Alexandre Dumas (oğul) gibi yazarların etkisinde tiyatro oyunları kaleme aldı; bohem bir hayat sürdürdü. Baba-mesleğini devam ettirmek yerine tiyatro ve edebiyata yönelmesine kızan babası maddi desteğini kesince geçimini yazarak karşılamak zorunda kaldı.

Yazarlığa, arkadaşı müzisyen Jean Louis Aristide Hignard ile birlikte tiyatro oyunları yazarak başladı. İlk tiyatro eseri 12 Haziran 1850'de sahnelendi. 1852-1855’te bir Paris tiyatrosunda sekreterlik yaptı; komediler, operetler yazdı; kısa hikâyeler kaleme alıp dergilerde yayınlatmaya başladı. Çoğu Paris’te çıkan “Musée des familles” adlı dergide yayınlandı. Amerikalı yazar Edgar Allan Poe'nın eserlerini okuduktan sonra onun büyük bir hayranı olan Verne, Poe etkisinde yazılar üretmeye başladı.

Bir gemi ile dünyayı dolaşmış olan Fransız seyyah Jacques Arago ile dost oldu. Bu dostluk ona, Paris’ten daha geniş ve ilginç dünyalar hakkında yazılar yazması için ilham verdi; Fransa dışına hiç çıkmamış olsa da hayal gücünü kullanarak başka dünyaları anlattı.

Evliliği, borsacılık yılları, ilk seyahatleri

1857’de iki kız çocuğu sahibi bir dul hanım olan Honorine de Viane More ile evlendi. Eşinin borsacı erkek kardeşinin etkisi ile Paris Menkul Kıymetler Borsası’nda brokerlik yapmaya başladı ama edebi çalışmalarına ara vermedi.

1859’da arkadaşı Aristide Hignard ile birlikte ilk defa Fransa’nın dışına çıkarak, Britanya Adaları’nı gezdi. Bu seyahatin notlarını “İskoçya Seyahati” adıyla romanlaştırdı. 1861 yazında aynı arkadaşı ile çıktığı İskandinavya Seyahati, eşinin doğum yaptığı haberinin gelmesi üzerine yarıda kaldı. Jules Verne’in, 5 Ağustos’ta dünyaya gelen oğullarına “Michel” adı verildi.

Balonla Beş Hafta

Verne, borsadaki işine devam ederken yirmiden fazla günlük gazeteyi, her türlü bilimsel yayınları okuyor; astronomi, meteoroloji ve fizyoloji alanlarındaki deneyleri, keşifleri yakından takip ediyor; coğrafya ile ilgileniyordu. Okuduklarına dayanarak o günlerde Avrupalılar için gizemli bir kıta olan Afrika’da balonla yapılan bir seyahat hakkında kitap yazmayı düşündü. O yıl Fransız fotoğrafçıNadar, adını “Dev” koyduğu bir sıcak hava balonu yapmaya çalışıyordu ve bu konu kamuoyunun çok ilgisini çekiyordu. Jules Verne, kitabı üzerinde çalışırken Nadar ile tanıştı; bu ilişki sayesinde romanı için gerekli teknik bilgileri edindi. Yazdığı roman, coğrafi gerçekler, bilimsel buluşlar ve hayal ürünü bir hikayeyi bir araya getiren yeni bir tür roman idi. “Balonla Beş Hafta” adlı bu eseri, daha sonraki çalışmalarında izlediği biçimin temelini oluşturdu.

Yayıncı Hetzel

Yayınlatmaya çalıştığı kitabı çeşitli yayıncılar tarafından reddedilen Jules Verne’in edebi kariyeri yayıncı Pierre Jules Hetzel ile tanıştıktan sonra başladı. “Balonla Beş Hafta”, 1863 yılında Hetzel tarafından yayımlandı ve bir anda büyük başarı kazandı.

Kitabın başarısından sonra borsacılığı bırakıp kendisini tamamen edebi çalışmalara veren Jules Verne, Hetzel ile bir sözleşme yaptı ve yirmi yıl boyunca her yıl iki cilt fenni roman veya daha kısa sürede 40 adet fenni roman yazmayı taahhüt etti. İlk olarak Dünyanın Merkezine Yolculuk (1864), Aya Seyahat (1865), Ayın Etrafında (1870) adlı kitaplarını yayınladı. Kitapçı Hetzel, yazarla yaptığı ilk sözleşmeyi içine daha parlak şartlar koyarak beş defa tekrarladı.

Jules Verne, ömrü boyunca ardı ardına eser vermeyi sürdürdü. Yapıtları arasında Denizler Altında Yirmi Bin Fersah (1870), Bir Gazetecinin Yolculuk Notları (1872), Seksen Günde Devr-i Âlem(1873), Esrarlı Ada (1875), Chancellor Kazazedeleri (1875), Michael Strogoff (1876), 15 Yaşında Bir Kaptan (1878) vardır.

Seyahatleri

Jules Verne, 1859 ve 1861’de arkadaşı Aristide Hignard ile yaptığı ilk yurtdışı seyahatlerinden sonra Nisan 1867’de kardeşi Paul ile birlikte Amerika kıtasına seyahat etti. Verne’nin bu seyahatinin 26 günü gemide geçmişti; sadece sekiz gününde New York’u ve Niagara Şelalesi’ni görebildi. Ancak bu gezisi, “Yüzen Şehir” adlı kitabına “Denizler Altında 20.000 Fersah” adlı romanındaki birçok fikre ilham sağladı.

Yazar, 1872’de eşinin doğduğu şehir olan Amiens’e yerleşti. Kitaplarından elde ettiği kazançla “St. Michel” adını verdikleri bir yat satın aldı ve kendi hayatında da kitaplarındaki gibi maceralar yaşamak üzere yatı ile seyahatlere çıktı. Seyahatleri yeni kitapları için ilham sağladı.

1872’de Londra ve Woolwich, 1871-1873 arasında yayıncısı Hertzel’in davetiyle Manş Adaları’na geziler yaptı, 1876’da İngiltere kıyılarını dolaştı.

1878’de yatı ile uzun bir geziye çıkarak Lizbon, Tanca ve Cebelitarık’ı dolaştı. 1881’de Hollanda, Danimarka, Almanya’yı ziyaret etti.

1884’te yeniden yatıyla Akdeniz gezisine çıkarak Cezayir, Malta, İtalya’yı dolaştı.

1883’te yayımladığı ve mekân olarak Osmanlı topraklarını seçtiği “İnatçı Keraban” adlı kitabındaki detaylı İstanbul tasvirlerinden ötürü yazarın Türkiye’ye de seyahat etmiş olduğu düşünülür ancak bunun da Verne’nin gerçekte hiç Türkiye’de bulunmadığı, bunun da onun hakkındaki efsane ve söylentilerden birisi olduğu söylenir.

Son yılları

1886’da evine döndükten sonra akıl hastası olan yeğeni tarafından vuruldu ve bu nedenle hayatının geri kalanında baston kullanmak zorunda kaldı; tedavi için sürekli uğraştı. 1887’de yayıncısı Hetzel’in ve ardından annesinin ölümü üzerine hayatının karamsar bir dönemine girdi.

1888’de siyasete atılan Jules Verne, Amiens belediye meclisinde görev aldı. Tiyatrolar, okullar ve şehircilik gibi kültürel sorunlarla ilgilendi. 1889’da Belediye Sirkini kurdu. 1892, 1896 ve 1900 dönemlerinde de Meclis üyeliğine yeniden seçildi.

İlerleyen şeker hastalığı sonucu 1902’de kısmen görme yeteneğini kaybeden yazar, 24 Mart 1905’te Amiens’teki evinde hayatını kaybetti. Amiens’te La Madeleine Mezarlığı’na defnedilmiştir.

Ölümünden iki yıl sonra mezarının başına bir heykeli dikildi. Heykelde Verne, mezarında doğrulmuş, bir elini yıldızlara uzatır biçimde betimlenir.

Eserlerinin Türkçe yayınlanması

Jules Verne eserlerinin Türkçeye çevrilip yayınlanmasının geçmişi 1875 yılını bulur. Harf Devrimi’nden sonra eserleri yeni harflerle tekrar yayımlandı. En önemli Jules Verne çevirmeni, Ferid Namık Hansoy’dur. 1940’larda Jules Verne’in eserlerini çevirmeye başlayan Hansoy, yazarın elli eserini Türkçeye kazandırdı.

Yirminci Yüzyıl'da Paris

Yirminci Yüzyıl'da Paris romanı, kaleme alındıktan 130 yıl sonra yayımlanabilmiş bir eseridir. Verne, bu kitabı 1863 yılında kaleme almış ama yayınıcısı Hertezel, fazla karamsar olduğu gerekçesiyle yayımlamayı reddetmişti. Eserin kaybolduğu sanılan yazması, 1990’da ailesi tarafından eski bir sandıkta bulundu. Eser, 1994 yılında Fransa’da yayımladı ve büyük ilgi gördü.

Bilimkurgu yazarlığı

Jules Vernes ismi, kaynakların çoğunda Hugo Gernsback ve H. G. Wells ile birlikte bilimkurgunun babası olarak anılıyor olsa da öykülerindeki ayrıntıları bilimsel gerçeklere dayanarak kaleme alındığı için Jule Verne’nin bilimkurgu yazarı değil, bilim yazarı veya teknoloji yazarı olarak anılması gerektiği iddia edilir.

Filme alınan eserleri

Verne'nin romanları, pek çok filme esin kaynağı olmuştur. Bunların başlıcaları şunlardır :

A Trip to the Moon (Aya Yolculuk), 1902, Georges Méliès

Vynález zkázy (Jules Verne’in Muhteşem Dünyası), 1958, Karel Zeman

20,000 Leagues Under the Sea (Denizler Altında 20.000 Fersah), 1954, Walt Disney

Journey to the Center of the Earth (Dünyanın Merkezine Seyahat), 1959, Henry Levin

Five Weeks in a Balloon (Balonda Beş Hafta), 1962, Irwin Allen

Jules Verne Kitapları - Eserleri

  • Seksen Günde Dünya Gezisi
  • Zacharius Usta
  • Doktor Ox'un Deneyi
  • Denizler Altında Yirmi Bin Fersah 1. Cilt
  • Dünyanın Merkezine Seyahat
  • Ay'a Yolculuk
  • Balonla Beş Hafta
  • İki Yıl Okul Tatili
  • Buzullar Arasında Bir Kış
  • Esrarlı Ada
  • Kaptan Grant'ın Çocukları
  • On Beş Yaşında Bir Kaptan
  • Dünyanın Ucundaki Fener
  • Karpatlar Şatosu
  • Denizler Altında Yirmi Bin Fersah 2. Cilt
  • Robensonlar Mektebi
  • İnatçı Keraban 1. Cilt
  • Yeşil Işın
  • Ay'ın Çevresinde Seyahat
  • 2890 Yılında
  • Tuna Kılavuzu
  • Güliver’in Gezileri - Dünyanın Ucundaki Fener
  • Yüzen Şehir
  • Macellanya
  • Gezgin Cambazlar
  • Buzlar Sfenksi
  • Mişel Strogof
  • Denizde Bulunan Çocuk
  • Çin'de Bir Çinli'nin Başına Gelenler
  • Esrarlı Ada
  • Yirminci Yüzyılda Paris
  • Piyango Bileti
  • Begümün 500 Milyonu
  • Kip Kardeşler
  • Deniz Yılanı
  • Altın Volkanı
  • İnatçı Keraban 2. Cilt
  • Bir Gazetecinin Yolculuk Notları
  • Dünyanın Hakimi
  • Madenin Esrarı
  • Meteor Avı
  • Göklerin Hakimi
  • Jules Verne - Öyküler 1
  • Ne Altı Var Ne Üstü
  • Mihrace'nin Mirası
  • Batık Gemi
  • Bayrağa Karşı
  • Wilhelm Storitz'in Sırrı
  • Edom, Frrit-Flakk, Humbug
  • Fatih Robur
  • Kaptan Grant'in Çocukları 3. Cilt
  • Livonya'da Bir Dram
  • Cenup Yıldızı
  • Clovis Dardentor
  • Kaptan Grant'in Çocukları - 2. Cilt
  • Elmas Avcıları
  • Jangada
  • Bayan Branican
  • Mathias Sandorf
  • İki Yıl Okul Tatili - Don Kişot
  • Karanlık Ülke
  • Chancellor
  • Jules Verne - Öyküler 2
  • On Beş Yaşında Bir Kaptan
  • Üç Rus ve Üç Ingiliz'in Güney Afrika Serüvenleri
  • Balonla Beş Hafta - Küçük Kadınlar
  • Fransa'ya Doğru
  • Jules Verne - Öyküler 3
  • Araba ile Dünya Turu
  • Chanteleine Kontu
  • Budanın İntikamı
  • Buzların Sfenksi
  • Maymun İnsanlar
  • Buzlar Arasında Bir Kış ve İki Öykü
  • Uskurlu Ada
  • Jules Verne Gençlik Dizisi - 10 Kitap
  • Jules Verne Macera Dizisi - 10 Kitap
  • Kürkler Ülkesi 2. Cilt
  • Orinoko Nehri
  • Dünyanın Keşfi
  • Yaşama Tutkusu
  • Serüven Nehri
  • Gezgin Cambazlar - Robinsonlar Okulu
  • Dönüşü Olmayan Nehir
  • Buharlı Ev
  • Kartal Yuvası
  • Halifax Korsanları
  • Yeryüzünün Tarihi
  • Kürkler Ülkesi 1. Cilt
  • Kaptan Hatteras'ın Maceraları 1. Cilt
  • Kaptan Grant’ın Çocukları
  • Esrarlı Olay
  • Çılgın Madenci
  • Küçük İrlandalı
  • Yanardağ
  • Afrika Ormanlarında
  • Akdeniz Korsanları
  • Dünyanın Keşfi
  • Düşlerin Efendisi
  • Afrika Serüveni
  • Bozkırda yolculuk
  • Kutup Harekatı
  • Kaptan Hatteras'ın Maceraları 2. Cilt
  • İskoçya Seyahati
  • Twenty Thousand Leagues Under the Sea
  • Arxipelaq Alovlanır - Klodius Bombarnak
  • Robenson Amca
  • Kuzey Güney Savaşı
  • Adalet
  • Alaska'dan Fransa'ya
  • Güneş Sistemi'nde Seyahat
  • Roma Kuşatması
  • The Archipelago On Fire
  • Raton Ailesinin Maceraları
  • Define Peşinde
  • Meçhul Düşman
  • Meçhul Düşman
  • Maceralı Yolculuk
  • Orman Köyü
  • Dünyanın Ekseni

Jules Verne Alıntıları - Sözleri

  • İnanç her şeyden güçlüdür. (Piyango Bileti)
  • "makam mevki, hepsi geçici. İnsan bunlara kendini kaptırmamalı." (Balonla Beş Hafta)
  • "Kim bu adam sence? Nereli? İngiliz mi, Alman mı yoksa fransız mı..." (Göklerin Hakimi)
  • "İnsan düşmanlarını yalnızca kötülük yaparak edinseydi, hayat gerçekten çok kolay olurdu..." (Güliver’in Gezileri - Dünyanın Ucundaki Fener)
  • Neden olmayacak bir geleceğin hayalini kuralım ki ? Onun yerine yarından itibaren misafiri olacağımız öbür dünyayı düşleyelim ! (Ne Altı Var Ne Üstü)
  • ...kadınlar her zaman biraz meraklıdır. (Kaptan Grant'ın Çocukları)

  • "bir yikdiz göstermişler,onlara güneşle cevap veriliyordu." (Üç Rus ve Üç Ingiliz'in Güney Afrika Serüvenleri)
  • “Ama her şeyin olduğu gibi bu yolculuğun da bir sonu olacak.” (Denizler Altında Yirmi Bin Fersah 1. Cilt)
  • Oh, şu kadınların geç kalma huyu yok mu! Her şey gelişip iyiye gidiyor, bunun dışında. (2890 Yılında)
  • "Rahatça ulaştığımız bazı şeylerin kıymetini bilemiyoruz..." (Balonla Beş Hafta)
  • Sözünü tutmak için hiçbir girişimde bulunmuş muydu acaba? (Buzlar Sfenksi)
  • "Deli gibi sev, ama akıllı gibi evlen!" (Yirminci Yüzyılda Paris)
  • "İnsanın en büyük düşmanı kendisidir." (İki Yıl Okul Tatili)

  • “İki kalbin anlaşması ilkbaharı yüz yıl uzatır.” (Jules Verne - Öyküler 1)
  • Şiddetli acıların ilhamıyla herkes birden çok dilli olabiliyormuş. (Dünyanın Merkezine Seyahat)
  • ..bir dostun öldüğünü gördüğün yeri üzüntü duymadan terk edemezsin. (Buzullar Arasında Bir Kış)
  • "Kendi hizmetimizde görmeye alıştığımız bir Ay'ın zavallı hizmetkârları olmak. İşte bizi bekleyen gelecek." (Ay'ın Çevresinde Seyahat)
  • Rastlantı eseri doğmuş, hasbelkader büyümüştü ve tesadüfen yaşamaya mahkûmdu! (Mathias Sandorf)
  • "Ne tanrı ne de efendi!" (Macellanya)
  • Rastlantıların bizi birbirimize yaklaştırdığı o gün, ansızın, içten gelme bir yakınlıkla size doğru sürüklendiğimi de unutmuş değilim... Tüm bunların boşuna olması insana olmayacak şey gibi görünüyor şimdi! (Batık Gemi)

Yorum Yaz