İsmail - Daniel Quinn Kitap özeti, konusu ve incelemesi
İsmail kimin eseri? İsmail kitabının yazarı kimdir? İsmail konusu ve anafikri nedir? İsmail kitabı ne anlatıyor? İsmail PDF indirme linki var mı? İsmail kitabının yazarı Daniel Quinn kimdir? İşte İsmail kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Daniel Quinn
Çevirmen: Selen Çalık
Orijinal Adı: Ishmael: An Adventure of the Mind and Spirit
Yayın Evi: Maya Kitap
İSBN: 9786055675394
Sayfa Sayısı: 293
İsmail Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
ÖĞRETMEN ÖĞRENCİLERİNİ ARIYOR.
Dünyayı kurtarmak için içten bir arzu
duyulması şarttır. Şahsen başvurun.
Gazetedeki bu üç satırlık ilan, yaşam boyu sürecek bir maceranın başlangıcıydı…
Tarih boyunca yazılmış en etkileyici ruhsal maceralardan biri olarak kabul edilen İsmail, basıldığı andan günümüze kadar yirmiden fazla dile çevrildi. Dünya çapında geniş ve tutkulu bir okuyucu kitlesi edinen bu roman, her zaman daha fazlasını arzulayan kültürümüzün tüm dünyayı nasıl bir sona yaklaştırdığını gözler önüne seriyor. Onu benzersiz kılansa, görmezden geldiklerimizi yüzümüze çarpıp, tartışılmaz kabul ettiklerimizi bir bir yıkarken geride yine de umut bırakması. İsmail insanlığa alternatif bir rol, akla gelmeyen bir çıkış yolu gösteriyor.
Alanlar'dan mısınız, Bırakanlar'dan mı?
İSMAİL'i okuduğunuzda bunu bir kez daha düşüneceksiniz.
"Hayatımdaki kitapları artık ikiye ayırıyorum: 'İsmail'den Önce' okuduklarım ve 'İsmail'den Sonra' okuduklarım"!
Jim Breitell - Whole Earth Review Dergisi
"Yazar bizi inanılmaz bir diyalogla ele geçiriyor… Ve daha kitabın yarısına gelmeden kayboluyoruz; onun pençesine düşüyor ve İsmail'in bize dünyayı kendimizden nasıl kurtaracağımızı öğretmesini bekliyoruz. Yaşamlarımızı bir an önce değiştirmek istiyoruz."
The Washington Post
"Kesin olan bir şey var ki, o da, tüm dünyayı kendimizle birlikte yok ettiğimiz ve kaderimizi değiştirmek için neredeyse çok geç kalmak üzere olduğumuz. Bu bile tek başına, İsmail'i okumak için yeterli bir neden."
The Orlando Sentinel
"Bu roman öyle heyecan uyandırıcı, öyle yaratıcı ve toplumsal açıdan da öylesine acil ve ertelenemez bir durumu açıklıyor ki, bu yıl ve izleyen yıllarda sürekli okuyacağınız bir kitaba dönüşüyor."
The Austin Chronicle
"Arthur Koestler insanların da tıpkı dinozorlar gibi yok olup olmayacağı konusundaki düşüncelerini anlattığı ünlü bir yazısında Dinozorun Duası dediği bir şey ortaya atmıştı: 'Yüce Tanrım, bana birazcık daha zaman ver!' İsmail kendi zamanını bu soruyu yanıtlamaya ve bizlere birazcık daha zaman kazandırmaya adıyor."
Los Angeles Times
İsmail Alıntıları - Sözleri
- "Bazen, söylenecek çok az söz olması kadar, söylenecek çok fazla söz olması da insanın dilini bağlar."
- "... insan bir sorunla karşılaşmadan, onu nasıl çözeceğini de bilemez."
- Bazen, söylenecek çok az söz olması kadar, söylenecek çok fazla söz olması da insanın dilini bağlar
- "Seni değiştirecek olan şey, yolculuğun kendisi."
- "Bazen, söylenecek çok az söz olması kadar, söylenecek çok fazla söz olması da insanın dilini bağlar"
- "İyiliğin ve kötülüğün bilgisi şüphesiz ki çok güçlü bir bilgi, çünkü suçlu durumuna düşmeden dünyayı yönetmemizi mümkün kılıyor."
- "Eğer seni içeride tutanın ne olduğunu keşfedemezsen, dışarı çıkma isteğin çok geçmeden netliğini yitirir ve zayıflar."
- "Biz işe yarayan bir yaşam tarzı istemiyoruz. Bizim istediğimiz, doğru olan tek yaşam tarzı."
- Birbirinden kopuk beş parmaktan bir el olmaz.
- Uygar olmak dünyayı mahvetmeyi mi gerektiriyor
- "Nasıl yaşamamız gerektiğini bilsek, kusurumuzu da kontrol etmeyi başarabilirdik diyorsun aslında. Nasıl yaşamanız gerektiğini bilseniz, dünyanın içine etmediniz. Belki de ikisi de aynı şeydir. Belki de insanın kusuru budur: nasıl yaşaması gerektiğini bilmemesi."
- Bu kadar çok olduklarının farkında değildim. Bir sürü farklı insan topluluğu.
- Kelimeler benim uzmanlık alanımdır.
- Başlangıçta her şey iyiydi. Aslında mükemmeldi.
- Bana hayalci diyebilirsin ama ben yalnız değilim.
İsmail İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Bir gazete ilanı ve ilanda bir öğretmenin dünyayı kurtarmak üzere öğrencilerini arama çabasıyla başlıyor kitap.Öğretmenimiz İsmail isimli bir goril.İsmail ile baş karakter arasında çoğunlukla diyalog şeklinde ilerleyen kitap sizi farklı bir düşünsel yolculuğa çıkarıyor, içinde bulunduğunuz dünya ile ilgili kendinize dönüp derinlemesine sorular sormanıza imkan sağlıyor. İnsanoglunun temel doğa kanunlarını ihlal ettiğini,doğal rekabet yasasını çiğnedigini ,kendini diğer türlerden üstün sayarak ve piramidin en tepesine koyarak doğayı nasıl zaptettiğini, kaynaklarını hunharca tükettiğini ve diğer türlere yaşam alanı bırakmadığını beyninize ilmek ilmek işliyor.Tarım devrimi ile birlikte insanları Alanlar ve Bırakanlar olarak kategorize eden yazar , işleyişi daha çok dinler ve evrim üzerinden sürdürüyor. Kitabı kapattığımda pürtelaş dünya için ne yapabilirim düşüncesi sardı beni.İçindeki bilgilerden ne kadarını kendinize pay çıkarırsınız,ne kadarı inancınıza ,ufkunuza ,bakış açınıza hitap eder bilemiyorum ancak dünya için telaşa kapılacağınıza eminim. Bu kitabı okumak ancak iyi bir "şans" olarak nitelendirilebilir.Okudum ve şanslıyım.Artık bir gorilin gözüyle daha hassas bakabilirim dünyaya (Büşra)
İsmail'le bir zihin ve ruh macerasına çıkıyorsunuz ve sayfalar ilerlerken bırakanlardan değil de alanlardan olma şüphesi içinizi yeyip bitiriyor. Gazeteye verilen bir ilan sayesinde son öğrencisiyle buluşan goril İsmail'le zihinsel bir sürece eşlik ediyoruz. Daniel Quinn'in "çevresel sorunlara karşı yaratıcı ve pozitif çözümler üretilmesini desteklemek" amacıyla yazdığı bu kitapla içine girdiğimiz süreçte evren, doğa, insan ve insanın dünyayla arasındaki ilişkiyi çözümlüyoruz. Bize gösterilenle gösterilmeyenin arasındaki perdeyi açarak daima açık olduğunu sandığımız gözlerimizi nihayetinde sorgulatan bir metin! Diyaloglar halinde ilerlerken İsmail'in yaşamına da değinen bir yanı var, kitabın. Teorik bir anlatımdan ziyade fantastik bir anlatımı tercih eden Quinn, bizleri gerçek sorgulamayı, sorgulamanın nerede başlayacağını işaret ediyor. Zihin açan bir kitaptı ve okurken defalarca enteresan bir yaklaşımda bulunduğunu düşündüğüm fikirler var. Yazıldığı çağın gündemini yakalayan ve daima güncel kalan bir kitap olduğunu düşünüyorum. Ben ne alanlardanım ne de bırakanlardanım. Arada bir yerdeyim. Ya siz? (Esengül Ersoy)
Dikkat! Spoi şeysinden içerir ! Daniel Quinn eserinde, açıkça ifade etmese de anarko-ilkelci bakış tarzına sahip bir dünya görüşünü ifade etmiştir. Hatta bu fantastik hikaye bana göre anarko-ilkelciliği en iyi ifade eden yazımsal bütünlerden bir tanesidir. Kitaba dair motto ise zannımca şudur: "İnsanoğlu gittiğinde goril için bir umut olacak mı?" İncelemeye girmeden önce yazarın eserine tema edindiği felsefeyi dilim döndüğünce izah etmeye çalışayım: Ortaçağ Avrupasında kilise dünya ve gezegenlerin konumu ile ziyadesiyle ilgilenmekteydi. Kilise bu açıdan bilime hegemonik bir baskı da uygulamıştır. Kilisenin görüşüne göre dahil olduğumuz güneş sisteminde Dünya gezegeni, sistemin tam ortasında yer alırken, güneş dahil diğer gezegenler vesair gök cisimleri dünyanın çevresinde ve yörüngesinde dönmektedirler. Kilisenin böyle bir bakış açısına sahip olmasının yegane sebebi, dünya'nın, dolayısıyla insanoğlunun kainatın merkezinde yer aldığına inanılmasıydı. İsevi inancına göre Tanrı'nın bir tür tezahürü ve Ruh'u olan peygamber İsa dahi Dünya'da vuku bulmuş ise, insan kainatın biricik sahibi, efendisi ve merkezi olmalıydı. Ortaçağ Avrupasında ki bağnaz inanış pozitif felsefenin bilimsel düşünce üzerinde egemenliğine değin sürdü. Sadece astronomi alanında değil diğer tüm düşünce sistemleri de bu açıdan tahakküm altında idi. Bilimin gelişip kainata objektif bir bakış açısıyla bakması bu anlayışı ters yüz etti. Zira bilim, insanlığın koca evrendeki önemsiz zerrelerden bir zerre olduğunu ortaya koymaktaydı. Dünya'nın konumu bilim tarafından ortaya konsa da Dünyanın içindeki yaratıkların konumları ve insanın mutlak otoritesi günümüze değin sorgulanmamıştır. Sorgulanması gereken ise kısaca şudur: İnsan bu dünyanın mutlak amacı, sahibi ve üstün canlısı mıdır? Yoksa var olan canlı türlerinden bir tür müdür? Hobbes, insanların varlıklarını devam ettirmek için diğer insanlarla sürekli bir savaşım içerisinde olduklarını söyler. Aslına bakarsak Hobbes konuyu bir nebze daraltmıştır. Daha geniş planda; insanın varlığını sürdürmek için kendisi dahil canlı-cansız tüm varlıkları sömüren, yok eden ve işleyen bir tür olduğu söylenebilir. Gerçekten de insan, doğada ihtiyacından fazlasını tedarik eden, keyfine göre öldüren, canını istediğini istediği zaman yapan tek varlıktır. Kitaptaki örnek üzerinden gidecek olursak; Doğada aslanın ceylanı öldürmesinin tek sebebi karnını doyurmak istemesidir. İnsanlar ise öldürme işini tamamen keyfi olarak yapabilmektedirler. Doğada canlıların mutlak manada sisteme katkıları, varlık sebepleri vardır. Beslenme piramidinde her canlının kusursuz bir rolü vardır ve canlılar birbirlerini tamamlayıcıdır. İnsan ise varlığı sebebi ile doğada işlev sahibi değildir. Yani varlığını insanın varlığına bağlayan bir ekosistem yoktur. Hatta bir solucan doğa için, insandan daha gereklidir. İnsan doğaya katkı sağlamadığı gibi, onu yok eden ve sömüren bir despottur. Eser işte konuya bu açıdan yaklaşmaktadır. Kitapta; "İsmail" isminde bir goril, kitabımızın başkarakterine uzun yıllar süren deneyimlerini aktarmaktadır. Kitap bu konuşmalar açısından fantastik ögeler içermektedir. Çünkü bize bir hayvanın/hayvanların gözünden dünyaya bakma şansı vermektedir. Goril İsmail'e göre, insan doğadaki milyonlarca türden birisidir. Şuan insanlığın kendisini doğanın ve dünyanın efendisi olarak görmesi yanlıştır. Bu yanlışlık, insanın doğayı ve diğer canlıların varlıklarını tehdit etmesine sebep olmuştur. İsmail, öğretilerinde insanlık tarihini önüne boyuna deşelemiştir. Bir bakıma anarko-ilkelcilik gözünden insanlık tarihinin incelenmesi söz konusudur. İsmail bu incelemelerde özellikle tarım devrimine değinmiştir. İsmail'e göre (bu anarşizmin de genel görüşüdür) insanoğlu milyon yılları aşan sürede avcı-toplayıcı olarak yaşamıştır. Bu yaşayış tarzı insanı doğanın bir parçası haline getirmiştir. Ne zaman ki insanlardan bir kısmı daha fazla besin için tarım devrimine geçmiştir, o zaman insanlığın dengesi bozulmuştur. Tarım ve hayvancılığa yönelen insan, nüfusunu artırmış, daha fazla insan daha fazla besine ihtiyaç duyduğundan, olay tam bir kısır döngüye girmiş ve insanoğlu bu vesileyle dünyayı ve diğer türleri çarçur eder olmuştur. İsmail'e göre, dünyanın kaynakları kısıtlıdır ve insan, bu kısıtlı kaynakları umarsızca harcayan bir virüstür. Eser, sıkmadan kendisini okutmayı başarmaktadır. Teorik değil de fantastik bir tarz seçildiğinden, konuya vakıf olmayanlar dahil olmak üzere herkesin ve her kesimin anlayışına hitap etmektedir. Kitapta ayrıca Hz. Adem ve Hz. Havva üzerinden dinsel göndermeler de yapılmaktadır. Her ne kadar bu dinsel görüşler benim görüşlerimi karşılamasa da, kendi içerisinde tutarlı olduğunu belirtmek isterim. İncelemeyi sabırla okuduğunuz için teşekkür eder, keyifli okumalar dilerim. (Gökhan)
İsmail PDF indirme linki var mı?
Daniel Quinn - İsmail kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de İsmail PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Daniel Quinn Kimdir?
Daniel Quinn (d. 11 Ekim 1935, Omaha, Nebraska, ABD), çevreci olarak kabul edilen ve en çok 1991'de Turner Tomorrow Fellowship Award'ı kazanan Ishmael romanıyla tanınan yazar.
Öte yandan Quinn, kendisini "çevreci" olarak tanımlamaz ve bu terimin sahte bir ikilem yarattığına dikkat çeker. Zira bu terim, çevre kavramının yaşayan organizmalardan, özellikle de insan yaşamından ayrı olduğunu çağrıştırır. Quinn kendi felsefesini new tribalism olarak tanımlar.
Daniel Quinn Kitapları - Eserleri
- İsmail
- B'nin Hikayesi
- Dachau'dan Sonra
- Adem'in Öyküleri
- Medeniyetin Ötesi
- Kutsal
- B’nin Hikayesi
Daniel Quinn Alıntıları - Sözleri
- Kültürümüzün insanı kötü haberlere alışık ve kendini tamamen kötü haberlere hazırlanmış. (B'nin Hikayesi)
- "Bazen, söylenecek çok az söz olması kadar, söylenecek çok fazla söz olması da insanın dilini bağlar" (İsmail)
- Etkileri kontrol etmeye çalışma, sebepleri kontrol etmeye çalış. (B'nin Hikayesi)
- "Biz işe yarayan bir yaşam tarzı istemiyoruz. Bizim istediğimiz, doğru olan tek yaşam tarzı." (İsmail)
- Yaşamın olduğu hiçbir yer bir çöl değildir; tabii ki insan haricinde. (Adem'in Öyküleri)
- Bana hayalci diyebilirsin ama ben yalnız değilim. (İsmail)
- "Nasıl yaşamamız gerektiğini bilsek, kusurumuzu da kontrol etmeyi başarabilirdik diyorsun aslında. Nasıl yaşamanız gerektiğini bilseniz, dünyanın içine etmediniz. Belki de ikisi de aynı şeydir. Belki de insanın kusuru budur: nasıl yaşaması gerektiğini bilmemesi." (İsmail)
- “Bilgeliğin ilk armağanı, yüzeyde olanın altındakini görmek ve altta varolan hareketi oluşturan şeylerin gerçek isimlerini bilmektir. Şu ana kadar olan şeyleri sana ‘öyleymiş gibi göründükleri’ için o şekilde adlandırdın; oysa bunların, gerçeğe daha çok yaklaşan başka isimlerinin varolduğunun bilincinde değildin. İşte bu nedenle çocuklar yalnızca yüzeyde olan şeyleri görürler. Eğer çocuklarının bilgeliğine hayran olan insanların oluşturduğu bir yurda gelirsen, o yurdun aptallardan oluştuğunu unutma." (Adem'in Öyküleri)
- Eğer değişmesi gereken insanlık olsaydı, hiç şansımız yoktu. (B'nin Hikayesi)
- Dünyadaki en önemli varlıklar olduğumuzu, dünyanın patronları ve kodamanları olduğumuzu düşünmemize rağmen, aslında sadece genlerimizin ölümsüzlüğe doğru yol alırken bir kereliğine kullanıp elden çıkardığı makineleriz. (Medeniyetin Ötesi)
- İnsan birşeyi göremediğinin farkına varamıyorsa aslında kör olduğununda farkında değildir. (B'nin Hikayesi)
- Birbirinden kopuk beş parmaktan bir el olmaz. (İsmail)
- Mücadeleden ne kadar yorulsak da rakiplerimiz sayesinde ayakta kalırız, rakiplerimiz hayatta kalmamız için gereklidirler; çünkü eğer onlar olmazsa şişmanlar, yavaşlar, sakinleşir ve er ya da geç yok olur gideriz. (Adem'in Öyküleri)
- "... insan bir sorunla karşılaşmadan, onu nasıl çözeceğini de bilemez." (İsmail)
- “Umut edilebilecek daha iyi bir şey.” (Medeniyetin Ötesi)
- - " (...) Dünya birkaç milyon firavunu barındırabilse bile altı milyar firavuna yetmesi mümkün değildir..." (Medeniyetin Ötesi)
- Insan bir şeyi görmediğini bile fark edemiyorsa, aslında kör olduğunun da farkında değildir. Paul VEYNE (B'nin Hikayesi)
- ..sana verdiğim bilgi asla eskimeyecek .Binlerce kuşak sonra bile binlerce kuşak önce olduğu kadar güçlü ,etkili ve geçerli olacak. (Adem'in Öyküleri)
- Eğer değişmesi gereken insanlık olsaydı, hiç şansımız yoktu. Ama değişmesi gereken insanlık değil, yalnızca…biziz. (B'nin Hikayesi)
- Görüş akan bir nehirdir. (B'nin Hikayesi)