diorex

Lütfen Sessiz Olur Musun Lütfen? - Raymond Carver Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Lütfen Sessiz Olur Musun Lütfen? kimin eseri? Lütfen Sessiz Olur Musun Lütfen? kitabının yazarı kimdir? Lütfen Sessiz Olur Musun Lütfen? konusu ve anafikri nedir? Lütfen Sessiz Olur Musun Lütfen? kitabı ne anlatıyor? Lütfen Sessiz Olur Musun Lütfen? PDF indirme linki var mı? Lütfen Sessiz Olur Musun Lütfen? kitabının yazarı Raymond Carver kimdir? İşte Lütfen Sessiz Olur Musun Lütfen? kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 05.05.2022 02:00
Lütfen Sessiz Olur Musun Lütfen? - Raymond Carver Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Raymond Carver

Çevirmen: Ayça Sabuncuoğlu

Yayın Evi: Can Yayınları

İSBN: 9789750714382

Sayfa Sayısı: 256

Lütfen Sessiz Olur Musun Lütfen? Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

XX. yüzyılın ikinci yarısında en önemli Amerikan yazarlardan biri olarak tanınan ve 1980'lerde kısa öykünün yeniden canlanmasında büyük katkısı olan Raymond Carver'ın ünü, ölümünden sonra daha da yaygınlaştı.

Carver sıradan insanların yüreklerinde mizah ve elem duygularının nasıl bir arada var olabileceğini gösterdi. Öykülerinin köşeye sıkışmış, kendini ifadeden aciz, yılgın kahramanları akıntıya kürek çekerek günü yaşayabilmek, gelecek kaygısından ve onları yok etme tehlikesini taşıyan geçmişteki hatalarından uzaklaşabilmek için savaşır. Ne var ki, bu savaş, her zaman kaybedilmeye mahkûmdur. Ancak, Carver bu karmaşık yaşamları dile getirirken bir beyin cerrahının titizliğiyle ayrıntıları işler ve kahramanlarının kırılgan yüreklerini dokunaklılığa kaçmadan bize açar.

Lütfen Sessiz Olur Musun Lütfen? Alıntıları - Sözleri

  • Erkek hayran olduğu bir şairden, Rilke'den kadına şiirler okurken kadın başını onun yastığına koyup uyku­ya daldı. Erkek yüksek sesle okumayı severdi, güzel de okurdu, kendinden emin, tok bir ses, kâh pes perdeden ve ciddi, kâh coşkulu; kâh heyecanlı. Okurken bakışları­nı sayfadan asla ayırmaz ve sadece komodine uzanıp si­gara almak için dururdu.
  • Ait olduğunuz yere, eve dönün.
  • "Ulu Tanrım," dedi Vern. "Başka kadınlarda olmayan ne var bu kadında?"
  • Bir adam kabus görüyor ve kabusta rüya gördüğünü görüyor, uyandığında da yatak odasının penceresinde bir adamın durduğunu görüyor. Rüya gören o kadar dehşete kapılıyor ki kıpırdayamıyor, nefes bile alamıyor. Penceredeki adam gözlerini odanın içine dikiyor, sonra da camdan gözetlemeye başlıyor. Rüya gö­ren kıpırdayamıyor. İçinden bağırmak geliyor ama nefe­si çıkmıyor. Bir bulutun arkasından ay beliriyor ve ka­busta rüya gören kişi dışarıdaki adamı tanıyor. Onun en iyi arkadaşı, rüya görenin en iyi arkadaşı, ama kabusu gören adamın tanıdığı biri değil.
  • Bekleyerek oturuyor, narin parmakları saçlarını karıştırıyor. Neyi bekliyor? Bilmek isterdim. Aylardan ağustos. Hayatım değişecek. Hissediyorum.
  • "Hayatım değişecek. Hissediyorum..."
  • Hayatım değişecek. Hissediyorum.
  • Hayatlarımızın her günü, her gecesi kendimizden küçük parçalar, incecik döküntüler bırakıyoruz geride. Kendimizin bu ufacık parçaları nereye gidiyor?
  • İnanın bana, diyor, her zaman böyle yemeyiz, diyor. Ve pufluyor. Bizi bağışlayın, diyor. Aklınıza böyle şeyler getirmeyin lütfen, diyorum. Bir insanın yemek yiyip keyif aldığını görmek hoşuma gider, diyorum.
  • "Kilo vermenin nesi kötüymüş?" dedi Earl. "Sen on­lara kulak asma. Kendi işlerine bakmalarını söyle. Onlar senin kocan değil. Onlarla yaşamak zorunda değilsin." "Onlarla çalışmak zorundayım," dedi Doreen. "Doğru," dedi Earl. ''Ama onlar senin kocan değil."

Lütfen Sessiz Olur Musun Lütfen? İncelemesi - Şahsi Yorumlar

RAYMONT CARVEr: LÜTFEN SESSİZ OLUR MUSUN LÜTFEN Kitapla ilgili yorumum aşağıda. Semih Gümüş'ün Yazar Olabilir miyim kitabındaki okuma önerilerinde vardı bu kitap. Yaklaşık 2-3 hafta oldu başlayalı ama benim çeşitli yoğunluklarım nedeniyle şimdi bitti. Normalde çok sevdiğim kitapları uzatırım ama bu benim uzattığım değil, kendiliğinden şartlar dahilinde uzayan bir kitap oldu. Adıyla başlayalım: Çok çekici bir adı var aslında benim için ama kitaptaki bu adı taşıyan öyküyü beğenemedim ben. Aslında kitaptaki birçok öyküyü beğenemedim. Okuduğuma pişman değilim çünkü okuduğum birkaç öykü bu kitapla tanıştığım için memnun edebilecek türden. Şişko (İyiydi) Baba (Çok iyi bir minimal öyküydü. Beni hâlâ düşündüren bir öykü. Zaman zaman tekrar okuyacağımdan eminim.) Kimse Bir Şey Söylemezdi (Geneli ilginç, sonu çok iyiydi. Tıpkı Baba gibi düşündürücü) Diğer öykülerden bahsetmeyeceğim. Diyalogların, tanıdık duyguların yoğun olduğu çeşitli olay öyküleri... Yine de Semih Gümüş Carver'i bu kadar övünce ve özellikle de bu kitabı önerince çok daha keyif veren öyküler okumayı ummuştum. Keyif için başka bir kitaba artık. 04.08.2021 (Tuba VURAL)

Kitap birbirinden bağımsız hikayelerden oluşuyor. Yazar Raymond sadece kısa hikayeler yazdığı için Amerikan edebiyatının öykücüsü olarak biliniyor. Konularını Amerika'da yaşayan orta ve alt sınıfın yaşayışından, sıradan günlük hayatlarından, değer yargılarından seçen Raymond bütün bunları yine onların dilinden ve ustaca anlatıyor... Yazarın tarzı galiba öyküler bir yere bağlanmadan bitiyor böyle kala kalıyorsunuz Ben her öyküden sonra bir süre düşünüp devamını kendim hayal ettim.. Belki de yazarın yapmak istediği budur, kim bilir... Öykü okumayı seven, bir sonu, bir bağlantısı olmasa da kolay sıkılmayan herkese tavsiye ederim... Değişik zamanlardan geçiyoruz. Eskisi gibi olmayacak birçok şey var artık hayatımızda. Ne olsa ona alışıyor insan... Yaşamak dediğimiz şey alışkanlıklarımız değil mi zaten ! ve büyük sıkıntı onlardan herhangi birinin elimizden alınması. Elimizden giden alışkanlıklara rağmen oyunu güzel hale getirmeye çalışanlara sevgiyle❤ (zeynep)

Sıradan malzemeleri harika kalemiyle ve kıvrak zekasıyla ne de güzel yoğurmuş Amerikan edebiyatının saygıdeğer öykücüsü Raymond Carver. Şiddetle öneriyorum. Yazarla önceden tanıştığım ve bayıldığım öyküsü "Onlar Senin Kocan Değil" de bu kitapta. En ama en çok beğendiğim ilk beş öyküyü de yazmadan geçemeyeceğim: Baba, Koleksiyoncular, Kendini Benim Yerime Koy, Neden Tatlım? , Arabanın Gerçek Kilometresi Bu mu? (Melisa Parlak)

Lütfen Sessiz Olur Musun Lütfen? PDF indirme linki var mı?

Raymond Carver - Lütfen Sessiz Olur Musun Lütfen? kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Lütfen Sessiz Olur Musun Lütfen? PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Raymond Carver Kimdir?

(1938-1988) Yoksul bir çocukluk geçirdi, işçilik yaparak kasaba kasaba dolaştı. 19 yaşında evlenip iki çocuk sahibi oldu. Uzun süre alkolizmle mücadele etti. Tam anlamıyla hikâyelerindeki insanlardan biri gibi geçirdiği bu yıllardan sonra 1977’de ilk hikâye kitabı Will You Please Be Quiet, Please? (Lütfen Sessiz Olur musunuz, Lütfen?) yayımlandı. Ulusal Kitap Ödülü’nü alan bu kitaptan sonra, Carver’ın minimalist yazısında bir başyapıt kabul edilen What We Talk About When We Talk About Love (Aşktan Sözettiğimizde Sözünü Ettiklerimiz, Çev: Zafer Aracagök) yayımlandı. Yazar olarak giderek tanınan Carver, çeşitli üniversitelerde ders verdi. Cathedral (1983) ve ölümünden önceki son hikâye kitabı Where I’m Calling From (Telefon Ettiğim Yer, 1988)’in yanısıra şiirlerini Winter Insomnia (Kış Uykusuzluğu), Where The Water Comes Together With Other Water (Suyun Başka Suya Karıştığı Yer) ve Ultramarine gibi kitaplarında toplamıştır. Carver’ın Türkçe’de bundan önce çıkan kitabı hikâye ve şiirlerini biraraya getiren Ateşler adlı bir derlemedir. (Çev: Zafer Aracagök, Adam.)

Raymond Carver Kitapları - Eserleri

  • Katedral
  • Aşk Konuştuğumuzda Ne Konuşuruz
  • Fil
  • Lütfen Sessiz Olur Musun Lütfen?
  • Azgın Mevsimler
  • Bilmezsiniz Aşk Nedir
  • Yazmak Üzerine
  • Ateşler

Raymond Carver Alıntıları - Sözleri

  • Bazı yazarlar çok yeteneklidir; yeteneksiz yazar tanımıyorum. Ama olaylara eşsiz ve eksiksiz bir bakış tarzı ve bu bakış tarzını ifade etmek için doğru bağlamı bulmak, o başka bir şey. (Yazmak Üzerine)
  • Konuştuğun insan hakkında bir sürü şeyi gözlerinden anlayabilirsin. (Fil)
  • "İnanmıyorum sanırım. Hiçbir şeye. Bazen zor oluyor. Ne demek istediğimi anlıyor musun?" (Katedral)
  • Yaşamın acı yüzüyle bu kadar erken tanışmasaydı, kuşkusuz yine yazar olurdu ama hiçbir zaman okurları tarafından böyle sahiplenilmezdi Raymond Carver. Gençlerin haytalık yapıp havai aşklar kovaladığı yaşlarda o evli ve iki çocuk babasıydı. Hayatı öğrenmenin yolu, bulduğu her işte çalışmaktı. Benzin- cide çalıştı, hademelik, garsonluk yaptı. Yaşananlar, kâğıda döküldüğünde bazen Çehov tadındaydı, bazen Kafka... İnsanların yaşamlarında barınan, gizlenen öyküleri, yalın, gerçekçi, acıtan şiirsel bir dille yansıttı. Yenilenler içkiye sığınırken, kısa öykü türünü yeniden var eden Carver, her başarısında içti, çok içti, ölümüne içti... (Azgın Mevsimler)
  • ”bir şeylerin sonuna gelmiştik ve önemli olan, nereden yeni bir başlangıç yapacağımızı bulmaktı.” (Aşk Konuştuğumuzda Ne Konuşuruz)
  • "Piramitleri kar sütunlarına, bütün geçmişi ise bir âna dönüştüren o zaman dilimi." (Azgın Mevsimler)
  • “İçimde bir şeyler öldü”, diyor. “Uzun zaman aldı, ama öldü. Sen bir şeyleri öldürdün, bir balta vurdun sanki. Artık her şey kirlendi.” (Aşk Konuştuğumuzda Ne Konuşuruz)
  • "Bir dost ölünce böyle mi olur? Geride bıraktığı arkadaşlarının talihi yaver gitmez mi?" (Aşk Konuştuğumuzda Ne Konuşuruz)
  • Benim kör arkadaşım yok, dedim. Senin hiç arkadaşın yok, dedi. (Katedral)
  • Ama siz bilmezsiniz aşk nedir Ben anlatıyorum size aşkın ne olduğunu kalkıp buraya gelse sizi becerecek olsa biriniz bile tanıyamazsınız aşkı (Bilmezsiniz Aşk Nedir)
  • Eskiden dokunabildiğin şeyler, dokunamayacağın kadar uzak. Ve bazı daha önemsiz şeyler için tam tersi geçerli. (Bilmezsiniz Aşk Nedir)
  • İşler güçleşince, güçlüler işler. (Katedral)
  • * ''(...)Dışarıda yağmurlar bulutlar halinde geldi, öfkeyle penceresine çarpan sayısız minik sarı böcek gibi dışarının açık sarı ışığında dalga dalga yükseliyor, atıştırıyor ve çağıldıyordu. Farrell öbür tarafa dönüp yavaşça Lorraine'e sokulmaya başladı, ta ki kadının pürüzsüz sırtı onun göğsüne değene dek. Bir an kadına nazikçe, özenle sarıldı, elini kadının boşluğuna koydu, parmakları külotunun elastik şeridinin altına kaydı, parmak uçları aşağıdaki sert, fırça gibi kıllara belli belirsiz dokundu. Derken tuhaf bir duyguya kapıldı, sıcak banyoya girip kendini yine çocuk hissetmek gibi, anılar yeniden uyandı.Elini kımıldatıp çekti, sonra yataktan yavaşça kalkıp sellerin boşandığı pencereye yürüdü. ......Dışarıda muazzam, yabancı bir rüya gecesi vardı. Sokak lambası, ucunda yanan cılız sarı ışıkla yağmura doğru uzanan çıplak, hasarlı bir dikilitaştı.(...)'' *Azgın Mevsimler öyküsünden (Azgın Mevsimler)
  • Erkek hayran olduğu bir şairden, Rilke'den kadına şiirler okurken kadın başını onun yastığına koyup uyku­ya daldı. Erkek yüksek sesle okumayı severdi, güzel de okurdu, kendinden emin, tok bir ses, kâh pes perdeden ve ciddi, kâh coşkulu; kâh heyecanlı. Okurken bakışları­nı sayfadan asla ayırmaz ve sadece komodine uzanıp si­gara almak için dururdu. (Lütfen Sessiz Olur Musun Lütfen?)
  • "Hayatım değişecek. Hissediyorum..." (Lütfen Sessiz Olur Musun Lütfen?)
  • * ''(...)Bavuldan eşyalarını çıkarıp çekmecelere yerleştirdi.Sonra banyoyu kullandı ve dişlerini fırçaladı.Masayı doğrudan pencerenin önüne gekecek şekilde kaydırdı.Sonra kadının örtüyü sıyırdığı yere baktı.Metal sandalyeyi çekip oturdu ve cebinden tükenmezkalem çıkardı. Bir süre düşündü, sonra not defterini açtı ve boş, beyaz bir sayfanın başına şu kelimeleri yazdı: Boşluk her şeyin başlangıcıdır.Bu yazdığına baktı sonra da güldü.Tanrım, ne saçmalık! Başını iki yana salladı.Not defterini kapadı, soyundu ve ışığı söndürdü.Bir an durup pencereden dışarı baktı ve nehri dinledi.Sonra yatağa girdi(...)'' *Çıra öyküsünden (Azgın Mevsimler)
  • Bir süre düşündü, sonra not defterini açtı ve boş, beyaz bir sayfanın başına şu kelimeleri yazdı: Boşluk her şeyin başlangıcıdır. (Azgın Mevsimler)
  • "İfadenin temel kesinliği, yazmanın BİRİCİK ahlâkıdır." Ezra Pound. (Yazmak Üzerine)
  • Günün birinde her şeyi anlayacaklar, dedim. Belki, dedi. Ama o zaman bir önemi kalmayacak. (Katedral)
  • Ama siz bilmezsiniz aşk nedir bilmezsiniz çünkü hiç aşık olmamışsınızdır bu kadar basit (Bilmezsiniz Aşk Nedir)

Yorum Yaz