diorex
sampiyon

Müslümanlık ve Nurculuk - Turan Dursun Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Müslümanlık ve Nurculuk kimin eseri? Müslümanlık ve Nurculuk kitabının yazarı kimdir? Müslümanlık ve Nurculuk konusu ve anafikri nedir? Müslümanlık ve Nurculuk kitabı ne anlatıyor? Müslümanlık ve Nurculuk PDF indirme linki var mı? Müslümanlık ve Nurculuk kitabının yazarı Turan Dursun kimdir? İşte Müslümanlık ve Nurculuk kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 31.05.2022 01:00
Müslümanlık ve Nurculuk - Turan Dursun Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Turan Dursun

Yayın Evi: Kaynak Yayınları

İSBN: 9789753431156

Sayfa Sayısı: 144

Müslümanlık ve Nurculuk Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Bu kitabın ilk basımı, 1971 yılında Ankara’da yapılmış. Özelliği, öteki kitaplarından farklı olarak, Turan Dursun’ün “Müslümanlığı” döneminde yazılmış olması. Turan Dursun, bu kitabında Nurculuk Tarikatının kurucusu “Bediüzzaman Said-i Nursi’nin Risale-i Nur’larını, Kur’an’daki ayetlerle karşılaştırıyor, onun Kur’an’a zıt düşen taraflarını ortaya koyuyor. Gerçekte Said-i Nursi, nasıl bir kimsedir? Risale-i Nur, nasıl bir kitaptır? Risale-i Nur’ da ileri sürülenlerin bilimsel bir değeri, İslamla bağdaşır bir yanı var mıdır? Nurcuların hepsi, gerçekten Said-i Nursi’ye ve Risale-i Nur’a inandıkları için mi Nurcu olmaktadırlar? Nurculuk Müslümanlığa yararlı mı, zararlı mı olmuştur?Turan Dursun, araştırmasını okura şöyle sunuyor: “Bu kitap, özellikle saf Müslümanların uyarılmasına yararsa ne mutlu bize…”

Müslümanlık ve Nurculuk Alıntıları - Sözleri

  • Kur'an vahiy eseri olduğuna göre , Said-i Nursi kendi kitabını bu esere mal etme hakkını nasıl kendinde buluyor ?
  • Şeyh hazretleri kendi kerametini kendisi ortaya atmış ve yaymıştır ...
  • İnsan sahteciliğe yönelmeye görsün, akla gelebilecek her şeyi yapar. Yaparken de herhangi bir din ve vicdan sorumluluğu duymaz.
  • Diyelim ki senin kitabın da bir tefsir; peki öteki tefsirlere karşı özelliği ve üstünlüğü nedir ki, bu kitabın birçok kerametleri olduğunu iddia ediyorsun ; üstelik onu, Kur'an'a , Allah kelamına mal etmeye kalkıyorsun?
  • Bir ispat biçimi ,inandırıcı olmazsa, ispat edilmeye kalkılan şeyle ilgili olarak zihinler bulandırılmış olur
  • "Risale-i Nur, kendisine hizmet edenler, başta talebelerini mutlaka cennete götürecek."
  • İnsan sahteciliğe yönelmeye görsün, akla gelebilecek her şeyi yapar. Yaparken de herhangi bir din ve vicdan sorumluluğu duymaz.
  • Yani Kur'an-ı Kerim ayetleri açık seçik bir şekilde, üstelik kesin olarak Said-i Nursi'yi ve Risale-i Nur'u anlatıyormuş. Hatta falanca ayet, "10 parmakla imza basıyormuş " Risale-i Nur'a. Kendi saçmalıklarını Allah'a "imzalattırmaya" kalkan bir başka çılgın çıkmış mıdır acaba?
  • "İkinci Dünya Savaşı'na katılmamızı önleyen de Risale-i Nur olmuştur."
  • "Risale-i Nur Kur'an'dan süzülmüştür" iddiasıyla, Risale-i Nur, Kur'an-ı Kerim'den bile üstün tutulmuş oluyor. Çünkü bir şey, süzüldüğü şeyden daha öz ve daha değerlidir her zaman. Süzülen şeyin kabası, tortusu, hep süzüldüğü yerde kalır.
  • Risale-i Nur neden bir elektriğe benzer? Çünkü o, ne doğunun bilgilerinden, ne de batının felsefe ve fenlerinden gelmiştir. O, Doğunun da Batının da üstünde bulunan, Kur'an-ı Kerim'in geldiği yüce arş mertebesinden alınmıştır.

Müslümanlık ve Nurculuk İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Turan Dursun Once Said He tamam sen de Nursun Said !: Ayetler beni anlatıyor, hadisler beni anlatıyor, ben eşsiz zamanın efendisiyim diye kendini haşa peygamberden bile üstün gören Said-i Kürdi, ve onun yolundan gittiğine inanan haşhaşiler üzerine yazılmış harika bir kitap. Zaten Selahaddin Demirtaş'ın , Fethullah Gülen'in övdüğü bir şahsiyetten ne beklenir ki??? Bu arada söyleyim, Said-i Nursi Şafi mezhebinden bir Kürt ve alenen de Kürtçü. Kürdistan savunucusu.   Hani şu anki PKK'dan bir farkı yok. Az biraz araştırın şu adamın geçmişini de öyle okuyun ne okuyorsanız. Gel gelelim Nurculara.  Bak kardeşim neye inandığın beni ilgilendirmez. Süleymancı ol ister, ister Yezidi ol, ister git Budist ol. Ama halkın beynini de kendi afyonunla yıkama. Yahu benim de inancım var da, KENDİNİ PEYGAMBERDEN ÜSTÜN gören bir zibidiye inanacak kadar aptal değilim. Alenen şirktir bu. Hepimiz aynı Allah'a inanıyorsak bu cemaatleşme mantığı neden? Allah'la arama bir aracı neden koyayım? Allah beni duymuyor mu? Ödemeli mi yazıyor duaları :))  Nurcular kendini Müslüman falan sanmasın bildiğin Müşrik. Cemaatleşme insanları ayırır. Çıkar doğrultusunda hareket ettirir. Dinde mütevazılık alçakgönüllülük yok mu hem? Kendini ben zamanın efendisiyim diye öven bir dangalak dindar mı şimdi? Gelelim kitaba... Öncelikle bu kitabı yazarken Turan Dursun, henüz daha sorgulama aşamasında. Ateist değil henüz. Sadece bu ne yaman çelişki diyor... Gerçek İslam'a hakaret değil mi bütün bunlar diyor.. Şimdi gel gelelim  kitapta bahsi geçen şahsiyete, Delinin biri kuyuya bir taş atmış kırk akıllı çıkaramamış. Bu da o hesap NUR suresindeki 35.Ayet beni anlatıyor diyerek etrafına mürit toplamış bir afyonlu adı da Said-i Nursi :) Aman ne tesadüf:)) Bu deli her yazılmış dini kitaptaki cümleye parmağını atıp bak bu beni anlatıyor diyor. Sonra diyor ki Risaleyi Nur (kendi yazdığı kitap) Kuran'dan bile önem arz ediyor..... BAK BAK LAFA BAK SEN!!! Hatta size şunu diyim Risale-i Nur'u kendi yazdığını bile yalanlıyor. Bu kitap bana Allah tarafından indirildi tıpkı Kuran gibi diyor. Bak bak !! Kendini peygamberle denk tutan aptala bak sen!! Bir de kendisinin gelecekten haberdar olduğunu ve gelecekten haber ettiğini iddia ediyor.  Hani yalnızca gaybı Allah bilirdi? Bu çelişki de ne şimdi? Üstüne üstlük "inananları dalâletten kurtarma yetkisi" peygambere bile verilmemişken kendisine verildiğini iddia ediyor. Örnek : Kurandan ayetler: " Ey Muhammed sen istediklerini dalaletten kurtaramazsın ancak Allah istediği kimseleri hidayete ulaştırabilir." ..."Allah kimleri dalalette bırakmışsa onları Allah'tan başka kimse hidayete ulaştıramaz." Durum böyleyken nasıl oluyor da insanları dalaletten kurtarma yetkisini Saidi Nursi kendinde görüyor. Hatta öyle bir iddiada bulunuyor ki Risale-i Nur'a yağmur ve kurşun tesir etmiyormuş :))) Bak buna sesli gülerim işte. Cennete girmenin şartı olarak bu kitabı şart sunmuyor mu bi de :))   Gördüğünüz üzere bir din sahtekârı kendisi ;)  ADAMIN HAYATI YALAN OLMUŞ ... Kendisi ile ve bu cemaatlerle alâkalı Caner Kara'nın videosunu izledim ve kitaplarını okudum. Yanı sıra Uğur Mumcu'nun kitabında okudum. Hüseyin Nihal Atsız'ın da bu konuda yazılarını biliyorum daha da okuyacağım. Yani işin aslı belli ama yine de iyice okuyup araştırmak istiyorum ki dincilerden bir farkım olsun. Bu arada karşıma gelen kendi anam babam da olsa lafımı geri almıyorum, ben de bir müslümanım ama Kürdistan savunucusu ve kendisini Peygamberden üstün gören bir manyağa inanan benim gözümde kâfirdir. Turan Dursun'u okumaya bu kitabı ile başladım. Umarım yolumuz böyle devam eder. (Radikalizmin Mistik Önderi)

Turan Dursun bu kitabı yazarken henüz inancını tam olarak kaybetmemiştir. Yani henüz ateist değildir. O yüzden bu kitabı yazarken Said Nursi'nin İslam'ı ve Kuran'ı kullanarak adını duyurmaya çalıştığını anlatmaktadır. Kuran'da kendisinden bahsedildiğini ve kitap/risale-i-nur--209879'un Kuran'da bildirildiğini söyler. Kendisini peygamberlik mertebesine çıkarır ve yine Allah'ın ve Muhammed'in sözlerinin aslında kendisini işaret ettiğinden bahsettiğini söyler. Turan Dursun ise palavraları kaleme almıştır. (Son Ay)

Turan Dursun bu kitabı henüz inançlı bir Müslümanken yazmış. Lisede okuma şansım oldu. Said Nursi'nin nasıl sapkın, karacahil, Kur'an'da yeri olmayan hurafelere körü körüne bağlı bir sahtekar olduğunu güzel güzel açıklamış. Bu ülkenin her ferdi okumalı bu kitabı. Okuyun ki kapınızı risaleler okuyoruz bize katılın diye çalan çılgınları eşek sudan gelene kadar benzetesiniz. Okuyun ki böyle sapkınlıklara göz yummanın tehlikelerini kavrayasınız. Okuyun ki Devlet-i Âlimiz "amman bilinçli Müslümanlara geçit vermeyelim bunlar örgütlenir de bizi deler geçer yoksa"diye bu tür abuk sabuk tarikatları pışpışlarken, genç beyinlerin yıkanmasına izin verirken "aman yea cahill kitlelerr işte" diye göz yuman elitistlerden bir farkınız olsun. (paylun)

Müslümanlık ve Nurculuk PDF indirme linki var mı?

Turan Dursun - Müslümanlık ve Nurculuk kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Müslümanlık ve Nurculuk PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Turan Dursun Kimdir?

Turan Dursun (1934 - 4 Eylül 1990), Türk yazar, düşünür, eski imam ve müftü. İbnü'r Râvendî'nin tâkipçilerindendir. Yapmış olduğu araştırmalarında İslâmiyeti ve peygamberi Hz. Muhammed'i ağır bir şekilde eleştirmiştir. Monoteistik dinler tarihi eğitimi görmüştür. Ateist olmadan önce imam ve müftü olarak çalışmıştır. Daha sonra 1966 yılında TRT'de işe başlamış ve 10 sene boyunca dini içerikli programlar yapmıştır. Emekli olduktan sonra, 1989 yılında, 2000'e Doğru dergisinde haftalık yazılar yazmaya başlamıştır. İslâm dinini açıkça eleştirdiği için köktendinci İslamcılar tarafından ölümle tehdit edilmiştir. 4 Eylül 1990'da evinin önünde köktendinciler tarafından düzenlenen suikast sonucu hayatını kaybetmiştir.

1934'te Sivas’ın Şarkışla ilçesine bağlı Gümüştepe köyünde dünyaya geldi. Ailesinin sekiz çocuğundan biriydi. Annesi Kürt, babası Türktür.[4] Beş yaşındayken bütün ailesiyle birlikte Ağrı’nın Tutak ilçesine dedesinden kalma yerlere tekrar sahip olmak ve oraları işletmek maksadıyla göç ettiler.

Ailesi ve eğitimi

Babası, aileyi geçindirmek üzere köylerde imâmlık yapmaya başladı. Kıt kanâat geçinen babasının tek arzusu, oğlunun Basra ve Kûfe’deki din alimleri gibi, çok kuvvetli bir din eğitimi alarak eşi benzeri görülmemiş bir din âlimi olmasıydı. Bu amaca yönelik olarak babası oğlunu yatılı din okullarına, Kur'an kurslarına ve birçok ünlü hocanın yanına eğitim alması için gönderdi. Bu hocalardan dinî eğitim alabilmek için Ağrı'dan Muş'a, Adana'ya ve oradan da Türkiye'nin birçok şehrine, kasabasına ve köyüne gitti. Biri hariç bütün hocalarından bedava ders gördü. İşte bu hocadan ders alabilmek amacıyla kendisinden istenilen, o zamanın parasıyla 100 TL'yi ödeyebilmek için hem esans satmaya, hem de hocalık yapmaya başladı. Kendisine hocalık yapan bu kişi ise daha sonraları Ankara Elmadağ Müftülüğü'ne atandı.

Diyânet İşleri Başkanlığı’nın İlâhiyat Fakülteleri’nde sürdürdüğü Sünnî-Hanefî-Mâtûridîyye İ'tikadî mezhebi ana ilkelerine dayalı olarak Monoteistik dinler tarihi eğitimi almaya karar verdi. Askerlik çağına ulaşana kadar Kürtçe, Çerkezce ve Arapça öğrendi.

Müftülük yılları

Müftülük sınavını kazandıktan sonra ilkokul diploması olmadığı için tayini yapılamadı. Bu yüzden İstanbul Mahmutpaşa İlkokulu'nu kısa sürede dışarıdan bitirdi. Sivas müftüsü iken de ortaokulu dışarıdan bitirdi.

İlk imâmlık deneyimlerini askere alınmadan önce Tarsus'a bağlı Baltalı köyünde yaptı. Askerliğinden sonra İstanbul'da bulunan İsmailağa ve Üçbaş medreselerinde hocalık yaptı. Daha sonra müftülük yapmaya başladı. İlk olarak Tekirdağ'da müftü yardımcısı olarak göreve başladı. Ardından Gemerek'te, Altındağ'da, Sivas'ta ve son olarak da Sinop'un Türkeli ilçesinde müftü olarak görevde bulundu. 1958 yılında başlayan müftülük görevi 1966'da son buldu.

Müftü iken İslâmiyeti, Hıristiyanlığı ve Yahudiliği hem kendi kaynaklarından, hem de diğer kaynaklardan yararlanarak daha detaylı bir şekilde birbiriyle karşılaştırarak kökenlerini aramaya yönelik çalışmalar yürüttü. Yürüttüğü bu yoğun çalışmaların yanında efsaneleri ve hikâyeleri de okudu. Sürdürdüğü bu yoğun çalışmalar esnasında okuduğu efsane ve hikâyeleri kutsal metinlerdekiler ile kıyaslayan Dursun'nun dinî inancında büyük sarsıntılar meydana geldi. Neticede, dinî inancında tezâhür eden bu dilemmanın etkisi altında kalarak müftülük görevinden istifâ etti.

Prodüktörlük ve yazarlık yılları

Bir arkadaşının önerisiyle Türkiye Radyo Televizyon Kurumu'nda ambar memurluğu, malzeme memurluğu, koruma memurluğu ve evrak memurluğu gibi görevlerde çalıştı. Ardından prodüktör sınavlarına girdi ve başarılı oldu. Bundan sonra TRT Kültür Müdürlüğü'nde dinî yayınların hazırlanmasında prodüktör olarak çalıştı ve birçok yapıma imzasını attı. Bunlardan en çok yankı uyandıranlar ise şunlardır: Tarihte Türkler, Başlangıcından Bu Yana İnsanlık ve Akşama Doğru. Araştırmasını kendisinin yaptığı ama bir türlü yapımına izin verilmeyen Birinci Büyük Millet Meclisi Öncesi ve Sonrası adlı bir projesi vardı. TRT'deki 16 yıllık görevinden 1982 yılında emekliye ayrıldı.

1987 yılında Doğu Perinçek'le tanıştı ve onun yardımıyla 2000'e Doğru adlı dergide Din Bilgisi adında bir sayfada yazmaya başladı. Daha sonra Saçak, Teori ve Yüzyıl gibi dergilerde de yazdı. Bunun yanı sıra birçok kitabı yayına hazırladı. İbn Haldun'un Mukaddime adlı eserini Türkçeye çevirdi. Hazırlamakta olduğu kapsamlı Kur'an Ansiklopedisi'nin ancak ilk 8 cildini tamamlayabildi.

Ölümü

Turan Dursun, 4 Eylül 1990 tarihinde İstanbul'da evinden işine giderken uğradığı bir silahlı saldırı sonucu öldürüldü. Dört yıl sonra, İslami Hareket Örgütü'ne yönelik operasyonda cinayetin çözüldüğü açıklandı. Örgüt üyesi Arif kod adlı Tamer Aslan, Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde verdiği ifadede Turan Dursun'un öldürülmesine nasıl karar verdiklerini şöyle anlattı:

“ Mesut (kod adlı İrfan Çağrıcı), yazarlık yapan ve yazdığı yazılarda Hz. Peygamber efendimizle kutsal Kur'an-ı Kerim'i küçük düşüren Turan Dursun'un öldürülmesi gerektiğini söyledi. Bunun üzerine benimle kod adı Kemal olan kişiyle önce bu konuya itiraz ettik. Çünkü bu şahıs öldürüldüğünde basın bu olayı abartılı olarak halka yansıtacak, bundan dolayı da şahsa kötülükten ziyade iyilik yapmış olacağız kanaati benimle Kemal'de hakimdi. Biz bu görüşümüzü Mesut'a ilettiğimizde bizimle 15 gün görüşmedi. Mesut, tekrar Turan Dursun'un öldürülmesi olayını yinelemesi üzerine ben ve Kemal olayın istihbaratını yapmak üzere görev aldık. „

Bu cinayetle ilgili yakalanan İslamî Hareket Örgütü üyelerinden İrfan Çağrıcı, müebbet hapisle cezalandırılmış olup halen tutukludur. Turan Dursun cinayetinin tetikçisi olan Muzaffer Dalmaz ise halen yurt dışında firardadır.

Turan Dursun anısına her yıl Turan Dursun Araştırma ve İnceleme Ödülü verilmektedir.

Uzmanlık alanları

Fıkıhçı, İslam Hukukçusu

Kelamcı, İslam Kelamcısı

Hadis Bilimcisi

Doğu Bilimcisi

Din Etnoloğu

Eserleri

Kulleteyn

Turan Dursun'un çocukluk dönemlerine ilişkin otobiyografik romanıdır. Kitabın sonraki ciltlerinin, yazarın vurulduğu 4 Eylül 1990'da evinden sivil polisler tarafından alındığı öne sürülmüştür.

Kitap, yazarın 11 yaşına kadar aldığı din eğitimi dönemini anlatır. Pek çok baskısı yapılan kitap, çizgi roman olarak da yayımlanmıştır.

Diğer

Allah

Din Bu-1 (Tanrı ve Kur'an)

Din Bu-2 (Hz. Muhammed)

Din Bu-3 (İslamda Toplum ve Laiklik)

Din ve Cinsellik

Dua

Evren Bir Şaka mı?

Kur'an

Kur'an Ansiklopedisi (8 cilt)

Kutsal Kitapların Kaynakları (3 cilt)

Müslümanlık ve Nurculuk (1971)

Şeriat Böyle

Ünlülere Mektuplar

Çevirileri

İbn-i Haldun'un Mukaddime adlı eseri (2 cilt)

Hakkında yazılan kitaplar

Abit Dursun, Babam Turan Dursun

Abit Dursun, Turan Dursun ve Aydınlanma

Şule Perinçek, Turan Dursun Hayatını Anlatıyor

Turan Dursun Kitapları - Eserleri

  • Din Bu-1: Tanrı ve Kur'an
  • Din Bu-2: Hz.Muhammed
  • Kulleteyn
  • Din ve Seks
  • Din Bu-3
  • Din Bu 4: Tabu Can Çekişiyor
  • Allah
  • Kutsal Kitapların Kaynakları 1
  • Evren Bir Şaka mı?
  • Kutsal Kitapların Kaynakları I-II-III
  • Turan Dursun Hayatını Anlatıyor
  • Müslümanlık ve Nurculuk
  • Kur'an
  • Kutsal Kitapların Kaynakları 2
  • Kutsal Kitapların Kaynakları 3
  • Dua
  • İlhan Arsel'e Mektuplar
  • Şeriat Böyle
  • Başlangıcından Bu Yana İnsanlık
  • Ünlülere Mektuplar
  • Allah, Kur'an, Dua, İman
  • Kuran Ansiklopedisi
  • İbn Haldun'da Uygarlıkların Yükselişi ve Çöküşü

Turan Dursun Alıntıları - Sözleri

  • Hangi müslüman ülkeye giderseniz gidiniz, göreceğiniz şey, insanların her alanda geri kalmışlığı, akılcılıktan ve özgürlük denen nimetlerden yoksunluğu, müptezel yaşama alışmışlığı olacaktır. (Şeriat Böyle)
  • Ebû Hureyre'den bir aktarılışa göre de Peygamber anlatırken arkadaşlarıyla arasında şu konuşma geçer: -Bir kul günah olan ya da akrabalık bağını koparmaya götürecek şeyi istemedikçe onun duası sürekli olarak kabul edilir. Elverir ki ivedilik göstermesin. (Dua)
  • Kur'an'da kimi ayetlerde, Muhammed'in ve Kur'an'ın "nâs"a, yoru­ma göre insanlığa gönderildiği bildirilirken, En'am Suresinin 92. ve şura Suresinin 7. ayetlerine göre, yalnızca "Ümmü’l-Kura" yani Mekke ve çevresine gönderildiği bildiriliyor. Hiçbir tanrı inancında rastlanamaz ki, "Eksiksiz", "Bilgisi Sonsuz" diye nitelenen bir Tanrı, birini önce bir yere, dar bir çevreye Peygamber olarak göndersin, sonra da "şimdi seni tüm insanlığa Peygamber yaptım!" desin. (Din Bu 4: Tabu Can Çekişiyor)
  • İnanç karanlıktır ,aydınlık kesimdeyse "Bilgi" var. Bilginin ışığı önünde, karanlık pek dayanmaz.Bir mum ışığı bile , kocaman bir odadaki karanlığı yırtıp yenebiliyor. (İlhan Arsel'e Mektuplar)
  • "Biz varolan bilimin bilginleriyiz..." demiş Montaigne. (Evren Bir Şaka mı?)
  • Tek bir insan bile toplumun büyük bir ihtiyacına yanıt verdiği zaman, büyük bir ışık oluyor. (Turan Dursun Hayatını Anlatıyor)
  • Ölüm korkusu, en berbat korkulardan. Epikür de bu görüşte. Ama şu görüş de onun: "Kimileri, eski mitolojilerde olduğu gibi, sonsuza dek ta­lihsiz ve felaketli geçecek bir gelecekten korkarlar. Ya da hiç olmazsa, ölümün meydana getirdiği her çeşit duygudan yoksunluğu, insan için büyük bir acı gibi alırlar. Ve ruhun, bu hissizlik içinde bile acı du­yacağını sanırlar. Oysa bizim yaşadığımız, bulunduğumuz yerde ölüm yoktur. Ölümün bulunduğu yerde de biz yokuz." (Kutsal Kitapların Kaynakları 1)
  • Dürüstlük, açıklıktadır. (Şeriat Böyle)
  • İsteklerimin en başında da din-şeriat hastalarının iyileşmesinde ve yeni hastaların doğmasını önlemede biraz katkı sağlamak. (Şeriat Böyle)
  • En'am Suresi'nin 39. ayetinde, "Allah kimi dilerse onu saptırır ve kimi dilerse onu doğru yola koyar" denir. (Kutsal Kitapların Kaynakları 1)
  • Din ve çıkar çevreleri, Kur'an üstüne bir "kuşku" kondurmak istemiyorlar. Ama bu kuşkuyu önlemeye güçleri yetmez. Bu kuşkuyu yok etmek için ellerinde "kanıt" yoktur. Her şeyden önce, "Kur'an'ın orijinalleri'ni göstermeleri gerekir. Bunu hiçbir yerde bulamazlar. Çünkü hiçbir yerde yoktur. Çünkü yakılıp yok edilmiştir. (Din Bu 4: Tabu Can Çekişiyor)
  • Montaigne de der ki: " İnsan, en az bildiği şeye en çok inanır. " (Başlangıcından Bu Yana İnsanlık)
  • “‘Yer’, ‘gök’ ya da ‘gökler’ gibi ‘birden-bire’ yaratış, ‘yoktan var ediş’ de efsanelere ve dinsel inançlara özgü deyimlerdir. Bilime göreyse ‘hiçbir şey yoktan var olmaz’ ve birdenbire oluşup meydana gelmez. Her şeyin bir öncesi, bir geçmişi vardır. Ve her şey bir süreç içinde giderek ve değişerek olur. Yıldızlar, gezegenler, bu arada dünyamız ve dünyamızdaki yaratıklar da böyle oluşmuştur. Bir süreç içinde, gelişerek, değişerek…” (Başlangıcından Bu Yana İnsanlık)
  • İncelemeleriyle ilgi çeken bir yazanmız: "Arkeolojik araştırmalar, dinsel tasarımların, ancak elli bin yıldan beri var olduklannı tanıtlamıştır. Demek ki, insan, yirmi milyon yıl, din düşüncesinden uzak yaşamıştır" (Kutsal Kitapların Kaynakları 1)
  • Ruh da, cisim de Allah’ın eseridir. (Din Bu-2: Hz.Muhammed)
  • Çok rahat düşünülebilir ki, İbrahim'in kendisi de aynı dinsel inançtaydı. Yani "yıldıza tapar"dı. Kur'an'da onun "hanif' diye nitelenmesi de bunu anlatır. Çünkü "hanif" sözcüğü, "Arami-Süryani" dilindeki "hanefo" ya da "hanifu" biçimindeki sözcüğün "Arapçalaşmış"ıdır ve "putatapar", "Sabiî=yıldızlara tapar" anlamlarına gelir. (Kutsal Kitapların Kaynakları 1)
  • Savaş sırasında "barış"a yönelen ve barış önerenlerle "barış antlaşması" yapılabilir. Bu antlaşma yürürlükte olduğu sürece, saldırı "caiz" olmaz. Saldırı, barışa ve antlaşmaya yanaşmayanlara karşı söz konusudur. İslam inanırları arasında da her zaman "barış" oluşturmak için gereken çaba harcanmalı. (Kuran Ansiklopedisi)
  • İslami ideolojinin gerçek sahipleri ideolojinin siyaset alanına yayılmasını işleyen dini çevreler de sorunu şiddet yoluyla çözmeye yöneldiler. Önce radyolarında, dergilerinde tehdit ettiler. Daha sonra öldürme eylemlerine başladılar. Bu kitabın yazarı öldürüldü. Öldürülünce din kurtuldu mu? (Allah)
  • Beş duyu ile bilinemeyen, duyulardan gizlenen ruhi varlıkların bütünüdür. Bu anlamda melek ve şeytanlar da CIN sözünün kapsamına girer. Her melek cindir ama, her cin melek değildir. (Evren Bir Şaka mı?)
  • -"Yüce Tanrı'mız ('Rabbunâ') her gece, gecenin sonunda üçte biri kaldığında birinci kat göğe iner ve şöyle der: -Kim bana dua eder? Duasını hemen kabul edeyim. Kim benden ister? Hemen istediğini vereyim. Kim benden bağışlanmasını diler. Hemen bağışlayayım." (Dua)

Yorumlar

Image
Ziyaretçi
03.07.2024 / 06:21

Kendi görüşlerinize uygun kelimeleri,cümleleri cımbızla çeker gibi risalelerden almayı ne iyi biliyorsunuz.Tıpkı Dinde zorlama yoktur ayetini kendilerine bahane edip namaz kılmayanlar gibi.Said Nursi ne kendine vahiy geldiğini ne de kendinin Peygamberimizden(s.a.v.) üstün olduğunu iddia etmiş.Peygamberimizi(s.a.v) birçok yönünden dolayı övmüş Allahın en sevdiği ve en üstün kulu olduğunu anlatmıştır.Bu düşüncelere sahip insan nasıl kendisini Peygamberimizden(s.a.v) üstün tutabilir.Kürt milliyetçiliğine gelince Said Nursi ne kürt ne türk ne de herhangi bir şeyin milliyetçisi değildir bu asırda milliyetçilik yapmanın uygun olmadığını belirtmiştir.Kitabında Türkleri övdüğü cümleler de vardır.Kürdistancı veya kürt milliyetçisi değildir.Bir de Turan Dursun diye bir adamın görüşlerini almışsınız güya bunları müslümanken söylemiş diye perşembenin gelişi çarşambadan bellidir o yazının son kısmındaki gibi düşüncelere sahip bir adam müslümankenki müslümanlığı,inancı tartışılır.

Yorum Yaz