Tanrı Nil Kıyısında Öldü - Nevâl El-Seddavi Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Tanrı Nil Kıyısında Öldü kimin eseri? Tanrı Nil Kıyısında Öldü kitabının yazarı kimdir? Tanrı Nil Kıyısında Öldü konusu ve anafikri nedir? Tanrı Nil Kıyısında Öldü kitabı ne anlatıyor? Tanrı Nil Kıyısında Öldü PDF indirme linki var mı? Tanrı Nil Kıyısında Öldü kitabının yazarı Nevâl El-Seddavi kimdir? İşte Tanrı Nil Kıyısında Öldü kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar: Nevâl El-Seddavi

Çevirmen: Nesrin Oral

Yayın Evi: Belge Yayınları

İSBN: 9789753440691

Sayfa Sayısı: 151

Tanrı Nil Kıyısında Öldü Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Dizimizde bu kez, Akdeniz'den Nil'e süzülerek, "Sıfır Noktasındaki Kadın"da tanıştığımız Mısır'ın kadın dünyasının trajik bir başka boyutu ile yüzleşiyoruz. Mısır'ın "asi" kadın yazarlarından Naval El Saadavi, eleştirel görüşleri ile Mısır'da devleti ve varolan İslam'ı sorguladı. Bunun bedelini de ödedi. İşine son verildi, hapsedildi, tehditlerle yüzyüze kaldı, ama ataerkil bir dünyaya ödün vermedi. Ama kendi toplumunun gerçekliğinden de kopmamağa çalıştı. Onun için Mısır kadınlarının yaşadığı trajediler, kolay formüller ve klişeler ile geçiştirilemeyecek ağırlıkta sorunlar oldu hep

Tanrı Nil Kıyısında Öldü Alıntıları - Sözleri

• Bu dünyadaki tek şeytan insandır.
• Giden asla geri dönmez, çocuğum.
• Ne kadar yükselirsek yükselelim ya da ne kadar düşersek düşelim. far­ketmez. gerçekte hepimiz köleyiz ve birilerine hizmet edi­yoruz.
• Ancak akıllı insanlar kendilerine sorular sorarlar.
• "Günümüzde kızlarda hiç utanma kalmadı; baba." "Evet, oğlum, haklısın'', yanıtını verdi muhtar. "Kızlar ve kadınlar ahlaksız oldu."... '"Neden erkekle­rin ahlaksız olduğunu söylemiyorsunuz?" "Bu yeni bir şey değil ki . Erkekler öte­den beri ahlaksızdır. Ama şimdi kadınlar namusu elden bıraktı ve bu gerçek bir felaket getirecektir." "Neden felaket getirsin? Neden eşitlik ve adalet getir­mesin?"
• Günümüzde insanlar her yerde ahlak düşkünü... Gerçek İslamı ya da Allah'tan korkan bir Müslümanı aramak boşuna, bunlar artık kalmadı.
• "Kadınlar erkeklerden farklıdır. Onların en değerli varlıkları namuslarıdır." "Gerçekten mi, profesör Tarık? Bir şeyh gibi davranıp namustan söz ediyorsun, ha? Peki, geçen hafta belli bir kadını görmeye gitmek için çantamdan on lira çaldığında namusun nerelerdeydi? Ya geçen yıl sen hiz­metçi kızın ırzına geçip ben de bir rezaleti önlemek için ona yol vermek zorunda kaldığımda namusuna ne ol­muştu? Ya ev işlerinde çalışan kızlara saldırırken namu­sun nerede kalıyor? O kadar ileri gittin ki. Bundan böyle yalnızca uşak çalıştıracağım. Lütfen söyler misin, hiç durmadan, telefonla, camdan ya da balkondan kızlara sataşırken namusun nerelerde..."
• "Görüyorsun işte, Hacı İsmail, kız istemiyor." "Yani bu, senin evinde ne yapılacağına kızın karar veriyor demek mi oluyor?" "Peki ben ne yapayım ki?" "Ne mi yapacaksın?" diye haykırmıştı Hacı İsmail öfkeyle. "Bu bir erkeğin soracağı soru mu? Dövsene onu, kardeşim, vur birkaç tane. Kızların ve kadınların akıllarının başlarına ancak dayakla getirilebileceğini bil­miyor musun?"
• Allah'a bize acıması için ne çok ibadet ettim, ne çok yakardım, ama o beni hiç duymadı ve hiç yanıt vermedi.
• Bedeninden bir ürperti geçti. Bunun nedeni etkisini hâlâ sürdüren gece serinliği miydi yoksa gelecekten korku mu?
• Ruhu bedeninden ayrılmış, biraz uzağında süzülür gibiydi veya belki de kendininkinden başka bir ruh bedenine girmişti.
• "Günümüzde insanlar her yerde ahlak düşkünü. Gerçek İslamı ya da Allah'tan korkan bir müslümanı aramak boşuna, bunlar artık kalmadı."
• Ve yine birden gerçekten mutlu olmadığının, neşesinin yapmacık olduğunun bilincine varırdı.
• Bu dünyadaki tek şeytan insandır.
• "Eğer Allah'ın bizi ödüllendirmesini bekleseydik, çocuklarım da ben de çoktan açlıktan ölmüştük."

Tanrı Nil Kıyısında Öldü İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Hiç uyumadan,nefesim daralarak,sigara yakarak ve herkese günaydın diyerek yazıyorum bu incelemeyi şimdi.Zor bir yazar ve gerçekten beni anksiyete krizlerine sokan bir kitap.2 3 saatte bitirdiğim için kitabı asla bunu delilik kabul etmiyorum.Bilhassa kendisinin Sıfır Noktasındaki Kadın kitabını da aşağı yukarı böyle bir zaman diliminde okuduğum için aksini bekleyemezdim. Bilmeyenler için Iran'ın SAKINCALI yazarlarından kendisi.Kadınların bir hayvan kadar bile değerinin olmadığı bir ülkede kocam çok Ataerkildi ben ona boyun eğecek kadın değildim,boşadım diyebilen bir kadın.Kız çocukları okuyup ne yapacak zaten şeytan bunlar denilen bir yerde psikiyatrist olmus bir kadın.Fakat o bile kurtulamamış kadınları sünnet etme geleneğinden.(Kadınları sünnet geleneğini lunaparkta yüksekten midem bulanıyor diye bir arkadaşım anlatırken dinlemiştim ilk.Yanlış yerde yanlış bir hikayeydi elbet.)Işte böyle kafa tutan bir kadın sizin anlayacağınız.Kitapta psikiyatrist olması hasebiyle sanırım erkek karakterlerin çocukluğundan ya da fiziksel olarak barındırdıkları eksikliklerin bir de cehaletle birleşince nasıl bir noktaya getirdiğini göstermesi beni hayli üzdü.Kadın olmak her yerde ve her zaman diliminde o kadar zor ki.Ben buradayım diyebilmek,ben de varım diyebilmek.Hayatıma bir ucundan dokunan dokunmayan,can veren,kocası tarafından dayak yiyen,tacize uğrayan,dedesi yaşındaki adamlara "karı" olarak verilen ve daha nicelerini öpüyorum buradan.Sevgili Naval El Saddavi 88 yaşında kendisine uzun ömürler sizlere de keyifli okumalar dilerim.Sevgi ve saygıyla yaşadığımız bir dünya ümidiyle (Merve Yerlikaya)

BİR MISIR KADININ ÖYKÜSÜ VE BÜTÜN KADINLARIN ÖYKÜSÜ: Mısır'da yaşayan, kadın sorunlarını kaleme alan ve kadın haklarını savunduğundan dolayı işinden alınmış ve hapsedilmiştir. Ama buna rağmen zulme ve baskılara boyun eğmeden mücadeleye devam etmiş yazarımız. Okurken çok sinirleneceğiniz, Mısır'da bu kadar cahil bir topluluğun olmasına, dine kendilerince yön vermelerine, saçma sapan geleneklerinin olmasına ve buna ses çıkarmadan, sorgulamadan kabullenen ahmak halka söveceksiniz. Kurban yine kadınlar. Cinsiyeti erkek olduğu için kendini ayrıcalıklı zanneden erkekler ve bunu normalleştiren toplum. Bir de her zaman olduğu gibi ağır bedel ödeyen kadınlarımız. Erkeklerin kadınları aşağılamaları, güçsüz ve değersiz görmeleri, sadece cinsel objeymiş gibi davranmaları üzücü. - Peki kimmiş? - Allah evladım bilmiyorum. - peki şimdi nerde? Eğer burada olsaydı biz kadınlara acıması için ona yakarabilirdik. - Orada ötede kaldı evladım. Onu oraya Nil kıyısına gömdüm. Kitabın daha çok okunması dileğiyle. Okuyacaklara şimdiden keyifli okumalar. (fatma)

Kafr El Teen. Mısır'da bir köy. Köyün korkulu rüyası bir muhtar. Bu köyde kadınların tek hayatları tecavüze uğramak, uçkur düşkünü bir sakallı tarafından yatağına alınmak ya da öldürülmektir. Bu köyde kadın dendiği zaman akla namus diye akıllara kazınan cinsel organ ile öldürülmek gelir. Bu köy bir inançlılar köyü. İnançları Allah üzerine. Allah korkuları çok yüksek ama Allah bu köyde değil. Allah sadece bu köyün erkeklerinin dilinde. Herkesin bildiği bir yanlışı ya da yalanı kimsenin bilmemezlikten geldiği ya da duymamazlıktan geldiği bir köyde, toprağınız, malınız mülkünüz de borç adı altındaysa yaşamanız egemen gücün iki dudağının arasına bakar. Ve ona yaltaklanan güruha. Allah öyle yücedir ki, onun hikmetinden sual olunmaz. Böylece şeyh(!) olanın sözü Allah kelamı kabul edilir. Şeyhin imanı ve inancı ise cebi ile uçkurundadır. (Sîdar Ronahî)

Tanrı Nil Kıyısında Öldü PDF indirme linki var mı?

Nevâl El-Seddavi - Tanrı Nil Kıyısında Öldü kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Tanrı Nil Kıyısında Öldü PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Nevâl El-Seddavi Kimdir?

Neval El Saddavi (Arapça: نوال السعداوى) (d. 27 Ekim 1931) Mısırlı feminist yazar, aktivist ve psikiyatrist. Nil Nehri kıyısındaki Kafr Tahla köyünde doğdu. İslam'da kadının yeri üzerine pek çok kitap yazmıştır.

Saddavi tüm dünyada feminist ve aktivist kişiliği ile tanınmaktadır. İslamiyet’te kadın başlığı altında birçok kitap yazan yazar ülkesinde kadın sünnetini engellemek amacıyla eylemlerde bulunmuş, bu eylemlerden ötürü hapse girmiştir.

Kahire'de ve ülkesinin kırsal kesimlerinde doktor ve psikiyatrist olarak görev yapan Saddavi, eserlerinde Arap toplumunda kadının konumlanışını eleştirel bir dille ele almış ve bunu değiştirmeye çalışmıştır.

Neval El Saddavi, uluslararası birçok ödüle sahip olmuş ve uluslararası ve ulusal birçok konferensa katılmış, eserleri otuzdan çok dile çevrilmiş bir yazardır.

Yaşamı

1931 yılında Kafr Tahla adlı köyde doğan ve tıp eğitimi alarak psikiyatri doktoru olan El Saddavi, çeşitli şehirlerde çalışmış ve sağlık alanında birtakım yazılar yazmıştır. Arap kadınların sorunlarını ele aldığı ve 1972 yılında yazdığı "Woman and Sex" adlı kitabı, laik ve dini kesimler tarafından suçlanmıştır. İngiliz işgaline ve Camp David Sözleşmesi'ne karşı çıktığından dolayı tutuklanmıştır. Kocasından boşanma ve Mısır'dan atılma cezası almıştır. Kadınların yanında işçi sınıfının da sorunlarını da çekinmeden dile getirdiği için siyasi kesim tarafından tepki alarak işinden uzaklaştırılmış, hapse girmiş ve ölüm cezasına çarptırılmıştır. Mücadelesi sonucunda ölüm cezasından kurtulan El Saddavi, hâlen yazmaya devam etmektedir. Kitapları birçok dile çevirilmiştir.

Nevâl El-Seddavi Kitapları - Eserleri

• Sıfır Noktasındaki Kadın
• Kahire Saçlarımı Geri Ver
• Tanrı Nil Kıyısında Öldü
• Havva'nın Örtülü Yüzü
• Kadının Cennette Yeri Yok
• Petrol Diyarında Aşk
• Şeytanın Masumiyeti
• İmamın Düşüşü

Nevâl El-Seddavi Alıntıları - Sözleri

• " Acı duyduğumu nasıl anladın?" " Çünkü seni hissediyorum." (Sıfır Noktasındaki Kadın)
• "Rejimle birlikte sanat da değişti. Gözlerin şekli bile değişti. Düz hatlı ciddi gözler, şaşı bakan kavisli gözlere dönüştü.” “Şaşı mı? Ne demek istiyorsunuz?” “Örneğin, sağ gözünüz karınıza, sol gözünüz başka bir kadına bakarken olduğu gibi.” “Doğal olanı bu değil mi zaten?” “O zamanlar doğal değildi. Dudaklar da değişti, gülümseme dudak büküş oldu. Açık el ise, sımsıkı kapalı parmakların içinde sopa tutan bir ele dönüştü.” (Petrol Diyarında Aşk)
• Toplumda kız çocuğun gördüğü eğitim, zararlı, yasak, utanç verici ya da haram olduğu öne sürülen pek çok şey hakkında bitmek tükenmek bilmez bir uyarılar dizisidir. (Havva'nın Örtülü Yüzü)
• Karşı cinsle dostluk ilişkisi kurmaktan bile bihaber orta yaşlı bir adam, sahip olmak istediği kadına yaklaşmanın tek yolunun giysilerini çıkarıp anadan doğma onun karşısında dikilmek olduğunu sanıyor... (Kadının Cennette Yeri Yok)
• Bedeninden bir ürperti geçti. Bunun nedeni etkisini hâlâ sürdüren gece serinliği miydi yoksa gelecekten korku mu? (Tanrı Nil Kıyısında Öldü)
• Hiçbir insanoğlunun katlanamayacağı şeyler meydana geliyor ve sen dünyada yanlış giden hiçbir şey yokmuş gibi koltuğuna yayılıp sigara içiyor, gazete okuyorsun. (Petrol Diyarında Aşk)
• Kadınlara yönelik bu vahşice bağnazlık, erkekler sözkonusu olduğunda engin bir hoşgörüye dönüşür. Bir Arap atasözüne göre 'erkeğin namusu, cebindedir.' Toplumumuzda erkekler için tek utanç kaynağı var­dır; o da yoksulluğudur. (Havva'nın Örtülü Yüzü)
• Ve yine birden gerçekten mutlu olmadığının, neşesinin yapmacık olduğunun bilincine varırdı. (Tanrı Nil Kıyısında Öldü)
• Allah'a bize acıması için ne çok ibadet ettim, ne çok yakardım, ama o beni hiç duymadı ve hiç yanıt vermedi. (Tanrı Nil Kıyısında Öldü)
• Ne kadar yükselirsek yükselelim ya da ne kadar düşersek düşelim. far­ketmez. gerçekte hepimiz köleyiz ve birilerine hizmet edi­yoruz. (Tanrı Nil Kıyısında Öldü)
• - Peki, ya insan neydi? (Olduğuna kendini inandırdığı şey.) (Kadının Cennette Yeri Yok)
• "Günümüzde insanlar her yerde ahlak düşkünü. Gerçek İslamı ya da Allah'tan korkan bir müslümanı aramak boşuna, bunlar artık kalmadı." (Tanrı Nil Kıyısında Öldü)
• ...Yalnızlık ne kadar soğuk, sessizlik ne kadar acıydı!!! (Kahire Saçlarımı Geri Ver)
• Sanki dünyayla tekrar iletişim kurmak ister­miş gibi, sanki şu koca evrende tutunacak bir dal ararmış gibi uzattı elini pencereden. (Şeytanın Masumiyeti)
• Bu dünyadaki tek şeytan insandır. (Tanrı Nil Kıyısında Öldü)
• Burada hiçbir şey olduğu gibi görünmüyordu, hatta oldukları şeyin tam tersiydiler. (Kadının Cennette Yeri Yok)
• ''Havada, karada, suda hep büyükler küçükleri yutuyordu.'' (Kadının Cennette Yeri Yok)
• Sessizlik, milyonlarca sesin kükreyişi gibi kulaklarında yankılandı. (Şeytanın Masumiyeti)
• Ancak akıllı insanlar kendilerine sorular sorarlar. (Tanrı Nil Kıyısında Öldü)
• İnsanların yok olması normal bir şeydi. Bunu yapan erkekler hakkında bir kanun vardı. Kadın, kayıp kocasını yedi sene boyunca beklemek ve bir başkasıyla evlenmemek zorundaydı. Embriyo, rahimde yedi sene canlı kalır ve dönene kadar kadın kayıp kocanın mülkü sayılır. Kadın, bir taşıma sandığından başka bir şey değil. Kayıp kadınlar içinse bir kanun yok. Kocasının başka bir kadın almasını istemeyen kadın, ortadan kaybolmamalıdır. (Petrol Diyarında Aşk)