Zemberekkuşu'nun Güncesi - Haruki Murakami Kitap özeti, konusu ve incelemesi
Zemberekkuşu'nun Güncesi kimin eseri? Zemberekkuşu'nun Güncesi kitabının yazarı kimdir? Zemberekkuşu'nun Güncesi konusu ve anafikri nedir? Zemberekkuşu'nun Güncesi kitabı ne anlatıyor? Zemberekkuşu'nun Güncesi PDF indirme linki var mı? Zemberekkuşu'nun Güncesi kitabının yazarı Haruki Murakami kimdir? İşte Zemberekkuşu'nun Güncesi kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi
Yazar: Haruki Murakami
Çevirmen: Nihal Önol
Orijinal Adı: Necimaki-dori Kuronikuru
Yayın Evi: Doğan Kitap
İSBN: 9786051110103
Sayfa Sayısı: 738
Zemberekkuşu'nun Güncesi Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti
Oyuncular:
Toru Okada: başkahraman. İşsiz, günlerini ev işleri yaparak geçiriyor. Susuz bir kuyunun dibine indiği gün hayatı değişiyor.
Kumiko Okada: Toru Okada'nın karısı, gazeteci. Ortadan kayboluyor.
Maya Kasahara: Toru Okada'ya arkadaşlık eden yeniyetme kız.
Malta Kano: bedensel zerrecikler takıntısı olan, kırmızı şapkalı medyum.
Girit Kano: Malta Kano'nun kız kardeşi ve yardımcısı. Geçmişi, fiziksel acılar ve intihar girişimleriyle dolu.
Noboru Vataya: Kumiko'nun ağabeyi, Toru Okada'nın düşmanı, kötü politikacı.
Teğmen Mamiya: İkinci Dünya Savaşı'nda, sayısız acılar yaşamış, toplama kamplarında kalmış ama bir türlü ölmemiş, yaşamaya mahkûm yaşlı adam.
Muskat Akasaka: Toru Okada'yı himaye eden gizemli kadın.
Tarçın Akasaka: Muskat Akasaka'nın, mükemmel fakat hiç konuşmayan oğlu.
Yardımcı oyuncular:
Zemberekkuşu: her gün ötüşüyle dünyanın zembereğini kuruyor, ancak görevini bir gün ihmal edince işler karışıyor.
Noboru Vataya: kaybolmasıyla Okada ailesinin hayatının değişmesine neden olan kedi. Namıdiğer, Uskumru.
(Arka Kapak'tan)
Ödüller : 1996 Yomiuri Edebiyat Ödülü
Zemberekkuşu'nun Güncesi Alıntıları - Sözleri
- "Her şeyin bir zamanı vardır. Tıpkı denizlerin gelgitle yükselip alçalması gibi. Kimse bunu değiştiremez. Beklemek gerektiğinde,beklemeli."
- İnsan istediğini hiçbir zaman elde edememeye alışınca, sonunda gerçekten neyi istediğini bile bilemez oluyor.
- ...boşuna çaba harcamak kadar insanı tüketen bir şey yoktur..!
- Doğru, ille de gerçekte değildir ve gerçek de belki tek doğru değildir.
- İnsan istediğini hiçbir zaman elde edememeye alışınca, sonunda gerçekten neyi istediğini bile bilemez oluyor.
- Ve bir gün baktım, kimse beni sevmiyor. Nedenini bir türlü anlayamadım.
- Gece yoğundu, derindi; yürek burkucu bir sessizlik beni kuşatıyordu.
- Doğru, ille de gerçekte değildir ve gerçek de belki tek doğru değildir.
- genelde bir insanın adının, onun ne olduğunu ifade ettiği söylenir ama ben, daha çok insanın eninde sonunda taşıdığı ada benzediğini düşünürüm..
- Çıkacaksan, en yüksek kuleyi bul ve tepesine tırman. İneceksen, en derin kuyuyu bul ve dibine in.
- Anladığım tek bir şey vardı: insan büyüdükçe acılar da artıyordu.
- Oyunumda tek bir kozum vardı: kaybedecek bir şeyim olmaması.
- "Çünkü boşuna çaba harcamak kadar insanı tüketen bir şey yoktur"
- Genelde bir insanın adının, onun ne olduğunu ifade ettiği söylenir ama ben, daha çok insanın eninde sonunda taşıdığı ada benzediğini düşünürüm.
- Belki de hepimiz bir yerlere tek başımıza kapatılmışız ve yavaş yavaş ölüyoruz.
Zemberekkuşu'nun Güncesi İncelemesi - Şahsi Yorumlar
Ne Kitaptı Ama: Sayfa 80'deyim: 1Q84'ü yıllar önce okumuştum. Evet o tuğla gibi kitabı. Hatırladığım çok akıcı olduğu ama ağırlığıyla beni perişan ettiği. Her neyse, okudukça not alıcam buraya. İnsan unutuyor yoksa. Murakami uzun uzun yazmayı seviyor, buna artık eminim. Ama yormuyor. Mesela hiç okuma yapmayan biri rahatlıkla okur. İlk sayfalarda meraklandırma huyu da güzel. Sanırım Japon olduğundan, biraz duygusuz. Soğuk belki de. Gene bu kitap da mistik yollara açılacak gibi. Açıkçası keyifle okuyorum. Ama düşünüyor insan; zor bir kitap değil öyleyse neden iyi? Sf: 242:: 230'larda anlatıya merak unsuru ekleniyor. Ve hız kazanıyor. Ben nefret edecek bir karakter buldum bile. Noboru Vataya. ( Karısının abisi ) sf: 630:: İnsan şaşırıyor. Bunca sayfa okudum ama altı çizilecek çok az yer vardı. Fakat buna rağmen oldukça iyi. Gözüm kapalı tavsiye edebilirim. Olay okurlarına da hitap ediyor nitelikli okura da. Yani kimseyi kırmamış. Bunu yapmak kolay değil. sayfa 740: Ne kitaptı ama. Kitap hakkındaki videom: https://youtu.be/ohPHiiWbNFQ (GAİA)
Kitap “ O kadın telefon ettiğinde mutfakta kendime makarna pişiriyor, bir yandan da Rossini’nin radyoda çalan Hırsız Saksağan uvertürüne eşlik ediyordum…” şeklinde başlar. Bende kitaba bu müzikle başladım, Haruki Murakami’de kim bilir tıpkı bir operaya benzetmek için esere bu uvertür ile başlamamızı istemiştir. Normal Görünen Bir Ev Hayatı Toru Okada, hikaye anlatıcısı ve tüm olayların merkezinde olan karakterdir. Bir hukuk bürosunda çalışıyorken zam tekliflerine rağmen istifa etmiş ve bir süre ev işleriyle ilgilenmektedir. Karısı Kumiko Okada bir gazetecidir, İkisinin evliliği kitabın merkezindedir. Toru Okada evde kaldığı süre boyunca bir takım ilginç olaylarla karşı karşıya kalır. Kedisi Noburu Vataya ortadan kaybolur ve karısı ona kediyi araması gerektiğini söyler. Ve bu esnada Toru, komşusu Maya Kasahara ile tanışır, 15-16 yaşlarında psikolojik bunalımları olan, elinde sigarasıyla yeni yetme bir kız çocuğudur. Hikayenin başından sonuna kadar Kasahara vardır, mahalleden ayrılıp uzaklara gitse dahi Toru Okada’ya mektuplar yazmaya devam eder. Ve kitabın son sayfası bile Kasahara ile Toru Okada’nın konuşması ile sonlanır. Kumiko Okada’nın ortadan kaybolmasıyla beraber gizemli olaylar baş gösterir. Bu gizemli olaylar aslında Toru Okada’nın Zemberek Kuşu diye adlandırdığı bir kuşun “ki ki kiii” ötmeyi bırakması ile yani Toru’nun demesiyle Dünya’nın zembereğini kurmayı bırakmasıyla beraber başlar. ... Devamına www.sukhabilge.com sayfasından bakabilirsiniz. (SUKHA)
Zemberekkuşu'nun Güncesi PDF indirme linki var mı?
Haruki Murakami - Zemberekkuşu'nun Güncesi kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Zemberekkuşu'nun Güncesi PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.
Kitabın Yazarı Haruki Murakami Kimdir?
1949 yılında dünyaya geldi, 1975'te Tokyo'daki Vaseda Üniversitesi'nden mezun oldu. 1986-1995 yılları arasında Avrupa ve ABD'de yaşadı. Yazarın ilk ve Gunzou Edebiyat Ödülü'nü alan romanı "Kaze no oto vo kike"dir (1979). Onu "Hitsuci vo meguru Bohken" (1982) isimli romanı izledi. Yazar bu eseriyle Yeni Yazarlar Noma Edebiyat Ödülü'nü aldı. Ardından "Sekai no ovari to hahdo bohrudo" (1985) geldi ve bu kitap da yazara Tanizaki Ödülü'nü kazandırdı. Ama ona asıl ününü kazandıran 16 dile çevrilen "İmkânsızın Şarkısı" (1987) oldu. 1995'te yayımlanan "Zemberekkuşu'nun Güncesi"yle 1996 yılında Yomiuri Edebiyat Ödülü'nü de kazanan Murakami, daha sonra baştan çıkarıcı bir aşk hikâyesi olan "Supuhtoniku no Koibito"yu (2001) yazdı. Yazar ayrıca, "Zoh no şohşitsu" (1993) ve "Kami no Kodomotaçi-va mina adoru" (2002) adı altında öykülerini de kitaplaştırmıştır. Japonya'nın XX. yüzyıldaki en büyük edebiyatçılarından biri olarak kabul edilmesine rağmen, Amerikan kültürünün etkisi altında kaldığı ve aşırı Batıcı olduğu eleştirilerine maruz kalan yazarın edebiyat dışı tek kitabı "Andahguraundo"dur (2001). Murakami'nin son eserleri ise "Kokky no minami, taiyou no nişi" (2003) ve "Dansu dansu dansu"dur (2003).
Ödülleri :
- 1996 Yomiuri Edebiyat Ödülü ("Zemberekkuşu'nun Güncesi"yle
- 1985 Tanizaki Ödülü ("Sekai no ovari to hahdo bohrudo"yla)
- 1982 Yeni Yazarlar Noma Edebiyat Ödülü ("Hitsuci vo meguru Bohken"le)
- 1979 Gunzou Edebiyat Ödülü ("Kaze no oto vo kike"yle)
Haruki Murakami Kitapları - Eserleri
- 1Q84 (Tek Cilt)
- Sahilde Kafka
- Haşlanmış Harikalar Diyarı ve Dünyanın Sonu
- Zemberekkuşu'nun Güncesi
- İmkansızın Şarkısı
- Sınırın Güneyinde, Güneşin Batısında
- Yaban Koyununun İzinde
- Koşmasaydım Yazamazdım
- Renksiz Tsukuru Tazaki'nin Hac Yılları
- Uyku
- Kadınsız Erkekler
- Sputnik Sevgilim
- Tuhaf Kütüphane
- 1Q84 - 2. Kitap
- 1Q84 - 3. Kitap
- Underground: The Tokyo Gas Attack and the Japanese Psyche
- Wind/Pinball
- Blind Willow, Sleeping Woman
- Karanlıktan Sonra
- Fırın Saldırısı
- Rüzgarın Şarkısını Dinle
- Dance, Dance, Dance
- Kumandanı Öldürmek
- Doğum Günü Kızı
- Mesleğim Yazarlık
- Efter Skælvet
- The Elephant Vanishes
- Pinball 1973
- First Person Singular
- Sadece Müzik
- After Dark
- Birinci Tekil Şahıs
- Desire
Haruki Murakami Alıntıları - Sözleri
- İnsanın yaşamı nasıl oluyor da böylesine değişip, tam tersi bir hal alabiliyor.. (Uyku)
- Yaş almak ya da alamamak değil konu; doğum günü senin için yılda sadece bir gün, gerçekten de özel bir gün o; ona gereken önemi vermelisin. Ve bu biricik eşitliği kutlamalısın (Doğum Günü Kızı)
- Ben çok sıradan bir insanım. Ben sadece kitap okumayı seviyorum (1Q84 (Tek Cilt))
- Ben aslında insanlarla iletişimi iyi olan birisi değilim. Bir yerlerde kendi özüme dönmem gerekiyordu. (Koşmasaydım Yazamazdım)
- İnsanlar erken, pek erken yaşlanmaya başlarlar. Yaşlılık silinmeyen bir leke gibi, bedenlerinin her yanına yavaş yavaş yayılır. (Yaban Koyununun İzinde)
- "Ama aralarında belirli bir mesafe bırakarak da insanlar birbirlerine yakın olabilirler, öyle değil mi?" (Karanlıktan Sonra)
- . Bazen insanların kalbinin derin kuyular gibi olduğunu düşünüyorum. Altta ne olduğunu kimse bilmiyor. Yapabileceğiniz tek şey, arada sırada yüzeye çıkan şeyleri hayal etmek. ... (Blind Willow, Sleeping Woman)
- Bekleyen hep ben oluyordum (Yaban Koyununun İzinde)
- Anılar ne kadar canlı olursa olsunlar zamanın gücüne karşı koyamazlar. (Birinci Tekil Şahıs)
- Fakat ilerleyemiyorum işte. Kayıkta ırmağın akıntısına karşı kürek çekiyormuşum gibi. Bir süre küreklere asıldıktan sonra dinlenip bir şeyler düşünürken, bir de bakıyorum, kayık tekrar eski yerine dönmüş. (1Q84 - 3. Kitap)
- . Bugünlerde ne demek istediğimi söyleyemiyorum. Yapamam... Ne zaman bir şey söylemeye çalışsam, asıl noktayı kaçırıyor. Ya öyle ya da ben demek istediğimin tersini söylerim. Ne kadar doğru yapmaya çalışırsam, o kadar karışık hale geliyor. Bazen ilk başta ne söylemeye çalıştığımı bile hatırlayamıyorum. Sanki vücudum ikiye bölünmüş ve birim diğerini büyük bir sütunun etrafında kovalıyor. Çevresinde daireler çiziyoruz. Diğer bende doğru sözler var ama onu asla yakalayamam. . (Blind Willow, Sleeping Woman)
- • Kendimi bazen bir hiç gibi hissediyorum (Kumandanı Öldürmek)
- Herkesin kendine göre bir savaş alanı vardır. (Karanlıktan Sonra)
- "Fakat yine de ölene kadar bir şekilde yaşamımı sürdürmekten başka yolum olmadığı gibi, yaşarken de kendimce yöntemlerle yaşamaktan başka yapacak bir şey yok. Pek övünülecek bir şey olmasa bile, benim bundan başka bir yaşam biçimim yok." (1Q84 - 3. Kitap)
- İki benden birbirinin içinde erimiş, tek beden olmuş gibi, çok güçlü bir sarılmaydı. Bir an bile gevşetmedi kollarını. Bir kez ayrılırsak bu dünyada bir daha asla bir araya gelemezmişiz gibi. (Karanlıktan Sonra)
- Herkes bir gün ölür. Ama ölene kadar bir şekilde elli yıl falan yaşamak zorundasındır ve bir sürü şeyi düşünerek elli yıl geçirmek, açık konuşayım, hiçbir şey düşünmeden geçireceğin beş bin yıldan çok daha yorucudur. (Rüzgarın Şarkısını Dinle)
- Güzel olan güzeldir, bu yeterli değil mi? (Uyku)
- "Hayal dediğin kuş gibi özgür, deniz gibi geniştir. Kimse buna engel olamaz." (Haşlanmış Harikalar Diyarı ve Dünyanın Sonu)
- Bir bakıma, benim için son durak olacak yere ulaştım. Kendimi, varmam gereken yere gelmişim gibi hissediyorum. (Yaban Koyununun İzinde)
- "Şarkı bitti. Ama melodisi havada asılı kaldı." (Yaban Koyununun İzinde)