tatlidede

Eğitime Vira Bismillah

Eğitime Vira Bismillah

İlk Dersten Vira Bismillah

Mardin’deki İlk ve orta dereceli okullar, “Vira Bismillah” deyip yeni eğitim-öğretim yılına başladı.

Sadece Mardin’de değil, Anadolu’nun birçok yerinde yetkililerce halledilmesi gereken bir çok sorun (bina, derslik, kılık kıyafet vb.) ile birlikte öğrencileri, öğretmenleri ve hatta velileri bekleyen sorumlulukla yeni eğitim öğretim yılını başlatmış olduk.

Eğitimdeki acınası seviyemizi bilen ama kangren haline gelmiş birtakım sorunların çözüleceğine dair umudunu kaybetmek istemeyen birisi olarak bu eğitim öğretim yılının başlangıcında sevindiren önemli bir gelişmeden bahsetmek isterim.

Yıllar sonra ilk defa okullar ilk günden itibaren eğitim öğretime başladı. Kitaplar  zamanında dağıtıldı. En önemlisi de şahit olduğum birkaç okulda öğretmen ve öğrencilerin ilk ders saatinde sınıflarda ders işlenmeye başladı..

Malumunuz Mardin dışındaki (bölgenin eğitimde geri kalmış birkaç ili hariç) diğer illerde eğitim, resmi takvime uygun şekilde ilk haftadan başlar, dönemin bitmesine belki 2-3 gün kala sona erer..

Bizde ise, öğrenci ve buna bağlı olarak öğrenci velileri, gardını ilk iki haftaya kadar alamazlar. Dönemin bitimine iki hafta kala ise eğitim öğretim namına (notlar ve devşirilecek sözlüler hariç) pek bir şeyden bahsedilmez.

Tabi ki bu duruma okullarımız ve öğretmenlerimiz de sessiz bir memnuniyetle uymaya çalışır, hatta (kendilerinden af dilediğim idealist öğretmenlerimiz hariç) teşvikte bile bulunurlar.

Geçen sezonun sonlarında bir eğitim müfettişi ile bir öğretmen arasında geçen ilginç bir diyalogu aktararak bu konuyu bitirmek istiyorum.

n  Ö: Son haftada okula gelip bizi bulamadığınıza dair tutanak tutmuşsunuz. Bu yeni bir uygulama mı?

n  M: Sayın hocam Mardin eğitimde kaçıncı sırada?

n  Ö: Bilmiyorum ama son haftadan ne çıkar ki..

n  M:  Şu çıkar. Bir öğrenci İlk ve orta derece okullarda tam 12 yıl, yani 24 dönem geçiriyor. Her dönemin başından iki hafta, her dönemin sonundan da iki hafta aksattığını düşünün. Toplam 96 hafta eder. Yani 12 yıllık eğitimin yaklaşık 2,5 yılı gibi devasa bir boşluk.. 2,5 yıl gibi devasa bir boşluğun ödülü olarak Türkiye 2.liği veya 3.lüğü  elde edilmiyor tabi ki.. Bunun neticesi olarak Mardin 78-79. Sırada.. 

Bu sene Suphiye Bölünmez İmam-hatip Ortaokulu ile İmam-hatip Lisesinde ilk saatten öğretmenlerin derse girdiklerine şahit olmuş bir veli olarak, Mardin’de eğitimin başarısını arttırmak adına elini taşın altına koymuş sayın valimiz Dr. Ahmet Cengiz bey başta olmak üzere, Milli eğitimin ve okullarımızın fedakar idareci ve öğretmenlerine memleket insanı olarak yürekten teşekkürlerimi sunuyorum.

--------------------------------------------

 İğneyi Kendimize Batırmak

 2 sene önce, ilimize öğretmen olarak atanan kızına refakat eden emekli bir öğretmenin hatıralarını dinleme fırsatı bulmuştum. Gittiği okulda eğitim namına hiçbir materyal olmamasına rağmen hemen odun yakıp islerinden duvara sürerek kara tahta yaptığını, kireç taşını yontup tebeşir yaparak aynı gün eğitim öğretime başladığını kızının yanında ballandırarak anlatıyordu.

O fedakâr öğretmen babadan olma yeni jenerasyonun ise öğrencisinden önce servise bindiğini, köyü veya velileri ile hiçbir iletişime geçmediğini, memleketi veya milliyetinden bahsedildiğinde pür dikkat itiraz ve tartışmaya hazır ama vazifesinde gösteremediği çabadan bahsedildiğinde ise çevre koşulları ve imkansızlık gibi bahanelerin ardına sığınan, aylık gelir ve ek ders hesabını öğrencisinin çıkarttığı netlerden çok ama çok önemsediğini görünce üzülmemek elde değil..

Elbette asli vazifesinde ciddi fedakârlık ve başarılar gösteren, aynı başarıyı okul dışında sosyal hayatın farklı alanlarında da tescilleyen eli öpülesice öğretmenlerimiz olduğunun farkındayım ama ortaya çıkan her başarısızlıkta kendine düşen fedakârlığı yerine getirmektense hükumetleri eleştirmenin, kamu kurumlarını topa tutmanın en kolaycı yöntem olduğunu hatırlatmak isterim

İğneyi önce kendine batırmayan, kendi özeleştirisini yapmayan, topu büyüklerimize atalım şeklindeki mantık, kolaycı ve kaçamakçı bir mantıktır.

 --------------------------------------------

Bir Sitem..!

İmam-hatip Lisesi son sınıfında okuyan öğrencisinin kaydını yeni açılmış Kız İmam-hatip Lisesine (Anadolu hakkından feragat ederek) aldırmak isteyen velilerin bir yıllık haklı çabasına karşılık öğrenciye:

n  Sanki Üniversiteye gitsen karma okumayacak mısın…

n  Sanki görev alsan karma bir yerde çalışmayacak mısın

Şeklinde işini yapmaktansa akıl babalığını tercih eden muhterem zat….

İkna odaları devri kapandı zannediyorduk.

Bundan sana ne?

 --------------------------------------------

 Bu vesile ile tüm öğrencilere, velilere ve eğitim çalışanlarına huzur ve başarı dolu bir yıl diliyorum.

Yorumlar

Image
Seferi
21.09.2013 / 07:05

İşin içine sendikacılık girince eğitim bitti. Haksızlıklar diz boyu. Kimse kusura bakmasın. Ama durum budur. Kul hakkına tenezzül etmeyecek, toparlayıcı bir müdür şart.

Image
veli
18.09.2013 / 10:57

Mardin İmam-hatip eski imamhatip değil. Eskiden o okulun hocaları öğrencisini kız mesleğin önünde gördüğünde ertesi gün gel oğlum buraya ne işin vardı dün orada diye hesaba çeken ellerinden öpütümüz hocalar vardı. geçen yıllarda aynı okulun yeni nesil öğretmenleri değilmiydi imamhatip erkekleri ile kız meslek kızlarını aynı otobuste karadeniz turunu planlayanlar? çağdaş yaşamı desteklemecilerin bu işte ve imamhatipte ne kadar parmağı var acaba?? velilerden gelen talepleri karşılama yerine farklı atlatmaya çalışanları bence bu işte sorgulanmalıdır

Yorum Yaz