tatlidede

Marc Auge kimdir? Marc Auge kitapları ve sözleri

Fransız Akademisyen, Antropolog, Yazar Marc Auge hayatı araştırılıyor. Peki Marc Auge kimdir? Marc Auge aslen nerelidir? Marc Auge ne zaman, nerede doğdu? Marc Auge hayatta mı? İşte Marc Auge hayatı...
  • 29.01.2023 02:00
Marc Auge kimdir? Marc Auge kitapları ve sözleri
Fransız Akademisyen, Antropolog, Yazar Marc Auge edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Marc Auge hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Marc Auge hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Marc Auge hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi: 2 Eylül 1935

Doğum Yeri: Poitiers, Fransa

Marc Auge kimdir?

Marc Augé 1935 yılında Fransa'nın Poitiers kentinde dünyaya geldi. Etnoloji disiplininde uzmanlaşmış seçkin antropolog, Paris'teki École des Hautes Études ve Sciences Sociales (EHESS) profesörü.

Marc Auge'nin amacı küreselleşmeyi teori etmek ve bir bütün olarak antropoloji disiplinini canlandırmaktır. Bu amaçla, romandan sentetik sonuçları "etno-romanlar" olarak tanımlayan bir takım yazı teknikleri kullanıyor.

Marc Auge Kitapları - Eserleri

  • Evsiz Bir Adamın Güncesi
  • Unutma Biçimleri
  • Yaşsız Zaman : Kendi Etnolojini Yapmak
  • Biri Sizi Bulmaya Çalışıyor
  • Gündüz ve Gece Düşleri
  • Antropoloji
  • Dünyalıların Geleceği
  • Yok Yerler
  • Paganizmin Dehası
  • Bisiklet Mucizesi
  • Yer-Değiller
  • Çağdaş Dünyaların Antropolojisi

Marc Auge Alıntıları - Sözleri

  • Bugün, müphem alanların, kullanılmayan toprakların ve şantiyelerin belirsiz çekiciliğinden bir şeyler barındıran köşeleri, birbirinden habersiz binlerce bireysel yolun kesiştiği aşırı kalabalık yerler, adımların birbirine karıştığı gar peronları ve bekleme salonları, serüvenin hâlâ ayakta kalmış olabilirliğinin, “olacakları görmek”ten başkaca bir şeyin beklenmediği duygusunun kaçak bir şekilde duyumsanabildiği bütün o rastlantı ve karşılaşma yerleri oluşturmuyor muydu? (Yok Yerler)
  • Kimi zaman bir ata statüsü oluşturan cenaze törenleri son geçiş riti gibi düşünülebilirler. Her durumda, kolektivite, toplumsal beden yaşarken, bireysel bedenin sonluluğu ona bir anlam verilmesini gerekli kılar. (Antropoloji)
  • Zamanın içindeyizdir, bazı anların tadını çıkarır, kendimizi zamana yansıtır, onu yeniden icat eder, onunla oynarız. Zamanın kıymetini bilir, acele etmeyiz ya da geçip gitmesine izin veririz. Hayal gücümüzün ham maddesi zamandır. Yaş ise geçen günlerin titizce hesaplanması, yılların sadece birbirine eklenmesidir ve biriken miktar dile getirildiğinde bizi şaşkınlığa düşürür. Yaş, her birimizi, en azından Batı'da, emin olduğumuz bir doğum tarihi ile genelde farklı olmasını dilediğimiz bir ölüm tarihi arasına sıkıştırır. Zaman bir özgürlük; yaş ise bir sıkıntı, bir zorlamadır. (Yaşsız Zaman : Kendi Etnolojini Yapmak)
  • İnsanlar yaşlanır, şehirler de öyle... (Yaşsız Zaman : Kendi Etnolojini Yapmak)
  • "Geleceği artık arzulayamıyorsak bunun sebebi onun bizi kendi içine çekerek yutmasıdır " (Dünyalıların Geleceği)
  • Hıristiyan misyonerlerin ideolojik emperyalizmleri çok yeni değildir ve bugün etnoloji literatürü bu emperyalizmin etkisinden hala kurtulmuş değildir. Bu ideoloji, temelde, bildik evrimci modeli tersyüz ederek (Tek tanrıya inanma önce gelir, bu inanç daha sonra çoktanrıcılığa doğru sapar), yerel inanışları ya bir sapkınlığa ya da gerçek dinin önzezisine dönüştürmeye dayanır. (Paganizmin Dehası)
  • "Kutsallık, şiddettir, ama eğer dindar şiddete tapıyorsa, bunun nedeni şiddetin her zaman, huzur verici olarak görülmesidir; dindar, tümüyle huzura yönelir ama bu huzurun araçları kurbansal şiddetten asla yoksun değildir" (1978, s. 41). (Paganizmin Dehası)
  • Birilerinin insanlığını reddetmek, insanlığı herkesten çekip almaktır." (Dünyalıların Geleceği)
  • Durmaksızın ölümden bahsediyorsun ama yine de ölmüyorsun. Oysa ki öleceğim. Bu yazdığım, benim ölüm gazelim. Kiminin gazeli daha uzun olur, kimininki daha kısa. Aradaki fark asla birkaç söze dayanmaz. (Evsiz Bir Adamın Güncesi)
  • Yaşam, her birimiz için uzun ve istemsiz bir arayıştır. (Yaşsız Zaman : Kendi Etnolojini Yapmak)
  • Her üslup bir teori (söz konusu olan şeyin genel anla yışı), entelektüel bir miras ("edebiyat") ve etik bir angaj man (yargılamamak, anlamak) gerektirir. (Antropoloji)
  • Yazı yazmayı ciddiye almak, yazmayı bıraktığımız an ölecekmişiz gibi yazmak değil midir? (Evsiz Bir Adamın Güncesi)
  • …"açık açık söylemeni tercih ederim, düşüncelerini sansürlemeden dile getirmeni, hiç 'miş' gibi yapmadan, hiç başkası gibi olmadan, kendinden başka kimse olmadan, sadece kendin olmanı isterim." (Gündüz ve Gece Düşleri)
  • Hem bir ev kuşu hem de teknoloji özürlüsü olduğundan ne televizyonu ne de cep telefonu vardı, telesekreterli telefonu da sırf annesinden haber alabilmek için edinmişti. (Biri Sizi Bulmaya Çalışıyor)
  • ''Hafıza kurmacadır, hepimiz bir gün kendimizi yeniden icat etmeye mecbur kalırız.'' (Yaşsız Zaman : Kendi Etnolojini Yapmak)
  • Duyuların tanıklığı, inancın kesinliği yarattığı zihinsel bir işlemdir. (Antropoloji)
  • Doğmak, bir yerde doğmak, bir ikamete atanmaktır. Bu anlamda doğum yeri bireysel kimliği tahsis edicidir. (Yer-Değiller)
  • Tanrı akılcı ve ahlakidir, zararlı kutsallık kutsal olmayan tarafa atılır. (Paganizmin Dehası)
  • "Gezdi, vapurların melankolisini tanıdı, çadırda buz gibi havada uyanmayı, manzaraların ve harabelerin verdiği bıkkınlığı, yarıda kalmış dostlukların acısını öğrendi..." (Biri Sizi Bulmaya Çalışıyor)
  • “Kültürler ve bireyler arasındaki sınırlar birer çit değil birer eşik.” (Dünyalıların Geleceği)

Yorum Yaz