tatlidede

Almak ne demek? TDK'ya göre Almak kelime anlamı nedir? Almak sözlük anlamı

Almak nedir? TDK Sözlükte Almak ne anlama gelir? TDK'ya göre Almak kelimesinin sözlük ve kelime anlamı ne demektir? İşte Türk Dil Kurumu sözlüğünde Almak ile ilgili bilgiler
  • 19.06.2021 09:13
Almak ne demek? TDK'ya göre Almak kelime anlamı nedir? Almak sözlük anlamı

Türkçe anlamı bilinmeyen veya ilk defa duyulan kelimelerin anlamı genellikle Türk Dil Kurumu (TDK) sözlüğünde aranmaktadır. Peki Almak kelimesinin TDK’ya göre doğru anlamı nedir, Almak kelimesinin kökeni ne, Almak kelimesinin kaç anlamı var? İşte örnek cümleler ile birlikte Almak kelimesine dair Türk Dil Kurumu sözlüğünde yer alan bilgiler...

Almak TDK Sözlükte 33 anlama gelmektedir.

Almak ne demek? Sözlük anlamı nedir?

1. Bir şeyi elle veya başka bir araçla tutarak bulunduğu yerden ayırmak, kaldırmak (-i)

Örnek Cümleler:

  • Sağ elinin çevik bir hareketiyle başındaki tülbendi çekip aldı. - Necati Cumalı

2. Satın almak (nesnesiz)

3. Ele geçirmek, fethetmek (nesnesiz)

Örnek Cümleler:

  • Fakat aldıkları yerlerin ahalisini Türkleştiremediklerinden bu büyüklük onların zayıf düşmelerine sebep olmuş. - Ömer Seyfettin

4. Bir şeyi veya kimseyi bulunduğu yerden ayırmak (-i)

Örnek Cümleler:

  • Çocuğu okuldan aldı.

5. Birlikte götürmek (-i)

6. İçine sığmak (nesnesiz)

Örnek Cümleler:

  • Bu kavanoz iki kilo bal alır. Bu salon bin kişi alır.

7. Kabul etmek (-e)

8. Kendine ulaştırılmak, iletilmek (nesnesiz)

Örnek Cümleler:

  • Mektup almak. Haber almak.

9. İçeri sızmak, içine çekmek (nesnesiz)

Örnek Cümleler:

  • Gemi su alıyor. Fotoğraf makinesi ışık almış, film yanmış.

10. Erkek, kadınla evlenmek (nesnesiz)

Örnek Cümleler:

  • O sırada aldığı kadının babasının birçok yardımını görmüştü. - Memduh Şevket Esendal

11. Sürükleyip götürmek (-i)

Örnek Cümleler:

  • Öküzü sel aldı, harmanı yel aldı.

12. Kazanmak, elde etmek (nesnesiz)

13. Zararlı, tehlikeli bir şeye uğramak (nesnesiz)

Örnek Cümleler:

  • Soğuk almak. Ceza almak.

14. Bürümek, sarmak, kaplamak (-i)

Örnek Cümleler:

  • Burayı kötü bir koku aldı, durulamaz hâle geldi.

15. Kısaltmak, eksiltmek (-den)

Örnek Cümleler:

  • Ceketin boyundan almak.

16. Yolmak, koparmak (nesnesiz)

Örnek Cümleler:

  • Kaş almak.

17. Temizlemek (nesnesiz)

Örnek Cümleler:

  • Karyolanın altını süpürge ile al.

18. İçeri girmesini sağlamak (-e)

Örnek Cümleler:

  • Sevdiği delikanlıyı gece evine almış. - Necati Cumalı

19. Tat veya koku duymak (nesnesiz)

Örnek Cümleler:

  • Sigaradan hiç tat alamaz oldum. Burnu iyi koku alır.

20. Örtmek, koymak (-e)

Örnek Cümleler:

  • Paltosunu sırtına aldı.

21. Yol gitmek, mesafe katetmek (-i)

Örnek Cümleler:

  • O yolu bir saatte alırsınız.

22. Çalmak (-i)

Örnek Cümleler:

  • Cebimden saatimi almışlar.

23. Soldurmak (-i)

Örnek Cümleler:

  • Güneş perdelerin rengini aldı.

24. Vücuttaki hasta bir organı ameliyatla çıkarmak (-i)

Örnek Cümleler:

  • Dalağını aldılar.

25. Motor çalışması için gerekli olan elektrik veya yakıttan yararlanır duruma gelmek (nesnesiz)

Örnek Cümleler:

  • Savcı yardımcısı gaza bastı, motor almadı. Bir daha bastı, yine almadı. - Haldun Taner

26. Göreve, işe başlatmak (nesnesiz)

Örnek Cümleler:

  • Yeni bir kapıcı aldı.

27. Görevden, işten çekmek (-den)

28. Başlamak (nesnesiz)

Örnek Cümleler:

  • Üsküdar'a gider iken aldı da bir yağmur - Halk türküsü

29. İçecek veya sigara içmek (nesnesiz)

Örnek Cümleler:

  • Tadına bakmak için bir yudum aldım.

30. Yutmak, kullanmak (nesnesiz)

Örnek Cümleler:

  • İlaç almak.

31. Kazanç sağlamak (nesnesiz)

Örnek Cümleler:

  • Bir pantolondan beş yüz lira alıyorlar.

32. Gidermek, yok etmek (nesnesiz)

Örnek Cümleler:

  • İçine biraz su koy, tuzunu alır.

33. Yer değiştirmek (nesnesiz)

İçinde Almak geçen birleşik kelimeler:

  • pürüzalır
  • esir almaca
  • soluk almadan
  • açığa almak
  • satın almak
  • akılalmaz
  • çakaralmaz

İçinde Almak geçen atasözü ve deyimler:

  • al (veya alın) ...
  • alaşağı etmek
  • al aşağı vur yukarı
  • al benden de o kadar
  • al birini, vur ötekine (veya birine)
  • aldı
  • aldığı abdest ürküttüğü kurbağaya değmemek
  • aldı sazı eline
  • al gülüm ver gülüm
  • alıp başını gitmek
  • alıp götürmek
  • alıp satmaz görünmek
  • alıp sattığı olmamak
  • alıp vereceği olmamak
  • alıp verememek
  • alıp vermek
  • alıp yürümek
  • al kaşağıyı gir ahıra, yarası olan gocunur (veya gocunsun)
  • almadan vermek Allah'a mahsus
  • almadığın hayvanın kuyruğunu tutma
  • al malın iyisini, çekme kaygısını
  • alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste
  • al sana bir ... daha
  • al takke ver külah

Yorum Yaz