tatlidede

Akil: Mardin’e gelmek terapi gibi oldu’

Dizi Platosu haline gelen Tarihi Kentimiz Mardin, sanata ve sanatçılara ilham kaynağı olmaya devam ediyor. Halen üç ayrı dizinin çekimlerinin sürdüğü Mardin'de yeni yayın döneminde yayınlanacak "Aşktan Kaçılmaz" dizisinin başrol oyuncularından Pelin Akil, Mardin'e olan hayranlığını anlattı.
  • 17.08.2014 15:38
Akil: Mardin’e gelmek terapi gibi oldu’
yakında ekranlara gelecek olan aşktan kaçılmaz dizisinin başrol oyuncularından Pelin akil çekimlerin Mardin’de olmasından gayet memnun. “Mardin ve civarında olmak beni ruhsal olarak rahatlattı. Taş evleri herkesin gezmesi lazım. Doğudaki küçük çocukların güzelliğini görmek gerek” diyor.

Kadın hayranlarım başımın tacı

Eylül ayında Star TV'de ekrana gelecek olan Aşktan Kaçılmaz dizisinin iki yıldızı Berk Oktay ve Pelin Akil... Biri savcı diğeri aşiret ağası rolünde. Dizide birbirlerine aşık olacaklar. Oktay ve Akil "Aşkın ölümsüz olduğuna inanıyoruz; aşktan kaçılmaz" diyor.


Aşktan Kaçılmaz dizisine neden dahil oldunuz?

Yıllarca birlikte çalıştığım, üzerimde çok büyük emeği olan sayın Türker İnanoğlu projeyi anlattığında çok fazla düşünmedim açıkçası. İnsanımızın ilgisini çekecek, hem kültürümüzü hem güncel konuları çok güzel ve yalın bir dille anlatan bir senaryo sunuldu önüme. Senaryonun matematiği beni içine cekti.

Dizi Mardin’de geçecek; peki zor olmayacak mı bir süre İstanbul’dan uzak kalmak?

İstanbul dünyanın en güzel şehirlerinden biri ama ben aslen Doğuluyum, Elazığlıyım. Mardin ve civarında olmak beni ruhsal olarak rahatlattı. Doğu insanının gözündeki ışık bile size kendinizi evinizde hissettiriyor. O yüzden sıkıntı yok.

Kişişsel fikriniz nedir; aşktan kaçılmaz mı?

Aşk adamı vurur, döner döner vurur, vuruldukça yanarsın, yandıkca vurulursun... Kim kaçabilmiş ki...

Şu an aşık mısınız? Aşık olmanız için karşınızdaki kişi hangi özelliklere sahip olmalı?

Böyle bir kriter yok. Boğazımı düğümleyip midemi sıkıştırıyorsa bir insan benim için iş bitmistir..




Aşk sizce de geçici bir şey mi?

Ben aşkın ölümsüz olduğuna inanıyorum. O yüzden bir ömür biçemem.

Şöhret olduktan sonra hayatınızda neler değişti?

Yaptığım iş izleniyor ve insanlar tarafından takdir ediliyorsam ne mutlu bana... Benim hayat anlayışım huzurdan ibaret. Bana en büyük huzuru ise başarı ve insanların karşılık beklemeden gösterdiği sevgi veriyor. Eğer bunun adı şöhretse beni rahatsız etmiyor. Bunu bir sorumluluk gibi algılayıp hayatıma öyle devam ediyorum, değişen tek şey bu.

Kadın hayranlarınızla başınız dertte mi; çok bunaltıyorlar mı sizi?

Onlar benim başımın tacı...İlgilerinden onore oluyorum...

Hiç iki kadın arasında kaldınız mı? Bu durumda mantığınızı mı duygularınızı mı dinlersiniz?

Duygularımın mantığımı ezmesine izin vermezdim...Duygularım anlıksa tabii...




Köpeğinizi çok sevdiğinizi biliyoruz. Eğer sevgiliniz istemezse ne olur?

Böyle bir seçimi bana sunan insan hayatımda var olamaz.

İstanbul'dan kaçmak planlarınız arasında mı?

Sanırım bunu çok sık duyuyorsunuz (Gülüyor)... Huzurlu bir yaşam olsun, yerin önemi yok.

Güzellik sırrım gülümsemek




AŞKTAN Kaçılmaz dizisine nasıl katıldınız; sizin için diziyi çekici kılan neydi?

Daha önce oynamadığım bir roldü. Ayakları üzerine sağlam basan, kararlı, otoriter bir kadın olan savcı Yasemin’i oynuyorum.

Dizi Mardin’de geçecek; peki zor olmayacak mı bir süre İstanbul’dan uzak kalmak?

Apayrı bir coğrafya, havası suyu her şeyi bir başka. İlk gideceğimi duyduğumda biraz gözümde büyümüştü, sevdiklerimden uzak kalacağımdan, yalnız hissedeceğimden korkmuştum. Ama gittiğim zaman öyle olmadı. Gerçekten zor olarak gördüğüm tek şey bizim için sıcak. Onun dışında gittiğimde hiç birşey düşündüğüm gibi olmadı. O kadar sıcağa rağmen canla başla çalıştık, Mardin’in sıcaklığı, ekibin ve orada yaşayan bize yardımcı olmaya çalışan insanların sıcaklığına yenik düştü. Bunun yanısıra Türkiye’de yaşayan herkesin o taş evleri gezmelerini, Doğudaki o küçük çocukların saflığını güzelliğini , öğrenmeye aç olan o pırıl pırıl parlayan gözlerini görmeleri gerektiğini söyledim. Bana rehabilite gibi geldi. Hatta orayı özlediğimi bile söyleyebilirim.

Gerçek hayatta ister miydiniz savcı olmak; yoksa oyunculuk çocukluk hayaliniz miydi?

Bir savcı kadar net olup radikal kararlar veremezdim sanırım. Daha çok duygularımla hareket ediyorum. Mesleğimi tutkuyla seviyorum. Oyunculuk da çocukluk hayalim değildi bu arada. Şarkı söylemeyi seviyorum ve müzikal bölümünü tercih ederek sahneyi ve oyunculuğu da sevmeye başladım. Ama şimdi vazgeçemeyeceğim bir aşkla bağlıyım oyunculuğa, işime demiyorum çünkü bir iş bir görev olarak görmüyorum.

Koç burcunun tüm özellerini taşıyorum demişsiniz... Nasıl birisiniz?

İnatçı, kıskanç, maceracı, hareketli, enerjik, ısrarcı, çevresindeki insanları mutlu etmeyi seven.

En önemli güzellik sırrınız?

Yorum Yaz