diorex

Baba Tahirê Uryan kimdir? Baba Tahirê Uryan kitapları ve sözleri

Kürd şair ve filozof Baba Tahirê Uryan hayatı araştırılıyor. Peki Baba Tahirê Uryan kimdir? Baba Tahirê Uryan aslen nerelidir? Baba Tahirê Uryan ne zaman, nerede doğdu? Baba Tahirê Uryan hayatta mı? İşte Baba Tahirê Uryan hayatı... Baba Tahirê Uryan yaşıyor mu? Baba Tahirê Uryan ne zaman, nerede öldü?

  • 28.12.2022 04:00
Baba Tahirê Uryan kimdir? Baba Tahirê Uryan kitapları ve sözleri
Kürd şair ve filozof Baba Tahirê Uryan edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Baba Tahirê Uryan hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Baba Tahirê Uryan hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Baba Tahirê Uryan hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Tam / Gerçek Adı: Baba Tahirê Uryan

Doğum Tarihi: 935

Doğum Yeri: Hemedan

Ölüm Tarihi: 1010 (H. 401)

Ölüm Yeri: Hemedan

Baba Tahirê Uryan kimdir?

İran’da yetişen şâir ve velîlerden. Onuncu yüzyılın sonu ve on birinci yüzyılın başında yaşadı. İsmi Tâhir olup, Baba Tâhir ve Tâhir Uryân-ı Hemedânî diye meşhûr oldu. İran’ın Hemedan şehrinde doğdu. 1010 (H.401) senesinde aynı yerde vefât etti. Kabri Hemedan’dadır.

Baba Tâhir Uryân’ın hayâtı hakkında verilen bilgiler çok az olup, daha çok kerâmetleri hakkında kıssalar nakledilmektedir. O küçük yaştan itibâren ilim tahsili için gayret sarfetmekte bu hususta elde ettiklerini bir türlü yeterli bulmamaktadır.

Nakledildiğine göre bir gün Baba Tâhir, Hemedan Medresesi talebelerine ilim elde etmek için ne yapmak lâzım geldiğini sordu. Talebeler onunla alay etmek için bir kış gecesini havuzun buzlu suyu içinde geçirmesi gerektiğini tavsiye ettiler. Baba Tâhir bu tavsiyeyi aynen tatbik etti. Ertesi sabah Allahü teâlânın ihsânı ve bereketi ile kendisini ilim nûru ile aydınlanmış buldu.

Bu vakadan sonra Baba Tâhir Uryân hazretlerinin pekçok kerâmetleri görüldü. Bir defâsında Elvend Dağının karını, içindeki ilâhî aşk ateşinin harâretiyle eritmiştir. Bir kere de ilm-i heyete, astronomiye dâir kendisine sorulan meselenin hallini ayak parmağının ucuyla çizmiştir. Böylece Hemedan ve Turistan bölgesinde şöhreti artan Baba Tâhir Uryân’ın duâsına kavuşmak ve sohbetinden istifâde etmek isteyenler onun huzûruna koşmaya başlamışlardır.

Nitekim Selçuklu Devletinin kurucusu Tuğrul Bey de Hemedan’a geldiği zaman, onunla sohbet etti ve duâsını kazanmayı büyük nîmet bildi. Tuğrul Bey Hemedan’a geldiği zaman üç zât vardı. Bunlar: Baba Tâhir, Baba Câfer ve Şeyh Hamşâd’dı. Bu üç zât, Hemedan şehrinin kapısında yer alan ve Hızır adıyla anılan bir tepenin yanında idiler. Sultan onları görünce bineğini durdurdu. İndi ve Vezir Ebû Nasr el-Kundûrî ile onların yanına gelerek ellerini öptü. Baba Tâhir, Sultana; “Ey Türk! Allah’ın kulları ile ne yapacaksın?” diye sorunca, Sultan; “Siz ne emrederseniz onu yapacağım.” dedi. Baba Tâhir; “Muhakkak Allah adâlet ve ihsân yapmayı buyurur.” (Nahl sûresi:90) meâlindeki âyet-i kerîmeyi okuyarak; “Allahü teâlânın buyurduklarını yap.” dedi. Sultan Tuğrul Bey ağlayarak; “Öyle yaparım.” dedi. Baba Tâhir, Sultanın elini tuttu ve; “Benden bunu kabûl et.” dedi. Sultan da; “Ettim.” dedi. Baba Tâhir parmağında bulunan ve yıllarca taktığı yüzüğünü parmağından çıkararak Sultanın parmağına taktı ve; “Âdil ol!” dedi. Sultan katıldığı her savaşta o yüzüğü parmağına takardı.

Zâhirî ilimlerde âlim, tasavvufta yetişmiş bir velî olan Baba Tâhir Uryân’ın asıl şöhreti şâirliğinden gelmektedir. İran edebiyâtında daha çok Lûristan (Lûrî) lehçesiyle söylediği ârifâne ve etkileyici beyitleriyle ün kazanmıştır. Dübeyit adı verilen bu şiirlerin ölçüsü normal rubâî vezninden biraz farklıdır. Zamanla halk arasında yaygınlaştıkça bâzı değişikliklere uğrayan bu şiirler orijinalliklerinden bâzı şeyler kaybetmişlerdir. Baba Tâhir’in dübeyitleri (rubâi) dışındaki en önemli eseri, ahlâkî, tasavvufî konulardaki bâzı düşüncelerini özlü bir biçimde ifâde ettiği Arapça bir eserden Kelimâtü’l-Kısâr (Kısa Sözler) adlı mecmûadır. Tasavvuf erbâbı arasında büyük rağbet gören bu eser, yirmi üç bâbdan ibâret olup, Farsça ve Arapça çeşitli şerhleri yapılmıştır. Baba Tâhir’in dübeyitleri, bâzı gazelleri ve Kelimâtü’l-Kısâr adlı veciz sözler mecmûasını ihtivâ eden dîvânı, 1927 senesinde Armağan Dergisi’ni yayınlayan Hüseyin Vâhid Destgerdî tarafından Tahran’da neşredildi. Bu dîvânın Kelimâtü’l-Kısâr dışındaki dübeyitleri ve gazelleri ihtivâ eden kısmı Türkçe’ye çevrilmiştir.

Kaynakların bildirdiğine göre Hemedan ile Lûristan’da yaşadığı anlaşılan Baba Tâhir Uryân 1010 (H.401) senesinde Hemedan’da vefât etti. Şehrin kuzey-batı tarafındaki Bun-i Bâzâr mahallesinde küçük bir tepe üzerinde defnedildi.

Baba Tahirê Uryan Kitapları - Eserleri

  • Dubeytî
  • Espidebaze Hemedani - Hemedanlı Beyaz Şahin
  • Aşk Çırılçıplak
  • Kelimat'ül Qisar

Baba Tahirê Uryan Alıntıları - Sözleri

  • Eger dil dilber be, mavi dilber kî ye Eger dilber dil be, navé dil çi ye Ez dil û dilber tevlihev dibînim Nizanim ki dil kî ye û dilber kî ye (Dubeytî)
  • Her kî derdê wî nîn e , bimre çêtir Dilê bê derdê eşq, pûç bibe çêtir Seherê bilbil li ser gulê digot Her kesê ku bêeşq e, bimre çêtir (Dubeytî)
  • Badeyê bigirim biçim seyra gulan Biçim kenarê şînahî û ava rewan Du sê qedehan vexwim ez bi kêf Mest bibim û biçim seyra laleyan (Espidebaze Hemedani - Hemedanlı Beyaz Şahin)
  • Ezîzê min! Merdî ji nemerdan nayê Hawar û nalîn ji bêderdan nayê Rastiyê bibihîze ji Pûr Feridûn Ku ronahiya agir ji sartenûran nayê Azizim! Mertlik olmaz namert olandan Feryat ve figan çıkmaz bidert olandan Sen Pûr Ferîdûn'dan işit gerçekleri Ki ateş şulesi çıkmaz soğuk tandırdan (Espidebaze Hemedani - Hemedanlı Beyaz Şahin)
  • "Birisi dert, birisi ise derman ister, Birisi kavuşmak, birisi ise hicran ister Ben ise Dert ile derman, kavuşmak ile hicran arasında isterim canan ne isterse" (Espidebaze Hemedani - Hemedanlı Beyaz Şahin)
  • Tu noşa min nîn î, êşam çima yî Tu yara min nîn î, pêşam çima yî Tu ku ji dilê min re merhem nîn î Ser dilê min de xwêreşam çima yî (Dubeytî)
  • Delala nûgihiştî tu li kû yî Yara çavkihilkirî tu li kû yî Nefesa Tahir gihişte dawiyê Yar dema mirina wî tu li kû yî (Dubeytî)
  • Li dinyayê ti kes ne ebedî ye Ti kes li vê dinyayê ne baqî ye Ezîzê min tu "la teqnetu" d'xwînî Çima "ya weylena" nexwendinî ye (Dubeytî)
  • Ez ew bazê spî yê dilşewitî me Warên min ew çîyayên bêserî ne (Espidebaze Hemedani - Hemedanlı Beyaz Şahin)
  • Ez ew miskîn û bêber im Ez ew mûma şewitiya bêser im Ne karê axretê, ne karê dinyê Wek dara xurmeya hişk û bêber im (Dubeytî)
  • Werin sotîdil, em li hev bicivin Li ser derdê xwe , pevre bipeyivin Terazî bînin, em derdan bipîvin Derdê kî giran e, em tev bibînin (Dubeytî)
  • Ezîzan mewsîma coş û bihar e Çîmen hêşîn û sehra lalezer e Vê mewsîmê demek firset xenîmet Ku dinyaya rezîl, bê î'tîbar e (Dubeytî)
  • Ez yeqîn dikim ku tu gerdeser î Tu ji vê gera xwe qet venagerî Te li ber min girt hemûyê riyan Bi vê adeta xwe tu çawa mêr î? Kesin biliyorum ki sen başı dönensin Bu dönmenden asla vazgeçmeyesin Kapattın sen önümde bütün yolları Bu alışkanlığınla nasıl bir mertsin? (Espidebaze Hemedani - Hemedanlı Beyaz Şahin)
  • Were em bikevin bin mineta esîlan Em dest bikişînin ji sifreya rezîlan (Espidebaze Hemedani - Hemedanlı Beyaz Şahin)
  • Dilêm dûr e, bi halê wî nizanim Kesî divim ku peyamkê bişînim Ey Xweda tu mirina min dereng ke Da ku ez çavên yara xwe bibînim (Dubeytî)
  • Îlahî tu gerdena gerdûn bibir Ku zarokê cîhanê hemûyan bir Kes nabêje, filankes vaye dijî Tim dibêjin filan kurê filan mir (Dubeytî)

Yorum Yaz