matesis
dedas

Orçun Türkay kimdir? Orçun Türkay kitapları ve sözleri

Türk Yazar, Çevirmen, Editör Orçun Türkay hayatı araştırılıyor. Peki Orçun Türkay kimdir? Orçun Türkay aslen nerelidir? Orçun Türkay ne zaman, nerede doğdu? Orçun Türkay hayatta mı? İşte Orçun Türkay hayatı...
  • 04.10.2022 01:00
Orçun Türkay kimdir? Orçun Türkay kitapları ve sözleri
Türk Yazar, Çevirmen, Editör Orçun Türkay edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Orçun Türkay hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Orçun Türkay hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Orçun Türkay hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi: 1976

Doğum Yeri: İstanbul, Türkiye

Orçun Türkay kimdir?

Orçun Türkay 1976’da İstanbul’da doğdu. Saint Joseph Lisesi ve İstanbul Üniversitesi Fransız Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü bitirdi. Çeşitli yayınevlerine, kuruluşlara çevirmenlik ve editörlük yapıyor.

Orçun Türkay Kitapları - Eserleri

  • Dans Ediyor Bir Hane
  • Zavallı
  • Tunç Bey
  • Bir Serap Günce
  • Belkıs, Cevat ve Ne İdüğü Belirsizler
  • Peri Masalları

Orçun Türkay Alıntıları - Sözleri

  • “Hayatta senden başka kimseden özür dilemedim, sen de kabul etmedin.” (Tunç Bey)
  • [...] her şeyi atabilirsin, ilk başta balonun yükseleceğini, yükseldiğini sanarak kum torbalarını... Şeyleri kum torbaları olarak gördükten sonra, değil mi ya? Her şeyi atabilirsin, evet, her şeyi atabilirsin. Konuşacak hiçbir şey kalmaz böylece. (Zavallı)
  • “Unutulacak kadar eski” (Tunç Bey)
  • Ama belli ki sen tüm bunları daha önce düşünmüşsün, beklemek üstüne böyle düşünmeyi sürdürürsen beklemekten asla kurtulamazsın. Hâlâ birşeyleri beklediğin ortada (Peri Masalları)
  • “Bazen öyle umutsuzluğa kapılıyorum ki, rakı kadehimi kime bıraksam diye düşünüyorum” (Tunç Bey)
  • "Annem"dedi," ölmesinden önceki hafta öyle güzelleşmişti ki...Zaten çok güzeldi ama hani eriyen mum sönmeden bir parlar ya, öyle. (Bir Serap Günce)
  • "Neydi o yazarın adı? Hani hiç 've' kullanmaz" dedi birden. "Ataç mı?" "Hah, yaşa, Ataç. 'Ben kaybolmam' dermiş ya kızına, kulakları çınlasın..." (Bir Serap Günce)
  • [...] daha kafadan başlıyor anlayacağın. (Zavallı)
  • Birden unutulmak gelir aklıma, ya da başka bir şeyin sana yeğ tutulması, bu bir zorunluluk bile olsa, affedilemez bir şeydir dürüst olmam gerekirse; o zaman o kahraman başım düşer ve ekilmenin ezik haklılığıyla çekip gitmeye zorlarım kendimi. (Peri Masalları)
  • adam yatağın sağına giriyor. tek dizini yere koyup, ilk kez ağlıyor. böyle hıçkıra hıçkıra ağlaması kahkasını andırıyor biraz. ama onu güzelleştirmiyor. (Dans Ediyor Bir Hane)
  • "daha önce bir kez, bir akşamüstü, yemek masasının yanında, odalara giden salon kapısının önünde ayakta dururlarken olduğu gibi, bu kez bir zaman kocaman fenerbahçe posteri asılacak salon duvarının önünde, kütüphanenin, televizyonun tam karşısında, üçlü kanepede otururlarken, adam kadına sarılıyor, kadın adama sarılıyor. arkalarındaki kalorifer peteğinin üstünde kadehleriye birlikte duran, geyik başı kabartmali sürahide 'Im Wald und auf der Haide / da such ich meine Freude' yazıyor. oysa evde kimse almanca bilmiyor. " (Dans Ediyor Bir Hane)
  • "Birden unutulmak gelir aklıma, ya da başka bir şeyin sana yeğ tutulması, bu bir zorunluluk bile olsa, affedilemez bir şeydir dürüst olmam gerekirse; o zaman o kahraman başım düşer ve ekilmenin ezik haklılığıyla çekip gitmeye zorlarım kendimi." (Peri Masalları)
  • Adam yatağın sağına giriyor. Tek dizini yere koyup, ilk kez ağlıyor. Böyle hıçkıra hıçkıra ağlaması kahkasını andırıyor biraz. Ama onu güzelleştirmiyor. (Dans Ediyor Bir Hane)
  • Tekdüze bir hortumlar zinciri. (Zavallı)
  • İnsan kalabalığı bir hava durumu gibi. Başını kaldırmana izin vermeyen bir yağış. (Zavallı)
  • Ters gittiğini düşündüğü şeyler düz gitselermiş de yaşamına öyle çok etki etmeyecek gibiler. (Zavallı)
  • (…) Ama olur mu öyle şey? Aynı yazgının içine sıkışmalı ve birbirlerinden tiksinmeli insanlar. (Zavallı)
  • Upuzun, bembeyaz saçları vardı anneannemin. İki yandan örerdi. Can atardık onun evine gitmeye. Kümesten yumurta toplardık. Gider gitmez pazen geceliklerimizi giyerdik, orada kalmak için. (Bir Serap Günce)
  • Çünkü insanların her zaman ulaşılmaza ihtiyaçları olmuştur, geçmişi, Tanrı’yı, kralı ondan sevmiş, o yüzden onlardan korkmuşlardır. En ulaşılmaz olan da yok olandır. Hiç olmazsa zavallı yaşamda yok olmaya en yakın duran. (Peri Masalları)
  • Uzunca bir burnu, genişçe bir ağzı vardı. Ağzını büzerek gülüyor, gözleri doluyordu. "Annem çok güzeldi" dedi. (Bir Serap Günce)

Yorum Yaz