Çatı Adayının Filistin Tarafsızlığı

        “Mazluma taraf olmayan zalime taraftır” gerçeğini idrak edemeyen çatı adayına dair…

        Türkiye, “Filistin meselesinde tarafsız olmalıymış, Suriyeli mültecilere kapı açmamalıymış” diyor şer cephesinin cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu… Bu sözleri duyduğumda “çatı, gerçekten adayını bulmuş” dedim kendi kendime… Kardeşinin evinde olan biten zulümleri görmeyen, başını deve kuşu gibi kuma gömen bir aday bulmuşlar tıpkı kendileri gibi…

       Erdoğan ile Ekmeleddin arasında ki fark çok bariz bir şekilde kendini gösteriyor, Erdoğan ülke sınırlarının dışına çıkıyor, ümmeti kucaklıyor, onların derdi ile dertleniyor; Ekmeleddin ise ülke sınırlarının içine kendini hapsediyor, ümmetten ve ümmetin sorunlarından kaçıyor...

           Seçim broşürlerinde Ekmeleddin İhsanoğlu’nun Filistin devlet nişanı aldığı yazıyor… Sevsinler nişanını… Sahiplenmediği bir devletin nişanını taşımak nasıl bir şey, Ekmeleddin Efendiye sormak lazım…

         Sayın Ekmeleddin İhsanoğlu! Türkiye, Filistin meselesinde tarafsız kalmalı dediğinde, imanını, inancını, Müslümanlığını CHP’nin kapısında mı bırakmıştın? Ramazan ayında Filistinli kardeşlerimizin üzerine bombalar yağarken, çoluk çocuk katledilirlerken sen tarafsızlık sözünden hiç mi utanmadın?

            Sayın Ekmeleddin İhsanoğlu! İsrail gibi işgalci bir terör devletine karşı nasıl mazlum kardeşlerimizin yanında olmayacağız… Biz iftarımızı meskenlerimizde rahat rahat açarken, kardeşlerimiz ağızlarında lokma ölümü bekliyorlar… Suriyeli kardeşlerimizin dramına nasıl bu ülke sessiz kalabilirdi, nasıl kapılarını açmayacaktı? Sen “komşusu aç iken tok yatan bizden değildir” diyen peygamberi hayatının neresine koyuyorsun?

            Sayın Ekmeleddin İhsanoğlu! Sen Suriye, Filistin, Irak ölsün, bitsin ama biz karışmayalım mı diyorsun? “Hadi ordan!” Derler sana… Hadi ordan! Vicdanında Filistin davasının ızdırabını yaşamayan, Suriyeli kardeşlerimizin yarasını sarmayı yanlış gören biri, benim ülkemde cumhurbaşkanı olamaz, olmamalı…

            Bu halk, ekmek için gelen Ekmeleddinleri değil, İsrail Cumhurbaşkanına  “one minute” diyen, İsrail’i “terör devleti” diye nitelendiren, mazlumların yanında biten, Mavi Marmara’da restini çeken Tayyibleri seçecek ve seçmelidir…

         Türkiye milleti, mazlum tüm kardeşlerimizin, zulme mahkûm tüm İslam ümmetinin kaderinin değişmesi için sandık başında kime “evet” diyeceğini çok iyi bilir… Siz bu halkı artık ekmekle kandıramazsınız, bu halkı ekemezsiniz… Bu halk Erdoğanla yakaladığı ilerleme sürecinden asla vazgeçmeyecek, bencil cemaatin oyununa gelmeyecektir… Halkımız, yerel seçimlerde Çankaya’da kimi görmek istediğini zaten söylemişti…

       Seçim bildirgesini açıkladığı konuşmasına Fatiha Suresinin meali ile başlayan “Prof. Dr.” Ünvanına sahip Ekmeleddin İhsanoğlu, yedi ayetlik Fatiha suresinin anlamını ancak kâğıttan okuyarak verebilmekte ve okuduğu mealde de birkaç yanlış yapmaktadır… Dört dil bilen sayın Prof.’umuzun Fatihanın mealini ezberden verememesi ve kâğıtta yazanı okuyamaması ne ile açıklanabilir… Böyle birisi sizce meydanlarda Erdoğan’la baş edebilir mi? Asla…

          Paralel Çatının Ekmekçi Adayı, Sayın Ekmeleddin İhsanoğlu, ekranlarda “ben tek partinin değil beş partinin adayıyım, tüm Türkiyenin adayıyım…” diyordu… Birinin bu çatılı adaya; “Pensilvanya, CHP, MHP, BTP, DP, DSP hepsinin oylarını topla etmez bir AKP” demesi lazım… Çatı adayı, acaba çatıdan düşüp aklını mı kaybetti? Hiç mi geçen seçimlerin sonucuna bakmıyor? Bir parti dediğin AKP’yi halkın yüzde ellisi desteklerken, tüm Türkiye dediği partilerin hepsini ise halkın sadece yüzde kırkı destekliyor…

          Aslında Ak Parti hükümetine de kızıyorum… Zamanında “İslam İşbirliği(!) Teşkilatının” Genel Sekreterliğine Ekmeleddin İhsanoğlu önerildiğinde Pensilvanya’nın isteğine uymuşlardı… Hâlbuki sayın paralel çatı adayından çok daha ehil olan hocalarımız vardı… Ama ne yapacaksın siyaset işte… Siyasetin bir gözü kör, bir kulağı sağır ve bir ayağı da topal… Eksik görür, eksik duyar ve dolayısı ile eğri iş yapar… Siyaseti ve siyasetçiyi her zaman için noksansız düşünmemek lazım… 

          “Çatı ittifakı” diye isimlendirilen şer cephesinin Pensilvanya kanadı, “STV”  fitne kanalında; “İsrail’in Filistin’deki terör hedeflerini vurduğunu” söyleyecek kadar alçalabilmekte ve alçaklığının arkasında durabilmektedir… İsrail’i otorite gören bir Fethullah Gülen’in önerdiği ve desteklediği adaydan hayır gelir mi?

        Halkın yüzde ellisinin seçtiği Tayyib Erdoğan’a “rezil” diyen Fethullahçıların yayın organı Todays Zaman gazetesinin genel yayın yönetmeni Bülent Keneş gibi rezilliği şeref bilenlerin, alçaklığı madalya diye takıp gezenlerin, ABD uşaklarının desteğini alabilen bir çatı adayı asla benden destek bulamaz… Açık ve net söylüyorum ümmeti düşünen bizlerin adayı Sayın Erdoğandan başkası olamaz…

        Ekmeleddin İhsanoğlu’nun cumhurbaşkanlığına aday gösterilmesi, şer güçlerin büyük bir projesidir ve bu proje halktan destek bulursa paralelciler yeniden güç bulacak, Erdoğan’ın eli kolu bağlanacak ve etkisiz hale getirilecektir… Türkiye’nin tüm kazanımları bir bir bitirilecektir… Paralel çatı için; artık din, iman, vatan, millet, Sakarya hepsi angarya, tek yol Çankaya…

        Ekmeleddin İhsanoğlu’nun Erdoğan karşısında hiçbir şansının olmadığını kör çatı koalisyonu da bilmektedir… Ama paralel şer çatısı, Nasreddin Hoca hesabı, göle maya çalıyor, tutmayacağı besbelli olsa da “ya tutarsa” diyor… Ne diyelim hayal âleminde biraz daha yaşayın, az kaldı…

         Halk, cevabını çoktan hazırladı… Belki halkın cevabını merak ediyorsunuz, söyleyeyim: “Ekmeleddin! Ekmeğin senin olsun… Ekeceğin başka yerler olsun…  Mısır seni bekliyor, Sisi seni seviyor, İsrail seninle gurur duyuyor, Esed sana teşekkür ediyor, ABD seni destekliyor, bizde Türkiye halkı olarak sana; “ hadi “Pensilvanya yoluna” diyoruz, Erdoğanı destekliyoruz…”

11. 07. 2014