matesis
dedas

Video - 'Akademi-Medrese Buluşmaları Teoriden Pratiğe Karşılaşmalar' çalıştayı başladı

Vali Mahmut Demirtaş: 'Dinimizin ehil kişi ve kurumlar aracılığıyla insanımıza en güzel şekliyle anlatılması, öğretilmesi büyük önem taşıyor'
  • 08.10.2022 17:11
Video - 'Akademi-Medrese Buluşmaları Teoriden Pratiğe Karşılaşmalar' çalıştayı başladı

Mardin'de "Akademi-Medrese Buluşmaları Teoriden Pratiğe Karşılaşmalar" çalıştayı başladı.

Vali Mahmut Demirtaş, Mardin Artuklu Üniversitesi, Kadim Akademi, Uluslararası Müslüman Alimler Dayanışma Derneği (UMAD), Medrese Alimleri Vakfı (MEDAV) ve Cihannüma Derneği iş birliğinde Atatürk Kültür Merkezinde düzenlenen çalıştayın açılışında, anlamlı ve önemli bir etkinliğe ev sahipliği yapmanın mutluluğunu yaşadıklarını söyledi.

Milletlerin tarihinde o milletlerin kaderini etkileyen önemli dönüm noktaları bulunduğunu kaydeden Demirtaş, "Milletimizin yönünü ve istikametini etkileyen en önemli hadiselerden biri ve belki de en önemlisi İslam'la müşerref olmasıdır.

Mardin'de "Akademi-Medrese Buluşmaları Teoriden Pratiğe Karşılaşmalar" çalıştayı başladı

Bu durum öylesine mühim ve ehemmiyetlidir ki ilk andan bugüne, bu milletin her bir ferdinin kimliğini ve kişiliğini belirlemektedir." dedi.

Medrese ve akademinin birbirine rakip değil, paydaş olduğu kanaatinin artık tüm kesimlerce kabul edilmesi gerektiğini dile getiren Demirtaş şöyle devam etti:

"Kim ki bunların rakip olduğu iddiasıyla ortaya çıkıyorsa biliniz ki o, ne bu dinin ne de bu güzide milletin yanında duran biri değildir. Unutmayınız Müslüman akıllı, ufku ve idraki geniş, dünyayı iyi okuyan kişidir. O sebeple yüce dinimiz İslam'ı kendi şahsi emelleri için kullanmaya kalkışanlara karşı da uyanık olmak durumundayız.

Mardin'de "Akademi-Medrese Buluşmaları Teoriden Pratiğe Karşılaşmalar" çalıştayı başladı

Milletimiz bunun en son ve acı örneğini FETÖ terör örgütüyle ve 15 Temmuz hain darbe girişimiyle en ağır bir biçimde yaşadı. Hamdolsun ki kırk yıl devletimize ve milletimize sirayet eden sinsi yapı Rabb'imizin yardımı ve milletimizin cesaretiyle en ağır cevabı aldı.

İşte benzer durumları bir daha tecrübe etmemek için dinimizin ehil kişi ve kurumlar aracılığıyla insanımıza en güzel şekliyle anlatılması, öğretilmesi büyük önem taşıyor. Medreseye de akademiye de bu hususta büyük görev düşüyor."

Medrese ve akademinin el ele vererek bu görevi layıkıyla yerine getireceğine ve dini menfaatlerine alet edenlerin kurduğu oyunları bozacağına inandığını aktaran Demirtaş, bu iş birliği sayesinde milletin yeniden şanlı tarihindeki başarılara yenilerini ekleyeceğini, kıyamete dek bu topraklarda birlik beraberlik içerisinde var olmaya devam edeceğini vurguladı.

Mardin'de "Akademi-Medrese Buluşmaları Teoriden Pratiğe Karşılaşmalar" çalıştayı başladı

Programda çalıştay düzenleme kurulu adına Doç. Dr. Fikret Özçelik, Kadim Akademi Başkanı Doç. Dr. Ziya Polat, UMAD Başkanı Abdülvahab Ekinci, MEDAV Başkanı Tayyip Elçi, Cihannüma Derneği Genel Başkanı Rıza Yorulmaz da konuştu.

Daha sonra Mardin Artuklu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Özcoşar konferans verdi.

Çalıştay 2 gün sürecek.

Mardin'de "Akademi-Medrese Buluşmaları Teoriden Pratiğe Karşılaşmalar" çalıştayı başladı

Mardin'de "Akademi-Medrese Buluşmaları Teoriden Pratiğe Karşılaşmalar" çalıştayı başladı

Mardin'de "Akademi-Medrese Buluşmaları Teoriden Pratiğe Karşılaşmalar" çalıştayı başladı

Mardin'de "Akademi-Medrese Buluşmaları Teoriden Pratiğe Karşılaşmalar" çalıştayı başladı

AA

Yorumlar

Image
ŞEHRİYLE HÜZÜNLENEN DOKTORA ÖĞRENCİSİ BİR MARDİNLİ
09.10.2022 / 20:34

Şehir dışında yaşayan bir Mardinli olarak bir konu hakkında serencamımı dile getirmek istiyorum. Yaklaşık bir hafta önce tesadüfen sosyal medyadan okuyarak haberdar olduğum Mimarlık Fakültesinin taşınması kararı oldu. Duyduğum an o kadar üzüldüm ki. Türkiye’nin en güzide üniversitelerinden birinde doktora yapıyorum. Öncelikle Mardin’i iyi bilen biri olarak söylüyorum Mimarlık Fakültesi'ni Artuklu Üniverstesi'nin pamuklara sarıp sarmalaması gereken bir kurumken dönemin açılışından 2 hafta sonra taşınma kararının alınması ve/veya alınacağı çok hazin bir durum. Hazin olan ise Mardin Müzesine verilecek olması. Okuduğum kadarıyla bu binanın restorasyonu ve yapımı tamamen mimarlık fakültesi için tasarlanmış bir bina. Yani anlayacağınız bu binanın uzun yıllar Mimarlık Fakültesi olarak kullanılacağı planlanmış ve Mardin'de yapılan en iyi işlerden biri.Burada hem öğrenciler için nitelikli bir binanın müze gibi cansız, ruhsuz bir yere verilecek olmasının yanında oluşacak kamu zararını varın siz hesap edin. Ayrıca nitelikli Mimarlık Fakülteleri ( ODTÜ, İTÜ, MİMAR SİNAN) binalarının niteliğiyle ön plana çıkmışlardır. Mimarlık eğitimi alışagelen diğer bölümlerden farklı olup stüdyalar ve ödev teslimlerinde sabaha kadar bu stüdyolarada öğrenciler çalışmak zorundalar. Artuklu Mimarlık fakültesi tasarlanırken bütün bu detayların düşünülmüş olduğunu akademik bir makalede detaylı bir şekilde anlatılmış.Her kamu kurumu canı istediğinde ben burayı istiyorum buraya geçiyorum diyebiliyor mu? Meraktan soruyorum. Bir diğer hazin durumda halihazırda nitelikli bir fakülte olarak eğitimine devam eden bir kurumun Müzenin taşınması için alternatif olarak sunulması da bütün Mardin’i sevenlerin düşünmesi ve baya düşünmesi gereken bir durum. Yani daha bir ay önce üniversite tercih döneminde, tanıtımda mimarlık fakültesinin binasının tercih edilme sebebi olarak gösterilip bir ay sonra taşınacağı kararı hangi planlama ile oluşuyor gerçekten merak edilmesi gerekiyor. Üniversitelerin iyi olması uzun yıllar oluşan planlamalarla ve geleneklerle oluşur. Ve özellikle binasıyla, öğrencisiyle, hocasıyla bir bütünlük içinde bir nitelliği artmaya başlar. Şehir dışında akademik ortamlarda hem Artuklu Mimarlık Fakültesinin binası hem de eğitiminin nitelikli olduğu anlatılıp duruluyor.Hocalarının çok özverili ve nitelikli olduğu da. Bu konu ile doğrudan bağlantılı olduğunu düşündüğüm bir başka mesele Mardin Müzesi bugüne kadar Mardin’e tüketim bağlamından başka hiçbir katkısı olduğunu düşünmüyorum. Tüketim derken hem nitelikli arkeolojik sit alanlarının kazısı hem de bütünsel bir bağlamda akademik yayın bağlamında nitelikli bir yayının mevcut olmayışı vb. Tamamen turizm endeksli ve tüketim üzerinden varoluşunu sağladığını düşünüyorum. Neden diyecek olursanız Dara antik kentine her yıl geldiğimde gezme fırsatı buluyorum ve orada yapılan kazılarında bilimsel ve akemik bağlamda tartışılması gerektiği apaçık ortada. Bütün kazıların da Artuklu Üniversitesi Arkeoloji bölümünün devrlması da elzem gibi duruyor. Yıllardır Dara antik kentinin bir Ziyaretçi Merkezi bile yok maalesef. Göbeklitepe örneği de ortadayken. Yani Mardin Müzesinin durumu böyleyken inceledeğim kadarıyla Artuklu Mimarlı Fakültesi'nde bir çok yüksek lisans ve doktora tezi bile yazdırılmış , eğitimyle de örnek bir fakülte binasına geçmek istemesi sorgulanması gereken bir durum olduğu ortadadır.Tamamen yukarı Mardin’in Turizm endeksli bir düşüncenin içine hapsedilmesi, şehirde yaşayan başka hiçkimse yokmuş gibi davranılması, kafelerle ve otellerle süslü bir şehir yaratılması kısa vadede herkesi memnun ediyor olabilir ama inanın uzun vadede Mardin’e çok büyük zararlar verecektir. Unesco geçici listede bulunan bir şehrin üye olması için adaylık koşullarının da dikkate alması gereklidir. ( Turizm üzerinden sürekli tüketim nesnesi haline getirilmesi değil) İçinde yaşayan insanlarla yaşayan bir şehir olması ile mümkün. Bütün herkesin yukarıdan taşınarak yapılamayacağı ortada. Mimarlık fakültesinin orda kalması hem akademik hem de uzun vadeli Mardin için Faydalı olduğunu düşünüyorum. Mardin Müzesinde çalışan kaç koruma uzmanı Mimar var onu da merak etmiyor değilim. Fakülte için tasarlanmış ve işlevlendirilmiş bir binanın on yıl içerisinde işlevinin değiştirmesini hangi bilimsel ve akademik gerekçelerle yapıyorlar merak ettim. Umarım bu karardan bir an önce vazgeçilir. Şehrini seven ve her geldiğinde yukarı Mardin’de yaşanan değişim(niteliksiz ve kötü) karşısında hüzünlenen biri olarak yazıyorum.

Image
ŞEHRİYLE HÜZÜNLENEN DOKTORA ÖĞRENCİSİ BİR MARDİNLİ
09.10.2022 / 15:02

Şehir dışında yaşayan bir Mardinli olarak bir konu hakkında serencamımı dile getirmek istiyorum. Yaklaşık bir hafta önce sosyal medyadan okuyarak haberdar olduğum bir konu. Şuan da Türkiye’nin en güzide üniversitelerinden birinde doktora yapıyorum. Mardin Artuklu Üniversitesi Mimarlık Fakültesi’nin taşınması ile ilgili serencamımı yazacağım. Öncelikle Mardin’i iyi bilen biri olarak söylüyorum Mimarlık Fakültesi üniversitenin pamuklara sarıp sarmalaması gereken bir kurumken dönemden 2 hafta sonra taşınma kararının alınması ve/veya alınacağı çok hazin bir durum. Hazin olan ise Mardin Müzesine verilecek olması. Okuduğum kadarıyla bu binanın restorasyonu ve yapımı tamamen mimarlık fakültesi için tasarlanmış. Hem öğrenciler için nitelikli bir binanın müze gibi cansız, ruhsuz bir yere verilecek olmasının yanında oluşacak kamu zararını varın siz hesap edin. Her kamu kurumu canı istediğinde ben burayı istiyorum buraya geçiyorum diyebiliyor mu? Meraktan soruyorum. Bir diğer hazin durumda halihazırda nitelikli bir fakülte olarak eğitimine devam eden bir kurumun Müzenin taşınması için alternatif olarak sunulması da bence bütün Mardin’i sevenlerin düşünmesi ve baya düşünmesi gereken bir durum. Yani daha bir ay önce üniversite tercih döneminde, tanıtımda mimarlık fakültesinin binasının tercih edilme sebebi olarak gösterilip bir ay sonra taşınacağı kararı hangi planlama ile oluşuyor gerçekten merak edilmesi gerekiyor. Üniversitelerin iyi olması uzun yıllar oluşan planlamalarla ve geleneklerle oluşur. Bu konu ile doğrudan bağlantılı olduğunu düşündüğüm bir başka mesele Mardin Müzesi bugüne kadar Mardin’e tüketim bağlamından başka hiçbir katkısı olduğunu düşünmüyorum. Tamamen yukarı Mardin’in Turizm endeksli bir düşüncenin içine hapsedilmesi, sanki şehirde yaşayan başka hiçkimse yokmuş gibi davranılması, kafelerle ve otellerle süslü bir şehir yaratılması kısa vadede herkesi mennun ediyor olabilir ama inanın uzun vadede Mardin’e çok büyük zararlar verecektir. Tam tersine yaşayan bir şehir olması demek içinde yaşayan insanlarla canlı mekansallıkların varlığının çokluğu demektir. Mimarlık fakültesinin orda kalması hem akademik hem de uzun vadeli Mardin için faydalı olduğunu düşünüyorum. İnsan sermayesi, mekansallık zengilliği<br>, akademik ve bilimsel açıdan faydalları.Mardin Müzesinde çalışan kaç koruma uzmanı Mimar var onu da merak etmiyor değilim. Fakülte için tasarlanmış ve işlevlendirilmiş bir binanın on yıl içerisinde işlevini değiştirmesini hangi bilimsel ve akademik gerekçelerle yapıyor merak ettim. Umarım bu karardan bir an önce vazgeçilir. Şehrini seven ve her geldiğinde yukarı Mardin’de yaşanan değişim(niteliksiz ve kötü) hüzünlenen biri olarak yazıyorum.

Yorum Yaz