matesis
dedas

Kadının Derdi - Feyza Altun Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kadının Derdi kimin eseri? Kadının Derdi kitabının yazarı kimdir? Kadının Derdi konusu ve anafikri nedir? Kadının Derdi kitabı ne anlatıyor? Kadının Derdi PDF indirme linki var mı? Kadının Derdi kitabının yazarı Feyza Altun kimdir? İşte Kadının Derdi kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
  • 24.01.2023 18:00
Kadının Derdi - Feyza Altun Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Feyza Altun

Yayın Evi: İnkılap Kitabevi

İSBN: 9751037619

Sayfa Sayısı: 288

Kadının Derdi Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Beni, bu kitabı yazmaya iten bazı insanların ikiyüzlülüğü oldu. Kendi yanlışlarını görmeden, özeleştiri yapmadan, dar bir bakış açısıyla insanları linç eden, yeren ve dışlayan zihniyet, biraz garip gelecek ama benim motivasyonum oldu…”

Avukat Feyza Altun, kadının derdini ele alıyor, sorunlara çözüm önerileri getiriyor, kadın erkek ilişkilerine yansıyan ve ilişkileri açmaza sürükleyen noktalara değiniyor, yol gösteriyor. Altun, tespitleri ve öyküleriyle konuşulmayanları, üstü örtülenleri, yok sayılanları korkusuzca dile getiriyor…

Kadının Derdi, hem kadınlar hem de erkekler için bir rehber niteliğinde…

Kadının Derdi Alıntıları - Sözleri

  • Hayatım hata , pişmanlık ve bunları yüzüme çarpan insanlar toplamıdır .
  • Hiçbir olay, hiçbir insan ya da hiçbir yaratılış tesadüf eseri değildir. Aynı hatalar gibi, çünkü her hata bir amaca hizmet ediyor. İyi ya da kötü.
  • Hayatım hata, pişmanlık ve bunları yüzüme çarpan insanlar toplamıdır.
  • Bazen, bazı kararlar acı verir.
  • “Yuva bana göre huzurlu olduğun, mutlu ve güvende hissettiğin, yatınca yaşadığına şükrettiğin yerdir. Hayır, ihanetin olduğu yer yuva değildir. İhanet, ortada bir yuvanın olamadığını, bir zamanlar olduysa bile zaten yıkılmış olduğunu gösterir.”
  • "Her şey yok olup yalnız o kalsa, benim varlığım gene devam ederdi; her şey yerinde kalıp da o ortadan kaybolsa, dünya bana büsbütün yabancı olurdu."
  • Aşağılanmadığı, sevdiği ve sevildiği bir hayat yaşamak zorundaydı.
  • “Ben hep böyle miydim? Ben hep farklıydım. Sivriydim, çok konuşurdum. İnsanları sinir ederdim. Sıklıkla annem ve babamın beni sevmediğini hissine kapılırdım. Ben yorucu bir çocuktum. Ne söylediğimi ya da neyi savunduğumu bilmediğim anlarda bile aslında bir feministtim.”

Kadının Derdi İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Merhaba. Öncelikle bu kitabı okurken okuduklarımı okuyacağımı tahmin etmemiştim. Tabii kadın sorunlarını ele almış, kadınların bilmesi gereken yasal haklarından bahsetmiş Feyza Altun fakat daha bilimsel, akademik tarzda bir kitap bekliyordum, ilk başlarda okuduğum birkaç öykü ile şaşkınlığa uğradım ama öyküleri sevdim. Öykülerin hepsi bence gerçek yaşamdan. Hepsinden örnekler bulunabilir. Daha çok ihanet ele alınmış, hem erkek tarafından hem kadın tarafından yapılan. Açıkçası okurken çok gerildim çünkü hiç hoşlanmadığım bir konu. Öyküler çok çarpıcı fakat her öyküden çıkarılması gereken ortak bir ders var bence. Kişinin kendisine olan saygısını yitirmemesi gereken bir ders. Kimse aldatılmayı hak etmez, evet çiftler bir zaman sonra birbirini sevmeyebilir, ilgi göstermeyebilir fakat bu kişilerin birbirini aldatmasını haklı gösteremez. Bir insanın hayatındaki kişiye ilgisi, sevgisi azaldıysa, bittiyse o kişi hayatından çıkarmalıdır ve yoluna bakmalıdır. Biri hayatındaki kişi tarafından ihanete uğradıysa kendisine olan saygısını korumalı ve direkt yollarını ayırmalıdır bence. Kaç çocuğunun olduğu, hamile olup olmadığı ya da çocuklarının anası olması ile ilgili bir bağ, affedici bir neden bulunmamalıdır. İhanet bence kişinin kendisine olan saygısızlığı. Ben bunu sadece duygusal bağı olan ilişkiler için düşünmüyorum, bir insan kimseye ihanet etmemeli, ne arkadaşına, ne dostuna. En başta kendine olan saygısı için. Öykülerdeki karakterlerle empati bile kuramadım, kendimi onların yerine koyamadım çünkü bu durum benim gerçekten midemi bulandıran bir durum. Karım bana ilgi göstermiyor, kendini saldı ya da kocam benimle ilgilenmiyor gibi bir bahane olmamalı. Böyle bir durum varsa ve bundan rahatsız olunuyorsa direkt bu konu karşıdaki kişiye açılmalı ve bir çözüm bulunmalı. Kişi hayatındaki kişiden artık etkilenmiyorsa, sevmiyorsa da bunu dürüstçe söylemeli. Ben ihanetin kişinin kendi öz karakteri ile ilgili olduğunu düşünüyorum yani bir insanın midesi alıyorsa ihanet eder. Bunun, kişinin hayatındaki kişi ile zerre ilgisi olduğunu düşünmüyorum. Bu konunun konuşulduğu çok fazla ortamda bulundum. Çok az, ihanetin kişinin kendisi ile ilgili olduğunu düşünen emin olun. Yani insanlar daha çok sevgisizlikten, ilgisizlikten olduğunu düşünüyor, ayrılmama sebebi olarak da yuvaların yıkılmaması için vb sebepler söylüyorlar. Bunları bir de aklı başında sanacağınız, gayet yetişkin insanlar söylüyor. Bence bir kişinin bir flörtü bile varken başka biri ile ilgilenmesi de ihanet. Kendisine ihanet. Birinden etkilenmiş olunabilir ve o kişinin medeni durumu ya da başka biri ile ilgilenip ilgilenmediği hakkında bilgi sahibi olunamayabilir fakat bilgi sahibi olunduğu ve ters bir durum olduğu anlaşıldığı an bu ilgi sona ermeli (bence). “Ayy zaten karısını/kocasını sevmiyor, anlaşamıyorlar, ayrılırlar.” gibi bir cümle... ben empati kuramadım açıkçası. O kadına/erkeğe haksızlık. Kitaptaki öykülerden daha başka şeyler de çıkardım ama onları açıklayamacağım. Mehmet Aslantuğ’un çok sevdiğim ve benim için önemli bir sözü vardır: “Hiçbir kadın geleceğini bir adamın vicdanına, aşkına, günün sonunda bir gün aklının karışmasına bırakmamalı.” (Buse)

Kadının Derdi: Kendi yanlışlarını görmeden, özeleştiri yapmadan, dar bir bakış açısıyla insanları linç eden, yeren ve dışlayan zihniyet, asla bu düşüncelerle bir yere varamayacaksınız. Kadının derdi, hem kadınlar hem de erkekler için bir rehber niteliğinde... (masal)

Kitapta kadının tek sorunu evlilik ve aşk hayatlarına indirgenmiş olsa da kadınların yaşadığı sorunlar evrelseldir. Her zaman takip edilmeyi ve incelenerek derinlere inmeyi gerektirir. Kitabın ilk bölümündeki birbirinden bağımsız olan çeşitli hikayeler olayları tek bir kişi üzerinden yorumlasa da ikinci bölümdeki tesbitler her zaman dikkat çeken konulardır. Çocuk gelin ve pedofili başta olmak üzere. Son kısımdaki hukuki metinler ise bilgi sahibi olmamızı gerektiren yazılar olması dışında günümüzde internet üzerinden erişiminin kolay olmasından dolayı kitapta basılmasının uygunluğundan malesef emin olamıyorum. (Mühendiscee)

Kadının Derdi PDF indirme linki var mı?

Feyza Altun - Kadının Derdi kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Kadının Derdi PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Feyza Altun Kimdir?

1987 yılında Üsküdar' da doğdu. Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Bölümü' nden mezun oldu. Halen Altun Hukuk & Danışmanlık bürosunda avukatlık yapmaktadır. Tarafsız Çalışan Anneler Platformu ve Kadın Birliği Platformu ' nun kurucusudur.

Feyza Altun Kitapları - Eserleri

  • Kadının Fenni
  • Kadının Derdi
  • Sınırda Üç Kadın
  • Kadının Erki

Feyza Altun Alıntıları - Sözleri

  • O kadar iyi anladım ki kimsenin gelip beni kurtarmayacağını. Kendi kendime ya batacağım ya da çıkacağım. (Kadının Fenni)
  • Kötülükleri yaşayanlar travmalarını ancak iki şekilde atlatabiliyordu; ya aynısını yapıyordu ya tersini. (Sınırda Üç Kadın)
  • İnsan kendi yaşamayınca anlamıyor işte... (Sınırda Üç Kadın)
  • Hayal kurar, o hayaller tutunur, onlar üzerine senaryolar yazardı. Çok kitap okuduğu için de bu senaryolar hep zengin olurdu. (Sınırda Üç Kadın)
  • “Ben hep böyle miydim? Ben hep farklıydım. Sivriydim, çok konuşurdum. İnsanları sinir ederdim. Sıklıkla annem ve babamın beni sevmediğini hissine kapılırdım. Ben yorucu bir çocuktum. Ne söylediğimi ya da neyi savunduğumu bilmediğim anlarda bile aslında bir feministtim.” (Kadının Derdi)
  • “Yuva bana göre huzurlu olduğun, mutlu ve güvende hissettiğin, yatınca yaşadığına şükrettiğin yerdir. Hayır, ihanetin olduğu yer yuva değildir. İhanet, ortada bir yuvanın olamadığını, bir zamanlar olduysa bile zaten yıkılmış olduğunu gösterir.” (Kadının Derdi)
  • Ben aslında bir erkeğin çıkıp, "İstemiyorum kardeşim evin direği olmayı!" diye isyan edeceği günü bekliyorum. Bir erkeğin çıkıp, "Ağlarım lan, ağlarım!" diye haykıracağı günü bekliyorum. Bir erkeğin çıkıp bir kadına, "Ben de kendimi güçsüz hissediyorum, beni koru," diyeceği günü bekliyorum. Erkeklerin bunları hissettiğinden eminim. Belki benim henüz bilmediğim yerlerde, tanımadığım insanlar bunları dile de getiriyordur, ama ben erkeklerin de gerçek bir insan gibi duygularını dile getirebildikleri bir yerde yaşamak istiyorum. Erkeklerin duygularını saklamalarına, istemedikleri halde "erkek" olmaları hasebiyle pek çok klişe sorumluluk yüklenmelerine ve bunun karşılığında da pek çok şeyi kendilerine hak görmelerine karşıyım. (Kadının Fenni)
  • Ne çok kitabım var, hangisiydi o demin baktığım? Vay be bu kadar kitabı okudum sahiden. Çünkü ömrüm boyunca kitaplara bel bağladım. Hep okudum, onlarda huzuru ve mutluluğu aradım. Ya da içimdeki boşluktan kaçtım, bilmiyorum... (Sınırda Üç Kadın)
  • Bazen, bazı kararlar acı verir. (Kadının Derdi)
  • Korkmayın. Bir hata belki de hayatınızın akışını değiştirir. (Kadının Fenni)
  • Geçmişin hayaletleri bugünün yaşayanlarını sürekli hançerliyordu. (Sınırda Üç Kadın)
  • Aşağılanmadığı, sevdiği ve sevildiği bir hayat yaşamak zorundaydı. (Kadının Derdi)
  • “Ben aslında bir erkeğin çıkıp,”İstemiyorum kardeşim evin direği olmayı!”diye isyan edeceği günü bekliyorum.Bir erkeğin çıkıp,”Ağlarım lan,ağlarım!”diye haykıracağı günü bekliyorum.Bir erkeğin çıkıp bir kadına,”Ben de kendimi güçsüz hissediyorum,beni koru,” diyeceği günü bekliyorum…” (Kadının Fenni)
  • "Her şey yok olup yalnız o kalsa, benim varlığım gene devam ederdi; her şey yerinde kalıp da o ortadan kaybolsa, dünya bana büsbütün yabancı olurdu." (Kadının Derdi)
  • ‘Zamana mı bırakmalıydı, düzeltilebilir miydi, yoksa bitirmeli miydi, bilemiyordu…’ (Kadının Erki)
  • anam babam bile garipsedi ben. bazen kendim bile garipsedim kendimi. ben küçük bir ayrık otuydum, kesildikçe gürleşen. sonra hepimiz alıştık, sevdik beni. (Kadının Fenni)
  • Sonuçta başarı ve güç, kendini kontrol edebilmekten geçiyormuş. Sükûnet, insan zihni ve kalbinin sahip olabileceği en büyük sığınakmış. (Kadının Erki)
  • “İnsanı Kafdağı’na çıkarıyor ve habersizce doruktan aşağı bırakıveriyorlardı.” (Kadının Erki)
  • Sadece anlaşılmak ve acısının kabul gördüğünü bilmek istiyordu. (Sınırda Üç Kadın)
  • Bazı insanların ölmesi hem kendileri için hem de etrafındakiler için kurtuluştur. (Sınırda Üç Kadın)

Yorum Yaz