diorex
life

Şiir Tahlilleri 1 Tanzimat’tan Cumhuriyete - Mehmet Kaplan Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Şiir Tahlilleri 1 Tanzimat’tan Cumhuriyete kimin eseri? Şiir Tahlilleri 1 Tanzimat’tan Cumhuriyete kitabının yazarı kimdir? Şiir Tahlilleri 1 Tanzimat’tan Cumhuriyete konusu ve anafikri nedir? Şiir Tahlilleri 1 Tanzimat’tan Cumhuriyete kitabı ne anlatıyor? Şiir Tahlilleri 1 Tanzimat’tan Cumhuriyete PDF indirme linki var mı? Şiir Tahlilleri 1 Tanzimat’tan Cumhuriyete kitabının yazarı Mehmet Kaplan kimdir? İşte Şiir Tahlilleri 1 Tanzimat’tan Cumhuriyete kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

  • 22.03.2022 08:00
Şiir Tahlilleri 1 Tanzimat’tan Cumhuriyete - Mehmet Kaplan Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Mehmet Kaplan

Yayın Evi: Dergah Yayınları

İSBN: 9789759952846

Sayfa Sayısı: 235

Şiir Tahlilleri 1 Tanzimat’tan Cumhuriyete Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Prof. Dr. Mehmet Kaplan, 1952 yılında yayınladığı "Şiir Tahlilleri" kitabı ile bu sahadaki ilk ciddi araştırmayı yapmış ve kitap bugüne kadar beş defa basılmıştır. "Şiir Tahlilleri", Tanzimat'tan Cumhuriyet devrine kadar Türk şiirinin başlıca mümessillerinin bazı tipik eserlerini hem kendi içlerinde, hem de zamanın akışına göre tahlil etmektedir. Tahliller, kitaba dahil edilmiş olan şairlerin hususi hayatları, fikri yapıları ile şiirlerdeki psikolojik ve estetik unsurlar hakkında bilgi verirken, aynı zamanda Tanzimat'tan Cumhuriyet'e kadar gelişen düşünce hayatımız hakkında da önemli tesbitler getirmektedir.

Şiir Tahlilleri 1 Tanzimat’tan Cumhuriyete Alıntıları - Sözleri

  • "Ağlamak", Recaizade'nin en çok sevdiği kelimelerden biridir.
  • "Yabancıyım... bana her şey yabancıdır şimdi"
  • "Gitti hevâ yolunda hayâtım yazık!.. Günâh!"
  • "Semûm-i kahr ile gözyaşlarıyla kalbi dolu."
  • Her sahnede, kötülük iyiliğe düşman ve gâliptir; iyi daima acı çeker ve yenilir.
  • Güller gülüyor, bülbülün ömrü figanla geçiyor.
  • ".. gece açıktır ve gece, hemen dâima insan ruhunu sonsuzluğa çağırır."
  • Bir gün dedim ki istemem artık ne yer, ne yâr!
  • "Andım o bî-vefâyı garîbâne ağladım Geldi hayali dîde-i giryâne ağladım"
  • Cahil, dünya devletine kavuşurken nasipsiz akıllı akşam yemeğini bulamıyor.
  • İnsan âlemde hayal ettiği müddetçe yaşar
  • Usanmaz kendini insan bilenler halka hizmetten Mürüvvet-mend olan mazlûma el çekmez iânetten
  • Mademki bu âlem onun mesut olmasına mâni olmuştur, devam etmesine ne lüzum var?
  • "Bana hep gözlerin tebessüm eder."

Şiir Tahlilleri 1 Tanzimat’tan Cumhuriyete İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Mehmet Kaplan'ın ilk Kültür ve Dil kitabını okumuştum. Açıkcası biraz sıkılırım diye ön yargıyla başlamıştım ama kitabı okuyunca Kaplan'nın ne kadar akıcı, kendini okutturan bir dili olduğunu, ön yargılarımda tamamen yanıldığımı gördüm. Şiir Tahlileri kitabında da gayet akıcı bir üslupla son divan şairi Akif Paşa'dan Yahya Kemal Beyatlı'ya kadar olan Tanzimat, Fecr-i Ati, Servet-i Fünun ve Milli Edebiyat dönemlerindeki önemli şairlerin (otuz şair, otuz iki şiir) belli başlı şiirlerini olabildiğince objektif bir şekilde açıklamış. Şiirler, içinde bulunulan dönem ve şairlerin psikolojik durumları, düşünüş tarzları da ele alınarak gayet açıklayıcı bir şekilde tahlil edilmiş. Bu tahliller yapılırken içinde bulunulan dönemlerin özelliklerine de değinilmiş, şairler birbirleriyle karşılaştırılmış. Genelde şairlerin başlıca tanınan, önemli şiirlerine yer verilmiş olsa da bu şiirlerden yola çıkarak onların genel şiir anlayışlarıyla ilgili çıkarımlar yapmak mümkün. Edebiyat ve şiire ilgi duyanların beğenerek okuyacağını düşünüyorum. (Betül)

Tazminat, servet-i fünun, fecr-i ati ve Osmanlı sonrası şiirlerin tahlilleri gayet başarılı bir şekilde ve elinden geldiğince objektif bir bakış açısıyla yapmaya çalışılmış. Şiirler sadece içerik ve düzen şeklinde değil yazarın psikolojik olarak ve sosyolojik olarak şiirleri tahlil etmesi ayrıca yaptığı işe profesyonel bir yaklaşım katıyor. Benim gibi Acemi şairlerin de şiirlerde nelere dikkat etmesini bir ölçüde sunuyor. (Ömer Jehat Alpago)

Şiir ilk varlığından günümüze kadar bir devinim içerisindedir. Gerek dil, gerek duygular, gerek şiirin işlevi sürekli değişim göstermektedir. Böyle güzel kitaplar şiir geleneğimizin bozulmadan devam etmesinde büyük rol oynamaktadır. (Sümeyye meçhule)

Şiir Tahlilleri 1 Tanzimat’tan Cumhuriyete PDF indirme linki var mı?

Mehmet Kaplan - Şiir Tahlilleri 1 Tanzimat’tan Cumhuriyete kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Şiir Tahlilleri 1 Tanzimat’tan Cumhuriyete PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Mehmet Kaplan Kimdir?

18 Mart 1915 tarihinde Eskişehir Sivrihisar’da doğmuştur. Ortaöğrenimini Eskişehir’de tamamladı. İstanbul Yüksek Öğretmen Okulu Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünü bitirdi. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Yeni Türk Edebiyatı asistanı, 1939′da lisans, 1942′de doktora, 1943’de doçent, 1952’de profesör oldu.

1958-1959’da Erzurum Atatürk Üniversitesi’nde dekanlık ve rektör vekilliği görevlerinde bulundu. Kaplan’ın ilk yazıları 1930’ların sonunda Gençlik, İnkılapçı Gençlik dergilerinde göründü. 1943-1946 arasında İstanbul dergisinde yayınlanan inceleme ve eleştiri yazılarıyla tanındı. 1947’den sonra Hareket, Şadırvan, İstanbul, çağrı, Hisar, Türk Edebiyatı gibi dergilerde yazdı.

Önceleri incelemelerini metnin anlatım biçimine dayandırırken; daha sonraki yıllarda sanatçının kişiliği, biyografisi, psikolojisi gibi öznel etkenlerle metin arasında bağlantılar kuran bir yaklaşımla edebiyat tarihine yöneldi. Dilin yenileşmesi karşısında tavır aldı. Kaplan’ın yabancı dilleri: Fransızca, İngilizce, Almanca’dır. 23-02-1986 tarihinde aramızdan ayrılmıştır.

Mehmet Kaplan Kitapları - Eserleri

  • Kültür ve Dil
  • Şiir Tahlilleri 1 Tanzimat’tan Cumhuriyete
  • Tevfik Fikret
  • Nesillerin Ruhu
  • Şiir Tahlilleri 2
  • Hikaye Tahlilleri
  • Sevgi ve İlim
  • Türk Edebiyatı Üzerinde Araştırmalar 1
  • Büyük Türkiye Rüyası
  • Tanpınar'ın Şiir Dünyası
  • Kültür ve Dil
  • Edebiyatımızın İçinden
  • Dönmeyi Düşünmediler
  • Edebiyatımızın Bahçesinde Dolaşırken
  • Yunus Bir Haber Verir...
  • Diksiyon
  • Türk Edebiyatı Üzerinde Araştırmalar 3
  • Türk Milletinin Kültürel Değerleri
  • Oğuz Kağan Destanı
  • Türk Edebiyatı Üzerinde Araştırmalar 2
  • Âli'ye Mektuplar
  • Yavaş Yavaş Aydınlanan Tanpınar
  • Köroğlu Destanı
  • Dön Gel Geri
  • Kalburdan Dökülen Masallar
  • Doğumunun 100. Yılında Atatürk'e Armağan
  • Atatürk Devri Fikir Hayatı 1,2
  • Tevfik Fikret

Mehmet Kaplan Alıntıları - Sözleri

  • Siyah açar güller ve siyah öter Ömrun gecesinde öten bülbüller (Tanpınar'ın Şiir Dünyası)
  • milliyetçiliği dışa kapalılık diye anlamak yanlış bir görüştür. (Kültür ve Dil)
  • Abdülhak Hamid, bir mektubunda "fazla güzellik" in bir kusur olduğunu söyler. (Edebiyatımızın Bahçesinde Dolaşırken)
  • Gerçeği bütün ayrıntıları ile düşünmeyen hayalperestten korkunuz. O, sizi yarı yolda bırakır. (Sevgi ve İlim)
  • Antik çağda, aktörler, geniş halk kitlesine uzaktan oynadıkları rolü belirtmek için yüzlerine maske takarlardı ve buna "persona" denirdi. (Edebiyatımızın Bahçesinde Dolaşırken)
  • "Biz insanlar, şu etrafımızdaki cansız şeyler için ne biliyoruz? Yatak odalarımı­zın bir tarafında yahut baş ucumuzda duran şu komedin, içinde yattığımız şu karyola, üzerinde yemek yediğimiz masalar, duvardaki bir çerçeve, hülasa evimizi teşkil eden bu şeyler hakkında bilgilerimizin derecesi nedir? Galiba koca bir sıfır!.." (Hikaye Tahlilleri)
  • Bütün medeni milletler, çocuklarının dillerini kendi kültür eserlerini bizzat okuyarak anlayacak bir seviyeye getirmek için çalıştıkları, lügat hazinelerini zenginleştirdikleri halde, bizde tam tersi yapılıyor. (Kültür ve Dil)
  • En iptidai cemiyetlerden en ileri toplumlara kadar güzel söz söylemesini bilenler, kalabalıklara dünyayı şöyle veya böyle göstermişlerdir. Para babaları ve koltuk sahipleri kendilerini güçlü sanırlar ama tarihte pek çok örnek gösteriyor ki, bir memlekette kuvvetli bir fikir veya edebiyat akımı esmeye başladı mı, sarayları ve kaleleri temelinden sarsar. Sadece "hürriyet" fikrinin Fransız ihtilalinden sonra dünyada vukua getirdiği değişiklikleri hatırlamak kâfidir. (Kültür ve Dil)
  • Anadolu Türk medeniyeti "Alp" tipi ile "Veli" tipinin ortak çalışması ile kurulmuştur. (Yunus Bir Haber Verir...)
  • Türk gençlerine heyecan verici bir dava uğruna: "Gel öl!" deseniz ölürler. Fakat ciddi, sürekli ve metotlu çalışmaya gelemezler. (Büyük Türkiye Rüyası)
  • Unutmayalım!: Motivasyon bulaşıcıdır. (Diksiyon)
  • Tekerlemelerde mantık aramayınız. Tekerlemeler dilimizi ve beynimizi motorize ve sağlıklı düşünmeye zorlayan ses oyunlarıdır bunu unutmayınız. (Diksiyon)
  • Büyük aksiyonlar ince duyguları yok eder. Ne Ahmed Cemil, ne Adnan bey hareket adamları değillerdir. (Türk Edebiyatı Üzerinde Araştırmalar 1)
  • Artık şairin dört duvarı bizi alakadar etmiyor. Artık biz şairi odasına çekilmiş, saçlarını parmaklarına dolamış ve her akşam gölgeleri ve lambasıyla ağlaşan bir münzevi, çile dolduran bir derviş görmek istemiyoruz. Artık şair 'dört duvarın içinde kendisi için bir mahluk değil ' cemiyet içinde cemiyet için bir halık olmayı öğrenmelidir. (Tanpınar'ın Şiir Dünyası)
  • Milletler de fertler gibi, ancak kendi kabiliyetlerine, inançlarına göre yaşamak ve gelişmek suretiyle şahsiyet haline gelirler. Biz ne kadar kendimize zorlarsak zorlayalım, coğrafyamızın, tarihimizin, kültürümüzün, dilimizin dışına tamamıyla çıkamayız. Eski bir fıkra, öküz olmaya özenen kurbağanın kendini şişirirken çat diye çatladığını anlatır. İlminde, hikmetinde ilk şartı, ❝kendini bilmek❞tir. Kendi varlığını unutarak başkası olduğunu zannetmek bir ruh hastalığıdır. (Büyük Türkiye Rüyası)
  • Türkler yeniden doğma sırrına sahip olan nâdir milletlerdendir. (Yunus Bir Haber Verir...)
  • mecnun çöl gecelerinde yıldızlara baka baka dünyayı, kendisini ve hatta leylâ'yı unutur da karanlığın içinde kaybolup gitmeyi arzular. (Edebiyatımızın İçinden)
  • Bir milletin dilini bozdunuz mu, onun bütün kültür faaliyetlerini aksatmış, mazi ile olan alakalarını kesmiş, halihazırda cereyan eden fikir hareketlerini tam bir karışıklık içine düşürmüş olursunuz. Dili alt üst edilmiş bir millet, kendisini yaşatan an’anevî kıymetlerden mahrum kaldığı gibi, istikbâlini yaratacak olan içtimai bir fikir nizamı da kuramaz. Böyle bir cemiyette vâzıh, derin ve ince bir ilim ve tefekkür hayatı doğamaz. (Nesillerin Ruhu)
  • Bugünkü Türk hikâyecilerinin birçoğu hayat görüşlerini idare eden fikirler yüzünden sanatı unutmuşlardır. Onların eserleriyle, okuyucuda, ihtilale götüreceğini umdukları bir nefret ve isyan hissi uyandırmak gayesini güttükleri çok bellidir. Dünyaya geldiğinden beri masal, destan, mabet, saray, heykel, resim ve musiki yaratan mahluku, onlara göre idare eden bir tek şey vardır: Mide! O bir tek gaye güder: Karnınını doyurmak! İnsan hakkındaki bu dar görüş, onları kötü şeyler yazmaya mahkûm etmiştir. Sait Faik, insanın her şeyden önce şair mizaçlı olduğuna inanır, ilk hikâye kitabının ilk hikayesinde bu görüş açıkça ortaya konulmuştur: (Edebiyatımızın İçinden)
  • yıllardan sonra birdenbire eski sefalet ve cehaleti ile karşımıza çıkınca ondan nefret ettik. ona gerici, yobaz, mürteci dedik. (...) bu merhametsizce tepeden bakışın bir ahlaksızlık olduğunu hissetmedik. (Nesillerin Ruhu)

Yorum Yaz