tatlidede

Millet Uyandı Beyler..Neyin Peşindesiniz?

 Millet Uyandı Beyler..Neyin Peşindesiniz?

          Millet Uyandı Beyler..Neyin Peşindesiniz? 

     Hayal peşine  takılanların, kendilerine  bir alan oluşturmaya  çalışanların ve bu toprakların üzerinde hesabı  olanların  her zaman boş  durmayacakları  aşikardır.İçerde ve dışarıda bunların sayıları çok çok  fazladır.Dış  görünüşleri  insan görünümlü  olsa da içleri ise insanın düşünemeyeceği hesapları  üretiyor.Çok farklı  ve art niyetlerde  olan ,başka davalara   ve  güçlere  hizmet  eden,derin  hesap ve  niyetlere  sahip  “ bu canlılar-bu  ülkeler”, yalnız  kendileri  bir şeyler  biliyormuş gibi  davranıyor,milletin üzerinde negatif  bir  algı  oluşturuyor,olmadık senaryolarla felaket tellallığı yaparken,bazen de akıl  hocalığı  yapmayı ihmal etmeyi  unutmuyorlar.İçi dışı birbirinden farklı (Bukalemun misali renkten renge giren, her saça ayrı tarak  vuran) olanlar,miliymişler gibi  davranarak  birilerini öne  atıyor,kendi  ürettiği ile kendi  gibi  düşünmeni  sağlıyor.Ve işte o zaman gösterdiği  sağı  geri  çekip solu  vuruyor.Bugün dış ülke  ve  güçleri bir  kenara  bırakarak, içerdeki  bu kafa  karıştırıcıları,yaptıkları,yapmak istedikleri  ve   bu  durumlara  karşı neler yapılmalı konularını  ele almak niyetindeyim...

 Bunlar  bana göre algı,kirli hesap  ve reyting  peşinde olup  farklı farklı  görevleri olanlar (Tv kanallarında,Gazete köşelerinde vs.lerde  boy  gösteren ) bazı  yazar-çizerler,bir  yerlerden emekli  olmuş şahsiyetler, sözüm ona  bazı Üniversite Hocaları,Akademisyenler  ve birazcıkta  toplumun  gözüne  aşina  olmuş  olanlardır.Hatırlayın…En son Ülkede 2.darbe  geliyor mu? geldi – gelecek ,şunu yapmalı fakat  böyle   yapılmalı,uyanık  olmalı  safsatasını ortaya  attılar.Karşılık buldu mu? Buldu. 15 Temmuz’un etkisini  üzerinden tamamıyla  atamamış  olan  toplumu  daha da  germeye,Hükümetin  normal  icraat  yapacak  kulvara  dönmesini  engellemeye  çalışarak,sürekli kriz varmış gibi bir  havayı estirerek,  akabinde de  kendilerine  alan  ve  pay  çıkarmaya  çalışanlar  olmadı mı?Oldu..Peki  bunlara bir şeyler söylemek  gerekmez mi? Tabi ki gerekir.Hadi hep  beraber haykıralım…

  Geçin  bunları  kardeşim,,,Geçin…Milletin karnı  bu  boş  hikayelere karnı tok.Millet  ve  toplum “Söylenenden  çok  söyleyen kişiye  bakıyor,  ve  neler  olup  bittiğini  çok iyi  biliyor” “Salla  sala dibin topraktır,Dilin kemiği yoktur,Aç tavuk kendini darı ambarında görür,Bekara karı boşamak kolaydır ve Ağzı olan konuşuyor” cevabını verdikten  sonra..Tabi ki Türkiye uyuklayamaz,yumuşayamaz, taviz  veremez,duruşundan vazgeçemez.”Çoğu  “Hırçın Hırsız’ın” gece karanlığında görev yaptığını iyi bilmektedir.

   Bu  coğrafyanın  üzerinde Cumhuriyet  öncesi  ve sonrasında  80  yıldan  uzu bir zamandır  farklı içerikli ne  darbeler,teşebbüsler  ve  kalkışmalar  olmuştur.Dolayısıyla  yapanları  ve  bundan  sonra  yapacak olanları  millet artık çok iyi  tanıyor-biliyor.Son dönemde Millet,  ecdadının mirası  nerede diye sorgulamaya başladı  ya..Bu kabul edilemezdi.Böyle  düşünen-sorgulayan toplum darbelerle  susturulmalı,  sesi  kesilmeliydi.Bunu  denediler  ve bundan sonra da deneyecekleri bellidir.Bunları  bilmek için özellikle  kahin olmaya da  gerek  yoktur.

Hani (15 Temmuz’da) millet-halk böyle bir  kalkışma da direnerek, mücadele  ederek,  gereken  cevabı  verdi  ya! Onlarda kinlendi   ve daha da hırslandı.Hırslanınca boş  durmayıp sağa-sola saldırma ,sağı-solu birbirlerine düşürme,buda olmaz ise olumsuz hava  nasıl  estirilebilir pozisyonunu almaya  başladılar.  Asli  görevlerini  farklı şekilde icra  edecekleri  biliniyordu.Hayalcilerin,bir yerlere göz dikicilerin ve  sinsi  hesaplar  peşinde  olanların “Darbe, Kriz yaratma,Toplum Psikolojisini bozmak, istikrarsızlık havası  oluşturmak  için….”Hadi bir daha- bir daha,hatta bir çok daha darbe olsun,yapalım,yapılmalı  demeleri  kadar  doğal  bir şey  olamaz.Su  uyur  düşman uyumaz.” Kendimizi  kasmadan, hesaplarını  bilerekten  uyanık bir şekilde  toplumsal  hesabımız  olmalıdır.

Atalarının kanlarıyla sulanmış bu kutsal toprakların sahipleri, Türk,Kürt,Laz,Çerkez,Arap vs..Vatanınızın üzerinde oynanmak istenen oyunu bozmalısınız.Parçalanmasına,parçalattırılmasına müsaade etmemelisiniz.Millet ve Kardeşlik ruhuyla  bu birlikteliğiniz bir  süreliğine değil, her daim Doğu’dan Batı’ya,Güney’den Kuzey’e devam etmelidir.Özellikle Kürt Kardeşlerimizin geleceği üzerinde yıllarca oynanan hain  oyunların,  tekrar  devreye  sokulacağı  yansıtılmaktadır.Neden Kürt Halkı derseniz?.Kürt Halkı Kültürel ve  düşünsel bir zenginliğe sahip, Mütedeyyin  ve “Allah Vergisi” çok farklı güzel  özelliklere sahip olması ,bu kan emicilerin(Başkalarının Maşası olanların) iştahlarını  kabartıyor.Bunu da başaramayacaklar  ve akıllı Kürt Halkı işin farkında olmanın yanında,  bu Siyonist düşünce  sahiplerinin emellerini  boşa  çıkaracaktır inşallah.Onlar rahat  yaşamak için bu milletin huzurunu, mutluluğunu  bozarak  yürütüyorlar.Artık bu Coğrafyanın insanlarının da onlar kadar rahat  ve huzurlu yaşama hakkı  olduğunu gösterme  zamanı gelip  geçmiştir.Biz insanların mutsuzluğu  üzerinden , kendilerine  mutluluk yaratma  fırsatı  vermemeliyiz.İyi düşünün onun senden çok fazlası yoktur ve çokta makbul değildir.Her insan ve her toprak değerlidir.Ey Millet kardeşlik bilinciyle kendi  geleceğine  sahip çık..

SONUÇ:

*Son günlerde dillendirilen 2. Darbe geliyor havası  ve hevesi  yeni  bir uygulama şekli  değil, Bu  gibi  emeller her daim “Dünyada Yıldızı parlayan” tek ülke Türkiye’nin üzerinde , farklı versiyonlarla “Ekonomik,Kültürel,Etnik Yöresel,Siyasal  vs”psikolojik Darbeler her daim yapılacaktır.

*Güvensiz  bir  ortam oluşturabilmek için ne gerekiyorsa yapacaklardır, bu Coğrafya iştahlarını Tarih boyunca kabartmıştır.

*Güven ve İstikrarsızlık  havası  estirilerek, bu  durumdan kendilerine  vazife  çıkaracaklardır.

Eeee O zaman….Özellikle  Siyasi  Liderlerin,Otorite  sahibi  Şahsiyetlerin,sözüne  itimat  edilenlerin  ve  Karar Merciinde  bulunanların  üzerine çok önemli  bir  görev düşüyor.Samimiyetle  ve  birlik içerisinde, bir  şeylerin kazanıp-kaybetme  korkusu  gütmeden, toplumu  rahatlatacak birleştirici  söylem  ve tavırları  sergilemek  zorundadırlar.Ülkeyi en kısa zamanda 15 Temmuz Atmosferinden kurtarmak için hızlı  ve isabetli karar vererek,  ülkeyi  bir  güven ortamına  sokmaları hayati anlamda  elzemdir….Siyasi  ve ekonomik istikrardan zevk alabilmek için, insanın kendini  mutlu  ve  güvende hissetmesi gerekir.Toplum içerisine gerçekte  var olan bunların havası  estirilemiyor,yada estirilmesinin önüne geçiliyor.  

Söylenen değil, çoğu zaman söyleyene bakın..

Hayat çok garip,en güzel şey mutlu olmak…Hoşçakalın       

[email protected]

 

Yorum Yaz