Müştehir Karakaya kimdir? Müştehir Karakaya kitapları ve sözleri
Türk Şair, Yazar Müştehir Karakaya hayatı araştırılıyor. Peki Müştehir Karakaya kimdir? Müştehir Karakaya aslen nerelidir? Müştehir Karakaya ne zaman, nerede doğdu? Müştehir Karakaya hayatta mı? İşte Müştehir Karakaya hayatı...
Doğum Tarihi:
Doğum Yeri: 1962
Müştehir Karakaya kimdir?
1962 yılında Muş/Bulanık doğumlu. Cağaloğlu’nda yıllarca basın yayın alanında çeşitli yerlerde bulundu. Dergilerde çalıştı, yayın yönetmenliği ve yazı işleri müdürlüğü yaptı. Birçok sanat-edebiyat, kültür dergilerinde yazdı. İstanbul’da Kardelen dergisini yayınladı. 1995 yılında Van’a yerleşti. Haftalık ve günlük yerel gazeteler çıkardı. Hazan sanat edebiyat dergisini kurdu, uzun yıllar bu dergiyi yayınladı. Seyir ve Beyaz Gemi dergilerini Vefa Taşdelen’le birlikte çıkardı. Ülkenin her tarafında çıkan dergilere katkı sunmaya devam ediyor. Van Belediyesinde uzun yıllar Basın Yayın Danışmanlığı yaptı, Van Büyükşehir Belediyesi Kültür Daire Başkanlığında Genel Yayın Koordinatörlüğü yapmaya devam ediyor...
Yayımlanmış Kitaplarından Bazıları
Şiir
Kerbela ey Kerbela (1989)
Oralarda Bir Yerde Yüreğimi Bırakıp Gelmiştim (1990)
İstanbul Sokakları (1993)
Ebced (1995)
Epopeler (1996)
Kır Çiçeklerinin Ağıtı (1997)
Gece Sağanakları (2000)
Yalnızlık Gridir Biraz (2003)
Düşlerden Aldım Adımı (2008)
Gece Sağanakları (Toplu şiirleri-ilk sekiz kitap, 2006)
Zaman Gergefinde Kitabeler (Toplu Şiirleri-ilk 9 kitap, 2013)
Canana Şiirler (2014)
Canın Notasız Son Şarkıları (2016)
Deneme
Erguvanî Yazılar (2005)
Şuuraltı Notları (2015)
Öykü
Burada Deniz Vurgun (1993)
Üç Yağmur Masalı (1999)
İçinde Eylül Biriktiren Kadın (2012)
Düş Zamanı Öyküleri (2016)
Hazanda Ölüm Olmaz Bir Çiçek Açadursa (2017)
Roman
Nemrudun Eli –tarihi roman- (2019)
Zagros Çığlığı –tarihi roman- (2017)
Hattuşaşlı –tarihi roman- (2017)
Dört Şehir Dört Kapı (2016)
Tuşba Yolunda –tarihi roman-(2014)
Tuşbanın İncisi Semiramis –tarihi roman-(2012)
Savunma (1995)
Yurdunu Arayan Ölüm (1994)
Ay Karanlıktı (1993)
Mazlum Halepçe (1990)
Günce
Bilgenin Günlüğü (2011-2017)
Müştehir Karakaya Kitapları - Eserleri
- Mazlum Halepçe
- Zagros Çığlığı
- Savunma
- Şuuraltı Notları
- Burada Deniz Vurgun
- Dört Şehir Dört Kapı
- Canana Şiirler
- Düş Zamanı Öyküleri
- Tuşba'nın İncisi Semiramis
- Hattuşaşlı Tarihi Roman
- Kış Büyücüsü
- Sayha
- Zaman Gergefinde Kitabeler
- Tuşba Yolunda
- Gecenin Soluğu
- Çocuk, Hüzün Ve Ölüm
- Bilgenin Günlüğü
- Hazanda Ölüm Olmaz Bir Çiçek Açadursa
- Üç Yağmur Masalı
- Araf Şiirleri
- Nemrud'un Eli
- Erguvani Yazılar
- Kerbela Ey Kerbela
- Kır Çiçeklerinin Ağıtı
- Şiir Değinileri
Müştehir Karakaya Alıntıları - Sözleri
- Siz yorumlayın şimdi. Acayip mi acayip bir düş gördüm, bir rüya! Siz söyleyin neticesini? Kutsal bir ağacın Neden cinsel bir organdan çıkıp, dallarıyla, yapraklarıyla, uzayan kökleriyle neden tüm Mada topraklarını kapladığını siz söyleyin! Bu iyi mi, kötü mü? (Zagros Çığlığı)
- Metreler kısa gelir sözlerimi ölçmeye Bir mezarın ölçüsü iki metre bir arşın... (Canana Şiirler)
- Sıcak yürekleri özlüyoruz. Sıcak ve samimi duyguları , dürüst ve çıkarsız yaklaşımı, dostluğu ve merhabalığı özlüyoruz. (Erguvani Yazılar)
- Ben yağmuru severdim ıslanmak bahanesi (Zaman Gergefinde Kitabeler)
- Zaten tufan gelmeden önce küçük bir yağmur tanesi düşmez mi? (Erguvani Yazılar)
- Ah! Açtım kapını hâlâ uyuyordun, öptüm alnından, uyanmadın. (Burada Deniz Vurgun)
- Tam bir kahpeliğin, kalleşliğin, sahipsizliğin, kimsesizliğin ortasında yaşama savaşı vermek, top gülleleri altında yaşamak, her an helikopter homurtularını duymak, kör kuyuya düşmek, kalleş bir kurşunla ölmek... Hayır, bunların hiç biri kolay değildi. (Düş Zamanı Öyküleri)
- Deniz, martı olmayı düşler... Martı da bir deniz olmayı düşlemiştir mutlaka... (Erguvani Yazılar)
- ben sana şiir sunan mecnun değilim kaybettim şiirimi arıyorum uzaklarda kim söz etse senden bu canan diyorum gözlerin uzaksa denizi arıyorum (Sayha)
- Duygular bazan çok firari... (Erguvani Yazılar)
- Kelamın sıkletini terazi yok tartmaya Abdal olan hû çeker, cahil çeker zahmeti (Zaman Gergefinde Kitabeler)
- Benim bütün sızılarım Senin vurduğun bir hançer darbesinden Sakın merhemi yok deme O sensin o sensin İhtiyarlığım seni görmediğim gündür Ölümüm senin gittiğin her gün Ben yaşlanmam sen vurmasan Her gün ihtiyarlıyorsam azar azar Senin vicdansızca hançer sallayışından (Nemrud'un Eli)
- -... Ozanları sever misin? - Seversem bir şey değişir mi? - Belki, gökyüzü daha mavileşir, su daha berrak. Ağaçlar daha hür, kuşlar daha güvenli, insanlar daha masum, kadınlar daha kadın, erkekler daha cesur... Irmaklar daha sakin, ülkeler daha adil, çocuklar daha bilge, güneş ve ay daha güleç, karanlık daha huzurlu, gündüzler daha mutlu... Ölüm... Ölüm belki daha sevimli... (Nemrud'un Eli)
- Böyle bir düşü yorumladığın için bilge İbranum sana da lanet olsun! Gözünü yakan ateş, kalbini de yaksın! Akbabalar günlerce leşine dokunmasın, etinden et koparmasın, kanından kan tatmasın! Ölüm kulesinde seni kutsamasın, ne yel, ne su, ne toprak! (Zagros Çığlığı)
- Ölme ey insanlık! Günün gelmediği sürece ölme! (Şuuraltı Notları)
- Çiçekleri öksüz bir kentin deli divanesi kalakalmaktı asıl muradı. (Dört Şehir Dört Kapı)
- sen gelmedin diye buralar biraz mor (Sayha)
- bir coğrafyada silahlar çekilir kan çığırtkanlığı sarar bağırışları bir coğrafya vurulur sınırlarda çığlık çığlık çocuk yüzleri ölen bir babanın ardındaki yürekler büyür ha büyür (Zaman Gergefinde Kitabeler)
- Herşeyimi terkettim.Aşkımı, güzelliğimi, ömrümü, herşeyimi, bu şehir ki bilemedim beni esir alacak, özgürlüğümü kısacak, ruhumu gasbedecek, beni sömürecek, yerden yere vuracak, belimi kıracak. (Burada Deniz Vurgun)
- Ve gelecektekiler... Ne zaman ki ruhlarını bedenlerinden ayrıştırmayı öğrendiler, sıraları geldiğinde kaybedip kaybetmeyeceklerini o zaman öğreneceklerdir... (Şuuraltı Notları)
