Yüksel Taşkın kimdir? Yüksel Taşkın kitapları ve sözleri

Türk Yazar Yüksel Taşkın hayatı araştırılıyor. Peki Yüksel Taşkın kimdir? Yüksel Taşkın aslen nerelidir? Yüksel Taşkın ne zaman, nerede doğdu? Yüksel Taşkın hayatta mı? İşte Yüksel Taşkın hayatı...

Türk Yazar Yüksel Taşkın edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Yüksel Taşkın hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Yüksel Taşkın hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Yüksel Taşkın hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi: 1972

Doğum Yeri: Pazar, Rize, Türkiye

Yüksel Taşkın kimdir?

1972 yılında Rize'nin Pazar ilçesinde dünyaya geldi. 1994'te Boğaziçi Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü'nden mezun oldu. Aynı bölümde yüksek lisans (1995) ve doktora çalışmalarını (2001) tamamladı. 2002'den itibaren Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü'nde akademik faaliyetlerine devam eden Taşkın, 2009'da doçent oldu.

New York Üniversitesi Yakın Doğu Çalışmaları Merkezi (1999-2000), Hollanda'daki Modern Dünya'da İslam Çalışmaları Uluslararası Enstitüsü'nde (ISIM) 2005-2006 sonbahar döneminde ve ABD'deki Northwestern Üniversitesi, Buffett Uluslararası ve Karşılaştırmalı Araştırmalar Merkezi'nde 2011-2012 bahar döneminde misafir öğretim üyesi olarak bulundu.

Türkiye sağının farklı bileşenleri üzerinde yürüttüğü akademik çalışmalarının bir kısmı İletişim Yayınları tarafından hazırlanan "Modern Türkiye'de Siyasi Düşünce" kitap dizisinde yer aldı. Birikim dergisinde de çeşitli yazıları yayımlanan Taşkın'ın ilgilendiği diğer konular, "siyaset sosyolojisi", "entelektüeller ve toplumsal hareketler", "Ortadoğu'da toplum ve siyaset" olarak öne çıkmaktadır.

Yüksel Taşkın Kitapları - Eserleri

• Türkiye Tarihi
• Siyaseti Anlamak ve Anlamlandırmak
• Milliyetçi Muhafazakâr Entelijansiya
• AKP Devri
• Sosyal Demokrasi ve Din
• Siyaset - Kavramlar, Kurumlar, Süreçler

Yüksel Taşkın Alıntıları - Sözleri

• Ecevit’in halkı, müslümanlığını gelişmeye kapalı olmayan bir ılımlılık ve şahsi mesele olarak yaşar. Ne var ki, tam da bu noktada rakip muhafazakar popülizmi çok daha başarılı olmuştur. Muhafazakar popülizm, hem Müslümanlığı kalkınma veya modernleşme hamlesinde bir engel değil, tam tersine itici güç olarak görmek ve göstermek bakımından daha inandırıcı olmuş, hem de kitleleri Müslüman kimlikleri nedeniyle, hak ettikleri mevkilerden dışlandıkları mesajını başarıyla popülerleştirmiştir. Dolayısıyla, iktisadi, politik ve kültürel iktidarın, ‘millet’ten gasp edildiğine ve ‘millet’in hakiki evlatları’ olarak kendi misyonlarının, bu mevkileri ‘hak sahiplerine’ iade etmek olduğuna dair bir inandırıcılık yaratmayı başarabilmişlerdir. (Milliyetçi Muhafazakâr Entelijansiya)
• 1963 yerel seçimlerinde birtakım mevzuat oyunlarıyla AP 'nin kazandığı İstanbul AP' li adayın yetersizliği nedeniyle (!) görevden alındı ve CHP li aday Haşim İşcan başkan oldu. (Türkiye Tarihi)
• Konfüçyüs, pek çok açıdan Platon'dan daha şanslı bir düşünürdür. Platon'un Devlet kitabındaki ideal toplumunu gerçekleştirme şansı hiç olmamıştır. Oysa Konfüçyüs'ün felsefesi, 2000 yıl Çin devletinin yönetim felsefesi olarak kalmayı başarmıştır. (Siyaseti Anlamak ve Anlamlandırmak)
• "... siyasette güç kazanmak, onu korumak ve azami mertebeye çıkarmak sonsuz bir zorunluluktur. "Başkasının güçlenmesine izin veren, kendi yok oluşunu hazırlar." Böylece siyaset dünyası, güç mücadelesinin kaçınılmaz olduğu vahşi bir orman olarak görülür, güç kullanmak doğallaştırılır." (Siyaset - Kavramlar, Kurumlar, Süreçler)
• Hutchinson’un ifadesiyle: “Tarihçiler sadece bilim insanları değildir; onlar, ‘Romantik’ bir anlam arayışını, yetkeci temeller üzerine oturtmalarını mümkün kılan bilimsel bir hevesle destekleyerek ‘mit üreten’ entelektüellerdir.” (Milliyetçi Muhafazakâr Entelijansiya)
• Bir tek iktidar vardır. O da kültür iktidarıdır. Yani, hükümetler, hatta devletler kültür üzerine kurulurlar. Ekonomi üzerine kurulmazlar… Adam Smith’çi ve Marks’çı görüşlerin zıttına, kültür ekonomi üzerine değil, ekonomi kültür üzerine kurulur. Yani, ‘altyapı’ iktisat değil, kültürdür. (Milliyetçi Muhafazakâr Entelijansiya)
• Bu yaklaşıma göre, "En iyi hükümet, en az yöneten hükümettir." Sağlıklı işleyen bir devlette, az sayıda ehil insan, yönetim için gerekli görevleri üstlenecektir. Siyasetin önem kazandığı dönemler ise bizzat devletin bahsedilen özgürlüklerin düşmanı haline gelerek despotlaştığı dönemlerdir. (Siyaset - Kavramlar, Kurumlar, Süreçler)
• Türkiye’de çok sayıda ABD 'li asker bulunuyordu. Bunların sayısı 1968' te 24000 kişiye ulaşmıştı. (Türkiye Tarihi)
• Kimi idealler uğruna bazı kuşakların feda edilmesi ve buna rağmen başarısız olunması, özgürlük olmadan eşitlik idealine ulaşmanın güçlüğü üzerine yeniden düşünmeyi zorunlu kılmaktadır... (Siyaseti Anlamak ve Anlamlandırmak)
• Diğer partilerin, Erbakan’ın ifadesiyle “renksiz kokusuz” görünmeye başladıkları bir dönemde Erbakan, “diğer partilerin seçmenleri var, bizim ise inananlarımız” diyerek farklarını özetliyordu. (Türkiye Tarihi)
• Merkez sağ asıl gücünü, modern kapitalizmin getirisi olan dinamizm sayesinde kitlelerde yaratabildiği ümitvarlıkta bulmuştur. Kitleler, bu dinamizmin eşitsizlik ve savrulma getiren sonuçlarından çok, ‘tünel’in sonundaki ışık ihtimalinin etkisindeydiler. ‘Düzen’ adına doğdukları yerde ölmeye mahkûm edilenlerin, ‘kalkınma’ adına kendilerine seyahat, teşebbüs ve hayal kurma hürriyeti verenlere daha çok bağlanmaları da anlaşılırdır. (Milliyetçi Muhafazakâr Entelijansiya)
• Yassıada yargılamaları, 1926'daki İzmir suikasti davası'ndan sonra Cumhuriyet tarihinin "ikinci siyasal soykırımı" dır. Bu idamlar Türkiye' deki ayrışmayı derinleştirmiş ve iki karşıt kesim arasında bir tür kan davasının ortaya çıkmasına yol açmıştır.(Tevfik Çandar) (Türkiye Tarihi)
• İhtilalcilerin darbenin hemen ilk günü profesörleri toplayarak uçakla Ankara'ya götürmeleri ve onlara, " Bize ilmin istediği gibi, en iyisinden bir anayasa yapın siparişini vermeleri, şüphesiz onların ne yapacaklarını daha önce kestirememiş insanlar olduğunu gösteriyordu.Bir ev yaptırılacak mimarlar çağrılıyor," Bana sanatın icabı neyse ona göre ev planı yap deniyor" Ev ne için kullanılacak? Arsası nerde? Belli değil. Anayasa böyle ısmarlandı. (Türkiye Tarihi)
• "Özgürlüğün var olabilmesi için 'iktidarın sınırlandırılması' gerekir. Sınırlandırmaysa, sadece devlet iktidarını herkesten kabul görmüş temel bir yasal çerçeveye dayandırdığımızda etkili olabilir. Bu temel yasal çerçeve 'anayasa' olarak adlandırılır (...)" (Siyaset - Kavramlar, Kurumlar, Süreçler)
• "Liberalizm, 'özgürlükle ilgili' olmayı anlatan Latince "liberalis" kelimesinden türetilmiştir. "Liber", Roma'da köle olmayan özgür insanları tanımlamak üzere kullanılırdı." (Siyaset - Kavramlar, Kurumlar, Süreçler)
• "Bu yüzden insanların bireysel gelişiminin sınırlanmaması durumunda, ortak hayatımızın daha da iyiye doğru gideceği inancı liberalizmin temel varsayımlarından birini oluşturur." (Siyaset - Kavramlar, Kurumlar, Süreçler)
• 31.07.60 - 11.07.1961'de ABD ile gizli anlaşma imzalandı. ABD ye Türk denizlerinde oşinografik araştırmalar yapma yetkisi ve Abd uçaklarına TR üzerinden istihbari fotoğrafik uçuşlar yapma yetkisi tanınıyordu. (Türkiye Tarihi)
• Kemalistler kültüralizmin, önemli kültür reformlarını gerçekleştirdikten sonra, bunların muhafazası anlamında ‘düzen’ kavramını öne çıkarması karşısında, merkez sağ iktidarların ‘kalkınma’ retoriğini sahiplenmeleri yersiz değildir. (Milliyetçi Muhafazakâr Entelijansiya)
• Menderes ve bakanların idam kararlarının uygulanması yönünde kararlı olan kesim, kararların uygulanacağı gün, Hava ve Deniz kuvvetleri, Komite'nin çalıştığı Tbmm binasını kuşatmaktan bile çekinmemişti (Türkiye Tarihi)
• İktisadi üretim dünyasında temel bir işlevle ortaya çıkan her toplumsal grup, kendi oluşumuyla beraber sadece iktisadi değil, toplumsal ve politik alanlarda da onun asıl işlevine dair bir bilinç ve türdeşlik yaratan ve organik olarak kendisine bağlı bir veya daha çok entelektüel tabakayı da yaratmış olur. (Milliyetçi Muhafazakâr Entelijansiya)